Antalya ilinin teknoloji geliştirme ve inovasyon kapasitesini geliştirerek, sosyo-ekonomik gelişimine katkıda bulunmayı amaçlayan proje ile erken aşama girişimlerin ticarileşmesine yönelik hizmetler verilmesi, turizm girişimciliği ekosistemi oluşturulmasına yönelik etkinliklerin yapılması ve turizm sektörü için yenilikçi ürünlerin ortaya konulmasına yönelik eğitim, mentörlük ve kuluçka hizmetlerinin verilmesi hedefleniyor.

Antalya Bilim Üniversitesi Markantalya Yerleşkesinde bulunan kuluçka merkezi erişilebilir konumu, geniş bant internet ağı ve güzel manzarası ile de dikkat çekiyor. 

Kuluçka Merkezinde firması bulunan ilk girişimcilerden olan Hüseyin Küçü; “Patika İnsan Kaynaklarında yönetici ortağım. Patika olarak geliştirmiş olduğumuz ürünlerle Touristech’e kabul edildik. Touristech’teki, bu çalışma alanını 3 aydır aktif olarak kullanıyoruz. İmkânlar çok iyi gerçekten, park sorunu yaşamadan arabamızı park ediyoruz bunun yanında merkezi konumda olması sebebiyle müşterilerle buluşmalarımız da kolaylaşıyor. Toplantılarımızı zaman zaman buradaki toplantı odasında gerçekleştiriyoruz. Çalışma alanımızda hızlı bir şekilde çalışıp verimli bir şekilde çalışmalarımızı sürdürebiliyoruz. Ortam manzara her şey çok güzel fiziksel alanı kullanma anlamında Touristech bize çok değer kattı.” dedi.

Turizm Teknolojileri Kuluçka Merkezi’nin fiziki imkânlarının yanında proje kapsamında yürütülen mentörlük faaliyetleri ile markalaşma çalışmalarından da bahseden Küçü; “Aynı zamanda birçok yeni network kazandık, birçok yeni firma ile bir araya geldik. Projenin tüm paydaşlarının da Toursitech’e ne kadar değer verdiğini gördük. Yakın zamanda buradaki birkaç girişimle birlikte kendi ürünümüzü tanıtmak ve orada bulunmak adına TEKNOFEST’te olacağız, böyle bir kapı da bize açılmış oldu. Aynı zamanda mentörlük eğitimleri alıyoruz, çok değerli mentörler var. Bize eksiklerimizi görmek ve ürünümüzü hem ülkemiz içinde hem de yurtdışında geliştirebilmek, yatırımcı çekebilmek ve müşteri kanallarını geliştirmek bağlamında yardımcı oluyorlar. Bu çalışmaların hızlı bir meyvesini aldık. Logomuz biraz daha sembol gibiydi. Montörlerimiz bizim için bir branding (markalaşma) çalışması yaptılar, çok da keyifli oldu. Artık o yeni logomuzu kullanmaya başladık. Bir taraftan müşteriler bir taraftan hizmetler derken biz bunları atlayabiliyoruz bu tarz noktalarda çok kritik geri dönüşler oldu. Açıkçası bu manada çok istifade ediyoruz.” cümlelerini aktardı.

Kuluçka merkezinde incelemelerde bulunan BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler ise girişimcilerimi desteklemek için her türlü imkân ve olanağı sağlamaya devam edeceklerini söyledi.

Türkiye'nin Turizm Teknolojileri dikeyindeki ilk kuluçka merkezi olan TourisTech’le ilgili güncel tüm bilgilere touristech.antalya.edu.tr adresinden erişilebiliyor.

* BAKA

ANTALYA (İHA) - Antalya’nın Manavgat ilçesinde yaşayan lösemili çocuklar ve aileleri, gönüllü anneleri 3 kez kanseri yenen 2 çocuk annesi Çiçek Akçay sayesinde Ramazan Bayramını 1 gün önce kutladılar. Akçay, lösemili çocukları pamuk şekeriyle karşılarken, onlarla birlikte pasta kesip hediyeler dağıttı.   

  Manavgat'ta yaşayan ve 3 kez kanseri yenen 2 çocuk annesi Çiçek Akçay Lösemi konusunda farkındalık oluşturmak ve gönüllü anneleri olarak lösemili çocuklara moral desteği olmaya devam ediyor. 

  Ramazan ayı boyunca ‘Yoksul bir aileye dokunmak hasta bir çocuğun yanında olabilmek ibadetlerin en güzelidir’ düsturundan yola çıkarak Manavgat’ta yaşayan ve ekonomik olarak zor durumda olan kanser hastalarına yardımseverlerin destekleriyle gıda paketleri ulaştıran Çiçek Akçay, yine Manavgat’ta yaşayan Lösemili çocuklara moral hedefli bayram kutlaması düzenledi. 

  Lösemili çocuklar, gönüllü annelerinin organizasyonuyla Ramazan Bayramını bir gün önce kutlamaya başladı. Hisar Caddesinde bulunan bir kafede düzenlenen etkinliğe lösemili çocuklar aileleriyle birlikte katıldı. 

