SON DAKİKA

logo

Mersin Ülkü Ocaklarında görev değişimi

Mersin Ülkü Ocakları Başkanlığına, Ülkü Ocakları Blokzincir Akademisinden Mersin’in tek temsilcisi olarak mezun olan otomotiv mühendisi Emre Celal Gül getirildi.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın tensipleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin olurlarıyla, Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanlığı görevine atanan Emre Celal Gül, bu kutlu görevi layıkıyla yerine getireceğini ve büyük onur duyduğunu söyledi. Gül, “Ülkü Ocakları Genel Başkanımız Ahmet Yiğit Yıldırım’ın tensipleri, liderimiz Devlet Bahçeli Beyin olurlarıyla Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanlığına atanmış bulunmaktayım. Genel Başkanımıza ve Bilge Liderimize teşekkür ediyorum. Davamızı ve bayrağımızı hak ettiği yerlere taşımak ve ulaştırmak için var gücümüzle çalışacağız. Bizler, Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in, liderimiz Devlet Bahçeli’nin izinden giden Türk gençliğiyiz. Camiamızın birlik ve beraberliği için gayret edeceğiz. Rabbim bu kutlu yolda bizlere güç kuvvet versin” dedi.
2015- 2018 yılları arasında Bursa Uludağ Üniversitesi teşkilatında, 2018-2021 yıllarında da Toroslar Ülkü Ocaklarında yerel seçim çalışmaları ve sonrasında aktif görevlerde bulunan Gül, yüksek lisans eğitiminde askeri araçlarda savunma sistemleri üzerine tez çalışması yürütüyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.12 20:42:49
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Siber Isparta Gençlik Merkezi öğretmenlere tanıtıldı

 (İHA) - Isparta Belediyesi öncülüğünde her yaş grubundaki gençlerin teknoloji alanında farkındalıklarını artırmak ve bu alanda girişimci olmalarına katkı sağlamak amacıyla kurulan Siber Isparta Gençlik Merkezi, öğretmenlere tanıtıldı. Şehirde görev yapan Bilişim Teknolojileri ve Bilgisayar öğretmenleri merkez hakkında bilgilendirildi, yapılması gerekenlerle ilgili istişarelerde bulunuldu.   
  Isparta Belediyesi, gençlerin gelişimlerine katkı sunmak, teknoloji alanında farkındalıklarını artırmak ve girişimci olmalarına katkı sağlamak amacıyla önemli bir projeye öncülük ediyor. Belediye, Fatih Mahallesi’nde inşa ettiği gençlik merkezini Siber Isparta Gençlik Merkezi adıyla her yaş grubu gencin hizmet alabileceği bir merkez haline getirdi. Siber Isparta Gençlik Merkezi, Isparta Belediyesi öncülüğünde Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) ortaklığıyla Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı ‘Girişimcilik Ekosisteminin Geliştirilmesi Mali Destek Programı’ çerçevesinde hizmet verecek. Merkez, siber güvenlik, mobil ve web tabanlı uygulama geliştirme, robotik kodlama, sosyal medya uzmanlığı, dijital asistanlık gibi birçok alanda eğitimler gerçekleştirerek, girişimcilere ve bilişim sektörüne katkı sağlamayı hedefliyor. 
  Siber Isparta Gençlik Merkezi, şehirde görev yapan Bilişim Teknolojileri ve Bilgisayar öğretmenlerine tanıtıldı. Isparta Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü yetkilileri tarafından öğretmenlere merkezde bulunan laboratuvarlar ve ekipmanlar hakkında bilgi verilirken, önümüzdeki süreçte gençlere verilecek eğitimlere ilişkin de istişarelerde bulunuldu. Öğretmenler,  incelemelerinin ardından Siber Isparta Gençlik Merkezi’ne tam not verdi. 
  Isparta Anadolu Lisesi Bilgisayar Öğretmeni Ayşe Ünal, bu tür etkinlikleri görmenin çok güzel olduğuna değindi. Küçük yaş grubu itibariyle çocukların bu tür merkezler sayesinde robotik kodlama ile yazılım dünyasına atılmasını tasvip ettiğini belirten Ünal,  “Bu konuda çok memnunum ve yardıma açığım. Merkez çok güzel olmuş, ulaşımı da her yere yakın. Odaları ve bahçesi de yeterli düzeyde” dedi. 
  Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilgisayar Öğretmeni Kamil Ünlü, Siber Isparta Gençlik Merkezi’nin çocukları küçük yaşta teknoloji, Ar-Ge ve girişimcilik yönünde çok faydalı olacağını söyledi. Ünlü, merkezi çok beğendiğini dile getirdi. 
  Isparta Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Hüseyin Arslan, değişen dünyanın önemli ihtiyaçlarından biri olan siber güvenlik ve yazılım alanında şehrin yeterliliğini artırmak, ülkeye ve Isparta’ya yeni yazılımcılar kazandırmak amacıyla Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’in talimatlarıyla Siber Isparta Gençlik Merkezi’ni kurduklarını söyledi. Şehirde görev yapan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Bilişim Teknolojileri ve Bilgisayar öğretmenlerine merkezi gezdirdiklerine değinen Arslan, “Amacımız ilimizdeki yetenekli öğrencileri keşfetmek ve projemize dahil etmek olacaktır” diye konuştu. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.26 10:39:02
Son Düzenlenme Tarihi :





