Ak Parti Elmalı İlçe Başkanlığı’na, kendisinden başka 4 adayın daha olmasına rağmen beklenildiği ve tahmin edildiği gibi Yunus Emre Coşkun atandı, hayırlı olsun.
ATSO Başkanı: Üretici üzerindeki yük artıyor
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Nisan ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekonominin sağlıklı bir yapıda işlemesinin ana unsurlarından birisinin fiyat istikrarı olduğunu vurgulayan Başkan Çetin, ekonomik göstergelere ilişkin belirsizliği azaltacak, enflasyon beklentilerini netleştirecek güvene dayalı bir politika setinin uygulamaya konması gerektiğini dile getirdi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Nisan ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekonominin sağlıklı bir yapıda işlemesinin ana unsurlarından birisinin fiyat istikrarı olduğunu vurgulayan Başkan Çetin, ekonomik göstergelere ilişkin belirsizliği azaltacak, enflasyon beklentilerini netleştirecek güvene dayalı bir politika setinin uygulamaya konması gerektiğini dile getirdi.
Başkan Çetin açıklamasında şunları kaydetti:
“2022 Nisan ayı enflasyonu bir önceki aya göre TÜFE’de %7,25, Yİ-ÜFE’de %7,67 olarak açıklanmıştır. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında %69,97, yurt içi üretici fiyatlarında %121,82 olmuştur.
Ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artış %13,38 ile “gıda ve alkolsüz içecekler” grubunda gerçekleşmiştir. Bunu %7,43 ile “konut”, %6,96 ile “giyim ve ayakkabı” grupları izlemiştir. Yıllık bazda ise en yüksek artışların sırasıyla %105,86 ile “ulaştırma” %89,10 ile “gıda ve alkolsüz içecekler”, %77,64 ile “ev eşyası” gruplarında gerçekleştiği görüyoruz.
Nisan ayında en yüksek artış gösteren ürün %69,30 ile kuru soğan
7,25 puanlık Nisan ayı enflasyonun %48’i yani 3.47 puanı gıda, 1.05 puanı konut, 0.92 puanı da ulaştırma gruplarından kaynaklandığı görülmektedir. Bu grupların, orta ve düşük gelir düzeyindeki tüketicinin harcama sepetindeki ağırlıkları üst gelir grubuna göre çok daha yüksektir. Dolayısıyla enflasyon vergisinin yükü işletme ve hane halkı düzeyinde orta ve alt gelir grupları için çok daha ağır seyretmektedir.
Nisan 2022'de, endekste kapsanan 409 maddeden, 337 maddenin ortalama fiyatında artış gerçekleştiğini görüyoruz. Nisan ayında en yüksek artış gösteren ürün %69,30 ile kuru soğan olurken bu ürünü %45,27 ile kıvırcık ve %42,26 ile domates izlemiştir. Madde sepetindeki en fazla yıllık artış gösteren ürünlere baktığımızda pandemi sonrası talep artışının da etkisi ile “yurtiçi bir hafta ve daha fazla süreli turlar”ın %591 ile ilk sırada yer aldığını görüyoruz. Bu kalemi %343 ile patates, %267 ile patlıcan fiyatlarındaki artışlar izlemektedir.
Üretici üzerindeki maliyet baskısı artmaya devam ediyor
Yİ-ÜFE ise, 2022 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %7,67, dört aylık % 39,23 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %121,82 olmuştur.
Yİ-ÜFE ve TÜFE makasının, Nisan ayında da açılmaya devam ettiğini yani üretici üzerindeki yükün artırmaya devam ettiğini görüyoruz. Talepteki daralma nedeniyle birçok sektörde maliyet artışları fiyatlara yansıtılamamaktadır. Diğer taraftan enerji ve emtia maliyetlerindeki yüksek seyir, ABD Merkez Bankası’nın faiz artırma süreci ile doların tüm para birimlerine karşı güçlenmesi, Rusya Ukrayna savaşı gibi riskler girdi maliyetleri üzerindeki baskıyı devam ettirmektedir.
