SON DAKİKA

logo

’Çay sularının önünün kesilerek gölet yapıldığı’ iddiası

Antalya’nın Gazipaşa ilçesindeki Bıçkıcı Çayı’nın sularının, Küçüklü Mahallesi Sarıyer mevkiinde bulunan bir noktadan kesilerek gölet yapıldığı iddia edildi. Çaydan üretim alanlarına su taşıyan kanalların kuruduğunu, ürünlerin susuz kaldığını söyleyen mahalleli, duruma tepki gösterdi.
İlçenin ..

Antalya’nın Gazipaşa ilçesindeki Bıçkıcı Çayı’nın sularının, Küçüklü Mahallesi Sarıyer mevkiinde bulunan bir noktadan kesilerek gölet yapıldığı iddia edildi. Çaydan üretim alanlarına su taşıyan kanalların kuruduğunu, ürünlerin susuz kaldığını söyleyen mahalleli, duruma tepki gösterdi.
İlçenin farklı mahallelerinden geçerek Akdeniz’e dökülen Bıçkıcı Çayı’nın sularının, Küçüklü Mahallesi Sarıyer mevkiindeki bulunan bir noktada kesilerek gölet yapıldığı ileri sürüldü. İddiaya göre, kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından iş makineleriyle suyun önü, birbirine yakın 3 noktadan kesildi. Oluşan göletin birinin önünün de su kaçmaması için naylonla kaplandığı görüldü. Çayın Sarıyer mevkiinde aşağıda kalan kısmı kururken, Küçüklü, Aydıncık ve Beyobası mahallelerinde üretim yapan üreticiler sıkıntıya düştüklerini söyledi.
“Çaydan gelen suyu kimsenin sahiplenmeye hakkı” yok diyerek yaşananlara tepki gösteren Küçüklü Mahallesi’nin eski muhtarı Mustafa Oğuz, Tefekli mevkiinde bulunan su kanallarının kuruduğunu, mahallenin bir kısmı ile Aydıncık Mahallesi ve Beyobası Mahallesi’nin tamamında sulama suyu sıkıntısı yaşandığını kaydetti. 1980 yılından bu yana ilk kez su kanalının kuruduğunu söyleyen Oğuz, “Burası, 1980 yılından bu yana sulanan yerler. Ama bu sene çayı tamamen kuruttular. Kimliği belirsiz kişiler, kepçeyle çaya gölet yapıyor, bizler burada susuzluk çekiyoruz. Bağ, bahçe kurudu" dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.09 16:06:55
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ÖLÜMLERİN 3’TE 1’İNİN SEBEBİ KALP-DAMAR HASTALIKLARI

Dünya ve ülkemizde en önemli ölüm sebeplerden biri olan kalp ve damar hastalıklarının, ölümlerin 3’te 1’ine sebep olduğunu söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Okutan, 3’te 1’inin de 70 yaş altındaki kişilerde görüldüğüne vurgu yaptı. 

Her yıl nisan ayının ikinci haftasında kalp ve damar hastalıklarına dikkati çekmek için düzenlenen “Kalp Sağlığı Haftası” nedeniyle açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Hüseyin Okutan, kalp-damar hastalıklarının sebepleri hakkında açıklamalarda bulunarak, “İlk risk faktörü genetik nedenlerdir. Ailede kalp-damar hastalığı varsa, bu hastalığa yakalanma riski artmaktadır. İkinci faktör cinsiyet. Erkeklerde daha çok görülmekte ancak menopoza kadar şanslı olan kadın cinsiyeti menopozdan sonra kalp-damar hastalığı görülme oranları artmaktadır. Değiştirilemeyen üçüncü risk faktörü ise; yaşın ilerlemesidir. Yaş arttıkça kalp-damar hastalıkları görülme oranları da artmaktadır” dedi.

“YÜKSEK TANSİYON VE ŞEKER GÖRÜLME SIKLIĞINI ARTTIRIYOR”

Kalp-damar hastaları için değiştirilebilir risk faktörlerinin de var olduğunun altını çizen Prof. Dr. Hüseyin Okutan, “Değiştirilebilir risk faktörlerinin başında sigara ve her türlü tütün kullanımı gelmektedir. Yine kan kolesterol düzeylerinin yüksekliği, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, şişmanlık, hareketsiz yaşam tarzı, stres ve kişilik özellikleri de kalp-damar hastalıklarının görülme sıklığını arttırmaktadır. Bu hastalıkların tanı ve tedavisi önemli bir ekonomik yük oluşturmaktadır. Ülkemizde de en önemli ölüm nedeni olan kalp-damar hastalıklarıyla ilgili kamuoyunun bilgilendirilmesi için her yıl Nisan ayının ikinci haftası, Kalp Sağlığı Haftası’dır” ifadelerini kullandı. 

