SON DAKİKA

logo

İşsizlik oranı %9,7

Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 73 bin kişi azalarak 3 milyon 400 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,3 puanlık azalış ile %9,7 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde %7,8, kadınlarda %13,4 olarak tahmin edildi.
İSTİHDAM ORANI %48,2
İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 151 bin kişi artarak 31 milyon 513 bin kişi, istihdam oranı ise 0,1 puanlık artış ile %48,2 oldu. Bu oran erkeklerde %65,7 iken kadınlarda %31,1 olarak gerçekleşti.
İŞGÜCÜNE KATILMA ORANI %53,4
İşgücü 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 80 bin kişi artarak 34 milyon 914 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise değişim göstermeyerek %53,4 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde %71,2, kadınlarda ise %36,0 oldu.
GENÇ NÜFUSTA İŞSİZLİK ORANI %18,3
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki çeyreğe göre 1,2 puanlık azalış ile %18,3 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde %15,1, kadınlarda ise %24,1 olarak tahmin edildi.
İSTİHDAMIN %57,4'Ü HİZMET SEKTÖRÜNDE
Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre sanayi sektöründe 8 bin kişi azalırken, tarım sektöründe 10 bin kişi, inşaat sektöründe 28 bin kişi, hizmet sektöründe 121 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin %14,7'si tarım, %21,7'si sanayi, %6,3'ü inşaat, %57,4'ü ise hizmet sektöründe yer aldı.
HAFTALIK ORTALAMA ÇALIŞMA SÜRESİ 44,3 SAAT
İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 0,4 saat azalarak 44,3 saat olarak gerçekleşti.
ATIL İŞGÜCÜ %23,5
Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 1 puanlık artış ile %23,5 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %16,5 iken potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı %17,3 olarak tahmin edildi.
* TUİK

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.17 11:44:18
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Limonda hasat sonu, üreticide ucuz, markette pahalı

 (İHA) - Nisan ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en çok limonda yaşandığı açıklandı. Limonun başkenti olarak bilinen Mersin'in Erdemli ilçesinde sezon başında bahçede 7 lira olan limon, Nisan'da ise 3-4 lira civarında değer buldu. Bu düşüşe rağmen Türkiye genelindeki marketlerde tüketici ürünü yine 17-18 TL'den aldı.
Türkiye'nin limonda üretim merkezli Mersin Erdemli'de hasat sonuna gelindi. Hasat sonu olmasına rağmen limonun bahçeden 3-4 liraya alınıp, marketlerde yüksek fiyattan satılması dikkat çekti. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar da önceki gün üretici ile market arasındaki fiyat farkının yüzde 573,6 ile en fazla limonda görüldüğünü açıkladı.
Konuyu değerlendiren Erdemli'deki sektör temsilcilerinden, üretici ve ziraat mühendisi Aşkın Şahin, üreticilerin limonu sezonda çeşitli fiyatlarla pazara sunduğunu ancak marketlerdeki fiyatın hep yüksek kaldığına dikkat çekerek, "Bir tezat vardır ki, üretmiş olduğumuz ürün tüketiciye varıncaya kadar 6-7 katına kadar bir fiyat farkı ortaya çıkmaktadır" dedi.

"Fiyat farkından üretici de, tüketici de memnun değil"
Ürünün markete ulaşıncaya kadar elbette bir maliyetinin olduğunu ancak ürünün maliyetin kat kat üzerinde yüksek fiyatla tüketiciye sunulduğunu söyleyen Şahin, "Tabii limon üreticisiyiz, limonun elbette ki başkentinde yaşıyoruz. Bu limon kolay yetişmiyor. Bunun ilacından gübresinden, sulamasından, budamasından, bin bir meziyetle yetiştirmiş olduğumuz ürünlerin elbette ki bir maliyeti olacak. Yetiştirmiş olduğumuz bu ürünleri ise aynı zamanda sofralara gönderebilmemiz için ise bir paketleme tesissinde bunun işlenmesi için bir iş gücü ambalajlanması için, sandıklarımız, paletlerimiz, şeritlerimiz; tabii bunun tüketiciye ulaşması için elbette ki bir nakliye, lojistik destek şarttır. Bu da tüketici tarafında elbette ki bir maliyetle karşılaşmaktadır. Yalnız burada çok farklı bir tezat vardır ki, üretmiş olduğumuz ürün tüketiciye varıncaya kadar 6-7 katına kadar bir fiyat farkı ortaya çıkmaktadır. Biz üreticiler olarak bu olaydan memnun değiliz, elbette ki tüketicilerde memnun değildir. Biz sezon başında ürünlerimizi 6-7 TL'den bir kısım ürünlerimizi sattık. Biz bu ürünlerimizi sattığımızda market fiyatlarına bakıyoruz, yine 17-18 TL" ifadelerini kullandı.

