SON DAKİKA

logo

Geçmişi binlerce yıla dayanan Myra Antik Kentinde kazılar tapulu arazilere takıldı

Kültür ve Turizm Bakanlığı adına Myra-Andriake Kazıları Başkanlığını yapan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, Antalya’nın Demre ilçesinin neredeyse tamamının 4 ila 10 metre derinliğinde yaklaşık 2 kilometre çapında alanda büyük bir metrop..

Kültür ve Turizm Bakanlığı adına Myra-Andriake Kazıları Başkanlığını yapan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, Antalya’nın Demre ilçesinin neredeyse tamamının 4 ila 10 metre derinliğinde yaklaşık 2 kilometre çapında alanda büyük bir metropole ilişkin yaygın kalıntıların bulunduğunu söyledi. Çevik, “Kentte yürüttüğümüz 1 yıl süren jeofizik çalışmalarında bütün Demre’nin yer altını gözlemledik. 4 – 10 metre arasında değişen derinlikte katman katman Bizans’ı, Roma’sı bir antik kent yatıyor. Burası bir tür Pompei gibi, Myros Çayı’nın alüvyonlar altına gömülmüş ve korunarak bize kadar gelmiş. Çok iyi korunmuş. Neredeyse bin yıldır gömülü bu kalıntılar. Bütün Demre aslında antik şehir” dedi.
Demre ilçesindeki Myra Antik Kenti ve Çayağzı’ndaki Andriake kazıları devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik başkanlığında Akdeniz Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Süleyman Bulut ve Dr. Beste Tomay, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Öğr. Gör. Erhan Özkan, Dicle Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cüneyt Öz, yine Akdeniz Üniversitesi’nden doktorantlar Mehmet Şengül ve Sema Talu gibi isimlerin yer aldığı ekibin yürüttüğü kazılarda, Roma, Bizans dönemleri ve Kalkolitik Çağa kadar gidilebilen kalıntılar ve bulgular gün yüzüne çıkartılıyor. Andriake’de kazı çalışmalarına son sürat devam eden ekip, Myra Antik Kenti’ndeki 11 bin kişilik antik tiyatronun kazılarını da neredeyse bitirmiş durumda. Tarihe ışık tutan kazılarda geçmiş dönem medeniyetlerinin bölgedeki yaşam biçimleri, sosyokültürel yapıları, Sanatları, inançları ve ticaret yapılarına kadar hayatın tüm alanlarında inceleniyor.

"Kamulaştırma çalışmaları eğer yapılırsa, Myra’yı açabiliriz"
Kültür ve Turizm Bakanlığı Myra ve Andriake kazılarıları hakkında İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, bu bölgede en erken buluntunun 2 yıl önce yapılan 9,5 metre derinlikteki sondaj çalışmalarında bulunan Kalkolitik Çağ’a ait seramikler olduğunu söyledi. Antik Akdeniz’in en önemli limanlarından olan Andriake Liman merkezinde kazı ve restorasyonları bitirip Likya Uygarlıkları Müzesi’ne dönüştürdüklerini ve Myra’da tiyatro kazılarını neredeyse bitirdiklerini aktaran Çevik, “Biz kazı işimizi tamamladık. Artık Bakanlik tarafından restorasyon ihalesinin yapılmasını bekliyoruz. Bölgenin en büyük tiyatrosu. Orijinal malzemesi büyük oranda elimizde olan bir tiyatro, bir ihale yaparak bu tiyatroyu ayağa kaldırmak bizim için Myra açısından temel bir hedef oluyor. Ancak bir zorluğumuz var. Demre çok kıymetli tarım topraklarının olduğu bir yer. Büyük ölçekte seracılık yapılıyor. Antik kentin üstü tamamen seralarla dolu. Kamulaştırma çalışmaları eğer yapılırsa, biz de Myra’da bin yıllardır bize bilgi rezervi gibi paketlenmiş Myra’yı açabiliriz. Sadece tiyatro değil, diğer yapılarla beraber açmayı hayal ediyoruz. Olursa olur, olmazsa da önemli değil. 150-250 yıl sonraki meslektaşlarımız kazabilir ve o zamana bilgiyi depolamış olarak sağlam şekilde göndermiş olacağız” dedi.

