SON DAKİKA

logo

Artık Antalya'da!

Yenilikçi bakış açısı ile deneyim mağazacılığını bir adım ileri taşıyan Boyner, spor ve performansı öne çıkaran yepyeni mağaza konsepti Boyner Dynamic ile şimdi de Antalya’da. Boyner’in, dünyaca ünlü spor ve outdoor markalarını aktif yaşam tarzı ve deneyim ile bir araya getirdiği Boyner Dynamic’in, İstanbul’dan sonraki üçüncü mağazası Terracity AVM’de Antalyalılarla buluştu.
Dinamik yaşam stili ve spor tutkusunu deneyim ile birleştiren Boyner, “Sporu Büyük Yaşa” mottosuyla hayata geçirdiği Boyner Dynamic konsept mağazalarına bir yenisini daha ekledi. 
Boyner Dynamic’in Mall of İstanbul ve Cevahir AVM’den sonra üçüncü durağı Antalya oldu. Antalya Terracity AVM’de kapılarını açan Boyner Dynamic 800 metrekarelik bir alanda spor giyim ve outdoor kategorilerinde birçok farklı ve özel koleksiyonu bir arada sunuyor. Teknolojisiyle öne çıkan markaların yanı sıra farklı spor dalları için performans odaklı seçkilere de yer veren Boyner Dynamic, herkesi hareketli bir yaşama davet ediyor. 
“Dünyaca ünlü markaların spor seçkileri tek bir noktada!”
TerraCity AVM’deki Boyner Dynamic açılışı için düzenlenen etkinlikte konuşan Boyner Büyük Mağazacılık Aktif Spor, Outdoor ve Aktif Çocuk Kategori Direktörü Nilay Çakır; “Hayatın merkezine sporu ve aktif  yaşamı alan herkesin en özel seçkileri tek bir noktada bulabildiği Boyner Dynamic konseptimizle yepyeni bir yolculuğa çıkıyoruz. İstanbul’da başlayan bu heyecanlı ve hareketli yolculuğumuz Antalya’ya kadar uzandı. 
TerraCity AVM’de Boyner Dynamic mağazamızla genç ve enerjik bir konsept hayata geçirdik. Performansa dayalı spor ve outdoor giyim koleksiyonlarının öne çıktığı, dünyaca ünlü markaların özel seçkilerinin sadece “Boyner Dynamic”te yer aldığı, yepyeni bir alışveriş deneyimi sunduğumuz mağazamızın Antalya’ya bambaşka bir enerji ve dinamizm getireceğine inanıyoruz. Boyner Dynamic ile herkesi spor yapmaya teşvik etmenin yanı sıra aktif yaşamın önemi konusunda farkındalık yaratacak adımlar atmaya devam edeceğiz.” dedi.
SPOR HAYATIN MERKEZİNDE
Aktif yaşamın dünyada da önemli bir ivme kaydettiğine değinen Çakır; “Yapılan araştırmalar dünyadaki aktif yaşam trendlerinin de yükseldiğini gösteriyor. Geçtiğimiz yıl yapılan Global Sağlık Araştırması’na göre dünyada 5 kişiden 2’si düzenli egzersiz yapıyor. Artık spor  hayatımızın merkezinde diyebiliriz. Özellikle son birkaç yılda değişen giyim kodları da bunun en iyi örneği. Şehir hayatının yüksek temposunda spor giyinmek kişileri daha iyi hissettiriyor. Biz de Boyner Dymamic’te tüm aktif yaşam kategorimizde yer alan özel performans odaklı ürünlerimizle spor severlerin adrenalin tutkusuna yepyeni bir stil katıyoruz. Hem spor yapanların hem de günlük giyimde sportif bir görünüm tercih edenlerin kullanacağı parçaları geniş bir seçki ile sunuyoruz.” dedi.
Spora dair en yeni koleksiyonları genç ve enerjik bir konseptle bir araya getiren Boyner Dynamic’te Adidas, Asics, Columbia, Discovery, Joma, Helly Hansen, Merrell, New Balance, Nike, Salomon, Skechers, The North Face, Puma, Reebok, Speedo ve Under Armour gibi dünyaca ünlü spor ve outdoor markaları yer alıyor. 
Boyner, hareketli bir yaşam içinde sportif bir stil yakalamak isteyenleri ve performans spor tutkunlarının seveceği özel koleksiyonları keşfetmek üzere herkesi Boyner Dynamic TerraCity, Cevahir ve Mall Of İstanbul mağazalarına bekliyor. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.04 17:41:40
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Bulduğu 640 bin TL’lik çeki sahibine ulaştırmak için dedektif gibi iz sürdü, "İnsanlık ölmemiş" dedirtti