Özbek; “Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı, bilimin ve teknolojinin yüzyılı olmalı”

Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (ANSİAD) 12. Olağan Toplantısı’nda konuk konuşmacı olarak Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz yer aldı. Toplantıda, Cumhuriyet’in kuruluş süreci, Atatürk’ün liderliği ve tarihin dönüm noktaları kapsamlı biçimde ele alındı. Emekli General Yavuz, Atatürk’ün stratejik öngörüsünü ve Cumhuriyet’in temellerini tarihsel verilerle değerlendirdiği konuşmasında, katılımcılara derin bir tarihsel perspektif sundu. Toplantının açılışında konuşan ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan ÖZBEK, Cumhuriyet’in çağdaş değerlerine, bilimin ve üretimin rehberliğine vurgu yaptı.

Özbek; “Cumhuriyet, bize düşünme ve üretme cesareti kazandırdı”

 

Toplantının açılışında konuşan ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek, Cumhuriyet’in çağdaş değerlerine ve bilimin rehberliğine vurgu yaptı. Özbek, “Cumhuriyet, bize yalnızca bir yönetim biçimi değil; düşünce özgürlüğünü, eşit yurttaşlığı, üretme azmini ve geleceğe güvenle bakma cesaretini armağan etti” dedi.

Cumhuriyet’in çağdaş uygarlık hedefinin bugün dijital dönüşüm, enerji verimliliği ve yeşil ekonomiyle yeni bir anlam kazandığını belirten Özbek, “Türkiye’nin sanayisi ve iş dünyası bu dönüşümle birlikte Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına yeni bir vizyonla adım atmalı” ifadelerini kullandı.

 

Özbek; “Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı, bilimin ve teknolojinin yüzyılı olmalı”

 

Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenlemesi (CBAM) kapsamında sanayinin dönüşüm zorunluluğuna dikkat çeken Özbek, yeşil üretimin bir yükümlülük değil, aynı zamanda büyük bir fırsat olduğunu belirtti. “Enerji verimliliğine ve yenilenebilir kaynaklara yapılan her yatırım, çevreye olduğu kadar ülkemizin geleceğine de yatırımdır” dedi. Özbek, enerjide bağımsızlığın ekonomik bağımsızlığın temeli olduğunu vurgulayarak, “Elektrikli araçlar, batarya teknolojileri ve dijital altyapılar; Türkiye’nin yüksek teknoloji üretiminde güçlü bir oyuncu olma kararlılığını gösteriyor” ifadelerini kullandı. “Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı, bilimin ve teknolojinin yüzyılı olmalı” diyen Özbek konuşmasını, “Biz ANSİAD olarak, üyelerimizin bu dönüşüme uyum sağlaması için rehberlik etmeye, Cumhuriyet’in çağdaşlık vizyonuna uygun bir iş dünyası inşa etmeye kararlıyız. Cumhuriyet’in bize bıraktığı en büyük miras; inanç, cesaret ve ilerleme azmidir. Bu meşaleyi üretimle, bilimle ve yeşil ekonomiyle daha parlak bir geleceğe taşımak bizlerin görevidir” sözleriyle tamamladı.

