SON DAKİKA

logo






Maden platformu üyelerinden savunma

İçerisinde Akdeniz İhracatçılar Birliği’nin de bulunduğu Maden Platformu Üyeleri, madenciliğin ülke ekonomisi ve refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğuna diikkat çektiler.
Madencilik konusunda yeterli bilgi ve veriye sahip olmadan, bazı yanlış algıların ön plana çıkarılarak sektörün ‘doğa düşmanı’ ilan edilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu belirten Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, “Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken ‘önce insan ve çevre’ diyoruz. Madenciliğin ülke ekonomisi ve toplumumuzun refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğunu kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.” dedi.
Türkiye madencilik sektörünün çatı örgütlenmesi olan Maden Platformu, son günlerde madenciliğin doğa düşmanı bir faaliyet olarak gösterilmesine yönelik gelişen eylem ve söylemlere ilişkin bir açıklama yaptı. 
Madenlerin ülkelerin en önemli doğal kaynaklarından olduğunu belirten Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, “Dünyada madenlerinden vazgeçip onları yeraltında bırakan bir ülke yok. Gelişmiş ülkelerde madencilik nasıl yapılıyorsa biz de aynı şekilde maden çıkarılan bölgenin havasına, suyuna, toprağına zarar vermeden, madenlerimizi bulundukları yerden çıkarıp ekonomik ve sosyal kalkınmamız için değerlendirmek zorundayız.” dedi.
MADENCİLERİN YER SEÇME LÜKSÜ YOK
Madencilerin diğer yatırımcılar gibi yer seçme lüksü bulunmadığına dikkat çeken Yılmaz, “Madenleri bulunduğu yerden çıkarmak zorundayız. Bir köprüyü, bir yolu, bir fabrikayı, bir yapıyı başka bir yere yapabilirsiniz bir ağacı, bitkiyi başka bir yere fazlası ile dikebilirsiniz ama madenin bulunduğu yeri değiştiremezsiniz. Bu evrensel gerçeği göz ardı ederek madenciliği doğa düşmanı bir faaliyet olarak gösterilmesine yönelik açıklamalar sektörün itibarsızlaştırılmasına neden olmaktadır.” şeklinde konuştu.
“EKONOMİMİZİN İHTİYAÇLAIRNI NASIL KARŞILAYACAĞIZ ?
Madencilik konusunda yeterli bilgi ve veriye sahip olmadan, bazı yanlış algıların ön plana çıkarılarak sektörün tamamının ‘doğa düşmanı’ ilan edilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Unutmayalım ki, günlük yaşamımızda kullandığımız tüm araç ve gereçler, sahip olduğumuz modern yaşam madencilerin yerkabuğundan çıkardıkları madenler sayesinde mümkün olabilmektedir.” diye konuştu. 
Yılmaz, şöyle devam etti: “Toptancı bir bakış açısıyla madenciliği kötülemeye ve itibarsızlaştırmaya yönelik söylemler nedeniyle kendi yeraltı zenginliklerimizi araştıramaz ve keşfedilenleri bulundukları yerden çıkaramaz hale geldik. Madenleri bulunduğu yerden çıkarılmasını ‘doğa düşmanı bir faaliyet’ ilan edip madenciliği yapılamaz hale getirerek ekonomimizin ve vatandaşlarımızın enerji, hammadde ve ara mal ihtiyacını nasıl karşılayacağız? 
Bu nedenle madenciliğin ölçülü ve dengeli bir bakış açısı ile ele alınması gerekiyor. Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken önce insan ve çevre diyoruz Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken ‘önce insan ve çevre’ diyoruz. Madenciliğin ülke ekonomisi ve toplumumuzun refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğunu kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.”
MADENCİLİKTE DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ ARTIYOR
Enerji, maden, metal ara ürünleri ithalatında 2022 yılında dış ticaret açığımız 106 milyar dolara ulaşmıştır. 
