Son kullanım tarihi, yaklaşan ürünler indirimli, satılsın önerisi

Son kullanım tarihi yaklaşan ürünlerin indirimli satılması sağlanmalı.

Ticaret Bakanlığı’nın zaman zaman gündeme getirdiği, önerilerde bulunduğu, hatta zaman zaman da işyerlerine ulaştırdığı "Gıda Satış Noktalarında Gıda İsrafı ile Mücadele Kılavuzu” ile de söz konusu ürünlerin indirimli satılması veya ihtiyaç sahiplerine verilmesi konusunda uyarılarda bulunmasına rağmen bu konuda bir gelişme sağlanamadı.

Vatandaş son kullanım tarihi yaklaşan ürünlerden uzak duruyor. Özellikle son kullanım tarihine 2-3 kalan hiç bir ürünü evine, mutfağına götürmüyor. Market raflarına gittiklerinde bu ürünlerden uzak duruyorlar. Çok acil olmadıkça da almıyorlar.

Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan kılavuzda, "Müşteri tarafından satın alım konusunda çekince uyandıran" meyve ve sebzelere reyon indirimi uygulanabileceği belirtildi. Kılavuzda ayrıca, indirim ile satılamayan ürünlerin ihtiyaç sahiplerine ücretsiz verilebileceği ifade edildi.

İNDİRİMLİ REYON UYGULANMASI HAYATA GEÇİRİLEBİLİR

Bazı avrupa ülkelerinde uygulanmakta olan “indirimli reyon” uygulaması Türkiye’de de başlatılmalı.

Son kullanım tarihine belirli bir süre kalan gıda ürünleri, sebze ve meyveler için özel bir reyon oluşturularak son kullanım tarihi geçmeden söz konusu ürünlerin özellikle dar gelirli vatandaşların kullanmalarına imkan sağlanabilir.

ÇÖP YERİNE VATANDAŞA ULAŞSIN

Ülkemizde marketler son kullanım tarihi geçen gıda maddelerini çöpe atıyorlar. Hatta çöpe atılması sırasında bazı marketlerin güvenlik görevlileri de çalışan personele eşlik etmekte ve çöpe atıp atmadıklarını kontrol etmekteler.

Market görevlileri özellikle insan sağlığı için tehdit eden gıda ürünlerinin paketlerini açarak, çöpten alınmasının da önüne geçiyorlar.

Bunun yerine son kullanım tarihine asgari 3 gün kala oluşturulacak indirimli ürün reyonlarına getirilerek satılması veya en azından vakıf, dernek gibi kurumlara verilerek günlük tüketilmesi sağlanabilir.

* İSA KAVLAK

Kaynak : İsa KAVLAK

Ekleme Tarihi : 2023.07.12 15:52:23

Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap

Kepez Kitap Fuarı’na yoğun ilgi

Kepez Belediyesi’nin bu yıl 4’ncüsünü düzenlediği Kepez Kitap Fuarı, yoğun ilgi görüyor. 400’ün üzerinde yayınevi ve 200’ün üzerinde yazarın katıldığı Kepez Kitap Fuarını, her gün binlerce kitapsever ziyaret ediyor.

Antalya 4. Kepez Kitap Fuarına akın etti. Bu yıl okumaya dikkat çekebilmek amacıyla ‘Oku’ temasıyla düzenlenen 4. Kepez Kitap Fuarı’nın her günü dolu dolu geçiyor. 4 Mart’ta kapılarını açan kitap fuarı, kitapseverleri binlerce kitap, yazarları da hayranlarıyla buluşturmaya devam ediyor. Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde her gün binlerce ziyaretçiye kapılarını aralayan Kepez Kitap Fuarı, satışa sunulan kitaplarla çocuk, genç ve yaşlı olmak üzere her yaşa hitap ediyor. Bu yıl 400’ün üzerinde yayınevi ve 200’ün üzerinde yazarın katıldığı Kepez Kitap Fuarı, 13 Mart Cuma gününe kadar ziyaret edilebilecek.

ZİYARETÇİ AKINI

Kepez Kitap Fuarı’nın geçtiğimiz yıllarda 400 binden fazla ziyaretçi ağırladığını hatırlatan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, bu yılda büyük bir yoğunluk olduğunu sözlerine ekledi. Ziyaretçilerin ağırlıklı olarak gençler olduğunu da vurgulayan Başkan Tütüncü, “Gençlerin kitap okuması, kitaba yönelmesi onların bilgiyle, kültürle donanması bizleri son derece memnun ediyor. Kitap Fuarı her şeyden önce gençler için var. Onların bilgiyle geleceğe kanatlanmasını sağlamak en önemli vazifelerimizden birisi… İşte! Kepez Kitap Fuarı buna hizmet ediyor.” diye konuştu.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2022.03.09 07:53:50

Son Düzenlenme Tarihi :

Veysel Sarı: Futbolu bıraktıktan sonra hocalık yapmak istemiyorum

2019 yılından bu yana Antalyaspor’da forma giyen ve kırmızı beyazlı forma altında 113 maça çıkan başarılı savunma oyuncusu Veysel Sarı, yayıncı kuruluşta yayınlanan “Muhabir Masası” programına konuk oldu.

