SON DAKİKA

logo

Kanadalı bilim insanları felaketin boyutunu ve izlerini inceledi

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesine gelen Kanada’nın British Columbia Üniversitesi’nde (The University of British Columbia) görev yapan bilim insanları, 6 Şubat’taki depremin merkez üssü olan kentte felaketin boyutunu ve geride bıraktığı izleri inceledi.
Kanada’nın British Columbia Üniversitesi’nde görevli Prof. Tony Yang, Prof. Carlos Estuarado, Türk kökenli Prof. Alemdar Bayraktar ve inşaat mühendisliği dalındaki ekibi ile birlikte Elbistan’ı ziyaret etti. Kanadalı bilim insanlarının Elbistan’daki ilk durağı, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Elbistan Temsilciliği oldu. Burada İMO Elbistan Temsilcisi Özgür İspir’den deprem ve sonrasında yaşananlara ilişkin bilgiler alan Kanadalı bilim insanları, özellikle aynı lokasyonda olmalarına rağmen ağır hasar alan ya da hasarsız durumdaki binalarda teknik analiz ve ölçümler yaptı.
Hacı Esat Efendi Caddesi ve Malatya Caddesi başta olmak üzere birçok binayı inceleyen Kanadalı ekip, lazerle ölçümler yapıp depremin etkilerini tespit etmeye çalıştı. İki adet özel sensör yardımıyla depremin binalar üzerinde bıraktığı izler belirlendi, binaların mühendislik özellikleri de analiz edilerek depreme dayanıklılık açısından yanlış ya da yetersizliğine ilişkin notlar alındı. Heyetin teknik incelemelerinin sonuçlarını, dünyanın diğer bölgelerindeki depremlerle ilgili de tecrübeleri ekleyerek rapor haline getireceği bildirildi.
Teknik inceleme sonrasında British Columbia Üniversitesi heyetinin ziyaretine ilişkin değerlendirme yapan İMO Elbistan Temsilcisi Özgür İspir, bilim insanlarının Elbistan’la ilgili yeni yapılaşma ve şehirleşmeyle ilgili tespit ve önerilerinin çok kıymetli olacağını belirtti.
Heyette yer alan Profesör Tony Yang ise, depremin inşaat mühendisliği alanına giren sonuçları ile yakından ilgilendiklerini vurguladı.
Elbistan’da ve felaketin vurduğu diğer yerleşim alanlarında eski ve yeni binaların depreme gösterdiği direnci ve tepkiyi ölçmek istediklerini anlatan Prof. Yang, Japonya örneğini verdi.
Üç kıta arasında sıkışmış bir konuma sahip bulunan Anadolu yarımadasının Avrasya, Afrika ve Arap Levhaları bitişiğinde yer aldığına değinen Yang, “Japonlarla yakın çalışıyoruz. Japonya’da insanlar depreme çok iyi hazırlanıyorlar. Çok iyi bir bina yönetmelikleri var. İnsanlar gelecek olan depremler için düzenli olarak hazırlıklar yapıyorlar. Japonya’da sürekli deprem oluyor. Diğer ülkelerde büyük depremler oluyor. Çin, Şili gibi yerlerde oluyor. Onlar, bunu dikkate alarak yeni yüksek teknolojiler geliştiriyorlar. Binalar, köprüler, barajlar büyük deprem için güvenli hale getiriliyor” dedi.
Elbistan’da aynı cadde ya da sokak üzerinde tüm binaların yıkılmasına rağmen bir ya da birkaçının ayakta kalmasının nedenlerine odaklandıklarını söyleyen Yang, “Elbistan’daki incelemelerimizde en çok dikkatimizi bu konu çekti. Bazıları yıkılmış. Bazıları yıkılmamış. Bunu anlamak istiyoruz. Eski binalarda ve yeni binalardaki hasarın nedenlerini tespit edip sonuçlarını paylaşacağız. Şu an sensörler yerleştirerek bunu anlamaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.29 14:27:36
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Vahşi Doğanın Nadir Türleri Akdeniz’de Sergileniyor

Nisan ayında Antalya Kemer açıklarında, balıkçıların ağlarına takılan Yavru Mahmuzlu Camgöz Köpekbalığı (Squalus acanthias) Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi fuaye alanında sergilenmeye başladı.

Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi’nde 25 yıl önce oluşturulmaya başlanılan Biyoloji Bölümü Omurgalı Hayvanlar Müzesi’nde yüzlerce örnek yer alıyor. Kuşlar (Kartal, Atmaca, Leylek vb), Memeliler (Karakulak, Yaban Keçisi, Sincap, Tilki v.b), Sürüngenler (Zehirli ve Zehirsiz Yılanlar, Kertenle, Kara ve Su Kaplumbağası, Semender v.b.) ve Balık (Fare balığı, Ton Balığı v.b.) türlerinin yer aldığı müzede son olarak Yavru Mahmuzlu Camgöz Köpekbalığı (Squalus acanthias) sergilenmeye başladı. Nisan ayında Antalya Kemer açıklarında, balıkçıların ağlarına takılan Yavru Mahmuzlu Camgöz Köpekbalığı akvaryumda özel bir sıvının içinde tutuluyor.