Ülkemiz doğal gazda %99, petrolde %93, kömürde %60 (kalori bazında), demir cevherinde %55, metal ve ara ürün olarak sırasıyla; çinkoda %98, alüminyumda %95, altında %85, bakırda %75 oranında dışa bağımlıdır.
Sanayimiz üretimini sürdürebilmek için 2022 yılında yurtdışından petrol ve doğal gaz ithalatına 93,5 milyar dolar, demir çelik ve hurda ithalatına 30,9 milyar dolar, altın ithalatına 21,6 milyar dolar, kömür ithalatına 8,8 milyar dolar, alüminyum ithalatına 7,5 milyar dolar, bakır ithalatına 5,5 milyar dolar ödemiştir.
Türkiye’de maden çıkarılmak için kazılan alanlar ülkemizin yüzölçümünün binde 1’ini teşkil etmektedir.
Ülkemizde 12 milyon hektar alan madencilik faaliyetlerine kısıtlıdır. Madenciliğe kısıtlı olmayan yerlerde Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen ruhsatlarda sürdürülen maden arama ve çıkarma faaliyetlerinin doğayı katleden yasa dışı faaliyetlermiş gibi sunulması ülkemiz madenciliğine zarar vermektedir. 
ORMAN ALANLARIMIZDAKİ MADENCİLİĞİN PAYI
Ormanlık alanlarda ağaç kesme dahil olmak üzere madencilik amaçlı tüm faaliyetler için Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin alınması zorunludur. Bakanlık onayı alınmadan herhangi bir işleme başlanması mümkün değildir. 
Ülkemizdeki orman alanlarının binde 3’ü tüm madencilik faaliyetleri için geçici olarak kullanılmaktadır.
Ormanları gençleştirmek amacıyla Dünya’da ve Türkiye’de her sene ormanlardan ağaç kesimi yapılmaktadır. Orman Genel Müdürlüğü tarafından ormanlarımızın üretim kapasitesi göz önüne alınarak 2022 yılında 25,5 milyon m³ endüstriyel odun, 4,5 milyon m³ yakacak odun üretimi olmak üzere toplam 30 milyon m³ kesimi gerçekleştirilmiş olup kesilen 100 bin ağaçtan sadece 1 tanesi madencilik faaliyetleri için kesilmektedir. 
Orman alanlarında gerçekleştirilen madencilik faaliyetleri için geçici olarak kullanılan alanlar Orman Genel Müdürlüğü’nün onayladığı rehabilitasyon projesine göre rehabilite edilerek Orman İdaresine teslim edilmesi yasal bir zorunluluktur. Ülkemizde rehabilite edilerek doğaya yeniden kazandırılmış pek çok maden sahası bulunmaktadır. 
Türkiye’de 2022 yılında toplam 830 milyon ton maden çıkarıldı. Yerin altındaki madenlerimizi çıkarıp maden çıkarılan alanları ilgili yasaların öngördüğü şekilde rehabilite edip tekrar doğaya kazandırarak vatandaşlarımızın maden taleplerini karşılamak zorundayız. 
ENERJİ ÜRETİMİNDE KÖMÜRÜN PAYI
2022 yılı itibariyle birincil enerji tüketiminde fosil yakıtların payı (petrol, doğal gaz ve kömür) Dünya’da ve Türkiye’de % 83’tür.
yılında Dünya kömür üretimi yaklaşık 8.5 milyar ton olup, Türkiye’nin Dünya kömür üretimindeki payı yaklaşık %1’dir.
2022 yılında Türkiye’de elektrik üretiminde kömürün payı %34,6, doğal gazın %22,2, su kaynaklarının %20,6, rüzgarın %10,8, güneşin %4,7, jeotermal enerjinin %3,7 diğer kaynakların payı ise  %3,3’tür. 
2022 yılı itibariyle 328 milyar KWh olan elektrik tüketimimiz, 2035 yılında ise 510 milyar KWh seviyesine ulaşması beklenmektedir.  
Fosil yakıtlara %83 oranında bağımlı olan ülkemizin kısa zamanda bu bağımlılığını %40’lara düşürmesi söz konusu olamaz. Türkiye'nin fosil yakıtlardan aşamalı olarak çıkmasından başka seçeneği yoktur.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.31 10:37:04
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya’da “Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okur Yazarlık Projesi başlıyor

