SON DAKİKA

logo

2 çocuk annesi eşini 24 yerinden bıçakladı

Antalya’da boşanma aşamasındaki eşi ile birleşmek için çatıya ve köprüye çıkan adam bu sefer karısını 24 yerinden bıçakladı. Eşini dışarı çıkarabilmek için binaya girip dairenin elektrik ve suyunu kesen koca, elektrik ve suyu kontrol etmek için aşağı inen karısını evin girişinde yakalayıp zorla içeri soktu. Hastaneye kaldırılan 2 çocuk annesinin durumunun ağır olduğu öğrenilirken, olay sonrası kendi evine giden saldırgan koca tutuklandı.
Serik ilçesinde eşinin boşanma isteğine karşı köprülere, çatılara çıkan ve televizyon programına katılan şahıs eşini 24 yerinden bıçakladı. Olay, Serik ilçesine bağlı Kökez Mahallesi’nde 25 Haziran Pazar günü öğle saatlerinde yaşandı. İddiaya göre, Muammer Özen, olay günü, eşi ile yaşadığı huzursuzluk nedeniyle uzaklaştırma cezası aldığı eve geldi. Binada eşinin oturduğu daireye ait elektrik ve su akımını kapattığı ileri sürülen Özen, ardından beklemeye başladı. Suların ve elektriğin kapatıldığını fark eden Serpil Özen, oğluyla birlikte aşağıya inerek vanayı ve şalteri kontrol etti. Açtıktan sonra oğlunu aşağıda bırakarak kontrol için tekrar evine çıktı. Bu esnada kapıda bekleyen eşi Muammer Özen tarafından zorla içeriye kapatıldı. Annesini telefon ile arayan oğlu ise cevap alamayınca eve çıktı. İçeriden gelen sesleri duyunca komşularında bulunan yedek anahtarla kapıyı açarak eve girdi. Annesinin babası tarafın dan bıçaklandığını görünce korkup dayısından yardım istedi. Bu sırada Muammer Özen, olay yerinden ayrılıp kendi evine gitti. Dayı Sinan Akman ise eve geldiğinde ablasını kanlar içinde gördü ve 112 sağlık ve polis ekiplerine haber verdi. 2 çocuk annesi Serpil Özen, yapılan ilk müdahalenin ardından önce özel bir hastaneye ardından iç kanaması geçirdiği için Antalya Eğitim Araştırma Hastanesine sevk edildi. Özen’in 24 yerinden aldığı bıçak darbesi yüzünden durumunun ağır olduğu öğrenildi.
Polis tarafından aynı gün evinde yakalanan Muammer Özen, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

“Kanları balkonun giderinden akmaya başlamıştı”
Ablasının yaklaşık iki yıl önce boşanma davası açtığını belirten Sinan Akman, "Bu insanların sorunları 16 yıldır vardı. Evlendikten 1 yıl sonra başladı. Burada defalarca darp edildi, raporları mevcut. 22 ay önce kavga ettiklerinde ablam boşanma davası açtı. Dava açmadan 10 gün önce benim evime kafasını dinlemek için geldi. Eniştem gelip evimi bastı. Ablamı sürükleyerek dışarı çıkarmaya çalıştı. Herkes müdahale edince kaçtı. Yaklaşık 8 ay önce çatıya çıktı. Büyük oğlunu çatıya çıkarıp kendini atmaya kalktı. Pazar günü ise büyük yeğenim beni aradı, elektrik ve su yok diye. Asansörde elektrik olduğunu söylediler. Ben de vanalar ile saatleri kontrol etmelerini söyledim. Kardeşim ile büyük yeğenim vanaları kontrol etmek için aşağıya indiler. Vana ve şalterin kapalı olduğunu görünce açmışlar. Kardeşim eve çıkıp suyun ve elektriğin gelip gelmediğini kontrol etmeye çıktı. Yeğenim ile o anda telefon ile konuştuğumda yukarıya annesini kontrol etmesini söyledim. Yeğenim annesinden ses gelmeyince o da yukarı çıkıyor. O anda annesinin, ’Beni öldürüyor, kurtarın’ diye yardım çığlıklarını duyuyor. Kapı arkadan kitli olunca kapıya vurup, ’Baba yapma’ diye sesleniyor. Babası da, ’Öldürdükten sonra gelip alırsınız, git buradan’ diyor. Yeğenim daha sonra karşı komşuda anahtarın yedeği varmış. Onunla kapıyı açtıktan sonra annesi ve babası mutlaktaymış. Annesi balkona kaçıyor ve babasının annesini bıçakladığını görünce, korkup aşağıya iniyor. Sonra beni arayıp, ’Dayı babam, annemi öldürüyor, gel kurtar’ dedi. Ben gelinceye kadar 112’yi aramasını söyledim. Ben geldiğimde ablam balkondaydı ve kanları balkonun giderinden akmaya başlamıştı. Sonra ambulans ile hastaneye götürdük. İç kanaması olduğu için başka hastaneye sevk edildi. Ablamın vücudunda, 21 tane müdahale edilen 3 tane de müdahale edilmeyen bıçak darbesi tespit edildi. Pazar gününden beri hala yoğun bakımda ve hayati riski devam ediyor. Biz bu şahsın hak ettiği cezayı almasını istiyoruz" şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.29 12:39:44
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






