SON DAKİKA

logo

Depremin yerle bir ettiği enkaz kentin tarihi eserlerinden geriye maketleri kaldı

Hatay’da yüzlerce yıldır ayakta duran ve asrın felaketinde yerle bir olan tarihi eserlerden geriye Hasan Bedibelli’nin yaptığı maketler kaldı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük Hatay’da meydana gelmişti. Asrın felaketinde kentin tarihine ışık tutan eserlerde yerle bir olmuştu. Depremin ardından vatandaşların gözleri de en çok tarihi eserleri arar oldu. Defne ilçesinde yaşayan ve pandemi sürecinde maket yapmaya merak salan 64 yaşındaki Hasan Bedibelli, Hatay’da bulunan tarihi eserlerin ahşaptan maketlerini yapmıştı. Asrın felaketinde yerle bir olan eserlerden geriye kalan Bedibelli’nin yaptığı maketler, şimdiler de bir evin bodrum katında gelecek nesillere aktarılmayı bekliyor.

“İyi ki de yapmışım çünkü gerçekleri yıkıldı”
Pandemi sürecinde maket yapmaya başladığını ifade eden Bedibelli, “Pandemi zamanında böyle şeyleri yapmaya heves ettim. Şu an Antakya’mızın nadide olan yerlerinden meclis binası, Anadolu’nun ilk camisi olan Habibi Neccar cami, Ulu Cami, St. Pierre Kilisesi gibi çok güzel eserlerin maketlerini yaptım. Bunları büyük bir keyifle ben yaptım. İyi ki de yapmışım çünkü gerçekleri yıkıldı. Bu eserler benim için çok değerli, çok büyük bir hüzün içinde çok üzülüyorum” dedi.
Bir eserin yapımının yaklaşın 5 ay sürdüğüne değinen Bedibelli, tek amacının bu eserleri gelecek nesillere aktarmak olduğunu ifade ederek, “Bu gördüğünüz eserleri hep şarkılarla türkülerle yaptım. Her bir eserim örneğin Ulu Camii’de dört buçuk beş ayımı aldı. Hadi Neccar Camisi yine bir o kadar bunları yaptım. Şu an şu an çok üzgünüm. Bunların yeri şu an kiler de olmamalı. Evin bodrumunda olmamalı. Benim yetkililerden bir isteğim var. Evet sadece bu eserlerimi koruyabilecek bir yer istiyorum. Bunun haricinde daha benim yapacağım çok değerli eserlerim var. Onları da yapacağım. Evet çok çok önemli. Zaten benim buradaki hedefim amacım bu güzel eserlerimi gelecek nesle aktarmak gelecek nesil görsün bunları. Ben nereden bilecektim ki yıkılacak ve benim eserlerim ayakta kalacak. Çok üzgünüm. Tekrar söylüyorum. Benim sadece atölyeye ihtiyacım var. Ben hiç kimsenin bir maddi beklentim yok. Ben bu yaptığım eserleri hiçbir karşılık beklemeden yapıyorum. Gelecek nesle Hatay için hem kültürel hem turizm anlamında katkı yapmak. Benim hedefim bu” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.28 16:54:03
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Phaselis’e Dokunma Hareketi Phaselis İnsiyatifi :“Geçte olsa yanlıştan geri dönülmeli”

