SON DAKİKA

logo

Toros dağlarını eteklerinden özenle kesilip kökü toprakta bırakılıyor

Antalya’da özellikle Çimi, Göktepe ve Yaylacık yaylalarında vatandaşlar topladıkları kekiklerle hem kışlık kekik ihtiyaçlarını karşılıyor hem de ev ekonomilerine katkıda bulunuyor. Yörenin en iyi kekiğinin bu yaylalarda yetiştiğini belirten vatandaşlar, topladıkları kekiği kuruttuktan sonra satışa..

Antalya’da özellikle Çimi, Göktepe ve Yaylacık yaylalarında vatandaşlar topladıkları kekiklerle hem kışlık kekik ihtiyaçlarını karşılıyor hem de ev ekonomilerine katkıda bulunuyor. Yörenin en iyi kekiğinin bu yaylalarda yetiştiğini belirten vatandaşlar, topladıkları kekiği kuruttuktan sonra satışa hazır hale getiriyor.
Göktepe Yaylası’na çıkarak kekik toplayan vatandaşlar, her yıl temmuz ve ağustos aylarında kekik topladıklarını kendi ihtiyaçlarını karşıladıklarını, bir çok vatandaşın ise bunu satarak gelir elde ettiğini söyledi. Kekik toplayan vatandaşlar, kekiği makas veya bıçakla keserek köküne zarar vermeden, gelecek yıllarda yeniden çıkmasına özen gösteriyorlar. Akseki’de vatandaşlar, yaylalardan topladıkları kekiğin bir demetini 15, bardağını ise 20 liradan satıyor.
Yaylalarda kekik toplayan Makbule Çelik, her yıl kekik zamanı Akseki’nin yüksek kesimlerine çıkarak taş kekiği topladıklarını söyledi. Yüksek rakımlı Göktepe Yaylası’nda taşların arasından çıkan kekikleri toplayarak kışın yemeklerde ve hastalıklarda içecek olarak kullandıklarını belirten Çelik, şöyle devam etti:
"Yörede kekik bitkisi bolca bulunuyor. Yöremizde yetişen kekik, diğer yörelerdekinden çok daha kalitelidir. Yaylada havanın temizliği ve rakımın yüksek oluşu kaliteyi ortaya çıkarıyor. Taş kekiği ismi gibi taşların arasında oluşur. Buranın rakımı 1800 metredir. Bazı vatandaşlar kekiğin bağını 10 liraya satıyorlar. Ama biz satmıyoruz. Kendi ihtiyaçlarımız için kullanıyoruz. Farklı yörelerden vatandaşlar gelerek bu yöreden kekik satın alıyor" diye konuştu.

“Kekik kışlık ilacımız”
Her yıl kendi ihtiyaçları için kekik topladıklarını belirten Ayşe Çelik, Akseki’nin bin 800 metre yükseklikteki Göktepe Yaylası’nda taşların arasında çıkan kekikleri toplayarak kışın yemeklerde ve hastalıklarda içecek olarak kullandıklarını söyledi. Çelik, "Bu bitki çok faydalı bir bitkidir. Şifa kaynağıdır. Topladığımız kekiklerin ihtiyacımız kadarını ayırır, diğerlerini ise satarız. Ayrıca çok güzel çayı yapılır. Kış aylarında haftanın 3 gününde kaynar suya bir parça koyup çayını yapar içeriz. Biz onun için hiçbir zaman grip olmayız. Bizim kışlık ilacımızdır. Bu yörede herkes temmuz, özellikle ağustos aylarında yaylaya çıkarak çuvallarla toplayıp hem yakınlarına gönderiyorlar hem de ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Akseki’nin bazı köylerindeki vatandaşlar da yaylalardan topladıkları kekikleri pazarda satarak geçimlerine katkı sağlıyor. Fakat bu yıl yağmurlar az olduğundan boyları küçük kalmış. İçenlere de şifa olsun” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.24 10:56:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Depremde kolunu kaybeden anne, kızıyla olan hayallerini gerçekleştirebilmek için biyonik kola kavuşmak istiyor

Asrın felaketinde sağ kolunu ve ayak parmaklarını kaybeden anne, ’hayattaki tek varlığım’ dediği kızıyla olan hayallerini gerçekleştirebilmek için 3 buçuk milyon TL olduğunu söylediği biyonik kola kavuşmak istiyor.
Hatay’ın Defne ilçesinde yaşayan 24 yaşındaki Gizem Sönmez, 6 Şubat’ta 04.17’deki depreme, kendisine siper olan 26 yaşındaki eşi Şahin ve bir buçuk yaşındaki kızı Elif ile birlikte Samandağ ilçesindeki evinde yakalandı. Kendisine siper olan eşiyle birlikte 2 gün boyunca enkaz altına kalan genç kadın, depremde sağ kolunu ve ayak parmaklarını kaybetti. Eşi vefat eden ve kızı sağ salim enkazdan çıkarılan anne, kızıyla birlikte Defne ilçesi Özbek Mahallesi’nde ailesinin desteğiyle devlet tarafından verilen konteynerde yeni bir yaşam kurdu. Kolu olmadığı için kendi işlerini yapamayan ve ayakta durmakta güçlük çeken genç kadının en büyük destekçisiyse annesi oldu. ’Hayattaki tek varlığım’ dediği kızıyla hayallerini gerçekleştirmek isteyen Sönmez, yaklaşık 3 buçuk milyon TL değerindeki biyonik kola kavuşabilmek için devlet yetkililerinden ve hayırseverlerden destek bekliyor. Sönmez’in en büyük hayalleri; kızının saçını tarayabilmek, elinden tutup parka ve okula götürebilmek.

