SON DAKİKA

logo

Balık tutmak için evden çıkan 14 yaşındaki çocuk sokakta yürürken bulundu

Antalya’nın Serik ilçesinde balık tutmak için evden çıkan ve kendisinden 2 gün boyunca haber alınamayan 14 yaşındaki çocuk, vatandaşlar tarafından sokakta yürürken bulunup polise teslim edildi.
Edinilen bilgiye göre, Serik ilçesine bağlı Akçaalan Mahallesinde yaşayan 14 yaşındaki Yusuf Faruk C..

Antalya’nın Serik ilçesinde balık tutmak için evden çıkan ve kendisinden 2 gün boyunca haber alınamayan 14 yaşındaki çocuk, vatandaşlar tarafından sokakta yürürken bulunup polise teslim edildi.
Edinilen bilgiye göre, Serik ilçesine bağlı Akçaalan Mahallesinde yaşayan 14 yaşındaki Yusuf Faruk Cirit ailesine bisikletiyle balık tutmaya gideceğini söyleyerek ırmak kenarına gitti. Akşam olunca eve dönmeyince ailesi tarafından emniyete kayıp ilanı verildi. Ekipler kayıp çocuğun bulunması için çalışma başlattı.
Olaydan 2 gün sonrası Cirit, vatandaşlar tarafından fark edilince polise haber verildi. Polis ekipleri, 14 yaşındaki çocuğu ailesine teslim etti.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.25 12:36:04
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Landrut:

Mersin’e gelen Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, "Akdeniz’in ne kadar önemli olduğunu da gördük, Akdeniz ortak coğrafyamız, kırılgan bir ekosistem. Sizden çok şey öğrendik, Avrupalı ortaklarınızla da çalıştığınızı, birlikte iş birliği yaptığınızı öğrendik" dedi.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, beraberinde 11 Avrupa ülkesinin Ankara büyükelçisinin der yer aldığı kalabalık bir heyetle Mersin Erdemli’de bulunan ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsünü ziyaret etti. Burada Enstitü Müdürü Prof. Dr. Barış Sahiloğlu ve diğer araştırmacılardan bilgi alan Meyer-Landrut, daha sonra deniz canlıları müzesi ile sahili gezerek açıklamalarda bulundu.

"Sizden çok şey öğrendik"
Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut açıklamasında, "Ben ve Ankara’dan gelen Avrupa Birliği üyesi ülkelerin büyükelçilerini kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Bugün gerçekten deniz bilimleri enstitüsünde oldukça ilginç bir gün geçirdik. Akdeniz’in ne kadar önemli olduğunu da gördük. Akdeniz ortak coğrafyamız, kırılgan bir ekosistem. Dolayısıyla mutlaka korumamız gerekiyor ki gelecekte de yaşamımızın bir parçası olmaya devam edebilsin. Sizden çok şey öğrendik, Avrupalı ortaklarınızla da çalıştığınızı, birlikte iş birliği yaptığınızı öğrendik. Umuyoruz, bu çalışmalar ve iş birlikleri de devam eder" diye konuştu.

"Mavi ekonomiye yönelik fırsatları da kendilerine aktardık"
Ziyaret için teşekkür eden Enstitü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, "Bizim için büyük bir motivasyon, büyük bir destek oldu kendilerinin ziyaretleri. Ziyaret sırasında burada yaptıklarımızı aktarma imkanı bulduk. Bölgeyi, denizlerimizi, denizlerin üstündeki farklı baskıları, denizlerin kırılganlığını anlattık. Ama bunun yanında mavi ekonomiye yönelik fırsatları da kendilerine aktardık. Birçok Avrupa Birliği projesini kurumumuz yürütmekte. Bu çerçevede Avrupa Birliği ülkeleriyle oradaki meslektaşlarımızla bu işbirliğini nasıl artırabiliriz bunun üzerine de biraz kafa yorduk. Bu iş birliğini artırma yönünde de bir yol haritası hazırlayıp kendilerine en kısa sürede ileteceğiz. Kendileri de bunun destekleyeceklerini belirttiler" ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.05 21:07:03
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.10.05 21:17:44





