SON DAKİKA

logo

Dinamitle patlatılan 57. bina kağıt gibi yerle bir oldu, milyonluk dairelerden geriye enkaz kaldı

Depremin vurduğu Hatay’da dinamitle patlatma yöntemiyle yıkılan 57. binadan geriye enkaz kaldı. 15 katlı binanın yerle bir olma anıysa an be an görüntülendi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkımın yaşandığı Hatay’da hasarlı binaların yıkımı ve enkaz kaldırma çalışmaları aralıksız sürüyor. Kentte dinamitle patlatma yönteminin hayata geçirilmesiyle yıkım çalışmaları hız kazandı. Enkazın büyük çoğunluğunun kaldırıldığı Hatay’da daire fiyatlarının 2 milyon TL’nin üzerinde olduğu 15 katlı lüks site dinamitle patlatılarak yıkıldı ve geriye enkaz kaldı. Lüks sitenin kağıt gibi yerle bir olma anıysa an be an görüntülendi.
“Patlayıcı madde kullanarak toplamda 345 bin metrekare alanda yıkım gerçekleştirdik”
Dinamitle patlatma yöntemi hakkında bilgi veren Erdemli Çetin Hafriyat A.Ş. yöneticisi Nuri Çetin, “6 Şubat depreminin hemen ardından çalışmalarımız başladı. Şuan ağır hasarlı binaların yıkımlarını sürdürüyoruz. İş makinasıyla yıkılamayan yüksek katlı binaların patlayıcı madde kullanarak yıkımlarını gerçekleştiriyoruz. Bu bina 57. binamız olacak. Patlayıcı madde kullanarak toplamda 345 bin metrekare alanda yıkım gerçekleştirdik” dedi.
Yıkımlar neredeyse 10 kat hızlanıyor
Patlatıcı kullanarak yıkımların 10 kat daha hızlandığına dikkat çeken Çetin, “Bu şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Bu yöntemin iş makinasıyla yıkımdan daha pratik ve güvenli oluyor. Bu bina 10 günde iş makinasıyla yıkılacakken biz patlatma yöntemiyle 1 günde yıkımını gerçekleştiriyoruz. Çevre daha az zararlı, daha güvenli daha ekonomik olarak gerçekleşiyor. Temennimiz Hatay’ın bir an önce eski güzel günlerine dönmesi. Bize öncülük eden Hatay Valiliği yöneticilerine sonsuz teşekkürlerimi sunarım” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.09 17:27:53
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Depremde her şeyini kaybeden girişimci, soyadına layık oldu

6 Şubat depremlerinde iki katlı yemek firması enkaza dönen genç girişimci Armağan Girişken, hafif hasarlı evlerinin deposunu yemekhaneye çevirdi ve üretime başladı. Yıkılan işletmesinden bir çatal dahi kurtaramayan Girişken, dostlarının yardımıyla bugün, öğünde 6 bin kişilik yemek çıkarıp hem firmalara hem de ihtiyacı olan depremzedelere ulaştırıyor.

Hatay’da yaşayan 32 yaşındaki Armağan Girişken, işletme bölümünden mezun olduktan sonra kendi işini yapmaya karar verdi. 9 sene önce batmak üzere olan bir yemek şirketini devir alan genç girişimci, günlük yemek kapasitesini 50’lerden, 5 binlere çıkardı. Karaali Mahallesinde kendine yeni bir yer açan Girişken’in tüm alt yapısı ve birikimi 6 Şubat sabahında depremle yerle bir oldu. Harbiye yolundaki 3 katlı evleri depremi hasarsız atlatan Girişken, çevresindeki insanlara yardım ettikten 3 gün sonra işyerini kontrole geldi. Girişken, 9 yıl boyunca yaptığı tüm yatırım ve emeklerinin enkaz olduğunu gördü. Hatay Chef catering & more isimli işletmesinden bir çatal dahi kurtaramayan genç girişimci, en önemli ihtiyacın yemek olduğunu bilmesine rağmen üretim yapamadı. Girişken, birkaç gün il dışından depremin etkisinden kurtulmaya çalıştı. Doğup büyüdüğü, ekmeğini kazandığı şehirden daha fazla uzak kalamayan Girişken, hemşerilerine de yardımda bulunmak için geri döndü. İlk olarak iş yerinin enkazını kaldırmakla işe başlayan Armağan Girişken, daha sonra kentte en büyük ihtiyacının yemek olduğunu farketti ve iş yerini Harbiye Mahallesi’ndeki evinin altına kurmaya karar verdi. Arkadaşlarının desteğiyle yemek yapılacak malzemelere ulaşan Girişken, depoyu yemekhaneye çevirdi ve üretim yapmaya başladı. Enkazın altından yeniden küllerinden doğan genç girişimci bugün öğünde 2 ile 6 bin arasında yemek ve kahvaltı çıkarıyor. Girişken, bu yemekleri ihtiyacı olan depremzedelere ücretsiz, kentte alt ve üst yapı çalışmalarında faaliyet yürüten firmaların personeline ise uygun fiyatta satışını gerçekleştiriyor. Yaklaşık 5 milyon lirası enkaz olan Girişken, yeniden hayata geçirdiği işletmesi ile kentine hizmet etmenin mutluluğunu yaşıyor.

"Yerle bir oldu"
Deprem günü İstanbul’dan gece saat 02.00’da eve geldiğini anlatan Girişken, “ 04.17’de depremi yaşadık. Çok kötü bir depremle uyandık hayata. Şuan ki olduğumuz yerde kalıyorduk. Allah’a şükür az hasarlı. Zamanında yapılan doğru projenin sonucunda hayatta bıraktı bizi. Akabinde hem hayatımızı kurtardı hem işimizi. Eski fabrikamız iki katlı bir yerdi. Gittiğimizde hiçbir şey kalmamıştı. Tam anlamıyla yerle bir olmuştu” diye konuştu.

