SON DAKİKA

logo

Yunanistan'dan Kaş'a yüzecekler

Dünyanın en popüler tatil destinasyonlarından biri olan, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan, turistlerin vazgeçilmez adresi Kaş, 25 Haziran Pazar günü yüzlerce yüzücüyü ağırlamaya hazırlanıyor.
Bu yıl 17. kez “Barış ve Dostluk” sloganıyla, her yıl olduğu gibi Uluslararası Likya Kaş Kültür Sanat Festivali’nin sonunda düzenlenecek eşsiz yarış için binlerce deniz tutkunu Kaş’a geliyor. 25 Haziran Pazar günü start verilecek yarış için dünyanın dört bir yanından yüzücüler, Akdeniz’in masmavi denizinde kulaç atacak.
Hayata geçirdiği spor organizasyonlarıyla bugüne kadar yüzlerce uluslararası sporcuyu ülkemizde buluşturan Rossist Event tarafından düzenlenen yarışın heyecanı tüm Akdeniz’i kaplamış durumda. 16 ülkeden Akdeniz’in berrak sularında akıntıya karşı mücadele etmek için gelecek 193 sporcu, komşu ülke Yunanistan’a en yakın kara parçası olan Megisti/Meis Adası’ndan gözde tatil merkezi Kaş’a yüzecek. Yarışta dünyada bir ilk gerçekleşecek ve down sendromlu özel bir sporcu yarışacak. Emrah Gökhan Kotan dünyada ilk kez 7 kilometre yüzerek bir ilki gerçekleştirecek. Kendisine Emre Deliveli eşlik edecek. 
25 Haziran Pazar günü saat 09.00’da başlayacak eşsiz yarış, 7 kilometrelik parkuruyla tüm sporseverleri iklimi, masmavi koyları, tarihi ve kültürel mirası, paha biçilemez güzelliğiyle ünlü Kaş’a davet ediyor.
Akdeniz’in akvaryum gibi denizine ev sahipliği yapacak Megisti Kaş Swim Race, Kaş Belediyesi ve Radisson Blu Hotel Kaş ana sponsorluğunda, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kaş Kaymakamlığı, Türkiye Yüzme Federasyonu ve Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin destekleriyle, MK Group co-sponsorluğunda MEKVIN Hotels konaklama sponsorluğunda 25 Haziran Pazar günü yapılacak.
Yarışın basın toplantısı Radisson Blu Hotel Kaş’ta düzenlendi
Ülkemiz’in yetiştirdiği dünyaca ünlü rekortmen sporcuların da yer aldığı Megisti Kaş Swim Race’in basın toplantısı, yarışın ana sporlarından olan Radisson Blu Hotel Kaş’ta yoğun ilgiyle birlikte gerçekleşti.
Basın toplantısına Kaş Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş, MK Group İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Gürsoy, 2005 yılında yarışı hayata geçiren Turizmci Ufuk Güven, Elit yüzücüler Sera Sayar Yakimoviç, Ruso Yakimoviç, Ahmet Nakkaş, Yarış Direktörü ve Rossist Event Kurucusu Polat Dede katıldı.
Dostluk ve barışa atılan kulaçların ne kadar kıymetli olduğundan bahseden Kaş Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş; “Kıymetli basın mensupları, basın toplantımız hayırlı olsun. 24. kez düzenlediğimiz Likya Kaş Festivali’mizin açılışını gerçekleştirdik. 3 gün sürecek festival kapsamında en önemli faaliyetlerimizden biri de Yunanistan’dan Kaş’a yüzme yarışı… 
Megisti Kaş Swim Race Yüzme Yarışı festivalimizi uluslararası bir noktaya taşıyor ve bizi her sene heyecanlandırıyor. Toplumlar birbiriyle spor sanat ve etkinliklerle kaynaşıyor. Biz de Kaş Belediyesi olarak buna vesile oluyoruz. Meis ve Kaş arasında geçmişten bugüne güzel bir dostluk var. Bu ilişkilerin güçlenmesine de bu tarz etkinlikler vesile oluyor. Sporcularımız barış ve dostluk için kulaç atacaklar. Bu kulaçların dostluğa barışa ve kardeşliğe vesile olmasını istiyorum. Kaş’ın kapısı herkese açık, Kaş’ın tarihi ve doğal güzelliklerine tanık olmaya herkesi davet ediyorum. Bu etkinliğin başlamasına vesile olan tüm dostlarımıza ve paydaşlarımıza teşekkür ediyor ve tüm sporcularımıza kolaylıklar diliyorum” dedi.
