SON DAKİKA

logo

İlçe başkan adayından iktidara sert tepki

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konyaaltı İlçe Başkan adayı Demet Gündüz, Konyaaltı ilçe kongre delegeleri ile bir araya geldiği kahvaltıda, iktidarın ekonomi politikasını eleştirerek, "Ülkeyi her anlamda uçuruma sürüklediler. Buna, her zamankinden daha güçlü bir şekilde dur demeliyiz" şeklinde konuştu.
CHP Genel Merkezi’nin aldığı kongre kararından sonra başlayan ilçe delege seçimleri sona ererken, İlçe başkanı adaylığı için meclis üyeliği görevinden istifa eden Demet Gündüz, Konyaaltı'nda 'değişim' ve 'yenilenme' sloganıyla ilçe başkanlığı adaylığını açıklamıştı. Kırmızı liste ile delege seçimlerine katılan Gündüz, çoğunluğu oluşturdu ve ilçe kongre delegelerini kırmızı listede toplamayı başardı. 
Yarıştığı iki adayın birleşmesine rağmen delegelerin çoğunluğunu alan Gündüz, partililerle sık sık bir araya gelmeye devam ediyor. Delege ve partililer ile kahvaltıda buluşan Başkan Adayı Gündüz, "Partimizi iktidara taşımak için bu görevi üstlenmek istiyoruz. Tüm kurumları itibarsızlaştıran, halkı yoksullukla baş başa bırakan bu zihniyeti, siyaset tarihinin tozlu raflarına göndereceğiz. Çağdaş, çalışkan, liyakat sahibi, yenilikçi ve parti değerlerine sahip çıkan kadrolar ile sesimizi Konyaaltı'ndan tüm Türkiye’ye duyuracağız" dedi.
KONYAALTI'NDA PASİF SİYASETE SON
Konyaaltı'nın CHP'nin kalesi olduğunu söyleyen Başkan Adayı Gündüz, ancak pasif siyaset yüzünden hem ülke gündemine hem de kentin sorunlarına çözüm üretilmemesini eleştirdi. 
Göreve geldiklerinde halk için mücadele eden, sorunlara sessiz kalmayan bir yönetim anlayışla yöneteceklerini ifade eden Gündüz, "Halk bizden çözüm bekliyor. Çünkü şu anda sindirilen bir toplum yaratma yoluna gidiyorlar. Buna asla izin vermeyeceğiz. Bu ülke bu halk sahipsiz değil. Halkımızın sesi olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.14 10:32:33
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Seçmen: "Dijitalleşemeye rağmen sinema salonlarına rağbet artacak"

Beykoz Üniversitesi Radyo, TV ve Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Emre Ahmet Seçmen, 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali Çukurova Film Akademisi’nde verdiği “Pelikülden Dijitale Tasarım” konulu konuşmasında, film festivallerinin önemine temas ederek, “Sinema salonlarını öldürtmezse festivaller öldürtmeyecek” dedi.
Beykoz Üniversitesi Radyo, TV ve Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Emre Ahmet Seçmen, salonların artık dolmadığını ama festivallerde halkın filmin oyuncularını, yönetmenlerini, senaristlerini görmek için salonlara geldiğini söyledi. Kurgudan sese, sesten renge, renkten bilgisayara, dijital dönemin ilklerini, editroid ve sonrasını, CGI yanlıları ve karşı olanları anlatan Seçmen, dijital dönemin analog denemelerini ve Spielberg’ten Nolan’a uzanan bir bakışı açısını izleyicilerine anlattı. Çeşitli üniversitelerin sinema bölümü öğrencilerinin katıldığı etkinlikte dünyada IMAX salonlarının arttığını, biri Adana’da olmak üzere Türkiye’de bu salonlarını bulunduğunu ifade eden Seçmen, Netflix gibi dijital platformların çoğaldığını, bu nedenle seri film üretimine geçildiğini ve kalitenin de düştüğünü kaydetti.
Bilgisayardan dijitale geçilen sektörde yapay zekaların kullanıldığına da dikkat çeken Seçmen, bir filmin senaryosunun yapay zekaya yazdırıldığını ifade etti.
Dijitalleşmeye karşılık hala eskisi gibi sinema salonlarında film izlemeyi seven halkın olduğunu vurgulayan Dr. Emre Ahmet Seçmen, “Geleneksel üretimde bazı filmleri gördükten sonra, bana göre sinema salonlarının önemi bitmeyecektir. Sinemalara kaliteli filmler gelirse eskiden olduğu gibi salonlara dönüş olacaktır” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.19 20:13:30
Son Düzenlenme Tarihi :