 

Ahmet Yavuz; “Atatürk olmasaydı Cumhuriyet kurulamazdı”

 

Toplantının onur konuğu Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, konuşmasına Atatürk’ün benzersiz tarihsel rolünü vurgulayarak başladı: “1920’ye geldiğimizde Atatürk dışında birisi olsaydı, milli mücadeleyi yürüten o kişi başarılı olamazdı. Hele Cumhuriyet’e geçişi hiç sağlayamazdı. Çünkü bir birikim vardı ama o birikimi harekete geçirecek, topluma uygulayacak olgunlukta bir tek kişi vardı: Mustafa Kemal Atatürk .”Yavuz, Türkiye’nin Cumhuriyet’e tam anlamıyla hazır olmayan bir toplumsal dokuya sahip olduğunu, ancak Atatürk’ün bu eksiklikleri olağanüstü bir liderlikle aştığını belirtti: “Biz Cumhuriyet’e tam olarak hazır değildik. Onun sancılarını çektik. Atatürk’ü en yakın arkadaşları bile tam anlayamadı. Biz ordu mensupları da doğru anlamadık, anlatamadık. Ezberlerle boğulduk ama hayat bize yeniden Atatürk’ün yoluna dönmemiz gerektiğini söylüyor.”

 

Ahmet Yavuz; “Atatürk’ün yoluna yeniden dönmek zorundayız”

 

Emekli General Yavuz, Atatürk’ün 1918 yılında İstanbul’da bulunduğu dönemde, İkdam Gazetesi’ne verdiği röportajdan örnekler vererek, Cumhuriyet’in temellerini oluşturan dört ilkeye dikkat çekti: “Atatürk o röportajında dört unsuru vurguluyor: Bilim, üretim, ahlak ve moral. Diyor ki, ‘Bir milletin savaşta da barışta da ayakta kalabilmesi için önce bilim gerekir. Bilim üretimi doğurur. Ahlak, toplumsal sorumluluğun yerine getirilmesidir. Ve moral… Başarı moral getirir, moralsizlik başarısızlıktır.’ Bugün yine moralsiz bir dönemdeyiz. O ilkeleri doğru özümseseydik, belki bugün çok farklı bir noktada olurduk.”

Yavuz, kurumların ve bireylerin sorumluluk bilincine de değinerek, “Bizim genetik yapımızda lider odaklılık var. Kurumlarımızı yeterince etkin işletemedik. ‘İşi tepedekine emanet et, karışma’ anlayışıyla bir yere varılmaz. Askerlikte bir söz vardır: Kontrol etmediğiniz emrin yapılmadığından emin olabilirsiniz. Bu, sadece ordu için değil, ülke yönetimi için de geçerlidir.” dedi.

 

Ahmet Yavuz; “Fikir hürriyeti Cumhuriyet’in temelidir”

 

Yavuz, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan modernleşme sürecini tarihsel örneklerle anlatarak, Cumhuriyet’in düşünsel temellerini şu sözlerle özetledi:“1699’dan itibaren Osmanlı daralmaya başladı. Arayışlar, reformlar, tıbbiyenin kuruluşu, dil devrimi… Bunların hepsi Cumhuriyet’e giden yolun taşlarıydı. Ancak asıl fark, Atatürk’ün bu birikimi sistematik hale getirilmesidir. Cumhuriyet’in temeli fikir hürriyetidir. Düşünmeden, üretmeden bir toplumun ayakta kalması mümkün değildir.”1910 yılında Makedonya’da yaptığı bir konuşmadan da alıntı yapan Yavuz, Atatürk’ün henüz genç bir subayken Cumhuriyet’in özünü dile getirdiğini hatırlattı: “Ordunun iki görevi var diyordu: Ülkeyi işgalden kurtarmak ve halkı içine düştüğü taassuptan arındırmak .Birincisi kurtuluştur, ikincisi kuruluştur. Yani Cumhuriyet’in amacı; Kant’ın dediği gibi, ‘Aklını kullanmaya cesaret eden’ bir toplum yaratmaktır.”