Antalya’nın Manavgat ilçesinde yol kenarında bulduğu cüzdanda 320’şer bin liralık 2 adet çek, çok sayıda kredi kartı olduğunu gören Özhan Günbakan, uzun uğraşlar sonucunda sahibine ulaşıp teslim etti. Cüzdanına ve çeklere kavuşan Durdane Yaman, 30 yıllık evliliğinde tüm birikimlerinin bu çekler ol..

Antalya’nın Manavgat ilçesinde yol kenarında bulduğu cüzdanda 320’şer bin liralık 2 adet çek, çok sayıda kredi kartı olduğunu gören Özhan Günbakan, uzun uğraşlar sonucunda sahibine ulaşıp teslim etti. Cüzdanına ve çeklere kavuşan Durdane Yaman, 30 yıllık evliliğinde tüm birikimlerinin bu çekler olduğunu, kaybettiğinde dünyasının karardığını belirterek, "Demek ki insanlık ölmemiş" dedi.
Olay, 29 Mayıs günü akşam saatlerinde İbrahim Sözen Caddesi’nde yaşandı. Alınan bilgiye göre; motosikletle arkadaşını evine bırakmak için yola çıkan Özhan Günbakan, yağmurun şiddetini artırması nedeniyle kapalı olan bir marketin önüne sığındığında yerdeki cüzdan dikkatini çekti. Motosikleti durdurup cüzdanı alan Günbakan, cüzdanı alıp Hisar Caddesi’nde açmak için hazırlık yaptığı iş yerine geldi. Cüzdanda 2 adet 320’şer bin TL’lik toplam 640 bin TL’lik çek ve çok sayıda kredi ve banka kartı olduğunu gören Günbakan, cüzdandaki ehliyetten yola çıkarak cüzdanın sahibini aramaya koyuldu. Uzun uğraşlar sonunda 1 gün sonra cüzdanın sahibine ulaşıp cüzdanını eksiksiz olarak teslim etti.

"Bugün gördüm ki insanlık ölmemiş”
Cüzdanına kavuşan Durdane Yaman, arkadaşıyla birlikte Pazar akşamı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçilmesi nedeniyle kutlama turuna çıktıklarını, Cumhuriyet Meydanı’ndan dönerken İmam Hatip Lisesi kavşağına geldiğinde cüzdanının olmadığını fark ettiğini belirterek, “O an dünya başına yıkıldı. Cüzdanda 30 yıllık evliliğimizdeki tüm birikimimiz olan 640 bin liralık çek vardı. Ölseydim daha iyi olurdu diye düşündüm. Bugün akşam gelen telefon bana dünyayı yeniden verdi. Cüzdanımı kardeşim bulmuş ve bize ulaşıp teslim etti. Şu an mutluluğumu anlatamam. Artık Özhan bizim kardeşimiz. Allah ondan razı olsun. Her zaman Allah iyi insanlarla karşılaştırsın diye dua ederdim. Allah’ım duamı kabul etti. Bugün gördüm ki insanlık ölmemiş” diye konuştu.