İl Turizm ve Kültür Müdürü: Elmalı'nın arı serenleri ve tahıl ambarlarını korumalıyız

Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, Elmalı’nın kırsal kültürel mirası olan seren ve tahıl ambarlarının Antalya ve Elmalı için önemine işaret ederek; “Proje sonrasında korunmaya devam etmesi çok önemli, bu alanlar bir rota haline getirilerek, bizi rakip kültürel destinasyonlardan ayıran bir özellik olarak yerli ve yabancı turistlere bölgenin kültürel mirası olarak tanıtılmalı” dedi.

Antalya Kültürel Miras Derneği (ANKA) tarafından hazırlanan, “Ortak Kültür Mirası: Türkiye ve AB Arasında Koruma ve Diyalog-II Hibe Programı tarafından desteklenen Hazine ve Maliye Bakanlığı ileKültür ve Turizm Bakanlığınca yürütülen, destekçileri arasında Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Elmalı Belediyesi’nin yer aldığı KIRKAMBAR Projesinin “Odak Grup” toplantısı  önceki gün Antalya Müzesi Süleyman Fikri Erten Konferans Salonunda gerçekleştirildi.

 

Toplantıya; Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı İsmail Oskay, Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi MüzelerŞube Müdürü Mehmet Şengül, Elmalı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Durmuş Altan, kültürel miras uzmanları ve basın mensupları katıldı. 

 

Tanıtım ve farkındalık faaliyetleri kapsamında, proje paydaşı Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile birlikte düzenlenen odak grup toplantısında, “Kırsal Miras, Kırsal Sit, Somut ve Somut Olmayan Kültürel Miras” kavramları ele alındı. Kültürel miras alanında çalışan uzmanlar için proje sonuçları doğrultusunda “Elmalı Kırsal Miras Korunum Durumu Analizi”’nin değerlendirildiği etkinlikte ambar ve serenlerin gerçek işlevleriyle korunumunun  önemine dikkat çekildi.

 

BÖLGE TURİZMİNE KATKI SAĞLAYACAK

 

Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, açılış konuşmasında projenin Antalya ve Elmalı için önemine işaret ederek; “Kırkambar Projesi’ni gıpta ederek takip ediyorum. Antalya ve Elmalı için çok önemli ve değerli olduğunu düşündüğüm bu projenin içinde yer almayı çok istedim. Elmalı’nın kırsal kültürel mirası olan seren ve tahıl ambarlarının proje sonrasında korunmaya devam etmesi çok önemli, bu alanlar bir rota haline getirilerek, bizi rakip kültürel destinasyonlardan ayıran bir özellik olarak yerli ve yabancı turistlere bölgenin kültürel mirası olarak tanıtılmalı” dedi.

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı İsmail Oskay da tarihi tahıl ambarlarının geleneksel tarım üretimine dikkat çeken bir sembol olduğunu hatırlatarak; tahıl ambarları ve serenlerin sayısallaştırılması, belgelenmesi ve tanıtımı projesinin önemini vurguladı. Oskay; “Projenin aynı zamanda Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak, Elmalı ve  Demre’nin Antalya turizmine inanç turizmi, kırsal turizm, gastronomi turizmi bağlamında yeni destinasyonlar olarak kazandırılması çabalarımızı destekleyerek, bölge turizmine de katkı sunacağını düşünüyorum” dedi.

 

Elmalı Kültür ve Sosyal İşler  Müdürü ve Proje Koordinatör Yardımcısı Durmuş Altan da, Kırkambar Projesi’nden sonra Elmalılı çiftçilerin tarihi tahıl ambarlarına bakışının değiştiğini belirterek, ambar ve serenlerin Elmalının tanıtımına katkı sunacağını söyledi.