Ekonominin sağlıklı bir yapıda işlemesinin ana unsurlarından birisi fiyat istikrarıdır. İş dünyası geleceğe ilişkin beklentiler ve veriler üzerine işlerini, yatırımlarını planlamakta ve bütçesini yönetmektedir. TCMB’nin 28 Ocak’ta açıkladığı yıl sonu enflasyon tahminini 3 ay sonra %23,2’den %42,8’e çıkardığı bir ortamda bu planlamayı yapmak son derece güçtür. Dolayısıyla ekonomik göstergelere ilişkin belirsizliği azaltacak, enflasyon beklentilerini netleştirecek güvene dayalı bir politika setinin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği açıktır.
Batı Akdeniz’de lokanta ve oteller grubunda talep etkisi
Bölgemizdeki TÜFE oranı, aylık bazda %6,76, dört aylık bazda %32,49 ve yıllık bazda %73,71 olarak gerçekleşmiştir.
Bölgemizde ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre sırasıyla en yüksek artış %13,72 ile “gıda ve alkolsüz içecekler”, %9,24 ile “lokanta ve oteller” ve %7,42 ile “giyim ve ayakkabı” harcama gruplarında olmuştur. Turizmdeki canlanmanın ve sektördeki talep artışının “otel ve lokanta” grubunda fiyatları ülke geneline nazaran daha fazla yukarı çektiğini görüyoruz.
Yıllık enflasyonda ise en yüksek artış %113,92 ile “ulaştırma”, %89,23 ile “gıda ve alkolsüz içecekler” ve %77,13 ile “ev eşyası” gruplarında gerçekleşmiştir. Bölgemizde enflasyonun aylık bazda Türkiye ortalamasının altında, dört aylık ve yıllık bazda Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görülmüştür.”
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.05.05 20:30:24
Son Düzenlenme Tarihi :
Bakan Ersoy: “2030 yılında tüm turizm tesisleri Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’na sahip olacak”
Sürdürülebilir seyahat ve turizm için global standartları belirleyen ve bu standartların uygulanırlığını yöneten Global Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin (GSTC) her yıl farklı ülkede düzenlediği Sürdürülebilir Turizm Konferansı, Antalya’da başladı. Bu yıl ilk kez Türkiye’de düzenlenen ve GSTC’nin “imza etkinliği” niteliğindeki konferans, sürdürülebilir seyahat ve turizmin geliştirilmesi ve tanıtımına dahil olan tüm turizm paydaşlarını Akdeniz’in turizm cenneti olan Antalya’da buluşturdu.
"Konferans ile sürdürülebilir turizmle ilgili dünya çapında çok önemli kazanımlar elde edilecek"
Konferansın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, GSTC’nin imza etkinliği niteliğinde olan ve sürdürülebilir turizm alanında dünyanın en yetkin uzmanları ile kanaat önderlerinden oluşan konuşmacıları ve katılımcıları bir araya getiren bu önemli konferansın ilk kez Türkiye’de düzenlenmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Konferans ile sürdürülebilir turizmle ilgili dünya çapında çok önemli kazanımlar elde edileceğini ve böylece GSTC 2023 Küresel Sürdürülebilir Turizm Konferansı’nın tüm katılımcılar için değerli bir bilgi ve fikir alışverişi platformu olduğunu söyleyen Ersoy, konuşmasında Türkiye’nin COVID-19 salgını sırasında hayata geçirdiği Güvenli Turizm Sertifika Programı’na ve daha sonrasında GSTC ile imzalanan iş birliği anlaşmasına da yer verdi.
"Türkiye’nin mavi bayraklı plaj sayısı 531’e yükseldi"
Türkiye’nin bu çalışmalarla global çapta örnek teşkil ettiğini belirten Bakan Ersoy, ülkenin sürdürülebilir seyahat ve turizm konusunda yaptıklarının bununla sınırlı kalmadığını da sözlerine ekledi. Ersoy, Türkiye’nin mavi bayraklı plaj sayısının 531’e yükseldiğini, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kayıtlı 19 miras alanı bulunduğunu, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne en çok unsur kaydettiren ilk 3 ülke arasında yer aldığını ve Bisiklet Dostu Konaklama Tesisi Sertifikası kriterlerini karşılayan 42 konaklama tesisine sahip olduğunu söyledi. Bakan Ersoy, sürdürülebilirlik konusunda atılan adımlara Türk mutfağını da ekleme gayretinde olduklarını belirtti ve ayrıca Rami Kütüphanesi, İzmir Kültür Sanat Fabrikası ile Adana Müzesi’nin Biosphere sertifikasına sahip olduklarını da sözlerine ekledi.
