SON DAKİKA

logo

İYİ Parti’den ‘ZAM’lara ortak tepki!

İYİ Parti Antalya İl Başkanı Vahdet Afşin Karacan, “AKP iktidarının bu ülkeye zamlardan ve yoksulluktan başka verecek hiçbir şeyi kalmamıştır” dedi. 

İYİ Parti tarafından 81 ilde eş zamanlı olarak ‘Zam fırtınası’ konusunda açıklama yapıldı. İktidarın yanlış ekonomi politikalarının sebep olduğu sonuçlara sessiz kalmayacaklarını belirten İYİ Parti Antalya İl Başkanı Vahdet Afşin Karacan, il binasında gerçekleştirdiği basın açıklamasında “Millet için milletle beraber” anlayışıyla demokratik mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz. Bugün 81 İl Başkanlığımızın yaptığı ortak açıklamayla her zaman olduğu gibi yine milletimizin gür sesi olacağız” ifadeleriyle seslendi. İl Başkanı Karacan açıklamasının devamında şu cümlelere yer verdi:

“FATURAYI DAR GELİRLİYE KESEN BİR YOKSULLAŞTIRMA POLİTİKASI UYGULANDIĞI GÖRÜLMEKTE”

“AKP iktidarının yanlış ekonomi programı ve politikaları sonrası millet olarak yeni bir zam dalgasıyla karşı karşıyayız. Uzun yıllar boyunca uygulanan hatalı politikalar sonucunda, seçim sürecinde atılan sloganlarla popülist vaatlere karşı rasyonel bir zeminin varlığından söz edebilmek mümkün değil. Bunun yerine, bütün faturayı dar gelirliye kesen, vatandaşın cebindeki son kuruşa da el atan bir yoksullaştırma politikasının sert bir şekilde uygulandığı görülmektedir. Üstelik AKP iktidarı dar bir kesime bankacılık sistemi üzerinden kepçe ile rant dağıtırken, toplumun geniş kesimlerinden kaşıkla bu parayı toplamaktadır. Sabundan, kitaptan, çocuk bezinden ek vergi alınıyor ancak servetten elde edilen kazançtan vergi alınmamaktadır. Vatandaşa kemer sıkma tavsiye edilirken; küçük, yandaş ve ranta dayanan bir kesimin zenginleşmesine hiçbir kemer dayanmamaktadır. AKP iktidarının bu ülkeye zamlardan ve yoksulluktan başka verecek hiçbir şeyi kalmamıştır. 

“DELİ DUMRUL İKTİDARI GARİBANIN KANINI EMMEYE DEVAM ETMEKTEDİR”
Bugün Türkiye’de adı konmamış bir IMF programı uygulanmaktadır. Yıllarca geçmiş iktidarları aynı konuda eleştiren AKP iktidarının, bugün IMF reçetelerini savunduğu, uyguladığı ve en adaletsiz vergi olan enflasyon vergisiyle milletin cebinde bir şey kalmayıncaya kadar bu düzeni sürdüreceği anlaşılmaktadır. Memura ve emekliye yapılan cüzi zammın birkaç hafta içinde eriyip gitmesi bir yana, son olarak uygulanan akaryakıttaki ÖTV oranlarına yapılan zamla birlikte milletimiz derin bir yoksulluk çukuruna gömülmek istenmektedir. İki ay önce, seçimin arifesinde 19.58 TL olan ABD Doları bugün 26.90 TL’ye gelmiştir. Yine iki ay önce, seçimlerin arifesinde benzinin litre fiyatı 21.14 TL’yken bugün litre fiyatı 35.90 TL olmuş ve iki ay içindeki artış oranı yüzde 70’i bulmuştur. Bu yağma düzeninin dünyada başka bir örneği yoktur. Deli dumrul iktidarı, vatandaşın gırtlağına çökmüş, garibanın kanını emmeye devam etmektedir. Kendi vatandaşını ezen, yoksullaştıran fakat bir yandan da servet sahiplerinin servetini katlamasını sağlayan bu vurguncu düzene karşı mücadelemiz devam edecektir. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın, bütün kadrolarımızla birlikte milletimizin sesi olacağız.”

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.18 17:58:25
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Altın Portakal emekçileirnden kamuoyu duyurusu

Altın Portakal emekçileri olarak kamuoyuna duyurumuzdur. 2014 yılında işlerinden çıkarılan bizler 9 yıldır hak arayışımıza devam etmekteyiz. Tazminat ve haklarımızı alabilmek için Antalya Büyükşehir Belediyesi önünde emeğe yapılan haksızlığın tartışıldığı, boykot edildiği, emeği görmezden gelenlerin yüzüne haykırıldığı, işçiden, emekten yana bir festival olsun şiarıyla sanatçı dostlarımıza ve sanatsever Antalyalılara açık bir çağrı yaptık.

