SON DAKİKA

logo

Sahil yolu nihayet tozdan kurtuluyor

Gazipaşa Belediyesi 18. Madde İmar Uygulaması tamamlanan Kızılin bölgesindeki tozlu yola asfalt serimine başladı.
Gazipaşa Belediyesi tarafından 18. Madde İmar Uygulaması tamamlanan Kızılin Bölgesindeki yol, İmar planına uygun yere alınarak asfalt çalışmalarına başlandı. Gazipaşa Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan çalışmada öncelikle imar planına uygun bir şekilde yol yerine alındı. 
Yaklaşık 15 metre genişliğinde 500 metre uzunluğunda açılan yolda, sathi asfalt kaplama çalışmaları başladı. Yol zemininin yerine yerleşmesinin ardından bölgede sıcak asfalt çalışması yapılacak. Kısa sürede tamamlanacak peyzaj çalışmaları ile bölgeye 30.000 m2 yeşil alan kazandırılacak.
KIZILİN BÖLGEMİZİN YOLU GAZİPAŞA’MIZA HAYIRLI UĞURLU OLSUN.
Kızılin Bölgesinde yapılan çalışmaları inceleyen Gazipaşa Belediye Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, “18. Madde İmar Uygulamasını tamamladığımız Kızılin Bölgesinde bulunan yolumuzu, plândaki yerine alarak sathi asfalt kaplama çalışmalarımıza başladık.
Sahilimizi tozdan kurtarmak için sathi kaplama yaptığımız yolda,  zemin uygunluğu oluştuğu zaman sıcak asfalt çalışması gerçekleştireceğiz. Peyzaj çalışmalarımızın tamamlanmasının ardından, bölgeye halkımızın ferah bir şekilde kullanabileceği 30.000 m2 yeşil alan kazandıracağız. Gazipaşa’mıza hayırlı uğurlu olsun.” dedi.
* BLD. BASIN

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.24 14:49:33
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






‘Fore kazık’ oy birliğiyle kabul edildi

Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen’in iki gün önce meclis gündemine getireceklerini duyurduğu ‘fore kazık’ sistemi belediye meclisinde oy birliği ile kabul edildi.

Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen geçtiğimiz günlerde Konyaaltı’nda fore kazık sistemini zorunlu hale getirmek için konuyu meclise taşıyacaklarını duyurdu. 2 Mart Perşembe günü düzenlenen meclis toplantısında konuyla ilgili madde oybirliği ile kabul edildi.  Madde hakkında bilgi veren Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, Konyaaltı’nın büyük bir bölümünün yumuşak zeminden oluştuğunu belirterek bu uygulamanın büyük öneme sahip olduğunu dile getirdi. Yaşanan deprem felaketinden sonra mevcut yapılara da sıkı denetim sağlayacaklarını ifade eden Esen, sözlerine şöyle devam etti; “Konyaaltı bölgesi zemini sert olan bir bölge değil. Birkaç bölge dışında ilçenin büyük bir kısmı, zemin sıvılaşmasının olduğu bölgelerdir. Bunlarla ilgili de 2018 yılında çıkan yönetmelik kazık zorunluluğu getirmiyor. Radye temelle yapılabileceğini söylüyor. Biz burada sizlerle beraber inisiyatif alarak, yönetmeliğin koymadığı şartı meclis olarak biz koyacağız. Hedefimiz yumuşak zemine kazık zorunluluğu getirmek. Bu zeminleri orta-sıkı kum, çakıl veya çok katı kil tabakalardan oluşan zeminlerdir ve D gurubu olarak sınıflandırılıyor. Gevşek kum, çakıl yumuşak-katı kil tabakalar. Bunlar da E sınıfı zeminlerdir. D ve E sınıfı olan zeminlerde Konyaaltı’nda alacağımız bu kararla birlikte zorunlu hale gelecek.”