 

Ahmet Yavuz; “Atatürk’ün kurtuluş stratejisi iki temel üzerine kuruluydu”

 

Yavuz, Milli Mücadele sürecinde Atatürk’ün stratejik vizyonuna da dikkat çekti: “Atatürk’ün iki amacı vardı. Birincisi ülkeyi işgalden kurtarmak, ikincisi Cumhuriyet’i kurmaktı. Çünkü o, Osmanlı’nın artık devam edemeyeceğini biliyordu. Amasya Bildirgesi’nden itibaren bu vizyon netleşmiştir: ‘Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.’ Ancak Cumhuriyet’i o dönemde kimseye söylemedi. Nutuk’ta diyor ki: ‘Söyleseydim etrafımda kimse kalmazdı.’ Haklıydı.

”Yavuz, Atatürk’ün başlangıçta padişah ve halifeyi de kurtarmayı hedeflediğini, fakat 1920’de Sevr Antlaşması imzalanınca bu tutumun değiştiğini belirtti:

“Halife ordusu İngilizler tarafından kurulup Ankara’ya gönderildiğinde artık Mustafa Kemal, Vahdettin’e hain diyecektir.

Mustafa Kemal, 1911’den itibaren hatta 1909’dan itibaren İttihat ve Terakki ile kavgalıydı. Bu bilinir. 9. Ordu Müfettişi olarak Anadolu’ya gönderildiğinde, Vahdettin’in ağzından söylersek ‘Git, bizi bu dertten kurtar’ demiştir. Ama bu, ‘Git milli mücadele başlat, yeni bir Türkiye kur’ anlamında değildir. Öyle bir şey yok. Bunu bilelim.” Dedi ve ekledi. “Atatürk’ün araçları önce kendi şahsiyetiydi. Çanakkale Savaşı’ndan itibaren herkesin üzerinde mutabık kaldığı lider oydu. Ardından ordunun iki önemli komutanıyla, Kazım Karabekir ve Ali Fuat Cebesoy’la daha İstanbul’dayken temasa geçti. Ve en önemlisi, milletin kendisini araç olarak gördü. Kuvayı Milliye’yi örgütledi, halkı ikna etti. Asıl aracı milletti.”

 

Ahmet Yavuz;“Cumhuriyet sadece geçmişin değil, geleceğin de teminatıdır”

 

Konuşmasının sonunda Cumhuriyet’in geleceğine ilişkin güçlü bir çağrıda bulunan Yavuz, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Ulus devletimizin tıkanmasının nedeni, kurucu ilkelerin dışına çıkmamızdır. 24 Anayasası’nda ‘Türkiye halkı’ yazıyordu, 61’de ‘Türk’ yazdık. O da diyor ki ben Türk değilim. Halbuki Atatürk, ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran halka Türk milleti denir’ derken herkesi kucaklıyordu.
Bugün sanayimiz zorlansa da çalışıyor, bilim insanlarımız başarılar elde ediyor. Çünkü bizim genetik kodumuzda dayanışma ve yeniden doğuş vardır. Einstein’ın dediği gibi, ‘Hiçbir sorun, onu yaratan bilinç düzeyiyle çözülemez.’ Bizim bilinç düzeyimizi yükseltmemiz gerekiyor. Korkulacak tek şey, korkunun kendisidir. Korkan kaybederdi. Atatürk korksaydı çoktan kaybederdi. Bugün yeniden Atatürk’ün felsefesine dönmek zorundayız. Çünkü Cumhuriyet sadece geçmişin değil, geleceğin de en sağlam teminatıdır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Cumhuriyet, ancak gayret edersek payidar kalacaktır.”

 

“ANSİAD 12. Olağan Toplantısı” soru ve cevap kısmının ardından ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in konuğumuz Emekli General Ahmet Yavuz’a Antalyalı Seramik Sanatçısı Tufan Dağıstanlı’nın seramik kuşu hediye takdimi sona erdi.

 

 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2025.11.03 09:54:23
Son Düzenlenme Tarihi :