"Markette fiyat hep yüksek seviyede"
Kimi zaman limon fiyatlarının 3 TL'ye kadar geri çekildiğini ancak market fiyatlarının aynı yüksek seviyede kaldığını hatırlatan Şahin, "Market fiyatlarına bakıyoruz yine 17-18 TL arasında. Bu yetiştirmiş olduğumuz ürünleri biz günübirlik zamanın şartında ihracat varsa gönderiyoruz veya iç piyasaya gönderiyoruz. Çiftçilerimizin büyük bir kısmı ise tabii kendi imkanlarıyla dalından hasat ediyorlar, kesiyorlar. Kendi imkanlarıyla soğuk havalara, Ürgüp'teki depolara kaldırıyorlar. Elbette ki bunun da bir maliyeti olacak. Birim fiyattaki bir ürünün üzerine bunları toparladığımız zaman 4-5 lira maliyet oluyor" diye konuştu.
Şahin, "Limon kolay yetişmiyor, limon üreticisine sahip çıkmamız gerekiyor. İyi ki bu memlekette Erdemli çiftçisi var, iyi ki Mersin çiftçisi var. Bizler bu ürünleri yetiştirmemiş olsaydık limonu yurt dışından acaba kaç dolara, kaç euroya alacaktık" şeklinde konuştu.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.06 16:19:50
Son Düzenlenme Tarihi :





Egzersiz yaparken 15 dakikada bir su için

Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Ballı Sava, kilo kontrolü için haftada en az 2, kilo kaybı için ise haftada en az 4 gün egzersiz yapmak gerektiğine dikkat çekerek, “Performansın en üst düzeyde olması ve vücut ısısının korunması için egzersizden 15 dakika önce ve egzersiz sırasında her 15 dakikada bir 250-500 ml su içmeliyiz. Egzersiz öncesinde metabolizmamızı hızlandırmak adına 1 fincan kahve tercih edebiliriz” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 3 milyon kişinin hareketsizlik sebebiyle hayatını kaybettiğini belirten Acıbadem Adana Ortopedia Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Ballı Sava, kilo kontrolü ve kaybı için yapılması gerekenleri anlattı.
Yaşla birlikte iskelet kaslarının azaldığına dikkat çeken Diyetisyen Sava, “Genç erişkinlerde vücut ağırlığının yüzde 40-50’sini oluşturan iskelet kasları, 75-80 yaşlarına gelindiğinde yüzde 25’lere kadar düşebiliyor. Bu nedenle egzersiz, kas kütlemizi ve kas liflerimizi korumak için önemlidir. Ayrıca düzenli egzersiz, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, kanser, depresyon, tip 2 diyabet, osteoporoz ve kemik kırıkları riskini azaltmanın yanı sıra, kırışıklıklara ve sarkmalara meydan okuyarak daha sıkı bir vücuda sahip olmamızı sağlar” diye konuştu.

“Öğün zamanları egzersiz saatlerine göre ayarlamalı”
Kilo kontrolü için haftada en az 2 gün, kilo kaybı için ise haftada en az 4 gün egzersiz yapmak gerektiğinin altını çizen Sava, hızlı kilo kayıplarının yağ kaybı ile birlikte su ve kas kaybı anlamına geleceğini ve bu nedenle hızlı kilo vermekten kaçınmak gerektiğini söyledi.
Günlük enerji alımının yüzde 10-20 azaltarak, haftada 0.5-1 kilogram olacak şekilde yavaş kilo vermeyi hedeflemek gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Sava, “Yaptığımız egzersiz türü ve şiddetinin yanı sıra, egzersiz yaparken nasıl beslendiğimiz de egzersiz performansı açısından önemlidir. Egzersiz yapanların bir günlük karbonhidrat, protein, yağ, vitamin, mineral ve su tüketimi dengeli bir şekilde olmalı, öğün zamanlarını egzersiz saatlerine göre ayarlamalılar” ifadelerini kullandı.

“Egzersizden 1-2 saat önce hafif şeyler yenmeli”
Egzersiz yapan kişilerin neyi ne zaman yemesi gerektiğine değinen Diyetisyen Sava, egzersizden en az 3-4 saat önce ana öğünü tüketmek ancak 1-2 saat öncesinde hafif bir ara öğün yapmak gerektiğini ve bu ara öğünde düşük yağlı ve glisemik indeksi düşük, kompleks karbonhidratlı besinler tercih etmek gerektiğini kaydetti.
Sava, ayrıca kuru fasulye, nohut, lahana, karnabahar gibi gaz yapıcı besinlerin egzersiz öncesi yenildiğinde rahatsızlık vereceğini ayrıca yağ oranı yüksek besinlerin ve bol baharatlı yiyeceklerin sindirimi zor olduğu için egzersiz öncesi tercih edilmemesi gerektiğini belirtti.

“Egzersiz öncesi ve sonrası tartılın”
Sporcu içeceklerinin içeriğinde basit karbonhidrat ve elektrolitler bulunması, hızlıca kana karışması, kaslara ulaşıp dayanıklılığı arttırması nedeniyle kuvvet antrenmanlarında tercih edilebileceğini belirten Diyetisyen Sava, ancak içeriğinde yüzde 10’dan fazla karbonhidrat bulunanların mide bulantısı, kramp ve fazla miktarda idrar kaybına neden olacağını dile getirdi.
Egzersizle birlikte oluşan sıvı kaybı belirtilerinin “nabzın azalması, baş dönmesi ve bitkinlik” olduğunun da altını çizen Sava, “Performansın en üst düzeyde olması ve vücut ısısının korunması için egzersizden 15 dakika önce 250-500 ml su, egzersiz sırasında her 15 dakikada bir 250-500 ml su içmeliyiz. Ayrıca egzersiz öncesi ve sonrası tartılarak sıvı kaybımızı hesaplamalı, her yarım kg kayıp için 2-3 su bardağı su içmeliyiz” şeklinde konuştu.
Alınması gereken günlük protein miktarının, toplam alınan enerjinin yüzde 12-15’ini geçmemesi gerektiği uyarısında bulunan Sava, fazla miktarda protein tüketilince idrarla aşırı su ve kalsiyum kaybederek, karaciğer ve böbreğe aşırı yük bindirerek iç organlara zarar verilebileceğini bu yüzden spor yaparken toz veya hap şeklinde protein ve aminoasit takviyesi kullanmanın gerekli olmadığını anlattı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.01 15:01:40
Son Düzenlenme Tarihi :