Sonbaharda kapıyı çalan 5 önemli hastalık

İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Aktaş, sonbaharda sık görülen hastalıkları ve korunma yöntemlerini anlattı.
Sonbaharın gelmesiyle birlikte hava sıcaklıkları yavaş yavaş düşmeye başladı. Bununla beraber ortaya çıkan ani ısı dalgalanmaları ise eğer dikkatli olunmazsa hastalıklara yakalanma riskini oldukça artırıyor. Yapılan klinik çalışmalar bahar aylarında bazı hastalıkların daha fazla yaşandığını gösteriyor. Bunun sebebi ise genellikle başta ani ısı değişimleri olmak üzere yağmur, rüzgar ve polenler gibi faktörlerin vücut direncini düşürmesi şeklinde tanımlanıyor. Medline Adana Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Aktaş, “Bu hastalıklardan korunmak bizim elimizde. Yeter ki hazırlıklı olalım ve gerekli önlemlerimizi alalım” diye konuştu.
Doç. Dr. Aktaş, sonbaharda yakalanma riski yüksek olan 5 hastalığı şu şekilde sıraladı:
1- Üst solunum yolları hastalıkları
Mevsim geçişlerinde yaşanan ısı değişimleri üst solunum yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlıyor. Vücudun bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla beraber burun, sinüsler, farenks, larenks veya bronşlar gibi üst solunum yollarını ilgilendiren akut enfeksiyonlar yaygın hale geliyor. Bu enfeksiyonlar ise hafif ateş, öksürük, hapşırma, yorgunluk, burun tıkanıklığı gibi belirtilerle kendini gösteriyor ve genellikle bulaşıcı olduğundan etkileşimin fazla olduğu ortamlarda yakın temastan kaçınmak gerekiyor. Bunun yanı sıra bulunulan ortamı sık sık havalandırmak, C vitamini yönünden iyi beslenmek ve hava sıcaklığının değişkenliğini göz önünde bulunduracak şekilde giyinmek önem kazanıyor.

2- Alerjik rinit
Halk arasında ‘saman nezlesi’ olarak da adlandırılan mevsimsel alerjik rinit, en sık rastlanan alerjik hastalıklardan biri olarak öne çıkıyor. Bahar aylarında özellikle havada uçuşan polenler nedeniyle artış gösteren alerjik rinit, hapşırık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, burun kaşıntısı, öksürük, geniz akıntısı, koku
almada güçlük, gözlerde kaşıntı, sulanma ve kızarıklık ile kendini belli ediyor. Alerjik belirtilerin kontrolü ise birden fazla tedavi yönteminin birlikte uygulanmasıyla sağlanıyor. Korunmak için ilk ve en önemli adım alerjik rinite neden olan etkenlerden uzak durmak olurken, verilen tedavinin kısaltılmaması gerekiyor.

3- Sindirim sistemi sorunları
Mevsim geçişlerinde reflü, gastrit, peptik ülser gibi mide rahatsızlıklarında gözle görülür bir artış gözleniyor. Nedeni ise bu süreçte nem oranındaki farklılıklar, gün ışığından yararlanılan sürenin azalması ve değişen hava şartlarına vücudun tepki göstermesi oluyor. Daha önceden hafif şikâyetleri olan bireylerde alevlenmeler olabilirken, hiç şikâyeti olmayanlarda da yakınmalar başlayabiliyor. Şişkinlik, geğirme, ağza ekşi su gelmesi, bulantı, kusma ve karnın üst kısmında gece uykudan uyandırabilecek kadar şiddetli hissedilen yanma veya ağrı sık yaşanan belirtiler arasında yer alıyor. Bu sorundan kaçınmak için kızartmalar, yağlı ve baharatlı yiyecekler ile kahve türü ve gazlı içeceklerden uzak durmak gerekirken, öğün atlamayarak sık ama az yemek yemek de önem kazanıyor.

4- Ürtiker (Kurdeşen)
Araştırmalar, her dört kişiden birinin yaşamı boyunca en az bir kez ürtiker (kurdeşen) geçirdiğini gösteriyor. Ürtikere en çok bahar aylarında polenlerin artması sebep oluyor. Deriden kabarık, basmakla solan, etrafı kızarık, sınırları net ve kaşıntılı döküntüler, ürtiker sorununun işaretleri oluyor. Bu döküntüler 24 saat içinde kaybolurken, vücudun başka yerlerinde tekrar çıkıyor. Ancak bu belirtiler hastaları özellikle geceleri daha çok rahatsız ediyor ve yaşam kalitelerini düşürüyor. Ürtikerden korunmak için diğer alerjik hastalıklarda olduğu gibi alerjenlerden kaçınmak alınacak tedbirler arasında ilk sırada geliyor.

5- Depresyon
Havalardaki serinlemeyle beraber açık alanlardan kapalı alanlara geçilmesi ve metabolizmadaki değişimler bireylerde farklı tepkilere yol açabiliyor. Bunlar genellikle şiddetli yorgunluk hissi ve birtakım ruhsal değişimler olarak karşımıza çıkıyor. Bahar yorgunluğunun belirtileri ise halsizlik, yorgunluk, sürekli uyuma isteği ve geçmeyen baş ağrıları oluyor. Bu gibi değişimlerin ardından yaşanması muhtemel bir depresyondan korunmak için mümkün olduğunca doğayla baş başa olacak şekilde açık havada vakit geçirmek, düzenli spor yapmak, sağlıklı beslenmek, uyku düzenine dikkat etmek ve metabolizmanın vitamin-mineral eksikliklerini gidermek gerekiyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.05 21:09:17
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.10.05 21:13:37