“TETKİKLERİN YAPILMASI MEVCUT HASTALIĞI, YIKICI BİR HASAR VERMEDEN TANINMASINA SEBEP OLABİLİR”
Kalp Sağlığı Haftası’nın kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacını içerdiğini belirten Prof. Dr. Okutan, “Bu öldürücü hastalık konusunda bilgilendirmek ve risk faktörlerinin bilinmesini sağlamak önemli bir nokta. Bireysel olarak riskli grupta yer alan insanların, hastalık başlamadan bu konuyla ilgili tanı ve tedavilere ulaşmasını ve bu konuda bir toplumsal bilinç oluşmasını sağlamalıyız. Kişisel olarak;  “Ben de kalp-damar hastalığı olabilir mi?” sorusunu sormak ve risk faktörlerden ne kadar çoğunu taşıyorsak bunla ilgili doktora başvurmak önemlidir. Tetkiklerin yapılması, mevcut hastalığı yıkıcı bir hasar vermeden tanınmasına sebep olabilir” dedi. 
KALP SAĞLIĞI İÇİN AKDENİZ TİPİ BESLENME
Kalp hastalıklarının görülme sıklığını düşürmek için sigara kullanımının bırakılmasını ve ideal kiloda olunmasını öneren Prof. Dr. Okutan, “Özellikle orta yaş ve üstündeki kişilere Akdeniz tipi beslenme önerilmektedir. Kırmızı etin haftada bir defa, balığın da menüde mutlaka bulunduğu bir diyet seçilmelidir. Kalp dostu beslenme de temel yağ, zeytinyağıdır. Yağ tüketiminin en az %80’i zeytinyağı olmalıdır. Kalan %20 tereyağı olarak kullanılabilir. Tam tahıl ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak, kalp dostu beslenme de önemlidir. Baklagiller menüde mutlaka bulunmalıdır. Mevsiminde sebze ve pozisyonuna dikkat ederek meyve, Akdeniz tipi beslenmeyi oluşturur” ifadelerini kullandı. 

“KİŞİSEL SPOR, KİŞİSEL GİYSİ GİBİDİR”
Kalp sağlığını korumak için spor önerilerinde de bulunan Prof. Dr. Hüseyin Okutan şöyle devam etti: “Kişisel spor, kişisel giysi gibidir. Nasıl herkesin giysisi birbirine uymuyorsa, sporu da kendine özel olmalıdır. Spordan önce mutlaka kalp-damar muayenesi ve kan tetkikleri yapılmalı, bir kalp-damar hastalığı olup olmadığı anlaşılmalıdır. Hasta, yaşına ve klinik durumuna göre bir spor seçmelidir. Orta yaş üzerinde yarışmalı sporlar yerine, düzenli yürüyüş, yüzme, bisiklete binme ve kondisyonu arttırıcı sporlar seçilmelidir. Kalp hastalıkları faktörleriyle ilgili risk faktörlerinin gözden geçirilmesi ve beslenme spor yaşam tarzıyla ilgili değişikliklerin yapılması; kalp-damar hastalıklarının görülme sıklığını azaltacaktır.” -HABER MERKEZİ

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.15 14:48:14
Son Düzenlenme Tarihi :





Böcek’ten Elmalı’ya tarihi müjde

Cuma günü başlayacak 671 nci Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri öncesi aralarında Kırkpınar’da şampiyon olmuş başpehlivanlar ve rekor bir rakamla ağalık ihalesini kazanan Hakan Çetin ve ilçenin belediye başkanı ile birlikte Antalya basınının karşısına çıkan Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, önemli açıklamalarda bulundu.

8 Eylül Cuma günü başlayacak ve 10 Eylül Pazar günü  yapılacak final güreşleri ile sona erecek olan tarihi güreşlerde de olduğu gibi “29 yıllık siyasi hayatımda din ile devlet işlerini ayırdığımız gibi sporu ve siyaseti de ayırmışımdır. Kırkpınar dahil olmak üzere bütün güreşlere de katılmaya çalıştım. Altın kemerleri her zaman Antalya’mız ile buluşturduk ve buluşturmaya devam edeceğiz” diyen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Elmalı’ya tarihi müjdenin detaylarına girmeden müjdesini verdi ve bu müjdeyi de pazar günü er meydanında Elmalılılarla, güreşseverlerle paylaşacağını kaydetti.
YAPMAZLARSA YAPARIZ
Her yıl olduğu gibi bu yılki güreşlere de ciddi anlamda kakı sağlayan, pehlivanlara “çocuklarım” diye hitap eden Büyükşehirin Belediye Başkanı Muhittin Böcek,  Elmalı er meydanında pazar günü sadece 671 yıldır düzenlenen Tarihi Elmalı Yeşilyayla Yağlı Pehlivan Güreşleri Müzesi ile değil, güreş sahası ve stadyumu ile ilgili de önemli mesajlar  vereceğini kaydederken, “Şu anda Kumluca’da da bir stat yapıyoruz. Kısa zamanda da tamamlayacağız. Siyaset yapanları, söz verip yapmayanları gördük. O gün oradaki (Elmalı güreş sahası) şartlara göre de bakacağız. Yapmayacaklarsa (Elmalı Güreş Kompleksi’ni) ben yapacağım.” * Erkin ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.05 13:20:25
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.09.05 14:55:28