Gelinen son noktada hâlâ bir sonuç elde edemediğimiz gibi 60. yılını kutlayacak Altın Portakal’da yaşananları Antalyalılar ve eski festival emekçileri olarak utançla karşılıyoruz. Bizlerin hak mücadelesini görmezden gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi hak mücadelesini anlatan “Kanun Hükmü” filmini festivalden çıkararak korkunç bir hataya imza atmıştır. Hak mücadelesini arayanlara ve onların sesleri olan sanatçılara karşı benzer bir tavrı gösteren Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni kınıyoruz.

Film festivallerinin bir kent hakkı olduğunu tekrar hatırlatmak gerekliliği doğmuştur. Film festivallerinin taşeronlaşmasının sonuçlarının hem kentte yaşayanlar hem de kentle paylaşıma gelen sanatçılar için ağır sonuçları olabileceğinin bir kez daha altını çizmek istiyoruz.

2019 yılında yönetime gelen Sayın Muhittin Böcek’in o yıl düzenlediği Altın Portakal Basın Toplantısında hem eski festival emekçileri olan AKSAV emekçilerine hem de sansüre karşı sinema sektörüne verdiği sözleri kendisine tekrar hatırlatmak istiyoruz. Bu noktada açık çağrımızı yineliyoruz. Bu yıl Altın Portakal emeğe yapılan her türlü haksızlığın tartışıldığı, işçiden emekten yana bir festival olsun istiyoruz. Sanatçılarımızı ve Antalyalıları desteğe çağırıyoruz. Sansüre karşı tavır gösteren sanatçılarımızın bizlerin hak mücadelesine de destek olmasını bekliyor ve ortak bir dayanışma içinde olmamızı bekliyoruz.

Gelin bu festival emeğe yapılan haksızlığın tartışıldığı, boykot edildiği, emeği görmezden gelenlerin yüzüne haykırıldığı, işçiden, emekten yana bir festival olsun. Sansüre karşı duruşun sergilendiği özgür platformlarda buluşmak dileğiyle. * Bülten


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.24 10:39:49
Son Düzenlenme Tarihi :





23 gündür engelli eşi ve 3 yaşındaki kızını arıyor

Antalya’nın Manavgat ilçesinde yaşayan Yunis Öcalan, 11 Temmuz sabahı 3 yaşındaki kızını da alarak ortadan kaybolan eşinden haber bekliyor. Eşinin yüzde 55 engelli olduğunu, kandırılmaya müsait olduğunu belirten Yunis Öcalan, eşi ve kızının hayatından endişe duyduğunu dile getirdi.
Olay, 11 Temmuz sabah 07.00 sıralarında Şelale Mahallesi 3540 Sokak’ta meydana geldi. Alınan bilgiye göre; 3 yaşındaki kızı Ceylin Ayyüce’yi de alarak evinden ayrılan 29 yaşındaki Rümeysa Öcalan’dan 23 gündür haber alınamıyor. Eşinin yüzde 55 engelli olduğunu, kandırılmaya müsait olduğunu belirten Yunis Öcalan, karakola giderek kayıp başvurusunda bulundu.

“Tüm aramalarımıza rağmen telefonuna ulaşamıyoruz”
11 Temmuz sabahı saat 06.30 sıralarında her zaman olduğu gibi sanayi sitesinde bulunan iş yerine çalışmaya gittiğini belirten Yunis Öcalan, “1 saat sonra eşim aradı ve ‘Günaydın’ dedi. Ben de daha yeni geldiğimi, durup dururken niye aradığını sordum ve telefonu kapattık. Saat 17.30’da eve geldiğimde evde eşim ve kızım yoktu. Gidebileceği yerleri ve komşuları araştırıp bulamayınca Manavgat’ta yaşayan annesini aradım. Annesi bir süre sonra beni arayarak, Rümeysa’ya telefonla ulaştığını, komşularla birlikte boğaza denize gittiklerini söylediğini, yanındaki arkadaşının ismini söyleyince, arkadaşının ‘Niye benim ismimi veriyorsun?’ diyerek telefonu kapattığını, bir daha da ulaşılamadığını söyledi. Tüm aramalarımıza rağmen telefonuna ulaşamıyoruz. Gece saat 23.00 sıralarında karakola giderek kayıp başvurusunda bulunduk. Polis arkadaşlar yaptıkları araştırmada eşim ve kızımın aynı gün saat 17.00 sıralarında Aydın’dan İzmir’e giden otobüste polis uygulamasında görüldüğünü söylediler” dedi.

“Eşim engelli olmasından dolayı çok kolay kandırılabiliyor”
Eşiyle 3 yıl önce evlendiklerini, eşinin yüzde 55 engelli olduğunu belirten Yunis Öcalan, “Eşim engelli olmasından dolayı çok kolay kandırılabiliyor. Ben eşimin kandırılarak götürüldüğüne inanıyorum. 11 Temmuz’dan beri gidebileceği her yeri araştırdık. Ne yazık ki en küçük bir ize rastlayamadık. Eşimle herhangi bir sorunumuz yoktur. Eşim ve kızımı gören veya yerini bilenlerin insaniyet namına en yakın güvenlik güçlerine haber vermesini istiyorum” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.03 09:54:12
Son Düzenlenme Tarihi :