SON DAKİKA

logo

Kiracı kadına elektik saati zulmü

Antalya’da eşinden ayrı yaşayan beyin anevrizması hastası 45 yaşındaki 2 çocuk annesi Fatma Ateş, 2 gün önce gece saatlerinde elektik saatinin kimliği belirsiz kişi veya kişilerce sökülmesiyle mağdur oldu. 40 dereceyi bulan sıcak havada içecek suyu dahi bulunmayan hasta kadın, elektrik saatinin bi..

Antalya’da eşinden ayrı yaşayan beyin anevrizması hastası 45 yaşındaki 2 çocuk annesi Fatma Ateş, 2 gün önce gece saatlerinde elektik saatinin kimliği belirsiz kişi veya kişilerce sökülmesiyle mağdur oldu. 40 dereceyi bulan sıcak havada içecek suyu dahi bulunmayan hasta kadın, elektrik saatinin bir an önce yerine takılmasını istedi.
Kepez ilçesi Yeni Mahalle 2441 Sokak’ta 4 katlı bir apartmanın 1’inci katında kirada yaşayan 45 yaşındaki Fatma Ateş’in iki gün önce bina girişindeki elektrik saati kişi ya da kişilerce söküldü. Kabloların ucu ise açık bırakılarak tehlikeye davetiye çıkarıldı. 40 dereceyi bulan sıcak havada mağdur olan kadın, saatinin yerinde olmaması nedeniyle polise de şikayette bulundu. Firmadan da elektrik saati talebinde bulunan kadın, 2 gündür sıcak havada elektriği olmadan yaşam mücadelesi veriyor. Aynı zamanda beyin anevrizması hastası olan Ateş, saatinin bir an önce takılması için yetkililerden destek istedi. Ateş’in bundan 6 ay önce de evinde çıkan yangında eşyaları zarar görmüştü.
2 çocuk annesi Fatma Ateş, 3 yıl önce adresindeki daireye kiracı olarak taşındığını belirtti. 3 yılın üzerinde beyin anevrizması hastası olduğunu dile getiren Ateş, “Çok zor günler geçirdim. Tek başıma 2 çocuğumda birlikte yaşıyorum. Ankara’ya tedavime gitmem gerekiyor. Devletimizin verdiği destekle geçiniyoruz. Çocuğumum ikisi de okuyor, kiram 850’ydi, 2 bin oldu, verdim. Ama daha da yükseltmem isteniyor. O istenilen paraları ben veremem” diye konuştu.

"Su bile içemiyorum"
Dün sabah saat 05.00 sırasında tuvalete kalkan çocuğunun elektriğinin olmadığını söylemesi üzerine yaptığı kontrollerde saatin yerinde olmadığını gördüğünü ifade eden Ateş, “Panoyu açtım baktım saat yerinde yoktu, öyle kalakaldım. Ev sahibinden şüpheleniyorum, başkası da gelip neden benim saatimi söküp götürsün. Polis başvurdum, ifade verdim. Çok zor şartlarda elektrik şirketine gittim. Borcum yok zaten. Saat getirip takacaklar ama ne zaman gelir bilmiyorum. Hava çok sıcak. Boğuluyorum, daralıyorum şu an. İki gündür acillik olmaktan yoruldum. Her şey buzdolabında, bir yudum su bile içemiyorum” dedi.

"Aç kalırım, kiramı aksatmam"
Kira sözleşmesinin geçen yıl sona erdiğini dile getiren ve konuşurken gözleri dolan Ateş, “Yenilemedik. Kiramı bankadan her ay düzenli şekilde ödüyorum. Aç kalırım ama gene kiramı eksik bırakmam. Kimse benim evimde ne yediğimi bilmiyor” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.11 13:06:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap







Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.05.11 12:00:33
Son Düzenlenme Tarihi :





