Depremin vurduğu Hatay’da kurban kesim alanları ve mezbahanelerde geçen yıllara oranla kesim sayısının az olduğu gözlendi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkım Hatay’da meydana gelmişti. Enkaz kent Antakya’da bulunan Narlıca Mahallesi’ndeki Hatay Büyükşehir Belediyesi mezbahanesinde bu yıl geçen yılların aksine yoğunluk yaşanmadı. Geçtiğimiz yılların aksine kent merkezinde de kurban kesimi fazla gerçekleşmedi.

“Her yıl yoğunluk yaşanırken bu yıl burayı burayı görmek bizleri üzüyor”
10 yıldır bayramlarda kurban kesimi yapan Mustafa Çolakoğlu, “Geçen yıllara göre bu sene kesim yok. Bu sene daha 50 kesim oldu, 100’ü bulur gibi duruyor. Her yıl yoğunluk yaşanırken bu yıl burayı görmek bizleri üzüyor. Depremden dolayı fazla kurban kesen yok. Ekonomik sıkıntı var, barınma sorunu var ve kesseler eti koyacakları yer yok” dedi.

Kaynak : İHA

Ekleme Tarihi : 2023.06.28 12:47:08

Son Düzenlenme Tarihi :

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, Dünya Temizlik Günü dolayısıyla, çevre temizliğine ve ormanlara yönelik yangın tehdidine dikkat çekmek için, 18 Eylül’de ATSO ve Orman Bölge Müdürlüğü işbirliğinde Düzlerçamı bölgesinde çevre temizliği etkinliği gerçekleştireceğini bildirdi. Başkan Davut Çetin, Dünya Temizlik Günü dolayısıyla 18 Eylül’de gerçekleştirilecek etkinlikle ilgili açıklamalarda bulundu.

Yeşil Dönüşüm ve İklim Değişikliği Önceliğimiz

Açıklamasında dünyada yaşanan iklim krizine dikkat çeken Davut Çetin: “Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak 2021-2024 Stratejik Planımızda yer alan ana temalardan bir tanesi de yeşil dönüşüm ve iklim değişikliğidir. İklim değişikliği hayatımızın her alanını etkiliyor ve etkilemeye de devam edecek. Bu yaz Manavgat’ta ve Türkiye’nin farklı yerlerinde içimizi yakan orman yangınları yaşadık. Bilim insanları, küresel ısınma devam ettiği sürece yangın tehdidinin, doğal felaketlerin artacağı hususunda hemfikirler. İklim değişikliği, doğal afet risklerini artırdığı gibi tarım ve turizm sektörlerinin geleceğini de doğrudan etkileyecek bir unsurdur. Çevreye karşı daha duyarlı ve olası doğal afetlere karşı hazır olmak durumundayız. Bu konuda toplumsal bilincin oluşması için yurttaşlar olarak bizlerin ve sivil toplum kuruşlarının sorumlulukları bulunmaktadır” dedi.

Antalya’mızı hep birlikte temizleyelim

İklim değişikliği ile mücadele için 7’den 70’e her bir ferdin katkısına ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Başkan Davut Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık iklim değişikliği ve çevre felaketleri çağındayız. Görülmemiş yangınlara, görülmemiş sellere hazırlıklı olmamız gerekiyor. Yurttaş olarak alacağımız basit önlemlerle yangınlara dur diyebiliriz. Ormanlarda kuru otları, cam şişe parçalarını, naylon poşetleri temizlemek, sigara izmariti atılmasını engellememiz gerekiyor. Bunların farkında olan bir birey, kent ve Oda olarak gerekli çalışmaları tüm paydaşlarımızla birlikte başarmalıyız. Bunun için ATSO olarak paydaşlarımızla birlikte çeşitli etkinlikler düzenleyeceğiz.

Antalya’ya olan sorumluluğumuzun gereği olarak 18 Eylül’de çevre temizliğine dikkat çekmek ve ormanlara yönelik yangın tehdidini en aza indirmek için çevre temizliği etkinliği gerçekleştireceğiz. Buradan tüm halkımıza bir çağrıda bulunuyorum. Sizler de kendi hayatınızdan ve alışkanlıklarınızdan başlayarak temiz bir çevre için adım atın, kendi sokağınızdan başlayarak doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, Antalya’mızı temizleyelim.”

Tüm Antalyalılar Davetli

18 Eylül Cumartesi günü, saat 10’da gerçekleşecek etkinliği Orman Bölge Müdürlüğü ile birlikte düzenleyeceklerini kaydeden Başkan Davut Çetin sözlerine şöyle son verdi: “Etkinliğe Meclis ve Komite Üyelerimiz, personelimiz, kentimizde bulunan SİAD ve TMMOB temsilcileri katılacak. Temizliğe Düzlerçamı bölgesinden başlayacağız. Tüm hemşerilerimizi Düzlerçamı bölgesini hep birlikte temizlemeye davet ediyorum.”

 

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2021.09.14 10:18:56

Son Düzenlenme Tarihi :

İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alp Gürkan, “Pandemi döneminde insanlık olarak zor günler geçiriyoruz. Bundan en çok etkilenen kesim de kronik böbrek yetmezlik nedeniyle diyalize girmek zorunda kalan insanlarımız” dedi.

Bu dönemde diyaliz merkezine servis ile gidip gelen, kalabalık diyaliz salonlarında diyaliz hastaları ile haftanın 3 günü 4 saat aynı havayı soluyan, birçok sağlık çalışanı ile yakın temasta bulunan insanlarımız maalesef Covid-19 virüsünün ölümcül komplikasyonlarından en çok etkilenen kesim oldu. Ülkemizde ve dünyada yapılan bilimsel çalışmalarda ölüm riski en yüksek grup diyaliz hastaları çıktı. Buna sürekli kalabalık bir yerde uzun zaman geçirmeleri bulaş riskini de artırdı.

‘Organ Bağışı Sayısında Dramatik Düşüş Oldu’

Büyük bir umutla beyin ölümü sonrası bağışlanan organlarla nakil olmayı bekleyen hastalarımız için bir başka olumsuz gelişme de; yoğun bakımların Covid-19 hastalarıyla dolu olması nedeniyle bu dönemde tüm dünyada organ bağış sayısındaki dramatik düşüş oldu. Bu da hastalarımızın nakil olma şansını azalttı. Umarım aşılanmanın etkisiyle de bu zor günleri aşıp yeniden normal yaşamımıza geri döneceğiz. İnsanlık bu musibetten ders çıkartarak insanlar arası yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunun farkına varacaktır. Bu yardımlaşmanın en kutsal göstergelerinden biri de organ bağışıdır. Organ bağışı bir anlamda ölümsüzlüğü ifade etmektedir. Bağışlanan organlarla insanlar başkalarının vücutlarında on yıllarca yaşamakta ve onlara hayat vermektedirler. Kasım’ın ilk haftası ‘Organ Bağış Haftası’. Bu haftayı tüm yıla yayarak organ nakli ile hayata tutunmaya çalışan öldükten sonra bağışlayacağımız organlarımızla hastalarımıza umut olalım ve bu kararımızı sevdiklerimizle gururla paylaşalım.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2021.11.01 07:56:50

Son Düzenlenme Tarihi :