SON DAKİKA

logo

Türkiye’nin temmuz ayı yaş meyve sebze ihracatı 197,1 milyon dolar

Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, Türkiye’nin temmuz ayındaki yaş meyve sebze ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27 artışla 197,1 milyon dolara ulaştığını açıkladı. Aynı dönemde Doğu Akdeniz Bölgesi’nin yüzde 10 artışla 59,9 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini vurgulayan Başkan Gürüz, Birlik olarak sektör ihracatına yüzde 30 düzeyinde destek verdiklerini belirtti.

“Narenciyede yeni sezon hazırlıklarımız hızlandı”
Yaş meyve sebze sektörünün lideri olarak Türkiye’de koordinatörlük ve sekretarya hizmetlerini yürüten Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin küresel arenada pazar çeşitliliğini artırmaya yönelik etkili çalışmaların yanı sıra ürünlerin kalitesini koruma ve artırmaya yönelik faaliyetlerinin de kesintisiz sürdüğünü kaydeden Başkan Ferhat Gürüz, yaş meyve sebze ihracatında en önemli ürün grubu olan narenciyede yeni sezona hazırlandıklarını söyledi.
Birlik merkezinde düzenledikleri toplantıda Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan’ın başkanlığında Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Yunus Bayram, ilgili bürokratlar ve meslek kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldiklerini, narenciye üretimi ile ihracatına yönelik sorunları değerlendirdiklerini kaydeden Başkan Gürüz, narenciye ve sert çekirdekli meyvelere zarar veren Akdeniz meyve sineği ile etkin ve eş zamanlı mücadele edilmesi için seferber olduklarını vurguladı.

“Mücadelenin eş zamanlı ve toplu şekilde yapılması başarıya ulaşmada çok önemli”
En tehlikeli ve zararlı türler sınıfında yer alan Akdeniz meyve sineğinin portakal, mandalina, limon, muz, nar, kayısı, elma, erik, kiraz gibi meyvelere, domates, patlıcan ve biber gibi sebzelere, ayrıca 100’ün üzerinde farklı bitki türüne zarar verdiğini dile getiren Başkan Gürüz, önleyici tedbirlerin alınması, biyoteknik ve kimyasal mücadelenin eş zamanlı ve toplu şekilde yapılmasının başarıya ulaşmada çok önemli olduğunu söyledi.
Bu zararlıya karşı bahçelerde, nakil araçlarında, işleme ve paketleme tesislerinde, satış noktalarında, çöp ve atık toplama alanlarında etkin mücadele yapılması gerektiğini belirten Gürüz, “İhracatçılar olarak bizler de paketleme ve işleme tesislerimizde bulaşık meyvenin ayıklanması, uygun şartlarda toplanması, toprağa gömülerek imha edilmesi konusunda gerekli tedbirleri uyguluyor, çalışanlarımıza eğitimler veriyoruz. Bu sorunun üstesinden gelmek için üreticilerimizle birlikte mücadeleye devam ediyoruz” dedi.

“Temmuz ayında en çok kiraz-vişne, şeftali ve kayısı ihraç ettik”
Türk yaş meyve sebze sektörünün temmuz ayında 192 bin 700 ton ürünü uluslararası pazarlarda değerlendirdiğini dile getiren Başkan Gürüz, en çok kiraz-vişne, şeftali ve kayısı ihraç ettiklerini bildirdi. Başkan Gürüz, “Temmuz ayındaki ihracatımızı ürün gruplarına göre incelediğimizde 94 milyon dolar değer ile kiraz-vişne birinci sırada yer aldı. Bunu 24,2 milyon dolar değer ile şeftali, 13,5 milyon dolar değer ile kayısı takip etti. Söz konusu dönemde ihracat hacminde en yüksek artışları portakal, karpuz, diğer meyveler ve limonda sağladık” diye konuştu.