"Ablamın mutluluğunu görünce ben ondan daha fazla mutlu oldum"
Cüzdanı pazartesi akşamı bulduğunu ve sahibini bulabilmek için çok çaba harcadığını belirten Günbakan, “Şu an ablamın mutluluğunu görünce ben ondan daha fazla mutlu oldum. Allah kimsenin boğazından haram lokma geçirmesin. Bu paranın hangi şartlarda nasıl kazanıldığını çok iyi bilen birisiyim. Allah ağız tadıyla yedirmeyi nasip etsin. Ben insanlık görevimi yaptım” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.01 10:39:46
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya’da ekoturizm ele alındı

Akdeniz Üniversitesi Manavgat Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. İlker Çinbilgel, her doğa temelli turizmin ekoturizm faaliyeti olmadığı belirterek, "Bu faaliyetlerin kitlesel turizme dönüşmemesi için belirli kurallar çerçevesinde yapılması gerekir. Antalya’ya özellikle Türkiye’de neredeyse bütün sınırları ile korunması gereken bir il olarak bakılabilir" dedi.
Antalya’nın İbradı ilçesinde kardelenlerin değerini vurgulama, ormanlardaki ve doğadaki biyolojik çeşitliliğin öneminin ortaya konulması konulu panel düzenlendi. Panel sonrası Karamıklı Yaylası’nda bulunan bitkilerin doğal yaşam alanlarında keşif yapıldı.
İbradı’nın lokasyon olarak ekoturizme çok uygun bir bölge olduğunu söyleyen Isparta Uygulamalı Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Leyla Akbaş, “Düğmeli evleri, Altınbeşik Mağarası, trenging rotaları, yayla turizmi konusunda İbradı ciddi anlamda değerlere sahip ve bu sahip olduğu değerler de geliştirilebilir değerler. Bölge halkına da büyük katkılar sağlayabilecek değerler. Bizler de bu bağlamda İbradı halkına ekoturizm rotalarının pazarlanması noktasında eğitimler verdik. Bu eğitimler sayesinde umuyoruz ki İbradı çok daha iyi yerlere gelecek ve çok daha iyi işler yapacak” dedi.
Uzun süredir bölgede araştırmalar gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Manavgat Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. İlker Çinbilgel, İbradı ve çevre bölgesinin bitki örtüsü ve bitki çeşitliliği ile ekoturizm kuralları açısından değerlendirerek yerel kalkınma ve insanlara faydası, ülkeye faydası ile ilgili bir etkinlik gerçekleştirmiş olduklarını dile getirdi.

"Her doğa temelli turizm faaliyeti ekoturizm değildir"
Çinbilgel, “Bu etkinlikte ülkemizin bitki örtüsü, bitki çeşitliliğinden başlayarak Antalya’nın bitkiler bakımından ne kadar önemli olduğunu halk ile paylaştık. Bu bakımdan çok memnunum. Halkla bilimsel bilginin paylaşılmasının insanları mutlu ettiğini gördüm. Aynı zamanda burada küçük çaplı uygulama gezisi de düzenlemiş olduk. Ekoturizminin kurallarının anlaşılması gerektiğini vurguladık. Her doğa temelli turizm faaliyetinin ekoturizm faaliyeti olmadığı ve faaliyetlerin kitlesel turizme dönüşmemesi için belirli kurallar çerçevesinde yapılması gerektiğini anlattık. Antalya’ya, özellikle Türkiye’de neredeyse bütün sınırları ile korunması gereken bir il olarak bakılabilir. Ama tabii ki doğanın korunması güç bir durum, imkanları oldukça zorlamaktadır. Bunun için de yerel yönetimler, kamu kuruluşları ve üniversiteler beraber çalışarak hem korunan alanlara katkı sağlamak hem de diğer doğal ve belirli alanların korunmasının sağlanmasına yönelik birtakım iş birlikleri ve etkinlikler düzenliyoruz. Ayrıca burada halkın da katılımıyla birlikte ülkemiz için faydalı bir etkinlik düzenlemeye çalıştık. Bu nedenle oldukça memnun ve mutluyum” diye konuştu.