TÜRÜ KORUMA ALTINDA

Fuaye alanında sergilenen Mahmuzlu Camgöz Köpekbalığı, ülkemiz sularında en yaygın görülen köpekbalığı türlerinden biri. Boyu 80-100 cm, ağırlığı 2-4 kg arasında değişen bu türün dişi bireylerinin 200 cm uzunluğa ve 10 kg ağırlığa ulaşabildiği biliniyor. Karnivor olan bu köpekbalığı, diğer balıklar, ahtapot ve kabuklularla beslenir. Uysal ve zararsız bir tür olarak bilinen Mahmuzlu Camgöz, istilacı Aslan balığına karşı deniz ekosistemimizde önemli bir rol oynuyor. IUCN Nesli Tehlike Altındaki Türlerin Kırmızı Listesi’nde 2006 yılından itibaren Türkiye popülasyonları “EN: Tehlikede” kategorisinde yer almaktadır. Mahmuzlu Camgöz köpekbalığının Türkiye popülasyonları koruma altına alınmıştır.

OKULLAR DA ZİYARETE GELİYOR

Müzede sergilenen örnekler, doğada ölü olarak bulunan ve tahrip olmamış hayvanlardan elde ediliyor. Kuru örnek, alkol materyali, tahnitler ve akrilik/polyester uygulamalarıyla sergilenen bu örnekler, öğrencilere ve halka biyoçeşitliliği tanıtmak için önemli bir eğitim aracı olarak kullanılıyor. Omurgalı Hayvanlar Müzesi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların ziyaret talepleri doğrultusunda dönem içinde açılıyor. Bazı örnekler ise Fen Fakültesi Fuaye alanında hafta içi tüm ziyaretçilere açık olarak sergileniyor.

KARAKULAK DA SERGİLENİYOR

Fuaye alanında sergilenen bir diğer dikkat çekici tür, kedigiller (Felidae) familyasından Karakulak (Caracal caracal). Bölgemizde de görülen bu vahşi kedi türü, tüm dünyada koruma altındadır. Fotokapanlarla izlenen bu türün avlanması kesinlikle yasaktır. Karakulakların erkek bireyleri 12–18 kg, dişi bireyleri ise 8–13 kg ağırlığında olup, büyüklükleri 75-90 cm arasında değişmektedir. Kuyruğu ise 30-35 cm uzunluğundadır.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.08.15 09:19:30
Son Düzenlenme Tarihi :





Kocasının keserle dövdüğü 3 çocuk annesi kadın hayatını kaybetti

Antalya’nın Aksu ilçesinde eşinin keserle dövdüğü 3 çocuk annesi kadın hayatını kaybetti. Gelen sağlık ekiplerine eşinin düştüğünü söyleyen koca ise suçunu itiraf etmesinin ardından tutuklandı.
Olay, 6 Mayıs günü saat 18.30 sıralarında, Aksu ilçesi Macun Mahallesi 2015’inci Sokak’ta meydana geldi. Alınan bilgiye göre; Aksu Gençlik Merkezinde çalışan Saibe Akdağ ile eşi Ercan Akdağ arasında evde bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Bir süre sonra tartışma kavgaya dönüştü. Bu sırada Ercan Akdağ, evdeki keserle eşine vurdu. 3 çocuk annesi Saibe Akdağ için sağlık ekiplerinden yardım istendi. Akdağ, eve gelen sağlıkçılara eşinin düştüğünü ve kafasının kırıldığını söyledi. Kadın, kaldırıldığı hastanede yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Akdağ’ın cansız bedeni, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.
Polis merkezindeki sorgusunda Ercan Akdağ, kavgada eşi Saibe Akdağ’ı keser ve sapıyla dövdüğünü itiraf etti. Bunun üzerine adliyeye sevk edilen koca, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Saibe Akdağ’ın Gençlik Merkezindeki iş arkadaşları ise şunları söyledi:
"2 senedir burada çalışıyor. Anne babasını kazada kaybettikten sonra yetiştirme yurdunda kardeşleriyle büyüdüğünü söylerdi. 3 tane çocuğu var, en küçüğü 4 yaşında. Daha yüzünü bir kere bile görmedik. Çünkü her gün maskeyle gelirdi, bazen yüzünü görürdük. Eşinden şiddet gördüğü her halinden belliydi ama her zaman inkar ediyordu. Sürekli düştüm diyordu. Saibe Hanım burada temizlik görevlisi olarak çalışıyordu. En son perşembe günü yıllık izne ayrıldı. İzne ayrılmadan önce çok halsiz, çok rahatsızdı. Cuma günü aradık, sesi çok rahatsız geliyordu. Eşiyle geliyorlardı işe, bazen burada bekliyordu. Eşi çalışmıyordu. Antalya’da teyzesi olduğunu ve kardeşlerinin kurumlarda çalıştığını söylüyordu. Sürekli eşine mesaj gönderiyordu. Kurum olarak yaptığımız hiçbir etkinliğe katılmıyordu."

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.10 13:39:51
Son Düzenlenme Tarihi :