Hayat Holding, ‘Nesiller boyu fayda’ vizyonu ile Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğinde gerçekleştirdiği “Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okur Yazarlık sosyal sorumluluk projesini duyurdu. Proje kapsamında Antalya da dahil Türkiye genelinde Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kuraklık Haritası’na göre belirlenen 10 ilde ilkokul 3. ve 4. sınıf öğrencileri ile öğretmen ve velilerin ekolojik okuryazarlık düzeylerinin artırılması hedefleniyor.

Türkiye dahil olmak üzere, bulunduğu tüm coğrafyalarda sosyal fayda projelerine imza atan Hayat Holding, Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğinde çocuklara erken yaşta iklim değişikliği farkındalığı kazandırmak, kaynakları koruma ve bilinçli tüketmeye yönelik davranışları geliştirmek amacıyla geliştirdiği “Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okuryazarlık sosyal sorumluluk projesi’ni duyurdu.  Projenin tanıtım basın toplantısı, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Petek Aşkar’ın katılımı ve Hayat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Başkanı M. Avni Kiğılı ev sahipliğinde gerçekleşti. 

Tanıtım toplantısında konuşan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Petek Aşkar,  “Hükûmetler arası İklim Değişikliği Paneli’nin araştırmalarına göre iklim krizi kapımızda. Dünyamızın ve canlıların yaşamlarına sağlıklı şekilde devam etmesi için bu durumu yavaşlatmak ve tersine çevirmek için üstümüze büyük sorumluluklar düşüyor. Bunun en önemli yollarından biri şüphesiz geleceğimiz olan çocukları bilinçli, farkındalığı yüksek, ekolojik duyarlılıkları olan bireyler yetiştirmekten geçiyor. Millî Eğitim Bakanlığı'mız sürdürülebilirlik, çevre bilincine yönelik tutum ve davranışları geliştirmede çocuklara, gençlere ve eğitimcilere yönelik önemli adımlar atıyor. Bu eğitimlerle bizden sonra, çocuklarımızın dünyamız için en faydalı kararları verebilecek ve doğru adımlar atabilecek olgunluğa erişeceklerine inanıyoruz. Bu doğrultuda ‘Hayata İyi Bakarız’ Ekolojik Okuryazarlık Projesi, çocuklara erken yaşta çevre bilinci kazandırarak farkındalık yaratma konusunda çok kıymetli bir proje. İlkokul 3. ve 4. sınıf öğrencilerine yönelik, uzman isimlerle titizlikle hazırlanmış bu eğitimin çocuklarımıza katkısı olacağına inancım tam.” 

dedi. 

Hayat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Başkanı M. Avni Kiğılı proje ile ilgili; “Hayat Holding olarak sürdürülebilirliği, sadece çevre olarak değil, insan kaynağından verimliliğe oldukça geniş bir kapsamda ele alıyor, iş süreçlerimizi buna göre düzenliyoruz. Enerji verimliliği ve kaynakların etkin kullanımı konusunda attığımız adımlar bunun somut göstergesi. Ancak kurumların sadece kendini dönüştürmesi yeterli değil.  Toplumun dönüşümüne hizmet eden, iyiliğin nesilden nesile aktarıldığı uzun vadeli, kalıcı ve sürdürülebilir projelere imza atmak çok önemli. Hayata İyi Bakarız Ekolojik Okuryazarlık Projesi’nin çıkış noktası budur. Yarının dünyası, iklim farkındalığı yüksek bir nesle ihtiyaç duyacaktır. Çocuklara erken yaştan itibaren yapılan her yatırım, sadece çocuğun yaşamını dönüştürmekle kalmayarak, bilinçli kuşakların yaşam sürdüğü refah içinde bir dünya anlamına geliyor. Bu nedenle tüm iş dünyasını buradan ekolojik okuryazarlık eğitimlerinin bir parçası olmaya davet ediyorum. Birimiz değil, hepimiz hayata iyi bakalım…” dedi.

 

Türkiye’de 10 ilde ikinci dönem başlayacak

İklim değişikliği farkındalığına katkıda bulunma, gezegendeki kaynakların kıtlığına dikkat çekme, kaynakları koruma ve bilinçli tüketmeye yönelik davranışları geliştirme hedefiyle yola çıkan “Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okuryazarlık Projesi, “Biyoçeşitlilik”, “İklim & iklim değişimi”, “Ekolojik okuryazarlık” ve “Doğal kaynaklar & sürdürülebilirlik” başlıklarını oyun ve görsel aktivitelerle zenginleştirilmiş müfredata uygun içerikleriyle daha iyi bir dünya için çocukları küçük yaşta eğitmeyi amaçlıyor. 

Proje kapsamında, öncelikle Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kuraklık Haritası’na göre Türkiye temsili olarak belirlenen Antalya da dahil Kocaeli, İzmir, Muğla, Giresun, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Erzurum, Malatya olmak üzere 10 pilot ilde ilkokul 3. ve 4. sınıf öğrencilere eğitimler verilecek ve her yıl bu illere yenileri eklenerek projenin etki alanı genişletilecek. Toplamda 28 saati kapsayan eğitim programı 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı’nın ikinci döneminde başlayacak.  2022-2023 Eğitim Öğretim yılı Bahar Dönemi kapsamında 300 okulda, 600 öğretmen, 30 bin öğrenci ile 60 bin veliye ulaşılması hedefleniyor. 

Aynı zamanda Millî Eğitim Bakanlığı ve Hayat iş birliğinde 300 okula Hayat Kütüphaneleri bağışı gerçekleştirilecek.

“Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okuryazarlık Projesi kapsamında müfredat Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Utku Perktaş, Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Pınar Bayhan ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Bengisu’nun katkılarıyla hazırlandı. 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.01.23 10:51:11
Son Düzenlenme Tarihi :