“En yüksek değerlere Almanya, Rusya ve Hollanda pazarlarında ulaştık”
Temmuz ayı yaş meyve sebze ihracatını ülkelere göre ele alan Başkan Gürüz, şunları söyledi:
“Yılın 7’nci ayında en yüksek değerlere ulaştığımız pazarlarda Almanya, Rusya ve Hollanda ilk üç sırada yer aldı. Almanya’ya 61,5 milyon dolarlık, Rusya’ya 53,4 milyon dolarlık, Hollanda’ya 8,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bu dönemde ihracat hacminde anlamlı artışlar yakaladığımız ülkeler, İspanya, İtalya, Litvanya, Polonya, Letonya, Bosna-Hersek, Avusturya ve Birleşik Krallık oldu.”
Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemindeki sektör ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18 artışla 1 milyar 892 milyon dolar düzeyine ulaştığını sözlerine ekledi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.21 14:45:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ALKÜ’den sağlıklı bir Ramazan için tüyolar

Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Toptaş Bıyıklı, sağlıklı bir Ramazan için önerilerde bulundu.
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Toptaş Bıyıklı, ramazan orucu nedeniyle gün içinde uzun süreli açlığın sindirim sisteminde bazı sorunlara sebebiyet vermemesi adına, iftar ve sahurda nasıl beslenilmesi gerektiğini belirten tavsiyelerde bulundu. Ramazan ayında oruç ibadetini yerine getiren vatandaşlar için doğru beslenmenin önemine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Toptaş Bıyıklı, "Ramazan dönemi, öğün sayısının azalması ve aç kalınan sürenin uzaması ile beslenme alışkanlıklarımızda büyük değişimlere yol açmaktadır. Bireyler uzun süren açlık sonrası porsiyon kontrolünü sağlamada zorluk yaşayabilmektedir" dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Toptaş Bıyıklı, orucun açıldıktan sonra hızlı ve yüksek miktarda besin tüketiminin yapılması sonucunda kişinin metabolik dengesini bozarak kısa ve uzun vadede bazı sağlık sorunlarına neden olabileceğini dile getirdi. Konuşmasının devamında Dr. Öğr. Üyesi Bıyıklı, "Öğün içeriğinde ve öğün saatlerinde yapılacak ufak düzenlemelerle bu sorunların ortadan kaldırılması mümkündür" dedi.

Altın değerinde tavsiyeler
ALKÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Toptaş Bıyıklı, sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmek isteyenler için önerilerini sıraladı.
Bıyıklı, "Ramazan’da uyku düzeninin değişmemesi için sahur öğünü sıklıkla atlanmaktadır. Bu da açlık süresini artırarak ve yeterli düzeyde besin ögesi alımını engelleyerek halsizliği tetiklemektedir. Mutlaka sahura kalkılmalı ve sahurda hafif besinler tercih edilmelidir. Peynir, yumurta, süt, ceviz, domates, salatalık, yeşillik ve tam tahıllı ekmek içeren bir kahvaltı veya çorba, zeytinyağlı sebze yemeği, yoğurt ve salatadan oluşan bir öğün tercih edilmelidir. Bu öğünde peynir, yumurta, süt, yoğurt gibi protein içeren yiyeceklerin bulunması daha uzun süre tokluk sağlanması bakımından önemlidir. Tüketilen besinler iftar ve sahur arasına yayılarak öğün sayısı artırılmalı, bir anda fazla tüketimden kaçınılmalıdır. Bu öğünler sahur ve iftar olmak üzere 2 ana öğün ile iftardan sonra da 1-2 ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Sahurda yağlı, tuzlu ve ağır yemeklerden kaçınmanın yanı sıra kahvaltılıkların yanında sıklıkla tüketilen hamur işleri de sınırlandırılmalıdır. Sahurdan sonra hemen uyumak yerine en az yarım saat beklemek sindirim sisteminin sağlığı ve kilo kontrolü bakımından önemlidir. İftarda hurma veya 1-2 adet zeytinle oruç açıldıktan sonra çorba, salata gibi hafif yiyecekler tüketilmesi ve sonrasında yaklaşık 15 dakika ara verilmesi büyük öneme sahiptir. Bu bekleme süresi hem doygunluğun sağlanmasına katkı sağlayacak hem de sindirim sistemimize binen yükü azaltacaktır. Sonrasında et yemeği veya etli sebze, kuru baklagil yemeği ve birkaç dilim ekmekle iftar öğünü sonlandırılmalıdır" diye konuştu.