2030 yılına kadar ülkedeki tüm turizm tesislerinin Sürdürülebilir Turizm sertifikasına sahip olacak
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Türkiye’nin Ulusal Sürdürülebilir Turizm Programı çerçevesinde 2030 yılına kadar ülkedeki tüm turizm tesislerinin Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’na sahip olacağını iletti. Bakan Ersoy, 8 Mayıs ise bin 382 işletmenin 1. Aşama Belgesi aldığını, 3. Aşama Belgesi alan işletme sayısının 202, toplam sayının bin 584 olduğunu ve program çerçevesinde yüzde 100 uygunluk belgesi almaya hak kazanan tüm tesislerin, Bakanlık ve TGA internet siteleri ile Türkiye’nin resmi turizm platformu GoTürkiye’de duyurulduğunu belirtti.
“Turizm büyümesini tehdit eden zorluklar değişmedi”
Konferansın açılışında konuşan GSTC Başkanı Luigi Cabrini ise, sektörün küresel zorluklarla mücadele etmesinden duyduğu rahatsızlığı paylaşarak, şunları söyledi:
“Turizm büyümesini tehdit eden zorluklar değişmedi. İklim değişikliğinin etkileri giderek daha görünür hale geliyor, plastik okyanus ve nehirleri kirletiyor, su kıtlığı artarken, biyoçeşitlilik azalmaya devam ediyor. Turizm, sömürüyü önleme, insana yakışır işi teşvik etme ve erişilebilirliği artırma konusunda gelişmelidir. Toplumlara yarardan çok zarar getirdiği algılanan bir turizme geri dönemeyiz ve dönmek de istemiyoruz.”
Cabrini, Türk yetkililere de şükranlarını dile getirdi ve, “Türkiye’nin turizm yetkililerine yalnızca bizi davet ettikleri için değil, aynı zamanda ulusal sürdürülebilir turizm planı geliştirmek için gösterdikleri iddialı ve ileri görüşlü taahhüt için şükranlarımızı sunuyorum" dedi.
“Antalya’ya getirmekten mutluluk duyuyoruz”
GSTC CEO’su Randy Durban ise GSTC’nin 2023 Küresel Konferansı için Türkiye’de ağırlanmaktan onur ve mutluluk duyduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, ulusal sürdürülebilir turizm programı ile cesurca hareket etti. Türkiye’de ve dünyada turizmi daha sürdürülebilir hale getirmenin zorluklarına yönelik çözümlerin paylaşılmasını teşvik etmek için küresel topluluğumuzu Antalya’ya getirmekten mutluluk duyuyoruz.”
GSTC Sürdürülebilir Turizm Konferansı’nın, kamu sektörü, oteller, tur operatörleri, şirketler, akademisyenler, kalkınma ajansları, online seyahat acenteleri ve sivil toplum kuruluşlarının dahil olduğu 45 ülkeden 300’de fazla kişinin katılımıyla düzenlenen ve 4 gün süren konferans programında, birçok eğitim, interaktif çalıştay, toplantı ve sosyal etkinlik yer aldı. Katılımcılar, konferans programı ile sürdürülebilir turizmin geliştirmesi ve tanıtımında uzmanların pratik deneyimlerinden faydalanma imkânı bulurken aynı zamanda Türkiye’nin seyahat cenneti Antalya’yı da keşfetme şansı elde etti.
GSTC sürdürülebilir turizmde küresel standartları belirliyor
Dünyanın en üst çevre ve sürdürülebilirlik platformu olan Global Sürdürülebilir Turizm Konseyi, GSTC Kriterleri olarak da bilinen seyahat ve turizm alanında sürdürülebilirlik sağlamak için oluşturulan küresel standartları düzenliyor ve güncelleyerek yönetiyor. Kâr amacı gütmeyen bağımsız kuruluş, bu kriterler ile sürdürülebilir turizme dair ortak bir anlayış oluşturmayı hedefliyor.
Kaynak : İHA