ASLA TAVİZ OLMAYACAK

Konyaaltı’nda bulunan mevcut yapıların durumu hakkında bilgi toplamak ve gerekli araştırmayı yapmak için bir ekip kuracaklarını dile getiren Başkan Esen, ekiplerin özellikle altı işletme olarak kullanılan binaların kolon ve duvar yönünde eksiklerin olup olmadığını kontrol edeceğini belirtti. Bazı market ve restoranların daha geniş alan yaratmak için binanın taşıyıcı kolonlarını veya projede bulunan duvarları kaldırdığıyla ilgili duyumlar almaya başladıklarını ifade eden Esen, proje dışında yapılan tüm uygulamalara yasa gereği müdahale edeceklerini söyledi. Konuyla ilgili açıklama yapan Esen, şöyle konuştu: “İmar ve zabıta birimlerimizden oluşan bir ekip kuracağız. Muhtemelen yarın itibariyle kurulacak. Bu ekipler Konyaaltı’ndaki tüm binaları inceleyecek. Aslında projede duvar olarak görülen yerlerde, duvar örülmeyip restoranları ve marketleri genişletmek amacıyla kaldırıldığını görüyoruz. Bunlar ruhsat aşamasındayken bu şekilde olmuyor. Fakat sonrasında kaldırılıyor. Bunlarla ilgili denetim yapılacak ve derhal eski hale getirilmesi için çalışma yapılacak. Hiçbir taviz olmaksızın, kolonu veya yumuşak zemin dediğimiz zemin katlardaki duvarları kaldırılmış yapılarla ilgili yasa ne gerektiriyorsa onu yapacağız.”


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.02 16:13:29
Son Düzenlenme Tarihi :





OSB Başkanı Bahar'dan, SEKTÖR ÇÖKER uyarısı

Gübre üreticileri, Ticaret Bakanlığı tarafından getirilen ihracat yasağına isyan etti. Sanayiciler ihracat yasağının birçok firmayı iflasa sürükleyeceğini savunarak, kararın iptalini talep etti.

    Bir süre önce ihracatı kayda bağlı mallar listesine alınan gübre ve gübre hammaddeleri için bu kez doğrudan ihracat yasağı getiriliyor. İhracatçı birliklerine ve gümrüklere gönderilen yazıyla söz konusu ürünlerin ihracat işleminin kayda alınmayacağı bildirildi. Ticaret Bakanlığı’nın gübre ihracatını yasaklaması, sektörde infiale neden oldu. Gübre üreticilerialınan kararının birçok firmayı iflasın eşiğine getireceğini belirtti. Gübre üretiminde Türkiye’nin öncü firmalarının yer aldığı Antalya Organize Sanayi Bölgesi sanayicileri, sahaya sorulmadan, sektör temsilcileri ile istişare edilmeden masa başında alınan bu kararın, hem ülke ekonomisinde, hem ihracatta hem de istihdamda çok büyük kayıplar yaşanmasına neden olacağını aktardı.

SEKTÖR ÇÖKER

    Yasak kararını değerlendiren Antalya Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Ali Bahar, konunun önemini ‘Burada bir sektörün çöküşünden bahsediyoruz’ sözleri ile özetledi. Söz konusu yasak kararının fiyatları düşürmeyeceğini tam aksine bir artışa neden olacağına dikkat çeken Başkan Bahar, “Sektörün ihtiyacı olan toplam hammaddenin yüzde 95’i yurt dışından temin edilmektedir. Dolayısıyla ithalat yapmaya mecburuz. Bu ithalatını yaptığımız hammaddelerin fiyatları tüm dünya piyasalarında enerji, lojistik ve temel girdi fiyatlarına bağlı olarak yüzde 300 ile yüzde 500 arasında artmıştır. Ayrıca son zamanlarda döviz kurunda yaşanan yükselişler de gübre fiyatlarının artmasında önemli bir etken olmuştur. Yurtiçindeki gübre fiyatlarının artışının temel sebepleri bunlardır” dedi.

LİDERLİĞİ ALTIN TEPSİDE SUNUYORUZ

    İthal edilen ürünlerin ülkede işlenerek ihraç ediliyor olmasının, cari açığı kapatan önemli bir faktöre dönüştürüldüğünü anlatan Bahar, “Sektör yıllarca emek vererek hammaddesini tedarik ettiği Çin gibi çok zor bir pazara dahi ihracat yapar hale gelmişken, bu kazanımları yok etmek değil kendi ayağımıza, kafamıza kurşun sıkmakla eş değerdir. İspanya dünyada pazarlideri konumdayken, Türk gübre üreticileri son zamanda yaptığı çalışmalar ile Avrupa’daki firmalara rakip olmuşlardır. Yasak kararı ile liderliği yabancı firmalara altın tepsi içinde sunuyoruz. Bunun nedenini anlamak mümkün değildir” şeklinde konuştu.

SANAYİCİ BATSIN MI?

    Sektörün uzun uğraşlar sonucunda ihracat alanında büyük başarılara imza attığını aktaran Bahar, “Yıllarca çalışılıp yurt dışında yeni pazarlar yaratıldı. Devlet diyor ki ‘ihracat yapın, döviz kazandırıcı hizmetleri artırın’ benim sanayicim de bunu gerçekleştirmek için makinalar alıyor, istihdam sağlıyor, borçlanıyor, yeni yatırımlar yapıyor, tam ihracata başlıyor ve siz bunu yasaklıyorsunuz. Ne yapsın benim sanayicim, batsın mı? Böyle şey mi olur” diye sordu.