Euro 2024 yolunda ilerleyen A Milli Futbol Takımı’nı yorumlayarak sözlerine başlayan Antalyaspor’un kaptanı, “En kolay şey erkenden karar almak, hoca değiştirmek” diyerek Milli Takım teknik direktörü Stefan Kuntz’a destek çıktı. “İyi bir jenerasyonumuz var ve başarılı olacağımıza inanıyorum. Biraz daha sabır lazım bize. Ülkemizin en büyük eksikliği sabır. Biraz daha sabır gösterirsek Milli Takım’ın çok iyi işler yapacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Türkiye’nin oyuncu yetiştirme konusundaki durumu üzerine sorulan soruya, “En başta bizim takımlarımızın alt yapı sistemini değiştirmemiz gerekiyor” şeklinde yanıt veren Antalyaspor’un kaptanı, “Türk oyunculara daha çok sabır göstermeliyiz. Alttan gelen oyunculara destek vermeliyiz. Kendi evlatlarımıza güvenmeliyiz. Bizde çok sabır olmadığı için altyapıdan çıkıp bir maç kötü oynayan oyuncuyu hemen dışarı atabiliyoruz. En önemlisi, alt yapı sistemini değiştirip her takımın belli bir sisteme sahip olursa üst yapıya oyuncuları daha rahat yetiştirebileceğini düşünüyorum.” Dedi.

Antalyaspor’un genç teknik direktörü Nuri Şahin’den övgü ile bahseden Veysel Sarı, “Nuri hocanın bakış açısı, Türkiye’deki bakış açısı ile çok farklı. Nuri Şahin hayatını tamamen Avrupa’da geçirdiği için oradaki mentaliteyi daha iyi biliyor. En basit örnek, ilk geldiğinde detayların üzerinde durdu. Bu detaylar konusunda ülkece çok gerideyiz. Çok küçük detaylar maç kazandırıyor ve maç kaybettiriyor. Hocamız Avrupa’da bunu yaşadığı için bizim takımımıza da adapte etmek istiyor. Gerçekten iyi çalışıyor. Analizleri ve idmanları çok iyi. Genç oyuncularla iletişimi çok iyi. Takımımızdaki oyuncuların Avrupa hedefi olduğu için bunu söyleyebiliyorum, Avrupa’ya gittikleri zaman yabancılık çekmeyecekler. Hem antrenman konusunda hem sistem konusunda.”

Daha önce Mancini ile de çalıştığının hatırlatılması üzerine İtalyan teknik adamla yaşadıklarını anlatan 34 yaşındaki savunmacı, Mancini’nin tarzı ile Nuri Şahin’in tarzlarının çok farklı olduğunu kaydetti. İki teknik adamın da futbolun detayları üzerine bir taktik anlayış belirlediğini söyleyen Veysel Sarı, her iki teknik adamın da daha çok topa sahip olma, takım disiplini gibi konuların üzerinde durduğunu ve en ufak ayrıntıyı bile gözden kaçırmadıklarını söyledi.

Futboldan sonraki hedeflerine dair soruya, “Futbolun içerisinde kalmayı çok istiyorum.” Şeklinde yanıt veren Veysel Sarı, şöyle devam etti; “Hocalık kursuna katılacağım, diplomamı alacağım ancak aklımda hocalık yapmak yok. Daha çok futbolun farklı departmanlarında kalma taraftarıyım. Yönetici tarafında kalmak istiyorum.”

Saha içerisinde ve dışarısında iki farklı kişiliğe sahip olduğunu belirten Kaptan Veysel, “Kaybetmeyi sevmiyorum. Saha içerisinde agresif bir yapım olduğunu inkar etmiyorum. Bu, bazen insanlara hoş geliyor bazen ise kötü görünüyor. Farkındayım. Ama o nabzın yüksekliğinden, kaybetmeyi istememekten kaynaklanıyor. Saha dışında tam tersiyim. Çok sakin ve sessiz bir insanımdır.” Diye konuştu.

Antalyaspor’un savunma hattındaki partnerinin değiştiğini ve Emrecan Uzunhan’ın forma giymeye başlaması üzerine sorulan soruya, “Emrecan öğrenmeye çok açık bir oyuncu” diyerek yanıt veren Veysel Sarı, “Sol ayaklı olması onun için çok büyük avantaj. Ülkemizde hatta dünyada sol ayaklı stoper büyük eksiklik. Agresif, ayaklarını da iyi kullanıyor ve takıma da çok çabuk adapte oldu. Biz de elimizden geldiğince ona yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bu süreci çok iyi yönetiyor. Ülkemizin, Emrecan gibi futbolcuya ihtiyacı var, Emrecan’ın da ülkeye ihtiyacı var. O ikisini birleştirirse çok iyi yerlere gelir” diye yorumladı.

Antalyaspor’da gösterdiği performans ile Türkiye içinden ve yurt dışından bir çok talibi bulunan, attığı gollerle takımını sırtlayan Haji Wright’dan da övgüyle bahseden tecrübeli savunmacı, “Haji, çok iyi bir forvet. Tam tamına bütün olarak bir santrafor. Gücü var, sürati var, tekniği var. Bunu zaten attığı gollerle de kanıtlıyor. Ona sahip olduğumuz için çok mutluyuz. Kariyeri çok daha iyi olacaktır.” Dedi.

Haber: Salih Özgünsür

SON DAKİKA