“Çok iyi korunmuş”
1 yıl süren jeofizik çalışmalarda Demre’nin her bölgesinde yer altı ölçümü yaptıklarını da ifade eden Çevik, bu ilçenin 4 ila 10 metre altında her döneme ait, katman katman antik yerleşimler olduğunu söyledi. Çevik, “Bütün Demre’nin içini yer altını ölçtük. 4 – 10 metre derinlik arasında değişen şekilde zamanla üstü örtülmüş. Üstü Demre ama altında 4-10 metre değişen derinlikte katman katman antik kentler yatıyor. Kalıntılar aşağıda. Bastığınız toprağın 9,5 metre altına kadar kalıntı var. Burası bir tür Pompei gibi, tümüyle alüvyonlar altında gömülmüş ve korunarak bize kadar gelmiş. Çok iyi korunmuş. Neredeyse bin yıldır gömülü bu kalıntılar. Bütün Demre aslında antik şehir. 1,5 – 2 kilometre çapında büyük bir metropolis. Tiyatronun 11 bin kişilik olduğunu düşünürseniz, bu tiyatronun ait olduğu kentin ne ölçekte büyük bir metropol olduğunu da anlayabilirsiniz” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.08 11:35:33
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Kuraklıkla boğuşan Burdur Gölü’nde allı turnaların son dansları

Yıllardır kuraklıkla boğuşan ve suları gün geçtikçe azalan Burdur Gölü’ne ilkbaharda gelen flamingoların sayıları sonbaharın gelmesiyle iyice azaldı. Gölde kalan son birkaç flamingo, yavrularıyla birlikte besin bulmak için çabalıyor.
Tüm dünyada etkisini gösteren ve dünyayı kuraklığa sürükleyen küresele iklim değişikliğinden nasibini alan Burdur Gölü, çiftçilerin yanlış sulama yöntemleri kullanması, kaçak sondajların kurulması ve gölü besleyen derelerin üzerine barajların yapılmasıyla birlikte gün geçtikçe su kaybetmeye devam ediyor. Çekilen suların gözle görüldüğü bu günlerde gölün misafirleri allı turnaların sayısı da oldukça azalmış durumda.
İlkbahar aylarında göle gelen ve sayıları binleri bulan flamingolardan artık parmakla sayılacak kadar az kalmış durumda. Havaların soğumasıyla birlikte büyüttükleri yavruları ile birlikte sıcak bölgelere göç eden flamingolar gittikleri her yerde iklim değişikliğinden dolayı azalan sularda umduğunu bulamıyor.
Burdur Gölünde kalan son birkaç flamingo da yavruları ile birlikte besin bulabilmek için göl kıyılarını adeta arşınlayarak besin arıyor.
Öte yandan, su yüksekliğini gösteren levhada suyun çekildiği çok net belli olurken durumu gören vatandaşlar gölün eski günlerini yad ederek iç çekiyorlar.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.15 20:33:02
Son Düzenlenme Tarihi :





KALP AĞRINIZ VARSA DAHA SONRA DOKTORA GİDERİM DEMEYİN

Kalp ağrısı, kalp kasına yeteri kadar kanın ulaşamadığı durumlarda ortaya çıkan göğüs ağrısı veya göğüs bölgesinde rahatsızlık hissi olarak tanımlanıyor. Aniden ortaya çıkan ve çoğu zaman kalp krizi zannedilerek paniğe sebep olan kalp ağrısı pek çok nedenle gelişebiliyor. Kalp krizi geçiren hastalarda da görülen bu rahatsız edici ağrının görmezden gelinmemesi ve en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna gidilerek kalp kontrollerinin yapılması gerekiyor. Memorial Şişli Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Hatice Betül Erer,  "Kalp Sağlığı Haftası " kapsamında kalp ağrısı ve kalp krizi belirtileri konularında bilgi verdi.

 

Kalp, insan sağlığı ve yaşam için çok önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle kalp ağrısı çoğu zaman paniğe ve heyecana neden olmaktadır. Kalp ağrısı, istirahatte ya da efor (yürüme, merdiven çıkma, koşma) gibi durumlarda ortaya çıkabilmektedir. Efor ile oluşan göğüs bölgesinde, ağırlık hissi ve baskı hissi şeklinde hissedilen göğüs ağrısının, kalpten kaynaklanması çok yüksek ihtimaldir. Durumun ciddi olup olmadığını anlamak için ise en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

 

Kalp ağrısının birçok farklı nedeni olabiliyor


Anlık gelişen kalp krizi belirtileri arasında mide ağrısı şikayetleri de yer almaktadır.

