SON DAKİKA

logo

Rekor sıcaklıklarda araba bakımlarına dikkat

Son yılların en yüksek hava sıcaklıklarının yaşandığı şu günlerde otomobillerin sıcaklıkla mücadele etmesi için eksiksiz bakımlardan geçmesi gerekiyor. Otomobil bakım servisleri, bunaltıcı sıcaklıklarda sürücüleri araç bakımını bir an önce yapmaları konusunda uyardı.
Türkiye ve dünyada etkili olan sıcak hava dalgası insanları zorladığı gibi otomobiller üzerinde de etkili oluyor. Rekor sıcaklıkların etkisini bir hayli gösterdiği son günlerde otomobillerde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunuyor. Bakımı yapılmamış otomobillerde hararet ve yakıt sistemindeki sorunlar büyük arızalara yol açarken, sıcaklıklara bağlı olarak muhtemel yangınlara da yol açabiliyor. Hava sıcaklıklarının 43 dereceye kadar çıktığı Kahramanmaraş’ta oto sanayi sitesi, bakımı yapılması gereken araçlarla dikkat çekti.

“Bakımların tam zamanında yapılmasını öneriyoruz”
Otomobil bakım servisinde çalışan Halil İbrahim Kır, “Öncelikle en kolay olarak araçlarına binmeden önce hızlı bir şekilde araç sularını kontrol etmeleri gerekiyor. Çünkü son yılların en yüksek sıcaklıklara ulaştığımız söyleniyor. Öncelikle araç sahipleri su seviyelerini kontrol etsinler ki, hararet seviyeleri yükselmesin. Daha sonra ise havalar sıcak olduğu için araçların klima gazlarının ve polen filtrelerinin uygun seviyede olması gerektiğini öneriyoruz ve araç bakımlarının tam zamanında yapılmasını öneriyoruz. Genelde bu sıcaklıklarda hortum patlamaları meydana gelmektedir. Hortum patlamalarında hızlı bir şekilde servislerine ulaşması gerekiyor. Çünkü kaynar sular patlattığı için kendilerinin herhangi bir müdahale etmeden aracın soğuması gerektiğini söylüyoruz” dedi.
Yüksek sıcaklıklarda otomobil sahiplerinin aksatmadan araçlarının bakım ve onarımını yapmaları konusunda uyaran sanayi esnafı Üzeyir Keçe, “Şu an zaten havalar sıcak. Yağ sıcaklıkları artacağı için motorda kalıcı hasarlara yol açabilir, bunları kontrol ettirmekte fayda var. Bu sıcaklıklarda yokuş aşağı inişlerde balatalar çok ısınıp aşırı eriyeceği için bunları sık kontrol ettirmekte fayda var. Ortalama bir bakım 2 bin 500 ila 5 bin TL’yi bulabiliyor” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.27 22:40:23
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Antalya'nın göbeğinde obrukta canlı tespit edildi

Öğrencileriyle birlikte obruğa dalış yapıp içindeki canlıları görüntüleyen profesör, bu canlıların gen bankası olarak kullanılabileceğini söyledi

- Antalya’nın jeolojik yapısı açısından önemli bir bulgu olarak kayıtlara geçti
- Eski tarihlerde sulama ve içme suyu olarak kullanılan obruk, duyarsız vatandaşların çöplüğü haline geldi
- Deniz seviyesinin oldukça altında bulunan obruğun içinde Antalya’ya ait endemik çiçek balığı, yılan balığı, tatlı su karidesi, tatlı su kaplumbağası ve kurbağa görüntülendi
- Öğrencileriyle birlikte obruğa dalış yapıp içindeki canlıları görüntüleyen profesör, bu canlıların gen bankası olarak kullanılabileceğini söyledi

(Fotoğraflı)

Suat Metin - Fırat Demir
ANTALYA (İHA) - Antalya’da kentin göbeğinde bulunan ve içi tatlı suyla dolu 35 metre derinlikteki obrukta, birçok tatlı su canlısının yaşadığı ortaya çıktı. Daha önce bölgede yaşayan halk tarafından sulama ve içme suyu olarak kullanılan obruk ise şu sıralar etrafı tellerle çevrili olmasına rağmen bazı duyarsız vatandaşların çöplüğü haline geldi.
Sualtı dalışları ve yaptığı bilimsel çalışmalarla bilinen Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, Konyaaltı ilçesi Arapsuyu Mahallesi’ndeki tatlı suyla dolu bir obruğa öğrencileriyle birlikte daldı. Biyolojik çeşitliliğe bağlı bilimsel bir çalışma yapmak için yaklaşık 30-35 metre derinliğe dalan Gökoğlu, obruğun içinde Antalya’ya endemik çiçek balığı, yılan balığı, tatlı su karidesi, tatlı su kaplumbağası ve kurbağayı görüntüledi. Suyun oldukça berrak olduğuna dikkati çeken Gökoğlu, içerideki canlı türlerin bir gen bankası olarak kullanılıp sıkıntı yaşayan bölgelere aşılama amacıyla kullanılabileceğine işaret etti.

“Buradaki canlılar bizim gen bankamız”
Obruk içindeki canlıları görüntüleyip bilimsel verilere oturtmak için böyle bir çalışma yaptıklarını kaydeden Prof. Dr. Gökoğlu, “Burada Antalya’ya has endemik çiçek balığı var, yılan balığı ve tatlı su karidesi, kurbağa ve kaplumbağa tespit ettik. Buradaki yerli balıklar ve diğer canlılar bizim gen bankamız. Diğer yerlere aşılama maksatlı kullanılabilir. Çok fazla bir popülasyon olmasa da işimizi görür derecede” dedi.