MK Group İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Gürsoy ise yarışla ilgili düşüncelerini şu sözlerle ifade etti: “Değerli basın mensupları hepiniz hoş geldiniz. Burada destansı bir yarışa tanıklık edeceğiz. Bu özel yarış Türkiye’nin en gözde yerlerinden biri olan Kaş’ta yapılacak. Aileden Kaş’lı biri olarak böyle bir organizasyona katkı verebilmek benim için çok önemli. Sizleri burada buluşturmak ve iki ülkeyi bir araya getirmek bizim için gurur verici. MK Group ve Raddison Blu Hotel Kaş ailesi olarak Kaş’ın daha güzel ve kaliteli olması bir hale gelmesinde tüm desteklerimizi vereceğimizi söylemek isterim.”
Elit Atlet Sera Sayar Yakimoviç; “Bu benim ilk Meis adasından yüzüşüm olacak. Ben aslında İronman sporcusuyum ve ilk kez 7 km yüzeceğim. Daha önce yüzdüğüm açık deniz yarışlarda zorlu hava koşullarıyla da karşılaştım. Şimdi burada Kaş’ın güzel denizinde yüzmek beni çok heyecanlandırıyor” dedi.
Milli Sporcusu Ahmet Nakkaş; “Burada olmaktan dolayı çok mutluyum. 1984 olimpiyatlarında milli bir sporcu oldum. Sayısız şekilde, tüm dünyada ülkemizi temsil ettim. Spor ruh işidir ve ruhu ortaya koyduğunuzda sonuçları güzel oluyor. Sporun birleştirici gücü Yunanistan ve Türkiye dostluğu açısından da oldukça önemli. Tüm sporcu arkadaşlarıma başarılar diliyorum” dedi.
2005 yılında yarışı hayata geçiren Turizmci Ufuk Güven; “İlk yarışımızda 37 kişiyi zor bulmuştuk. Bir pazar sabahı harika bir günde Yunanistan’a geçtik. Sonra Meis Belediye Başkanı geldi ve bir pencereden Zeki Müre’nin şarkısını çaldılar, akabinde yarışa başladık. Yunanistan’la dostluğumuz bu kadar güçlü ve özel. İlk yarışımızda 37 kişiyle başladık ve şimdi 193 kişiye ulaştık. Bu bizim için de oldukça gurur verici. Burada en büyük görevi üstlenen yarışmacılara başarılar diliyorum” dedi.
Yarış Direktörü ve Rossist Event Kurucusu Polat Dede ise yarışla ilgili düşüncelerini şu sözlerle paylaştı: “Değerli başkanım değerli müdürüm değerli elit atletlerimiz… 2005 senesinde “Kaş’tan Meis adasına yüzülür mü?” sorusuyla başlayan maceramız Likya Kaş Festivali kapsamında bu sene 17. Kez düzenleniyor. 16 ülkeden 193 sporcuyu ağırladığımız bu güzel yarışımızda bize destek veren tüm paydaş ve destekçilerimize çok teşekkür ederiz. Bu yarışı dünyanın en iyilerinden bir tanesi haline getirmeyi her zaman çok istedim ve her sene başvuru kontenjanını doldurup Kaş’ı ve ülkemizi dünyaya tanıtmak için çalışacağız. Daha fazla sporcuya ev sahipliği yaparak Kaş’ın güzelliklerini göstermeyi çok istiyoruz. Tüm sporcularımıza başarılar dilemek istiyoruz.”
16 ülkeden 193 sporcu Kaş’ta buluşuyor
Bu yıl 17.’si düzenlenecek olan Megisti Kaş Swim Race’e tüm dünyadan izleyiciler ve sporcular akın etti. “Barış ve Dostluk” mottosuyla gerçekleştirilecek yarışta 16 ülkeden yüzlerce sporcu Akdeniz’in serin sularında dalgaların peşinde mücadele edecek. Türkiye, Yunanistan, ABD, İngiltere ve Avustralya başta olmak üzere Afganistan, Bosna – Hersek, Fransa, Gürcistan, Hollanda, İrlanda, İspanya, İtalya, Japonya, Makedonya ve Rusya ile birlikte toplam 16 ülkeden gelecek 193 sporcu, Kaş’ın benzersiz manzarasında, tarih öncesi medeniyetlerin kalıntılarında Megisti Adası’ndan Kaş’a kulaç atacak.
20 yaşından 76 yaşına herkes “Barış ve Dostluk” için Kaş’ta
Disiplin, konsantrasyon, özveri ve çok daha fazlasını gerektiren yarışta sporcuları 7 kilometrelik zor bir parkur bekliyor. Erken saatlerde başlayacak olan yarışa katılacak olan sporcuların 136’sı erkek, 57’si kadın. Akdeniz’in serin sularında akıntıya karşı kıran kırana geçecek yarışın yaş dağılımı ise şöyle: 18-24, 25-29, 30-34, 35-39, 40,44, 45-49, 50-54, 55-59, 60-64, 65-69, 70+.
* HABER MERKEZİ

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.25 14:30:39
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ANSİAD’DA“İŞ YERİNDE VE YAŞAMDA MOTİVASYON” KONUŞULDU

Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (ANSİAD) 2025 Yılı 7. Olağan Toplantısı 22 Nisan 2025 Salı günü, Franklin Covey Eğitmeni ve Tiyatro Oyuncusu Osman Karakoç’un “İş Yerinde ve Yaşamda Motivasyon” başlıklı konuşmasıyla Akra Hotel’de gerçekleşti.