 

  “Hastane süreci mutlaka zorluydu” 

  Lösemili çocuklar ve ailelerine hitaben bir konuşma yapan Akçay, gözlerinin yaşardığı konuşmasını şöyle sürdürdü “Benim hikayem, sizlerin hikayesiyle beraber kendim olmayı başardıktan sonra aslında hayat buldu. Kendim de kanseri yenmiş olmanın verdiği onur ve gururla, gururdan kastım insan olmayı başarabilmeye gayret göstermem. Yoksa sizleri fark etmem dışında diğer insanlardan beni farklı kılan hiçbir şey yok. Hastane süreci mutlaka zorluydu. Ama evlatlarıma her dokunduğumda her tutunduğumda iyileştiğimi gördüm. Zenginiyle, orta gelirlisiyle, hastanede zorluk çeken, ulaşımda zorluk çekenlerle bir türlü derdini anlatamayan insanlarla bir araya geldiğimde tek istekleri, farkında olunup fark edilmek. Yani bizde varız” dedi. 

 

  “Teslimiyetten sonra her şey mutlaka ama mutlaka oluyor” 

  Tedavi sürecinde yaşadıklarını anlatan Akçay, “Parka gittiğimde 4 yıl önce anne-babalar ‘Çiçek hanım ne olur bize öyle bakmasınlar. Çocuğum hasta olduğu için maske takmak zorundayız. Ama bize öyle bakıyorlar ki anlatamam’ diyorlardı. Bu en büyük sıkıntılarımızdan bir tanesiydi. Allah her birimizi öyle bir sınavdan geçirdi ki, pandemi ile yüzleşirken o maskeleri herkes takmak zorunda kaldı. Görüyorum ki hiç yaşamaz denilen ama yaşamlarını sürdüren çok güzel evlatlarım ya da büyüklerim var benim. Aslında her şey inanmak ve teslimiyet. Teslimiyetten sonra her şey mutlaka ama mutlaka oluyor. Ben her farkındalıkta ne diyorum; önce inanacağız, teslim olacağız ve umut edeceğiz. Çünkü sizler umudun goncasısınız. Sizler yaşadığınız sürece, dünyada güzellikler ve iyilikler artacak” dedi. 

 

  “Ben nefes aldıkça sizlerin büyüdüğünü göreceğim” 

  Akçay konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Biz tek iyi olmayacağız, hepimiz iyiysek iyi olacağız. Birimizin iyi olması veya birimizin güzel günler görmesi gibi bir dilek olamaz. Hep birlikte iyileşeceğiz ve hep birlikte güzel günler göreceğiz. İyileşecek ve iyileştireceksiniz. Sizler iyileştikçe ben nefes alacağım. Ben nefes aldıkça sizlerin büyüdüğünü göreceğim, benim hayatıma girdiğinizde birçoğunuz daha bebektiniz. Evlatlarımın büyük bölümü bugün burada çeşitli nedenlerle yok ama hepsi çok iyi olacak. Hayatımdan hiç çıkmamanız dileğiyle sizleri çok seviyorum. Ben ne bir derneğe, ne bir siyasi bünyeye bağlı birisi olmayıp, gönüllü anneliği 2 evladıyla tadan, ama anneliğin gerçekten doğurmak mı emek etmek mi, sevmekten mi ibaret olduğunu görüp yaşayan tek insan olabilirim. Belki benden bir sürü insan vardır ama ben sizlerle olduğum için onur duyuyorum.” 

  Akçay’ın konuşmasının ardından hep birlikte kesilen pasta ve hediyeler çocukları oldukça mutlu etti. 

Mısır Çarşısı esnafıyla sabah kahvaltısında bir araya gelen Başkan Tütüncü, “Biz bugüne kadar bize oy vermeyenleri asla ayrıştırmadık. Tam tersi bağrımıza bastık. Bunun için her girdiğimiz seçimde bir öncekinden daha fazla oy almayı başardık. “ dedi. 

Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü,  Mısır Çarşısı esnafıyla buluştu. Çarşı esnafıyla sabah kahvaltısında bir araya gelen Başkan Tütüncü, esnafın istek ve taleplerini dinledi. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem milletvekili seçimlerine de değinen Başkan Tütüncü, “Bu Türkiye'nin bir seçimi değil, hepimizin bir seçimidir.”dedi. “Ben hep seçimlere kendimiz açısından bakarım.” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Tütüncü,  “Hepimizin kendimiz açısından bakmasına ihtiyaç duyduğumuz bir ortamda olduğumuzu düşünüyorum. Bu sebepten dolayı 14 Mayıs seçimlerini en güzel şekilde değerlendirmeliyiz. Elbette ki herkes kendi siyasi tercihini yapacak. Buna saygımız sonsuz. Demokrasilerde kafa sayısınca düşünce, yürek sayısınca sevgi vardır. O ya da bu partiye oy vermiş olan kardeşlerimiz arasında biz bir ayrım yapmayız. Bugüne kadar böyle bir yaklaşımımızda asla olmadı. Siyasi tercihler farklıdır, kalpler farklıdır biz herkesi seviyoruz. Hepsi Türkiye’nin partileridir. Seçimlerde demokrasinin şölen günleridir, sevinç günleridir. Bugüne kadar bize oy verenleri asla ayrıştırmadık. Tam tersi bağrımıza bastık. Bu sebepten dolayı Kepez’de ilk seçimde yüzde 34, ikinci seçimimizde yüzde 40,6 ve üçüncü seçimlerde yüzde 50,5 gibi bir oy aldık. Bunun nedeni de şu oldu. Biz bize oy vermeyenleri de bağrımıza bastık. Onları da yanımıza almaya gayret ettik. Neden bize oy vermediklerini hissetmeye çalıştık. Bunun için her girdiğimiz seçimde bir öncekinden daha fazla oy almayı başardık. “dedi.  -BLD.BSN.