SANAYİCİ TAZMİNAT ÖDEMEK ZORUNDA KALACAK

    Şu an ihracat yapılan ülkelerde dikim zamanı olduğuna vurgu yapan Bahar, “Sanayicinin taahhüdü var, sanayici ön ödeme almış, sözleşme imzalamış, bunu sabahtan akşama iptal ederseniz benim sanayicim tazminat ödemek zorunda kalacak. Bu ülke ekonomisine zarardır, dolayısıyla hepimizin cebinden çıkacaktır. Sektörün kullandığı birçok emtia borsada işlem görmektedir. Bakır sülfat, çinko, mangan ve demir gibiemtiaların borsada fiyatı artıyorsa, diğer bir yandan da enerji ve lojistikte maliyetler artıyorsa, yurt dışından getirilen bu ürünler, nasıl daha ucuza temin edilebilir?Hiç kimse fiyatı sürekli artan bir ürünü daha ucuza satmaz. Bu ticaretin kanununa aykırıdır” ifadelerini kullandı.

TARIMDA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

    İhracatın ülke tarımında sürdürülebilirliği sağladığını söyleyen Bahar, “Sanayici ihracattan sağladığı kaynak ile yurtiçinde çiftçimize vadeli verdiği ürünü sübvanse ediyor, yani tarımın sürdürülebilirliğini sağlıyor. İhracat olmazsa elindeki finansman gücünü kaybedecek, maliyet yükü artacak, bunu da çiftçiye yansıtmak zorunda kalacaktır. Ülkece, fiyat düşürmeye çalışırken tam aksine fiyatların artmasına neden olacak bir yanlışın eşiğindeyiz. Bu yasak uygulanırsa fiyatların artması kaçınılmazdır. Bu gerçekleşirse kapanan işletmeler olacak istihdamda zarar görecektir. Bu riski nasıl göze alıyorsunuz?” şeklinde konuştu.

GÜMRÜK VERGİSİ SIFIRLANSIN

    Konu hakkında çözüm önerilerini sıralayan Başkan Bahar, “Eğer bir yasak konulacaksa bu yasak katma değer sağlanmış ürünlere konmamalıdır. GTİP numaraları detaylandırılmalı, hammaddeler buradan ayrıştırılmalı, gerekirse Devletimiz ithal edilen hammaddelerin gümrük vergilerini belirli bir süreliğine sıfırlamalı, gelecekse sadece hammaddelerin ihracatına yasak getirilmelidir. Ancak hammaddeler katma değerli özel bir ürüne dönüştürülmüşse buna yasak getirilmesi büyük bir yanlış içermektedir.Çiftçinin yoğun olarak kullandığı taban gübrelerinin sübvanse edilmesi de bir başka çözüm odaklı hamle olacaktır.Ayrıca gübre üreten büyük tesislerin hammaddelerine sübvansiyon uygulanarak fiyat artışı önlenebilir. Bu kadar çeşitli GTİP numarası ile ihracat engeli dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Yabancı ülkeler hammaddeler üzerinden engellemeler ile kendilerine bir koruma kalkanı oluşturmaktadır. Rakip ülkelerin bir araya gelip bize yapamayacağı kötülüğü şu an biz kendi elimiz ile ülkemizin başına musallat ediyoruz” dedi.

HİSARCIKLIOĞLU İLE GÖRÜŞTÜLER

    Yasak kararının neden olacağı sorunları ve çözüm önerilerini bir rapor halinde, bir dizi programa katılmak için Antalya’ya gelen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı RifatHisarcıklıoğlu’na sunan Başkan Ali Bahar’a, Antalya OSB’de gübre üretimi yapan sanayiciler ile sektör temsilcileri de eşlik etti.Gübre Üreticileri İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği Başkanı Metin Güneş, Antalya OSB’de gübre üretimi yapan firmaların yönetim kurulu başkanları Osman Bahçe, Barış Büyükyörük, Hakan Pakalın, Harun Öztürk ve Sami Dilek, Başkan Ali Bahar ile birlikte alınan kararın firmalarda, sektörde, ekonomide ve Türk tarımında neden olacağı tahribat ile ilgili Hisarcıklıoğlu’na kapsamlı bilgiler verdi. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.10.21 09:35:17
Son Düzenlenme Tarihi :