SON DAKİKA

logo

Sizi sıcak havadan koruyacak 8 önlem

Artan ve bunaltan aşırı sıcak ve kurak hava özellikle hasta, çocuk ve yaşlıların sağlık yönünden olumsuz etkiliyor.

 

Tüm dünya mevsim normallerinin de üzerindeki sıcaklıkla mücadele ediyor. Özellikle yaşlı, çocuk ve kronik hastalığı olanların sıcak havalarda dikkatli olması gerektiğini yineleyen Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Eyyüp Kenan Özok, aşırı sıcaklarla mücadele edebilmek için 8 önemli tavsiyede bulundu.

 

Serin yerlerde bulunun: Günün en sıcak saatlerinde dışarı çıkmayın. Özellikle güneş ışınlarının dik geldiği 10:00-16:00 saatleri arasında mümkün oldukça klimalı ortamları tercih edin. Ortamdaki klima ısısının 24-25 dereceye ayarlı olmasına dikkat edin. Serin, hafif esintili yerlerde durmaya çalışın.

 

Pamuklu kıyafetler giyin: Dışarı çıkarken açık renk, hava geçirgenliği olan, pamuklu ve ter emici özellikte giysiler tercih edin. Mutlaka şapka ve güneş gözlüğü tercih edin. En çok terleyen bölgeler ayakkabılar olduğu için yaz aylarına uygun, hava alabilen ayakkabılar ve pamuklu çorap kullanın.

 

En az 2,5 litre su için: Vücut, aşırı sıcaklardan olumsuz yönde etkilenmemek için terler. Bu nedenle günde en az 2,5-3 litre su içmeye çalışın. Ancak, kalp yetersizliği olan kişilerde sıvı kısıtlaması yapıldığından, mutlaka bir uzman hekime danışarak tüketilmesi gereken sıvı miktarına göre su için.

 

İlaçlarınızın dozuyla oynamayın: Hekiminizin bilgisi olmadan ilaçlarınızı almayı kesmeyin ya da dozajları ile oynamayın. Tansiyon ilaçlarının bir kısmında idrar sökücü maddeler bulunur. Aşırı sıvı kaybı sonucunda da tansiyon düşüklüğüne bağlı bayılmalar gelişebildiği için ilacın dozu azaltılabilir. Koroner kalp hastalarında bazı ilaçların dozajlarında bir değişikliğe ihtiyaç olmaz ancak özellikle protez kalp kapağı, aritmi veya inme geçirilmesi nedeniyle kullanılan özel kan sulandırıcı ilaçların doktor kontrolünde ve gerekli tahlillerle düzenlenmeleri gerektiğini unutmayın.

 

Zeytinyağlı yemekleri tercih edin: Sıcak havalarda ağır yemekler yerine hafif ve lif içeriği yüksek, serinletici yiyecekler tercih edin. Özellikle hafif olması nedeniyle zeytinyağlı sebzeler ve meyve yiyin.

 

Doğrudan soğuk duş almayın: Aşırı sıcakta kalındığında doğrudan soğuk su ile duş yapılmamalıdır. Soğuk duş damarlarda büzülmeye neden olacağı için tansiyonun yükselmesini tetikleyebilir. Yine damarlarda büzülme uzun sürerse bu durum kalp krizine yol açabilir. Denize ve havuza girerken vücudun suya yavaş yavaş alıştırılması önemlidir.

 

Aşırı kafein kalbi yorar: Kafein, merkezi sinir sistemi üzerine kalp atışlarınızı hızlandıracak şekilde uyarıcı etki yapar. Zaten sıcaktan daha fazla çalışmak durumunda kalan kalp, kafein nedeniyle daha hızlı çalışır ve bu da risk oluşması anlamına gelir. Sodanın içinde bulunan sodyum (tuz) ise vücutta daha fazla sıvı tutulmasına neden olduğundan tansiyon yükselmesine yol açabilir. Yüksek tansiyon ise kalp yetmezliği ve beyin kanaması gibi ciddi sorunların önemli nedenlerinden biri.

 

Vücudu serin tutmaya özen gösterin: Dışarısı evden daha sıcaksa perdeleri çekip evde kalmak daha yararlı olabilir. Esintili bir havada parkta gölgede dolaşıp sonra eve gitmeyi daha cazip bulanlar da olabilir. Gölge veya klimalı ortamlar tercih edilmeli, sıcak altında ağır spor ve fiziksel aktivitelerden kaçınılmalı ve yeterli sıvı alımına dikkat edilmeli.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.14 11:39:54
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.07.14 11:45:51

Yorum Yap







Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.04 13:32:06
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya, Deniz Şehri Olmasına Rağmen Balık Eti Tüketiminde Sıkıntı Yaşıyor

Antalya, Türkiye'nin güney sahilinde yer alan eşsiz güzelliklere sahip bir deniz şehri. Turkuaz renkteki sularıyla ünlü olan bu kent, pek çok turisti kendine çekiyor. Ancak, Antalya'nın balık eti tüketimi düşük seviyelerde seyretmekte. Bu durum, balık fiyatlarının yüksekliği ve bazı diğer faktörlerin birleşimiyle açıklanabilir.

Deniz kenarında yer almasına rağmen Antalya, balık tüketimi açısından ciddi bir sıkıntı yaşamakta. Yerel halk ve turistler, balık restoranlarında veya marketlerde uygun fiyatlı ve çeşitli balık ürünlerini bulmakta zorlanıyor. Balık fiyatları son yıllarda arttı ve bu da tüketimi olumsuz yönde etkiledi. Ekonomik olarak sıkıntı yaşayan birçok birey, yüksek balık fiyatları nedeniyle bu sağlıklı ve besleyici protein kaynağından uzak durmak zorunda kalıyor.

Bununla birlikte, balık tüketimini etkileyen diğer faktörler de mevcut. Antalya'da yerli balıkçılığın azalması, yerel balık stoğunun azalmasına yol açtı. Uzmanlar Denizlerdeki aşırı avlanma ve çevresel faktörlerin etkisiyle, balıkçılık faaliyetlerinin ve yerli balık çeşitliliğinin azaldığını söylüyor. Bu durum, balık ürünlerinin sınırlı çeşitlilikte ve yüksek fiyatlarda sunulmasına neden oluyor.

Balık tüketiminin düşük olması, sağlık açısından da endişe verici. Balık, omega-3 yağ asitleri, D vitamini ve diğer önemli besin maddeleri açısından zengin bir kaynak. Düşük balık tüketimi, bu değerli besinlerin eksikliğine yol açarak insan sağlığını olumsuz etkileyebilir.

Antalya'da balık tüketimini artırmak için çeşitli önlemler alınması gerekmekte. Öncelikle, yerel balıkçılığın teşvik edilmesi ve sürdürülebilir avcılık yöntemlerinin benimsenmesi önemli. Balıkçılık sektörünün desteklenmesi ve balık stoklarının korunması için gerekli adımlar atılmalı.

Ayrıca, balık fiyatlarının kontrol altına alınması da önemli. Uygun fiyatlı ve kaliteli balık ürünlerinin sunulduğu yerlerin sayısının artırılması, tüketimi teşvik edebilir. Bu noktada, yerel yönetimler, balık pazarları veya satış noktaları gibi alternatif platformlar oluşturarak, daha ekonomik seçenekler sunabilir. -ABDÜLTALİP GÜNGÖR


Kaynak : Abdültalip GÜNGÖR
Ekleme Tarihi : 2023.07.19 18:01:00
Son Düzenlenme Tarihi :