“Ülkemizde yaklaşık 12 bin bitki çeşidi bulunmaktadır”
Türkiye’de yaklaşık 12 bin bitki çeşidi bulunduğunu söyleyen Çinbilgel, “Ülkemizde yaklaşık 12 bin bitki çeşidi bulunurken, Antalya sınırları içerisinde de yaklaşık 2 bin 500 dolaylarında bitki olduğunu söyleyebiliriz. Ülkemiz bitkilerinin yaklaşık üçte biri endemiktir. Bu ülkemiz bitkilerinin sayısı neredeyse Avrupa kıtasının bitki çeşitliliğine denktir. Benzer coğrafyalarda etrafımıza bakacak olursak Türkiye’nin bitki çeşitliliği, bitki zenginliği oldukça fazladır. Bu bize aslında bir avantaj sağlıyor. Bitkilerin olduğu yerde yaşam kaynaklarının da oldukça fazla olduğunu söyleyebiliriz. Antalya’yı Türkiye’deki bitki çeşitliliğinin en yoğun olduğu bölge olarak ifade edebiliriz. Burada endemizm oranı da, yani dar yayılışlı ve kapalı yayılışlı olan bir alana özgü veya ülkemize özgü olan bitkilerin de oldukça fazla olduğunu görüyoruz. O yüzden Antalya koruma öncelikli bir ildir. Bu bakımdan bakacak olursak doğanın korunması ve sürdürülebilir şekilde nesillere aktarılması da bu bakımdan önem kazanıyor. Biz bu farkındalığı ve eğitimleri artırarak hem doğanın kazanması, hem yerel kalkınma, hem de koruma özelliklerini geliştirerek insanlara ve ülkemize faydalı olmak amacındayız. Yine bu bölgede Gembos havzası özellikle soğanlı bitkiler, sert soğan, rizomlu ve yumrulu bitkiler bakımından oldukça zengin bir bölgedir. Bu bakımdan korunması gerekir" şeklinde konuştu.

“İbradı bölgesinde yaklaşık bin 200 bitki”
Bitki çeşitliliği bakımından İbradı bölgesinin oldukça zengin olduğunu söyleyen Çinbilgel, "İbradı baktığımızda yaklaşık bin 200 civarında bitkisi olan bir yerdir. İngiltere’nin neredeyse 2 bin bitkisi olduğunu düşünürsek İbradı bölgesinde bitki çeşitliliğinin oldukça fazla olduğunu ifade edebiliriz. O yüzden burası çok önem kazanıyor. Bu alanlarda doğaya zarar verilmeyecek şekilde faaliyetlerin yürütülmesi gerektiği göz önünde bulundurulması gerekiyor. Bunun için de çeşitli kuruluşlar ile birlikte çalışmalarımız sürüyor. Dünya Doğal Hayatı Koruma Derneği (WWF) 1999 yılında Avrupa’nın biyoçeşitlilik bakımından en değerli ve acil olarak korunması gereken 100 orman alanını belirlemiş ve ’Avrupa Ormanları’nın sıcak noktaları’ olarak tanımlanan ve dokuzu Türkiye’de bulunan bu alanlardan birisinin de İbradı-Akseki çevresindeki doğal alanlarımız olduğunu belirledi” ifadelerini kullandı.
Çinbilgel, ayrıca hem ulusal hem de uluslararası bir çok mevzuat ve sözleşmeyle buradaki doğal alanların koruma statüsünde ve önceliğinde bulunduğuna dikkat çekti.
Panele, Akdeniz Üniversitesi Manavgat Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü Öğretim üyesi Doçent Doktor İlker Çinbilgel, Isparta Uygulamalı Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Leyla Akbaş, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, Alternatif Turizm İhtisas Başkanı Mikail Köroğlu, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar katıldı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.18 12:11:13
Son Düzenlenme Tarihi :