Kalp krizinin yanı sıra, kalp damar hastalıklarının temel belirtisi arasında kalp ağrısı ve kol uyuşması bulunmaktadır. Kalp ve damar hastalıklarında görülen tipik göğüs ağrısı, göğsün ön kısmında baskı şeklinde olan bir ağrı olup, kollara ve boyna yayılabilmektedir. İstirahat sırasında da oluşabildiği gibi tipik olarak eforla gelişir. Hasta dinlendiğinde de dakikalar içerisinde azalır ve kaybolur. Yaygın damar hastalıklarında ya da kalp spazmı sırasında dakikalar içerisinde kaybolmaz ve saatlerce devam edebilir. Kalp dışı nedenlerden kaynaklı olarak da göğüs kafesi içerisinde olan sinir ve kas sistemi rahatsızlıkları, akciğer rahatsızlıklarında göğüs ağrıları olabilmekte ve günlerce devam edebilmektedir.

Kas, sinir hastalıkları ve boyun fıtıkları da aynı şekilde kol uyuşması ile bulgu vermektedir. Anlık gelişen kalp krizi belirtileri arasında mide ağrısı şikayetleri de yer almaktadır. Ağrı merkezi kalp olmasına rağmen diğer iç organlarda bu ağrı ve sızı şiddetinden dolayı kasılmalar, sıkışmalar hissedilebilmektedir.

 

 

Mutlaka uzmana başvurulmalı


Kalp damarlarının darlığı ya da spazmı ile ortaya çıkan anjina pektoriste ise egzersiz sonrasında oluşan ve 15 ila 20 dk arasında devam eden göğüste yanma, baskı ve ağrı hissi oluşturmaktadır. Daha kısa sürebileceği gibi daha uzun sürede görülebilecek bu ağrılar erken dönemde tedavi gerektirmektedir. Bu tür şikayetleri olan hastaların kalp ve damar hastalıkları uzmanına başvurması gerekir. Kalp damar hastalıkları için efor ile ortaya çıkan nefes darlığı ve tıkanma hissi, göğüste ağrı en büyük belirti olarak karşımıza çıkmaktadır. Kalp ve damar hastalıklarının tespiti için efor testleri, kalp sintigrafisi, stres eko tetkikleri yapılır. Kesin tanı için koroner anjiyografi ve bilgisayarlı koroner anjiyo uygulanmaktadır.

 

Kalp krizi belirtileri herkeste aynı şekilde ortaya çıkmıyor


Kalp krizi semptomları genellikle aniden başlar, ancak yavaş yavaş da fark edilebilir hale gelebilirler. Kalp krizi esnasında şiddetli baş dönmesi, mide bulantısı, kol, ense, ağrıları olabilir ve hastalar ritim bozukluğu ile bayılabilir. Ağrı beş dakikadan fazla sürer ve dinlenmekle düzelmez. Böyle bir durumdan şüphe duyulduğunda mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerekebilir. Kalp krizi belirtileri herkeste aynı değildir. Göğüs sıkışması veya ağrısı olmadan da ortaya çıkabilir. Özellilkle kadın hastalar, yaşlılar ve diyabet ya da kalp yetmezliği olan kişiler tipik göğüs ağrısını daha az hissedebilir ya da daha farklı atipik özellikte yakınmalar tarif edebilirler. 


Kalp krizinin 9 belirtisine dikkat!

  1. Göğüste güçlü bir sıkışma veya basınç hissi
  2. Göğüs kemiğinin arkasında bıçaklama, yanma veya baskı yapan ağrı
  3. Sol veya sağ kola, sırta, boyuna veya üst karına yayılan ağrı
  4. Omuzlara, boğaza, boyuna ve çeneye yayılabilen üst vücut ağrısı veya uyuşma 
  5. Nefes darlığı
  6. Bulantı, kusma
  7. Terleme veya soğuk terleme
  8. Solgunluk
  9. Baş dönmesi


KAYNAK: MEMORİAL İLETİŞİM


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.10 12:28:32
Son Düzenlenme Tarihi :