SON DAKİKA

logo

Bir ayağı protez olan engelli adam minibüsün altında kaldı

ANTALYA (İHA) – Antalya’da koltuk değneği ile yürüyebilen engelli vatandaş, yolcu minibüsünün çarpması sonucunda yaralandı. Yaralanan kişinin bir ayağının protez olduğu, diğer ayağının da yolcu minibüsünün çarpması sonucu yaralandığı bildirilirken, kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı.
Kaza, Manavgat ilçesinde yaşandı. Doğu Garajı içerisinde hareket halindeki Ramazan E.’nin kullandığı 07 J 2140 plakalı yolcu minibüs, yazıhaneler bölgesinden minibüslerin bulunduğu bölüme geçmekte olan koltuk değnekli Ahmet Yıldırım’a çarptı. Minibüsün sağ tamponunun dokunmasıyla birlikte elindeki baston düşen ve minibüsün otomatik kapısına çarpan Ahmet Yıldırım ayağından yaralanırken, diğer ayağının olmadığı ve protez olduğu belirlendi.
Güvenlik kamerasına yansıyan kazada yaralanan Yıldırım, 112 Sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalesinin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.07 11:02:55
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Mark Dickey: "Keşfi tamamlamak istiyorum"

Mersin’in Anamur ilçesindeki Morca Mağarası’nda mide kanaması geçirerek mahsur kalan ve doktorların onay vermesiyle 9 gün sonra tahliye edilen ABD’li bilim adamı Mark Dickey’in tedavisi Mersin Şehir Hastanesi’nde devam ediyor. Dickey, başarılı bir şekilde mağaradan kurtarıldığını vurgulayarak, "Bu mağara keşfinin yapılmasının en önemli sebebi bilim. Mağarada hiç ümitsizliğe kapılmadım. Morca Mağarası’na yeniden girmeyi çok isterim. Amacım oraya geri girip yarıda bıraktığım keşfi tamamlamak istiyorum" dedi.
3 Eylül tarihinde Anamur ilçesindeki Morca Mağarası’na inen ve yaklaşık bin 276 metre derinlikte mide kanaması geçirdikten sonra yapılan tedaviyle doktorların kararı üzerine 12 Eylül’de tahliye edilen Mark Dickey’in tedavisi, helikopterle getirildiği Mersin Şehir Hastanesi’nde sürüyor. Dickey, tedavi gördüğü hastanede doktorların gözetiminde yaşadığı süreçle ilgili açıklamalarda bulundu.
Mersin Şehir Hastanesi Başhekimi Bahar Aydınlı, Türkiye’de değişik bir olayla karşı karşıya kaldıklarını belirterek, "Hem kurtarılma operasyonu hem de sağlıkla yanımızda oturan Mark Dickey nedeniyle farklı bir olay yaşıyoruz. 12 Eylül sabaha karşı Mersin’in Anamur ilçesinde yer alan Morca Mağarası’ndan zorlukla yapılan bir kurtarma operasyonu sonucu helikopterle hastanemize getirilen Mark Dickey, acil serviste yapılan ilk kontrollerinin ardından yoğun bakıma yatışı yapıldı. Tetkik ve tedavileri tamamlandıktan 2 gün sonra da servise alındı. Tedavisi devam ediyor. Çok şükür sağlıklı, yanımızda oturuyor. Biz Mersin Şehir Hastanesi ve Sağlık Bakanlığı olarak sağlık tedavisini sonuna kadar yaptıktan sonra taburcu olmasını sağlayacağız. O zamana kadar kendisi bizim misafirimiz. Çünkü seyahat edeceği mesafenin uzun olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle sağlığının tam iyi olduğundan emin olduktan sonra taburcu olmasına izin vereceğiz" diye konuştu.

"Hayatta olduğum için şükran duyuyorum"
Konuşmasına Türkçe olarak "Merhaba Türkiye" diye başlayan ABD’li dağcı Mark Dickey ise Morca Mağarası’ndan başarılı bir şekilde kurtarıldığını vurgulayarak, "Hemen Mersin Şehir Hastanesi’ne getirildim. Düne kadar yoğun bakımda tedavi alıyordum. Bugün hayatta olduğum için büyük bir şükran duyuyorum. 11 gün boyunca yer altında sıkışıp kalmışken bir milletin beni izlediğini, ümit ettiğini ve dualarla desteklediğini öğrendim Türkiye. Aslında insanlar beni takip etmeye başlamadan çok önce Türk hükümetinin desteği başlamıştı. İlk günden itibaren hayatımı kurtaran, gerekli tıbbi malzemeyi bana ulaştırarak zorlu bir bin metrelik yolculuğu geri yapmak zorunda kalan, hızlı ve kararlı adımları için Türk hükümetine teşekkür etmek istiyorum. Bu hayatımın ilk kurtuluşu değildi, üç kurtulmadan biriydi. Sadece Türkiye değil, tüm dünya da beni takip ediyordu. Uluslararası mağara kurtarma ekipleri, birçok Türk hükümeti destekleriyle gerçekleştirilen operasyon son kurtuluşum oldu. Son kurtuluşumda Türk hükümeti ve yetkililerine dünyadan bütün kurtarma ekiplerinin gelmesine izin verdikleri için ayrıca teşekkür ediyorum. Kendilerini riske atan kurtarıcılar ve sağlık ekiplerine de ayrıca teşekkür ediyorum. Ben uluslararası mağaracılar kurtarma ekibinin bir parçasıyım. Bu sadece benim için değil, tüm dünyaya da bir örnek. Yani dünya olarak bir araya geldiğimiz zaman neler yapabileceğimizin bir örneği. Mersin Şehir Hastanesi’nde doktorların, çalışanların inanılmaz bir bakımı altında iyileşmeye devam edeceğim. Hem mesleki uzmanlıkları hem de kişisel ilgileri için onlara ne kadar teşekkür etsem azdır. Sadece benim için değil, buraya gelen her hastayla aynı şekilde ilgileniyorlar. Burası inanılmaz bir hastane" şeklinde konuştu.