Toplantının başkanlığını ANSİAD Kurucu Üyesi ve Orkun Ozan Medya Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Öcal üstlendi. Toplantıya, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz, ANSİAD üyeleri, iş dünyasının temsilcileri ve çok sayıda basın mensubu katılım sağladı.

 

Karakoç; “Motivasyon, hevesle hayal arasındaki köprüdür”

 Konuşmasına motivasyonun doğasına değinerek başlayan Osman Karakoç, şunları söyledi:“Motivasyon, aslında dışarıdan gelen bir dürtü değil; içimizde var olan bir enerjinin uyanmasıdır. Hayal kurmak kolaydır, ama hayale ulaşmak için hevesin olması gerekir. Hevesin devamlılığı da motivasyonla mümkündür. Motivasyon, hayal ile heves arasındaki köprüdür.”Karakoç, motivasyonu sürdürülebilir kılmanın yolunun bireyin kendini tanımasından geçtiğini belirterek, iş dünyasındaki başarıların temelinde de bu farkındalığın yattığını vurguladı.Karakoç, Stephen Covey'in “Baltayı bilemek” metaforuna atıfla, kişisel gelişimin ve liderliğin bir seferlik değil, sürekli bir çaba gerektirdiğini ifade etti:

“Kendimize her gün küçük ama istikrarlı yatırımlar yapmalıyız. Bedenimizi, zihnimizi, kalbimizi ve ruhumuzu beslemeliyiz. Günlük özel zaferler olmadan, toplumsal veya mesleki büyük zaferler mümkün değildir”


Karakoç;“Liderlik bir pozisyon değil, bir seçimdir”

 Liderliği yalnızca bir unvan ya da pozisyon olarak değil, bir yaşam biçimi olarak gördüğünü belirten Karakoç; “Liderlik, insanlara ne yapacaklarını söylemek değil; onlara ilham vermek ve onlara güvenmektir. Lider, başkalarının potansiyelini açığa çıkaran kişidir. Bugünkü zorluklarla gelecekteki fırsatlar arasında bağ kurabilen insanlar liderliği içselleştirebilir.Gerçek liderlik, başkasına ‘Ne yapması gerektiğini’ söyleyen değil, onun içinde zaten var olan cevheri ortaya çıkarandır. Bir lider, bazen sadece susarak liderlik eder. Bazen bakışıyla. Bazen bir cümleyle. Ama asla baskıyla değil. Gelişim liderliğin bir parçasıdır. İki günü aynı olan kişi gelişmiyordur. Gelişimin olmadığı yerde ise liderlik mümkün değildir. Hayatta en çok kime hayransınız?Kendimizle tanışmadan kimseyle gerçek anlamda tanışamayız. Her insan biricik ve değerlidir. Asıl mesele, kendi kıymetimizi fark etmek ve bu farkındalıkla başkalarına değer katabilmektir” şeklinde konuştu.

 

Karakoç;“Etki alanımızı bilirsek, gerçek değişimi başlatabiliriz”

 Karakoç iş dünyasının gelişimi için bireysel farkındalığın önemine vurgu yaparak bireylerin kendi iç dünyalarıyla barışmalarının, liderlik becerilerini geliştirmek için ön koşul olduğuna dikkat çekti. Karakoç; “Ben FranklinCovey eğitmeniyim ama aslında ben bir tiyatro oyuncusuyum. Tiyatroyla başlayan yolculuğum, insanla ilgilenmeye başladığım andan itibaren başka bir yöne doğru aktı. Sınıfta gözüm sürekli öğretmende değil, öğrencilerdeydi. Kim ne düşünüyor, kim ne hissediyor? Bu ilgi beni tiyatroya, oradan da eğitmenliğe taşıdı” dedi ve ekledi. “İki alan var: Etki alanımız ve ilgi alanımız. İlgi alanımızda dünyada olup biten her şey var: savaşlar, iklim krizi, ekonomik dalgalanmalar… Ama bu olayları bizim değiştirme gücümüz yok.