"Evimizin deposunu yemekhaneye çevirdik"
Depremde akraba ve çevredeki insanları evlerinde barındırdıklarını ifade eden Girişken,” Evdeki mevcut olan yemek, içecekleri kullandık. Yardım etmemiz gereken kişiler varsa onların hepsine yardım da bulunduk ve akabinde toparlandıktan sonra psikolojik olarak burada kalmamamız gerektiğini düşündük. Bir süre Ankara’da kaldık. O süreçte de ciddi anlamda telefonlar hiç susmadı işletmemizi açmamız için. Ardından en pratik, en hızlı şekilde, ‘ne yapabilirimin’ düşüncesine girdim. Ya Ankara’da bir işletme açacaktım ya da Antakya’da burada ekmeğimizi yiyecektik. Evimizin deposunu yemekhaneye çevirdik. İki haftada burayı organize ettik ve eski fabrikanın enkazından hiçbir şey çıkaramadık ve her şeyi yeniden tedarik ettik. Bir süreliğine çadır kentlere de hizmet verdik, Kırıkhan ve Antakya’da olmak üzere. Şu anda günlük ortalama 2 bin,2 bin 500 kişilik yemek çıkarıyoruz. Öğünde 6 bin kişiye kadar yemek çıkarabiliyoruz” dedi.
"Hayata sıfırdan başlıyorsunuz"
Bunun yanında Hatay’da faaliyette olan firmalara da yemek tedarik ettiklerini dile getiren Girişken, “ Herkese sağlıklı, lezzetli, kaliteli ve hijyenik yemek yemesi için hizmet vermeye devam ediyoruz. Çoğu zaman ihtiyaç dahilinde gerekli yardımları sağlıyoruz. Belli bir kotamız var. O kotayı doldurmadığımız sürece, bizim için hiçbir sıkıntı yok. O kota çerçevesinde günlük olarak, haftalık olarak, aylık olarak ücretsiz yemek dağıtımları yapıyoruz. Her tuğlasını tek tek inşa ettiğimiz bir tesisimizdi orası. Gayet mutlu ve zevkli bir çalışma ortamımız vardı. Tabii ki yoktan var olmak çok kötü bir şey ama hayata sıfırdan başlıyorsunuz. Ve yıkıldıktan sonra yeni bir tabir vardır. Antakya bugüne kadar 7 defa yıkıldı ve yeniden inşa edildi. Ve biz bunları dostlarımıza arkadaşlarımıza anlatırdık. Ve şimdi de biz bunu yaşadık. Bizim kısmetimizmiş, bizim kaderimizmiş. Buraya geri dönmek, zorundaydık çünkü ihtiyaç var. Bizler el atmazsak, bir yabancı burayı bir yere kadar kalkındırabilir. Ne kadar sürede toparlayabilirsek, memlekete faydamız nasıl dokunabilirse onun derdine düştük” ifadelerini kullandı.
Yaklaşık 5 milyon lirası enkaz altında kalan Girişken, evinin deposunu çevirdiği işletmesinde bugün 25 kişiye de istihdam sağlıyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.22 15:25:00
Son Düzenlenme Tarihi :





Esnaf, üzerlerine otomobil süren turiste karşı kendilerini plastik taburelerle savundu

Antalya’nın Kundu turizm bölgesinde, Cezayir asıllı turist giriş yasak olan yere otomobille girdi, esnafın üzerine aracını sürdü. Esnaf sandalyeyle kendini korumaya çalışırken, o anlar güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 3 gün önce saat 22.00 sırasında Aksu ilçesi Kundu Turizm Merkezi’nde meydana geldi. Cezayir asıllı turist ailesiyle bir saatçi dükkanına girdi ve fiyat sordu. Fiyatı yüksek bulan turist, esnaf ile tartışmaya başladı. Turist bir süre sonra araç girişine yasak olan ve beton mantarlarla kapalı bulunan yerdeki bariyerleri yıkıp iş yerlerinin önüne geldi. Drift atıp esnafın üzerine otomobili süren turist büyük tepki çekti. Kendini sandalye ile korumaya çalışan esnaf büyük korku yaşarken, diğer müşteriler de yaşananları şaşkınlıkla izledi. Esnaf sürücüyü durdurmaya çalışırken, dükkan içindeki bir müşteri ise yerinde zıplayıp sağa sola kaçarak olayları izledi. Tüm bu yaşananlar iş yerlerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Aksu İlçe Emniyet Müdürlüğü Kundu Polis Merkezi tarafından yakalanan şahsa idari işlem yapıldığı bildirildi.

"Otomobili üzerimize sürdü"
Esnaf Gökhan Buğday, yaşananları ise şöyle anlattı:
“Cezayir asıllı müşteri dükkanımıza geldi. Saatlerin fiyatını sordu ve verdiğim fiyatın yüksek olduğunu söyledi. Başka yere bakabileceğini söyledim. Sonra bize hakaret etmeye başladı. Ailesinin olduğunu ve sorun çıkarmadan gitmesini istedim. ’Siz bekleyin ben geleceğim’ dedi ve otomobiliyle girilmesi yasak olan yere dubaları yıkıp girdi. Sonra olay polise intikal etti. Şikayetçi olmadık birbirimizden. Ama yüklü miktarda cezai işlem uygulandı. Otomobili üzerimize sürdü, Alman turist bile taş attı araca. Kafası da iyi değildi muhtemelen, böyle bir olayımız oldu” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.02 14:22:41
Son Düzenlenme Tarihi :