"Oraya girmemizin en önemli sebebi bilim"
Mağaraya girme sebepleriyle ilgili soru üzerine Dickey, "Türkiye mağaracılar organizasyonu tarafından yürütülen bir keşif aslında. Bu mağara keşfinin yapılmasının en önemli sebebi bilim. Çünkü mağaralar insanların girmediği, insanların ulaşmadığı yerlerdir. Dolayısıyla oradan alınan örnekler, orada yaşayan canlılar bilim için çok önemli bir keşif oluyor. Aldığımız örneklerin bilime faydası oluyor" ifadelerini kullandı.

"Morca Mağarası’na yeniden girmeyi çok isterim"
Mağarada hiç ümitsizliğe kapılmadığının altını çizen Dickey, "Bulunduğun durumun gerçek anlamda farkına vardığın zaman ’Büyük ihtimalle öleceğim’ diyebiliyorsunuz ama yine de ümitsizliğe kapılmadım. Mağara keşiflerine de bundan sonra devam edeceğim. Çünkü aslında bu başına gelen tıbbi durum çok olan bir şey değil. Bu bir şanssızlık. İnsanların başına hayatın her alanında bir şey gelebilir. Baktığınız zaman mağaracılık birçok spor içinde daha güvenli diyebiliriz. Dolayısıyla devam edeceğim. Morca Mağarası’na da yeniden girmeyi çok isterim. Amacım oraya geri girip yarıda bıraktığım keşfi tamamlamak istiyorum. Mağaranın en alt tarafında bir gölet var. Orayı geçmek istiyorum. Geçen sene 100 metre tırmandım. Amacım o gölün karşısına geçmek" dedi.
Dickey, konuşmasını yine Türkçe olarak "Teşekkürler Türkiye" sözleriyle tamamladı.
Nişanlısı Jessica Van Ord ise Mark’ın hastalığında yanında olduğunu dile getirerek, "Hemen dışarı tırmandım. Beni ne bekleyeceğini bilmiyordum. Gerçekten Türk hükümetinin yardımı karşısında çok etkilendim. Onlar hemen bana yardım etti, ki ben de hemen inip Mark’a yardım ettim. İlk aşamada ben ona yaşayabilmesi için gerekil sıvıları verdim. Operasyon başladığında da herkese güveniyordum ve çok rahattım. Çünkü herkes inanılmaz eğitimliydi ve işini çok iyi yapıyordu. Birçok ülkeden mağara kurtarıcılarını buraya getiren Türk hükümetine de ayrıca teşekkür ediyorum. Burada hastanede de bize çok iyi bakıyorlar. Bu konuda da kendimizi çok şanslı hissediyoruz" ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.14 17:56:30
Son Düzenlenme Tarihi :





Dinamitle patlatılan 57. bina kağıt gibi yerle bir oldu, milyonluk dairelerden geriye enkaz kaldı

Depremin vurduğu Hatay’da dinamitle patlatma yöntemiyle yıkılan 57. binadan geriye enkaz kaldı. 15 katlı binanın yerle bir olma anıysa an be an görüntülendi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkımın yaşandığı Hatay’da hasarlı binaların yıkımı ve enkaz kaldırma çalışmaları aralıksız sürüyor. Kentte dinamitle patlatma yönteminin hayata geçirilmesiyle yıkım çalışmaları hız kazandı. Enkazın büyük çoğunluğunun kaldırıldığı Hatay’da daire fiyatlarının 2 milyon TL’nin üzerinde olduğu 15 katlı lüks site dinamitle patlatılarak yıkıldı ve geriye enkaz kaldı. Lüks sitenin kağıt gibi yerle bir olma anıysa an be an görüntülendi.
“Patlayıcı madde kullanarak toplamda 345 bin metrekare alanda yıkım gerçekleştirdik”
Dinamitle patlatma yöntemi hakkında bilgi veren Erdemli Çetin Hafriyat A.Ş. yöneticisi Nuri Çetin, “6 Şubat depreminin hemen ardından çalışmalarımız başladı. Şuan ağır hasarlı binaların yıkımlarını sürdürüyoruz. İş makinasıyla yıkılamayan yüksek katlı binaların patlayıcı madde kullanarak yıkımlarını gerçekleştiriyoruz. Bu bina 57. binamız olacak. Patlayıcı madde kullanarak toplamda 345 bin metrekare alanda yıkım gerçekleştirdik” dedi.
Yıkımlar neredeyse 10 kat hızlanıyor
Patlatıcı kullanarak yıkımların 10 kat daha hızlandığına dikkat çeken Çetin, “Bu şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Bu yöntemin iş makinasıyla yıkımdan daha pratik ve güvenli oluyor. Bu bina 10 günde iş makinasıyla yıkılacakken biz patlatma yöntemiyle 1 günde yıkımını gerçekleştiriyoruz. Çevre daha az zararlı, daha güvenli daha ekonomik olarak gerçekleşiyor. Temennimiz Hatay’ın bir an önce eski güzel günlerine dönmesi. Bize öncülük eden Hatay Valiliği yöneticilerine sonsuz teşekkürlerimi sunarım” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.09 17:27:53
Son Düzenlenme Tarihi :