“Çöplük gibi kullanmışlar”
1980’li yıllarda obruğun hafriyatla kapatılmaya çalışıldığını, daha önceki dönemlerde ise bölge halkının burayı sulama ve içme suyu olarak kullandığını belirten Gökoğlu, “Su çok berrak ve temiz. Fakat burayı insanlar çöplük gibi kullanılmış. 1980’li yıllarda burayı kamyonlarla doldurup kapatmaya çalışmışlar. Eğer doldurulmasaydı mükemmel bir yermiş” ifadesine yer verdi.

“Antalya’nın jeolojik yapısı açısından önemli bir bulgu”
Gökoğlu, obruğun Antalya’nın jeolojik yapısı açısından önemli bir bulgu olduğuna vurgu yaparak, “Antalya’nın jeolojik olarak nasıl bir şehir olduğunu gösteren güzel bir örnek burası. Deniz seviyesinin çok çok altında. Turkuaz bir rengi var ve buraya dalış yaparken keyif alıyoruz. Buranın korunması gerekiyor” diye konuştu.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.16 10:06:28
Son Düzenlenme Tarihi :





Kurban Bayramı için 8 beslenme tavsiyesi

Kurban Bayramı’na birkaç gün kaldı. Bayramların birlik ve beraberlik içinde güzel sofralar anlamına da geldiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Bayramlarda et, tatlı ve hamur işi tüketimi artıyor. Bayramlarda da dengeli beslenmeye dikkat etmekte fayda var” dedi. Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, Kurban Bayramı için 8 beslenme tavsiyesinde bulundu:

 

  1. Kurban etini dinlendirildikten sonra tüketin

Kurban eti kesildikten hemen sonra sertleşir ve pişmeye uygun değildir. Kesim işlemi sonrası et 24 saat uygun oramda yani 3-5 derecede buzdolabı poşeti içerisinde dinlendirilerek yumuşar ve pişirmeye uygun hale gelir. Aksi durumda yeni kesilmiş et tüketimi şişkinlik, hazımsızlık, kabızlık, ishal gibi sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir.

 

  1. Et pişirme yöntemine dikkat edin

Doymuş yağ içeriği yüksek olan kırmızı et tüketirken yüzeyde görünen yağ dışında içinde görünmez doymuş yağlar olduğu da unutulmamalı. Doymuş yağ ve kolesterol içeriği yüksek olan kırmızı eti özellikle kalp-damar hastaları, kolesterolü yüksek olanlar dikkatli tüketmeli. Et kendi yağında pişirilerek özellikle ızgara, haşlama, fırında pişirme yöntemleri tercih edilmeli ve et pişirirken ekstra yağ eklenmemeli. Mangal severler için eti mangalda pişirmenin en doğru yöntemi ateş ile et arasında en az 20 cm olmasına dikkat edilmeli ve et çok uzun süre kömürleşecek kadar pişirilmemeli. Aksi takdirde etin ateşe çok yakın olması halinde akrilamid denen kanserojen madde oluşmasına neden olabilir. 

 

  1. Et ile salata veya sebze tüketin

Et ile salata ve/veya zeytinyağlı sebze yemeklerinin tüketimi hem öğün içeriğinin vitamin ve mineral olarak daha zenginleşmesine hem de lif, yani posa içeriği sayesinde sindirim sisteminin daha sağlıklı çalışmasına katkı sağlıyor.

 

  1. Et tüketirken üzerine limon sıkın

Et tüketirken üzerine limon sıkarak bekletmeden hemen tüketilmeli. Limon, içeriğindeki C vitamini sayesinde etteki demirin vücuttaki emilimini artırır. Çok nankör bir vitamin olan C vitamini hava ile temas esnasında bile vitamin kayıplarına uğradığı için hemen tüketimi çok önemli.

 

  1. Günün sadece 1 öğününde kırmızı et tüketin

Öğle veya akşam et tüketilecekse diğer ana öğünde mutlaka sebze yemeği tercih edilmeli. Böylelikle et tüketim miktarı uygun seviyelerde tutularak fazla kalori ve doymuş yağ alınmayabilir. Böylece kilo kontrolüne katkı sağlanabilir.

 

  1. Meyveli-sütlü hafif tatlılar tüketin

Kırmızı et tüketilirken özellikle miktarı artırılan günlerde sonraki öğünlere yüklenmemek ve kalori dengesini sağlamak için daha hafif meyveli-sütlü tatlılar tercih edilebilir. Magnolia, yoğurt bar, puding, supangle bu tatlılara örnek olarak verilebilir. Eğer şerbetli tatlı tüketilecekse en fazla yarım porsiyon tercih etmeye özen gösterilmeli. 

 

  1. Bol su için

Özellikle hayvansal proteinlerin alındığı günlerde su tüketimine dikkat edilmeli ve günlük mutlaka 2-3 litre su tüketimine özen gösterilmeli.

 

  1. Hareketi artırın

Özellikle ikramların bol olduğu bu dönemde alınan kalorilerin harcanması ve sindirim sisteminin iyi çalışması için günlük 30 dakika ile 1 saat arası mutlaka yürüyüşler yapılmalı.  -FASELİS

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.26 20:13:26
Son Düzenlenme Tarihi :