Phaselis’e Dokunma Hareketi Phaselis İnsiyatifi yazılı bir açıklama yaptı. 
Açıklamada; “6 Şubat depreminin hemen ertesi haftasında başlayan, 1.derece sit alanı ve Beydağları Mili Parkı içerisinde yer alan Phaselis Antik Kenti’ndeki inşaat çalışmaları maalesef Kültür ve Turizm Bakanlığı eliyle devam ediyor.
Dokunulmayan en son milli parklar kalmıştı, şimdi sıra oralara geldi. Kapadokya, Uludağ ve Phaselis hedefte ve bu inşaat makinasını durduramazsak diğer milli park ve sit alanları da aynı kaderi paylaşacak.
20 Şubat’ta ağır iş makinalarıyla Alacasu Koyu’nda başlayan inşaat şimdi Bostanlık Koyu’na da sıçramış durumda. Alacasu’da beton atmak da dahil yapılan tahribata halkın verdiği tepki sonucunda Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, betonlar tamamen sökülecek ve kazık sistemiyle sadece duş ve tuvalet yapacağız demişti. 
Oysa atılan 480 metrekarelik betonun, söküleceği sözü verilmesine rağmen  270 metrekaresi üzerinde inşaat yükseliyor. Ve buna birde beton künkler üzerinden demir profillerle yapılan büfe eklendi. Yani ticari işletme söz konusu. Bütün ısrarlarımıza rağmen verili proje iptal edildikten sonra yeni proje bize verilmiyor. Bostanlık Koyu’ndaki rastgele ve hiç bir plana dayanmayan gecekondu tarzı çalışmaları da görünce bizde ellerinde bir proje olmadığı şüphesi de oluştu. Ayrıca Bostanlık Koyu’na çekilen güçlü şebeke elektiriği burada büyük bir işletme yapılacağını da düşündürtüyor.
Bakan Ersoy emir veriyor inşaat başlıyor, emir veriyor betonların bir kısmı sökülüyor. Bütün bu değişikliklerin ne müze müdürlüğünün ne koruma kurulunun ne de kazı başkanlığının dikkate alınmadan yapıldığı çok açık. Zira bu kurumların böyle ucube yapılaşmalara izin vermesi mümkün değil diye düşünüyoruz. Çünkü danıştığımız arkeologlar ve mimarlar her iki koyda da yapılanların hiçbir koruma kuralına uymadığını söylüyor. Zaten ne zaman inşaat sahasında olsak bulunması zorunlu olan arkeoloğa rastlamıyoruz. Ve bunu tutanakla da tespit ettirip suç duyurusunda bulunduk. Ayrıca, yasak olmasına rağmen çalışmaların mesai saati bitiminden sonra hatta geceleri de devam ettiğini biliyoruz. Bunların elimizde video kayıtları var ve basında yayınlamış bulunuyoruz.
Bir de çelişik davranışlarla dolu bir bakanlıkla karşı karşıyayız.
Örneğin 2014 yıkında şu an bulunduğumuz Bostanlık Koyu’nun biraz arkasına kiraladığı araziye Fettah Tamince otel yapmak istemişti. Bunun üzerine çevreciler ve bölge halkı tepki göstermiş ve Kültür ve Turizm Bakanlığı da burası 1.derece sit alanı diyerek otele izin vermemişti. Yine Bakan Ersoy’un kendisi iki yıl önce Tarım Orman Bakanlığı’nın bu koylarda yapmak istediği bir projeye sit alanında inşaat olmaz diyerek karşı çıkmıştı. Bunun görüntüleri de var ve sosyal medya hesaplarımızdan yayınladık. Şimdi ise yangından mal kaçırır gibi bayrama yetiştirme telaşıyla yürüyen bu gecekondu nitelikli inşaatları anlamakta güçlük çekiyoruz. Oysa beklerdik ki bir sorun varsa, bu koylarda tuvalet olmamasına dair,  bilim insanlarına, çevrecilere sorularak bir proje üretilsin. Günümüz  teknolojisiyle, kültürel ve doğal mirasımızın dünyada az rastlanır örneği olan Phaselis Antik Kenti’nin koruma kullanma dengesini gözeterek bir proje oluşturmak çok kolaydı. İşte bu nedenle elimizi taşın altına koyup, alanında uzman biliminsanlarının katılımıyla iki gün süren bir çalıştay gerçekleştirdik. Geç de olsa yanlıştan dönülür de bilimin sesine kulak verilir belki.
Phaselis hepimizin, tüm canlıların ve korunması gereken kültürel mirasın Phaselisi. Tam da bu nedenle kimse burayı ben yaptım oldu şeklinde kullanma hakkına sahip değildir. Yapılacak en küçük bir müdahale defalarca düşünülmeli, fikir alınmalı ve danışılmalıdır.
Alacasu ve Bostanlık Koyları’ndaki bu tahribat abidesi projelerin iptal edilmesinin mücadelesini bırakmayıp, takipçisi olacağımıza söz veriyoruz.” denildi.
* HABER MERKEZİ

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.17 15:36:22
Son Düzenlenme Tarihi :





İşte kariyerleri!

Geçtiğimiz sezon devre arasında Hollandalı iki yardımcısından Micheal Lindeman’ın vedasıyla sarsılan, ardından sezon sonunda ise diğer Hollandalı yardımcısı Alfons Groenendijk ile yollarını ayırmak durumunda kalan Nuri Şahin,yeni teknik ekibini belirledi.

Antalyaspor’un başındaki ilk teknik direktörlük kariyerinde hayranı olduğu Hollanda ekolünden yararlanan ve oyun tarzına bu ekolü yansıtan genç teknik adam, iki yardımcısının ayrılması ile birlikte ise hayranı olduğu bir başka ekol olan Portekiz ve Alman ekolüne geçiş yaptı.

Bu noktada iki yardımcısını Portekiz’den getiren Nuri Şahin, bu ekibe bir de Almanya deneyimi olan, Köln doğumlu olmasına karşın Yunan asıllı bir hoca dahil etti.

Portekizli João Tralhão ve João Salgado’nun yanı sıra Köln doğumlu Joti Stamatopoulos’u ekibine dahil eden 34 yaşındaki çalıştırıcı, atletik performans uzmanı olarak ise Süper Lig’deki bir çok teknik adamla çalışan Dolu Arslan’ı tercih etti.

Genç teknik adamın yeni ekibindeki en dikkat çekici isim ise João Tralhão oldu. Portekizli antrenör, 2002-2018 arasında Benfica’nın alt yaş kategorilerinde görev alırken, 2018-2019 arasında Monaco’da teknik direktör Thierry Henry’nin yardımcılığını yapmıştı. 42 yaşındaki futbol adamı, son olarak ülkesi takımlarından UD Vilafranquense’nin teknik direktörlüğünü üstlenmişti.

Tıpkı Nuri Şahin gibi yolu Almanya’dan geçen bir diğer yardımcısı Joti Stamatopoulos ise 1860 Munich ve Augsburg’ta scoutluk tecrübesinin yanı sıra PAOK, F.Dusseldorf ile Almanya dördüncü lig ekibi Kickers Offenbach ve FC 08 Homburg’da görev almıştı. Yunan uyruklu çalıştırıcı son olarak Almanya üçüncü lig ekibi Erzgebirge Aue’de yardımcı antrenörlük görevini yapmıştı.

Nuri Şahin’in Marcelo Martins yerine tercih ettiği performans antrenörü Dolu Arslan ise, Süper Lig’in alanında en deneyimli çalıştırıcılarından. 2019/2020 sezonunda da Antalyaspor’da çalışan antrenör, son olarak Başakşehir’de Emre Belözoğlu’nun ekibinde yer alıyordu.

Haber: Salih Özgünsür 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.03 23:15:57
Son Düzenlenme Tarihi :