 Etki alanımızda ise; kendi davranışlarımız, alışkanlıklarımız, bakış açımız, iletişim biçimimiz var. Değişim ancak buradan başlar. Eğer etki alanımıza odaklanırsak, zamanla o alan büyür ve daha fazla insana dokunabiliriz.”

 

Karakoç; “İletişim, niyetle başlar”

 Günümüz iş yaşamında iletişim eksikliğinin sadece performansı değil, motivasyonu da ciddi biçimde etkilediğini vurgulayan Karakoç; “İletişimde en çok ihmal ettiğimiz şey niyettir. Karşımızdaki insanı kazanmak mı istiyoruz, yoksa haklı çıkmak mı? Eğer niyetimiz sadece karşı tarafı bastırmaksa, iletişim olmuyor, monolog oluyor. Niyetimizi düzeltmeden, hiçbir iletişim tekniği işe yaramaz. Bugün burada iş insanları var; liderlik, yöneticilik yapıyorsunuz. Liderlik, pozisyondan değil, tutumdan gelir. İnsanlar size güveniyor mu? Sizi sadece iş sonuçları için mi takip ediyorlar, yoksa gerçekten sizi bir rehber olarak mı görüyorlar? Bunun yanıtı tamamen sizin onlarla kurduğunuz bağda saklı” dedi.


Karakoç; “Alışkanlıklarınız kaderinizdir”


Stephen R. Covey’nin “Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı” modelini katılımcılarla paylaşan Karakoç, alışkanlıkların bireyin yaşam biçimini nasıl şekillendirdiğine dair örneklerle konuşmasını sürdürdü. Karakoç; “Her sabah neye odaklanarak güne başlıyorsunuz? Tehlike ve kriz mi, yoksa fırsat ve çözüm mü? Bu bir alışkanlıktır. ‘Proaktif ol’ demek, dış koşullar ne olursa olsun, sorumluluğu almaktır. Kimseyi suçlamadan, her sabah kendi aynana bakarak başlamak...” şeklinde konuştu. Karakoç iş dünyasındaki liderliğin sadece stratejiyle değil, insan psikolojisini anlama becerisiyle gelişeceğini vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.

               

         “ANSİAD 7. Olağan Toplantısı” soru cevap kısmından sonra ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in konuğumuz, Franklin Covey Eğitmeni ve Tiyatro Oyuncusu Osman Karakoç’a “Triskeles” hediye takdiminin ardından sona erdi.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2025.04.25 12:24:52
Son Düzenlenme Tarihi :





12. Uluslararası Gitar Festivali başladı

Antalya’da Muratpaşa Belediyesi ve ODTÜ Antalya Mezunlar Derneği’nce düzenlenen 12. Uluslararası Gitar Festivali başladı. Festivalin açılışında sahne alan klasik gitarın önemli ismi Ahmet Kanneci, “Gitar üzerine ülkemizde en uzun süre devam devam eden festival bu festivaldir” dedi.
Klasik gita..

Antalya’da Muratpaşa Belediyesi ve ODTÜ Antalya Mezunlar Derneği’nce düzenlenen 12. Uluslararası Gitar Festivali başladı. Festivalin açılışında sahne alan klasik gitarın önemli ismi Ahmet Kanneci, “Gitar üzerine ülkemizde en uzun süre devam devam eden festival bu festivaldir” dedi.
Klasik gitarın yeni isimlerini, virtüözlerini ve gitarda yeni yaklaşımları Antalyalı sanatseverlerle buluşturan 12. Uluslararası Gitar Festivali, Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde başladı. Muratpaşa Belediyesi ve ODTÜ Antalya Mezunlar Derneği’nce düzenlenen festivalin açılışına, Belediye Başkanı Ümit Uysal, eşi Ümran Uysal’la katılırken eski Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın ODTÜ Mezunlar Derneği Başkanı Yıldırım Şimşek dinleyiciler arasında yer aldı.
Açılış gecesinde, aynı zamanda festivalin sanat danışmanlığını yapan Ahmet Kanneci sahne aldı. Kanneci, festivalin 12’nci yılına Başkan Uysal’ın desteği, sahip çıkmasıyla ulaştığını söyledi. Kanneci, Uluslararası Antalya Gitar Festivali’nin gitar üzerine Türkiye’nin en uzun süre devam devam eden festival olduğunu söyledi.
Kanneci, Özcan Dal’ın eşlik ettiği konserin ardından dakikalarca ayakta alkışlanırken gecenin sonunda Başkan Uysal, kendisine teşekkür çiçeği ve plaket takdim etti. Uysal, Kanneci’yi sarılarak kutlarken “Bu festivalin gerçek babası Ahmet Kanneci hocamızdır” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.22 13:46:13
Son Düzenlenme Tarihi :