"İftar ile sahur arasında en az 2 litre su içilmeli"
Önerilerini sıralamaya devam eden Bıyıklı, "Beyaz ekmek ve pirinç pilavı gibi kan şekerimizi hızlı yükselten yüksek glisemik indeksli besinler yerine tam buğday ekmeği veya bulgur pilavı ya da kepekli makarna tercih edilmelidir. Ramazan sofralarının vazgeçilmezi olan tatlı seçiminde şerbetli hamur tatlıları yerine sütlü tatlılar, meyve tatlıları tercih edilmelidir. Bu tatlılar da iftarda değil iftardan 1-2 saat sonra tüketilmelidir. Benzer şekilde meyve tüketimi de iftar sofrasında değil iftardan sonraki ara öğünlerde olmalıdır. Besinler pişirilirken kızartma yerine ızgara, haşlama, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir. Uzun süren açlık sonrası mideyi zorlamamak ve sindirimi kolaylaştırmak için yemekler yavaş ve iyice çiğnenerek tüketilmelidir. Zinde kalabilmek için farklı besin ögelerinin vücuda yeterli düzeyde alınması şarttır. Bu nedenle öğünlerde besin çeşitliliğine önem verilmelidir. İftar ve sahur sofralarında genel olarak kan şekerini hızlı yükseltmeyen besinler ile uzun süre tokluk hissi sağlayan protein ve posa içeriği yüksek besinlere yer verilmelidir. Bunun için kuru baklagiller, tam tahıllı ürünler, süt ürünleri, yumurta, taze sebze ve meyveler, şeker ilave edilmeden hazırlanmış hoşaf veya kompostolar tercih edilebilir. Ceviz, fındık, badem gibi besinler de aşırıya kaçmama şartıyla sofralarda yer almalıdır. İftar öncesi yapılan alışverişlerde açlık ve susuzluğun etkisiyle yanlış ürünlere yönelim oluşabilmektedir. Bu konuda dikkatli olunmalı ve sağlıksız ürünler satın alınmamalıdır. Su tüketiminin azalması ve öğün düzeninin değişmesi ramazanda kabızlığa yol açabilmektedir. Posadan zengin olan tam tahıl, kuru baklagil, sebze ve meyve gibi besinlerin tüketimi ihmal edilmemelidir. Sindirimi düzenlemek için öğünlerde probiyotik yoğurt gibi besinlere de yer verilmelidir. İftardan yaklaşık 2 saat sonra yapılacak hafif egzersiz veya yürüyüşler kabızlığın önlenmesi ve metabolizma hızının artırılması bakımından önemlidir. İftar ile sahur arasında en az 2 litre su içilmelidir. İçecek seçiminde şekerli ve asitli içecekler yerine ayran, taze sıkılmış meyve suları, şeker ilavesiz hoşaf ve maden suyu gibi sağlıklı içecekler tercih edilmelidir" ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.22 11:20:07
Son Düzenlenme Tarihi :





Başkan Böcek, esnafın AHİLİK Haftasını kutladı

Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB)'nin bu yıl 22.sini düzenlediği Ahilik Haftası ve Ayakkabıcılar Çarşısı Açılış Törenlerine katıldı.

Sobacılar Çarşısı içerisindeki Ahi Evran Meydanı'nda 22. Ahilik Haftası Töreni gerçekleştirildi. AESOB Başkanı Adlıhan Dere’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen törene, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in yanı sıra Vali Münir Karaloğlu, belediye başkanları ve milletvekilleri ile çok sayıda kurum-kuruluş temsilcisi katıldı.

Törende 'Ahi Babası' olarak bilinen AESOB Başkanı Adlıhan Dere, günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptı. Konuşmaların ardından AHİLİK geleneklerine göre belirlenen yılın esnaf ve çıraklarına hazırun tarafından plaket takdim edildi. Törenin ardından Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in de yer aldığı protokol üyeleri, Antalya Ayakkabıcılar Çarşısı’nın açılışını gerçekleştirdi.  


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2018.09.18 08:37:28
Son Düzenlenme Tarihi :