Depremde evi yıkılan öğretmen, dolandırıcılara da 325 bin TL kaptırdı

Kahramanmaraş’ta depremden dolayı evsiz kalan 16 yıllık öğretmen, dolandırıcılara biriktirdiği 320 bin TL değerindeki 220 gram altın ve 5 bin lirasını kaptırdı.
6 Şubat’ta depremin vurduğu Kahramanmaraş’ta bir okulda öğretmenlik yapan 38 yaşındaki Hüseyin Altıparmak, 7 Haziran tarihinde bir numara tarafından arandı. Özel bir katılım bankasının yan kuruluşu olduklarını ve merkezi İngiltere’de bulunan şirketleri ile para kazandıracaklarını vadeden dolandırıcılar, depremzede öğretmenin yaklaşık 5 yıllık birikimi olan 220 gram altın ile 5 bin TL’sini dolandırdı.
Dolandırıcılarla yapılan telefon konuşmaları ile adeta hipnoz olduğunu ve gasp edildiğini anlatan Hüseyin Altıparmak, “Kendim öğretmen şartlarında başımıza gelen olayda ayda bir gram iki gram 4-5 yıllık bir birikimimiz vardı. 7 Haziran’da isminin bir katılım bankasına benzerliğinden dolayı kendi yan kuruşları olarak bizlere güven telkin ettiler. Hızlı zengin olacak insanlara söylenecek lafları söylediler. Haftalık 4 bin dolara yakın gelir elde edebileceklerini ve bunu yaparken de herhangi bir illegal bir gelir olmadıklarını altın, petrol ve çeşitli piyasalardan kar elde edebileceğimizi söylediler. Helal olacağını söylediler. Bir saat konuştular ve iradeniz gasp oluyor. Bir saat sonra sanki hipnoz olmuş gibi o insanların söylediklerini yapıyorsunuz” dedi.

Deprem bölgesi dışında ev bile ayarlarız demişler
Deprem sonrası evini kaybettiğini ve dolandırıcıların kendisine deprem bölgesi dışından bir ev vaadinde bulunduklarını ifade eden Altıparmak, “Ben normalde bir yere kimlik kartımın fotokopisini verirken dahi bir not düşerdim. 5 bin liralık ilk başta bir yatırım yaptığımı ve kendilerinin ekstra hediye vereceklerini söylediler. Yaklaşık 2 saat sonra yatırım danışmanı adı altında bir kişi aradı ve merkezinin İngiltere’de olduğunu söyledi. Bu işlemleri için kendilerinin dünya bankası tarafından denetlendiğini ve bankacılık düzenleme ve denetleme kurulu tarafından da denetlendiğini söylediler. Benim kazancımın kendilerinin güvenilirliğini artıracağını ve olursa bir kaybının kendilerinin de zarara uğrayacağından bahsettiler. Hatta İngiltere’deki bir kuzeniymiş gibi hissetmemi söyledi. Hatta depremde evimin yıkıldığını söyleyince, ‘Ağabey istiyorsan deprem bölgesi dışında sana bir yerden ev ayarlayabiliriz’ dediler. Benim hesabımı da gördüklerini söylediler ve insanın boş anına denk geliyor. Ben de banka hesabımda altın hesabım olduğunu söyledim ve bunu söyleyince kendiler açısından ilham verici hale geldi ve bu defa beni haftalık 4 bin dolara kadar kazanç elde edebileceklerini vadettiler. Ufak birikimlerle elde ettiğim 220 gram altınımı onlara teslim ettim. Bir gün sonra ‘eyvah’ dedim ama iş işten geçmişti. Keşke bir gün sonra savcılığa gitseydim. Belki bu haberi izleyenler böyle bir durumla karşılaştığında hemen vakit geçirmeden ilgili kurumlara şikayetleriyle başvurabilirler” diye konuştu.

"Evimiz gitti, birikimimiz de gitti"
Depremzede olduğu için evini kaybettiğini tüm birikimini yeni yapılacak olan konutlar için harcayacağını ifade eden öğretmen, mağdur olduğunu söyleyerek sorumluların bulunmasını istedi.
Altıparmak, “Evimi kaybettim hem de tüm birikimimi de kaybettim. İndirdiğimiz bir programın bir oyundan farkının olmadığını oradaki paranın yükselip alçalmasının hiçbir anlamının kalmadığını insan o zaman anlıyor. Bu defa da onlara muhtaç kalıyorsun. Hırsızın insafına kalıyor insan kendi yaptığı ile tabii. Bu uygulamaların mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini ve terör örgütlerine ve illegal işlere para aklamaları olarak kullanılabileceğini öğrendik. Sesimizin duyurulmasını istiyoruz. Evimiz gitti, birikimimiz de gitti ama en azından sesimizin duyurulmasını istiyoruz. Ben o parayla TOKİ aracılığı ile evimin borcunu ödemek için kullanacaktım. Ben şu anda kiradayım. Dolandırıcıların insafına kalmak çok kötü bir şey” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.20 19:08:13
Son Düzenlenme Tarihi :