               

AMBAR VE SERENLER GERÇEK İŞLEVLERİ İLE KORUNMALI

 

Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim Üyesi Dr. Leyla Kaderli ise “Kırsal Miras ve Koruma Yaklaşımları” başlıklı konuşmasında Kırkambar Projesi çerçevesinde “Elmalı Kırsal Miras Korunum Durumunu” analiz etti. Dr. Kaderli, kırsal kültürel miras kavramının ülkemizde henüz tam olarak anlaşılmadığını belirterek, Avrupa’da 80’li yılların başında kırsal kültürel miras kavramının konuşulmaya başlandığını ve bu miras ögelerinin “insanlığın ortak mirası” olarak değerlendirildiğini söyledi. Dr. Kaderli “tahıl ambarları” ve “arı serenlerinin” de insanlığın ortak mirası olduğunun altını çizdi. Kırsal miras niteliğindeki yapıların bir “anıt” çerçevesinde mi yoksa “kırsal sit” alanı içinde mi korunacağına daha en başta karar verilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Kaderli, Dünya genelinde farklı yaklaşımlar olsa da “kırsal peyzaj” ve “kırsal miras ögelerinin” birlikte korunumu yaklaşımının öne çıktığını kaydetti.

 

Dr. Kaderli sözlerine şöyle devam etti: “Kültürel miras yapılarının korunumu çalışmaları belli ilkelere göre yapılmalıdır. Belgeleme, rölöve, restitüsyon, konservasyon ve restorasyon şeklinde sırasıyla gerçekleşmeli ve tüm bu çalışmalar planlanırken ve hayata geçirilirken işlevi de beraberinde düşünülmelidir. Proje kapsamında kayıt altına alınan 1658 ambarın yüzde 77’si halihazırda aynı işlevle kullanılmaya devam ediyor. Yaşayan kültürel mirasın korunumu için en uygun çözümün de bu olduğunu düşünüyorum.” 

 

Sadece kırsal miras yapılarına odaklanan koruma önerilerinin başarısız olacağının altını çizen   Dr. Kaderli, korumanın; üretim, yapım tekniği, ekonomik ve sosyal yaşantıya kadar birçok alanda yapılması gereken düzenlemelerle birlikte bütüncül bir yaklaşım, disiplinler arası bir çalışma ile sağlanabileceğini ifade etti.

 

ANTALYA’NIN TARIM TARİHİNE VE KIRSAL MİRASINA DUYARLI OLMALIYIZ

 

Proje Danışmanı Akdeniz  Üniversitesi Arkeoloji Bölümü  Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Tiryaki Kırkambar Projesinin, sivil toplum kuruluşlarının Antalya’da kültürel miras alanında gerçekleşen çalışmalara yapabileceği olumlu katkıların somut bir örneğini teşkil ettiğini vurguladı. Tiryaki, “Kırkambar projesi bize tarım tarihi ve kültürü, geleneksel halk mimarlığı, somut olmayan kültürel miras, kırsal miras ve kırsal sit gibi kavramlara daha duyarlı olmamız gerektiğini göstermesi açısından da önem taşıyor. Antalya’da ve bildiğim kadarıyla Türkiye’de Kırsal Miras alanında sivil toplum tarafından yapılmış ilk kapsamlı Önleyici Koruma Projesi olan Kırkambardan danışma kurulu üyesi olan yirmiye yakın uzman olarak bizler de pek çok şey öğrendik” dedi.

 

Toplantıda Proje Koordinatörü Dr. Selda Baybo da Kırkambar Projesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri belgeleme, sayısallaştırma ve tanıtım çalışmaları hakkında bilgi verdi. Antalya Müzesi Süleyman Fikri Erten Konferans Salonunda gerçekleştirilen, Kültürel Miras Uzmanları Odak Grup toplantısı soru-cevap bölümünün ardından sona erdi. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.06.12 14:13:15
Son Düzenlenme Tarihi :





23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Gösterisi Proğramı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Gösterisi Aspendos Antik Tiyatrosu'nda gerçekleştirilecek.

23 Nisan 2023
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Programı

Çelenk Sunma Töreni
Saat: 09:30
Yer:  Cumhuriyet Meydanı

Öğrencilerin Resmi Dairelerde Görevleri Devralmaları
Saat: 10:00

Kutlama Programı
Saat: 10:30
Yer:   Cam Piramit Alanı Amfi Tiyatro
        - İlk TBMM’nin Açılışının Canlandırılması
        - Saygı Duruşu - İstiklal Marşı
        - İl Milli Eğitim Müdürü Emre ÇALIŞKAN’ın Konuşması
        - Şiir
        - Özel Eğitim Öğrencilerinin Gösterisi
        - Masalın İçinden Gösterisi
        - Suyun Hikayesi Gösterisi
        - Yabancı Ülkelerden Gelen  Misafir Çocukların Gösterisi
        - Temiz Bir Dünya Bırakın (Sıfır Atık) Gösterisi
        - Halk Oyunu Gösterisi
        - Notaların Dansı Gösterisi
        - Final

23 Nisan Gösterisi
Saat: 19:30 
Yer:  Aspendos Antik Tiyatrosu / Serik  * Antalya Valiliği Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.22 16:01:19
Son Düzenlenme Tarihi :