Depremde sisteme ’ölü’ olarak kaydedilen çocuklarının yaşadığını kanıtlamaya çalışıyorlar

Mersin’de yaşayan Abouras ailesi, Kahramanmaraş merkezli depremlerde ’ölü’ olarak sisteme girilen ortanca çocukları Bakrı’nin yaşadığını kanıtlamak için hukuk mücadelesi başlattı. Depremde Gaziantep’te bulunan evlerinin zarar görmesinden dolayı Mersin’e yerleşen aile, Hatay’da çocuklarının ölü olarak sisteme girilmesinden dolayı yetkililerden yardım bekliyor.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerde Gaziantep’te yaşayan 4 çocuk sahibi Abouras ailesi, çocuklarından biri için sıkıntı yaşıyor. Deprem sonrası ortanca çocukları Bakrı Abouras’un hiç gitmedikleri Hatay’da sisteme ’ölü’ olarak kaydedildiğini söyleyen aile, yaptıkları başvurulardan sonuç alamadı. Çocuklarının yaşadığını kanıtlamak için hukuk mücadelesi başlatan aile, yetkililerden yardım bekliyor.

"Türk adaletine güveniyorum"
Başlarından geçen olayla ilgili açıklamalarda bulunan baba Yaser Abouras, normalde Gaziantep’te yaşadıklarını ve depremden dolayı Mersin’e gelmek zorunda kaldıklarını söyledi. Bir süre sonra Gaziantep’e ikametlerini yenilemeye gittiklerini belirten Abouras, “Aile üyelerinin tamamının ikametlerini yenilemek için Gaziantep İl Göç İdaresi Müdürlüğüne gittik. Orada ortanca çocuğumuz Bakrı Abouras’un kayıtlarda ölü olarak görüldüğünü söylediler. Biz Gaziantep İl Göç İdaresi Müdürlüğüne dilekçe vererek çocuğumuzun yaşadığını söyledik. Ankara’ya da dilekçe yazdık. Oğlum sistemde Hatay’da ölü olarak görüldüğü için oraya gitmemizi söylediler. Biz de ailece oraya gittik ve çocuğumuzun ölü olmadığına dair başvuruda bulunduk. Hatta Hatay’da adliyeye de gittik. Oğlum okula kayıt olacak ama şu anda okul kaydını yapmıyorlar. Hastaneye girişini yapamıyoruz. Yaz tatili için yurt dışına gideceğiz ama kayıtlarda ölü diye gidemiyoruz. Biz Hatay’da hiç bulunmadık. Bu konuda mağduriyet yaşıyoruz. Çocuğumun başına bir şey gelse biz çok mağdur olacağız. Ben yetkililerden bir çözüm sağlanmasını bekliyorum. Türk adaletine güveniyorum” dedi.

"Gerekli hukuksal süreci başlattık"
Avukat Hibe Gökalp ise ailenin Gaziantep’te ikamet ettiğini kaydederek, "Gaziantep’te yabancılara verilen kimliklerin yenilenmesi için İl Göç İdaresi Müdürlüğüne başvuruda bulundular. 3 çocuk, anne ve baba kayıtlarını yeniledi fakat ortanca çocuk Bakrı, resmi kayıtlarda ölü olduğu için ikamet iznini yenileyemedi. Çocuk aslında hayatta ama resmi kayıtlarda ölü olarak görünüyor. Bununla ilgili aile birçok yere müracaatta bulundu, hatta hiç ilgileri olmadığı halde Hatay ilinde ölü olarak görüldüğü için aile oraya da gitti. Oradaki yetkililere ve resmi makamlara müracaat ettiler fakat bu konuda bir çözüm sağlayamadılar. Aile şu anda Mersin’de yaşamaktadır. Bakrı ölü olarak görüldüğü için resmi işlerin hiçbirini yapamıyor. Bakrı’nın hayatta olduğunu kanıtlamak için biz gerekli hukuksal süreci başlattık. Umarım en yakın zamanda kimliğine ve hüviyetine kavuşmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.17 16:16:15
Son Düzenlenme Tarihi :