“Deprem anında eşim bize siper oldu”
Enkazın altında eşinin kendisine siper olduğunu ifade eden Gizem Sönmez, “Deprem anında eşim bize siper oldu. Siper olduğu zamanda ev çöktü, ben yana düştüm. O esnada beni elektrik çarptı. Elektrik bu hale getirdi; kolumu ve ayak parmaklarımı. Şu an ayak parmaklarım yok. Sonrasında eşim 2 gün üstümde kaldı. Eşimi çıkaramadılar 2 gün ve vefat etti. Kızım 1 gün sonra çıkarıldı, ben de eşimle birlikte 2. günde çıkarıldım. Hastanede kolum kesildi ardından Adana’da tedavi olurken de ayak parmaklarım kesildi. En az 3-4 ay orada kaldım” dedi.

“Mersin’e gittim fiyat aldım, yaklaşık 3 milyon 500 bin TL dediler”
Mersin’de yaptığı görüşmelerde biyonik kol için gerekli olan miktarın yaklaşık 3 buçuk milyon TL olduğunu öğrendiğini ifade eden Sönmez, “Benim kolumun olmaması zoruma gidiyor. 1 tane kızım var ve 1 buçuk yaşında. Ona bakmam gerek, ben kızıma bakmak istiyorum. Biyonik elektrikli kolum olsun istiyorum. Model öneriyorlar ama hareket etmediği için benim işime yaramaz. Ben elektrikli biyonik kol istiyorum. Mersin’e gittim fiyat aldım, yaklaşık 3 milyon 500 bin TL dediler. 118 bin euro dediler. Benim de öyle bir param yok. Ben hayırseverlerden yardım istiyorum. Devletimizden yardım bekliyorum” ifadelerini kullandı.

“Kızımla hayallerim var, kızımın elini tutup parka götürmek istiyorum”
Kızıyla olan hayallerini gerçekleştirebilmek için biyonik kola ihtiyaç duyduğunu söyleyen Sönmez, “Kızımla hayallerim var; kızımın elini tutup parka götürmek istiyorum. Onunla gezmek istiyorum, saçını örmek isterim büyüdüğünde. Onunla ilgilenmek; elini tutup okula götürmek isterim. Kızım benim her şeyim, benim dayanağım. Ben kolumun olmasını kızım için istiyorum. Her şeyi kızım için istiyorum. Bana yardım edecek kişilere çok dua edeceğim” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.09 17:23:40
Son Düzenlenme Tarihi :





Ormanlar yanınca gölge alan bulamayan yılanlar yerleşim alanına indi

Cumhuriyet tarihinin en büyük yangınının yaşandığı Manavgat’ta sığınacak gölge bulamayan yılanlar havalar ısınmasıyla birlikte yerleşim yerlerine indi. Ulukapı Mahallesi’nden gelen ihbarı değerlendiren itfaiye ekipleri, merdiven boşluğunda 2 metreden uzun yılanı yakaladıktan sonra ormanlık alana b..

Cumhuriyet tarihinin en büyük yangınının yaşandığı Manavgat’ta sığınacak gölge bulamayan yılanlar havalar ısınmasıyla birlikte yerleşim yerlerine indi. Ulukapı Mahallesi’nden gelen ihbarı değerlendiren itfaiye ekipleri, merdiven boşluğunda 2 metreden uzun yılanı yakaladıktan sonra ormanlık alana bıraktı. Son günlerde sık sık yılan ihbarı geldiğini belirten yetkililer, bugüne kadar görülmeyen engerek yılanına rastlanıldığını söyleyip vatandaşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Ulukapı Mahallesi Kümeevleri Alibazlı mevkiinde Osman Yılmaz’a ait evin önünde büyük bir yılan görüldüğü ihbarı Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat Birimine bağlı kurtarma ekiplerini harekete geçirdi.
Verilen adrese gelen ekipler, yılanın en son merdiven boşluğuna girdiğinin belirlenmesi üzerine yılanı yakalamak için çalışma yaptı. Merdiven boşluğundaki yılan kısa sürede ekipler tarafından yakalanarak çuvala konurken, çevredekiler 2 metreden daha uzun olan yılanı görünce hayretlerini gizleyemedi.
Yılanı yakalayarak çuvala koyan itfaiye görevlileri yılanı ormanlık bir bölgede doğal hayatına geri bırakırken, son günlerde yılan ihbarlarının arttığı, Sarılar Mahallesi’nde Manavgat’ta bugüne kadar görülmeyen engerek yılanı ile karşılaşıldığı belirtilerek, vatandaşlardan dikkatli olmaları istendi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.13 13:23:52
Son Düzenlenme Tarihi :