SON DAKİKA

logo

Falez manzarası sonrası yaptığı kaza pahalıya mal oldu

Antalya’da manzara izledikten sonra otomobiliyle dönüşe geçen şahıs, kontrolsüz kavşakta başka bir otomobille çarpıştı. Kazada takla atan araçtaki bir kişi yaralanırken, mahalle sakinleri çok sayıda kazanın olduğu kavşağa önlem alınmasını istedi.
Kaza, saat 12.00 sırasında Muratpaşa ilçesi Çağ..

Antalya’da manzara izledikten sonra otomobiliyle dönüşe geçen şahıs, kontrolsüz kavşakta başka bir otomobille çarpıştı. Kazada takla atan araçtaki bir kişi yaralanırken, mahalle sakinleri çok sayıda kazanın olduğu kavşağa önlem alınmasını istedi.
Kaza, saat 12.00 sırasında Muratpaşa ilçesi Çağlayan Mahallesi 2069 Sokak içindeki bir kavşakta meydana geldi. Bir iş için Adana’dan Antalya’ya gelen Ceyhan Saraçoğlu, falezler üzerinde manzara izledikten sonra 01 ANY 833 plakalı otomobile cuma namazı için dönüşe geçti. Saraçoğlu, kavşak sisteminden geçtiği sırada Özgen R. idaresindeki 07 DV 737 plakalı otomobille çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Özgen R.’nin otomobili takla atarak ters döndü. Kazayı görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbarla bölgeye itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Kazada yaralanan Özgen R., ambulansla yakındaki özel bir hastaneye kaldırıldı. Ceyhan Saraçoğlu ve yanındaki iki kişi kazayı yara almadan atlattı. Kazada ağır hasar alan iki otomobil, çekici yardımıyla otoparka çekildi.

"Manzara resmi çektik"
Aracının ağır hasar alması karşısında büyük üzüntü yaşayan Ceyhan Saraçoğlu, “Yolu bitirmek üzereyken bana vurdu. Biz 3 kişiydik. Adana’dan Antalya’ya bir iş için gelmiştik. Falezler üzerinden bir manzara resmi çektik, sonra camiye doğru gidiyorduk. Yavaş yavaş geçiyorduk, yolu bitirmeye yakından pat diye vurdu. Arabam ağır hasarlı” dedi.

"Önlem istedi"
Bölgede sık sık kaza yaşanmasına tepki gösteren Dilek Yavuz, “‘Dur’ işaretine olmasına rağmen araçlar duramıyorlar. Burada ortaya bir ada yapmak gerekiyor ya da rampa lazım. Geçen ay 3 kaza oldu. Sürekli kaza oluyor, tedirgin durumdayız. Çocuklarımın bile o yolu kullanmamasını istiyorum. Gelenler yabancı olduğu için ‘dur’ işaretini de görmüyor. Fark etmiyor daha doğrusu, çok kaza oluyor. Geçen evin bahçesine arabanın biri düştü. Yabancılar bu levhayı fark edemiyor. Ortaya bir ada yapılırsa herkes sırasını bilir” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.18 14:11:08
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ATSO Başkanı Bahar : “Muz seraları 10 yıl sonra susuzluk ve toprak verimsizliği ile karşı karşıya kalacak”

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Bahar, muz seralarının aşırı büyümesini eleştirdi ve 10 yıl sonra bu seralardan verim alınamayacağını belirtti.
Muz seraları konusunda uyarılarda bulunan Bahar, açıklamasında şunları söyledi : “Şeh­ri­miz­de en be­lir­gin ör­ne­ği örtü altı muz üre­ti­min­de ya­şan­mak­ta­dır. 6 yıl için­de 1,5 kat ge­niş­le­yen muz se­ra­la­rın­da ki bu plan­sız bü­yü­me, yal­nız­ca pi­ya­sa­yı değil doğal kay­nak­la­rı da teh­dit edi­yor. Ürü­nün yer altı su­la­rı­nın yanı sıra top­rak­ta­ki besin içe­ri­ği­ni de hızla tü­ket­me­si­ne karşı önlem almak için zaman da­ra­lı­yor. 10 yıl sonra su­suz­luk ve top­rak ve­rim­siz­li­ğiy­le karşı kar­şı­ya kal­ma­mak için aci­len sür­dü­rü­le­bi­lir yön­tem­le­re geç­mek ge­re­ki­yor ve bir daha bu ha­ta­lar, tek­rar edil­me­me­li­dir.”
UZMANLAR UYARDI 
Uzmanlar kontrolsüz şekilde artan muz seralarının büyük bir tehlikeyi beraberinde getirdiğine dikkat çekerken, " Muz bol su isteyen bir bitki. Yeraltı suları tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Muz, toprağı verimsizleştiriyor
Muz, suda olduğu gibi toprağı da fazlaca kullanıyor. Aşırı miktarda besin emilimi ve sürekli yeni bitkiler ekilmesi söz konusu. Topraktaki besin emilimini de hesaba katarsak, hem suyun çekilmesi, hem besin emilimi ve toprağın gittikçe verimsiz hale getirilmesi de bunun zararlarından bir tanesi. Şu anda bir şey yok herkes memnun ama 10 sene sonra aynı serada aynı ürünü alamayacakları için ya da alsalar bile verimin düşeceği, toprağın artık çoraklaşmaya başlayacağını görmek gerekiyor.” dediler.
MUZ NE KADAR SU İSTER ?
Muz ağacı aylık 120-150 mm yağış miktarına ihtiyaç duyar. Nemden dolayı çok fazla terlediği içinde toprak kurudukça sulanmalı özellikle yaz aylarında düzenli damlama yöntemi ile yarım saat arayla sulanmalıdır.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.27 16:35:33
Son Düzenlenme Tarihi :





BRAF Genel Sekreteri Güçer: “Yalanın yayılma hızı gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla”

Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) Genel Sekreteri Deniz Güçer, yalanın yayılma hızının oldukça yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu bir gerçek” dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca düzenlenen ..

Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) Genel Sekreteri Deniz Güçer, yalanın yayılma hızının oldukça yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu bir gerçek” dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca düzenlenen Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) 10. Yıllık Toplantısı ve "Uluslararası Dezenformasyon ve Dijital Medya Okuryazarlığı Çalıştayı", Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesindeki bir otelde gerçekleşti. 2 gün sürecek olan ve uluslararası medyanın da yakından takip ettiği çalıştayın açılış konuşmasını yapan BRAF Genel Sekreteri Deniz Güçer, en son 2018 yılında Romanya’da yapılan toplantı sonrası BRAF olarak pandeminin gelmesiyle etkilendiklerini ve şu anda yapılan toplantıya da büyük önem verdiklerini kaydetti.

"Dikkat ve titizlikle yaklaşıyoruz"
Dezenformasyon konusundan bahseden Deniz Güçer, sözlüklerde “bilgi çarpıtma” olarak geçen dezenformasyonun bu çağda fazlaca ön plana çıktığını, olumsuz ve yıkıcı etkileri nedeniyle de tartışılması elzem hale geldiğini vurguladı. Dezenformasyonun baş kaynağı ya da en önemli aracının medya olduğunu kaydeden Güçer, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu olarak biz sorumluluk alanımız olan görsel ve işitsel medyada dezenformasyon konusuna dikkatle ve titizlikle yaklaşıyoruz. Medya mecralarının çeşitlenmesi ve dijitalleşmesiyle birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun ve mezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu da bir gerçek. Dezenformasyon artık ülkelerin milli güvenlik meselesi haline geldi. Hatta ve hatta bunu da aşarak küresel bir güvenlik sorununa dönüştü” ifadelerine yer verdi.

“Dezenformasyonla uluslararası ortak mücadele edilmesi gerekiyor”
Yalan ve dezenformasyonun her türünü bertaraf etmek için ortak mücadele olması gerektiğinin altını çizen Güçer, şunları söyledi:
“Bunu hiç kimse ya da hiçbir kurum tek başına yapamaz. Dezenformasyonla mücadele; resmi kurumlar, teknoloji şirketleri, sivil toplum örgütleri, bilim insanları, medya kurumları ve gazetecilerin bir araya gelmesiyle ortak bir akılla ancak mümkün olabilir. Uluslararası iş birliğiyle dezenformasyonla ortak mücadele edersek kazanırız.”

“RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz”
Güçer, kişilerin dijital okuryazarlık seviyelerinin yükseltilmesi için de birlikte çalışılması gerektiğini ifade ederek, “RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz. Her birimiz sorumlu olduğumuz toplamlara yeni medya okuryazarlığı becerisini kazandırmalıyız” diye konuştu.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) Daimi Sekreteryası idari yetkilisi Alexei Nistrean ise dezenformasyonun insanlarda nefret yayılması ve şiddete neden olduğuna dikkat çekti. Ülkeler arasında yayılan bilginin milyonlarca insana ulaştığına işaret eden Nistrean, bunun davranışlara yansıdığını söyledi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.19 11:15:33
Son Düzenlenme Tarihi :