SON DAKİKA

logo

Karanlıkta göz kırpmayacaksınız

Kendisine ve belediye çalışanlarına yönelik itibar suikastı yapıldığını dile getiren Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, “Karanlıkta göz kırpıyorsunuz. Kalabalıkta kabadayılık yapıyorsunuz. Karanlıkta göz kırpmayacaksınız. Elinizde suçluluğuma dahilbelge varsa savcılığa beni şikâyet edin. Bugüne kadar sustum. Bugünden sonra bize nasıl davranılıyorsa aynı şekilde cevap hakkımızı kullanacağız” dedi.

Konyaaltı Belediyesi’nin Eylül Ayı Olağan Meclis Toplantısı Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen başkanlığında Beydağları Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Başkan Esen, meclis konuşmasında bazı haber sitesi adı altında yayın yapan kişilerin kendisine ve belediye çalışanlarına yönelik itibar suikastı yaptığını belirterek, duruma sert bir dille tepki gösterdi.

HER BİRİNİN BEDELİ 20 BİN LİRA

Seçildikleri dört buçuk yıldan beri şeffaf, hesap verir şekilde görevlerini yaptıklarını dile getiren Başkan Esen, “Ben siyasetçilerin eleştirilmesinin doğal olduğunu düşünenlerdenim. Bu nedenle bu itibar suikastına, iftira ve çamur kampanyasına bugüne kadar ses çıkarmadım. Ama biz sessiz kaldıkça yapılan iftiralar, atılan çamurlar ve çirkeflikler maalesef daha fazla dolaşmaya başladı. Kendisini gazeteci olarak ilan eden, gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi olmayan, hiçbir gazetecilik ahlaki ilkesine, etik değerine bağlı olmayan şahıs belediyemizle ilgili, benimle ilgili ve arkadaşlarımla ilgili tamamen asılsız iftira ve çamur kampanyasına başlamış. Her bir paylaşımı bir hafta 10 gün süre ile sponsorlanarak yayınlanmakta. Her bir sponsorlamanın bugünkü bedeli yaklaşık 20 bin lira. Kaynağını açıklayamayacağı sponsorlama bedelleriyle yaptığı bu kampanyayı şiddetle reddediyorum” dedi.

RUHSATLAR DENETİMDEN GEÇTİ

Liman bölgesinde yapılan bir inşaat ile ilgili de hakkında yazılan yazıya cevap verenBaşkan Esen, “Liman Mahallesi’nde yapılan inşaatın bulunduğu alanın imar planı 1991 yılında yapılmıştır. 1991 yılından bugüne kadar da hiçbir plan değişikliği olmamıştır. Belediyemize yaptığı başvuruda, 91 yılında buralara kat serbestliği hakkı verilmiş. Belediyeye ilgili firma başvurmuş ve inşaat ruhsatı almak istemiş. Yaptıkları başvuru 30 katlı bir bina yapmak için. Biz bunu reddettik. 25 katlı bir ruhsat için başvuruldu. Bu da kabul görmedi. 16 artı giriş katlı bir ruhsat başvurusunda bulunuldu ve bu ruhsat başvurusu onaylandı. Peki diyeceksiniz ki; Neden onaylandı. Belediyenin ‘Benim canım istemiyor ruhsat vermeyeceğim’ ya da ‘Benim canım istiyor ruhsat vereceğim’ gibi bir hakkı yoktur. Belediye bir kamu kurumudur ve yaptığı işler idari işlerdir. Benim ile ilgili arkadaşlarımla ilgili pek çok şey çıkardılar. Ruhsatların hepsi denetimden geçti. Herhangi bir çamur atamazlar. Bakın size çok net söyleyeyim ben bu göreve nasıl geldiysem alnımın akıyla da öyle bırakacağım. Ama birilerinin kurbanı olarak değil, makul süre dediğim; iki dönemin sonunda” şeklinde konuştu.

AĞZINIZDAKİ BAKLAYI ÇIKARIN

Liman Mahallesi’ndeki inşaatla ilgili ortaya atılan tüm iftiraların altının boş çıkması üzerine başka bir asılsız konuya yönelen şahsa yönelik konuşan Başkan Esen sözlerine şöyle devam etti:

“Buranın sahipleriFetöcüymüş. Ondan sonra bu Fetöcü olan adamlar, içlerinden bir tanesi o bana sorduğu isimde Korkuteliliymiş ve Şevket de Korkuteliliymiş. O beni tanıştırmış. Böylece üçgen kurulmuş. Benim etnik kökenime kadar girdiler. Bunun siyasetteki adı faşizmdir. Etnik kökenimi yazılarına, siyasetlerine konu edenlere, ‘Çıkarın ağzınızdaki baklayı, aslında ne demek istiyorsunuz’ diyorum. Çerkes bir anne ve babanın Türk evladı olarak doğdum. Kırmızı şeritli İstiklal madalyası sahibi bir dedenin torunuyum. Ve Kahramanmaraş Kuvayı Milliye Komutanının kuzenidir benim dedem. Kime ne iftira atacağınıza dikkat edin. Kurgu şu; o Fetöcüyle Başkan Yardımcımız Şevket Korkut, Korkuteli’nde beni tanıştırmış. E o zaman söyleyin devam edin. Yok devamı, bu kadar. Pensilvanya’dan Esen Rüzgâr adıyla haber yapmışlar. Sevsinler sizin mecazı mürsellerinizi, Sevsinler sizin edebiyat bilginizi, sevsinler beyninizi. Hangi rüzgârmış Pensilvanya’da nesen? Çıkın kardeşim söyleyin. Ne yapalım o şahsa 20 bin lira verelim, haberleri sponsorlasın, altına da üç beş tane trol coşku mu versin. Bu arkadaşla alakalı ufak bir araştırma yaptım. Pat önüme kripto para çıktı. Bu kadar söyleyeyim. Sorulacak bunların hepsi. Önce sen kripto para işini açıkla, ondan sonra başkalarından aldığın 20 bin lirayla Semih’e, Şevket’e, imar müdürüne, başkan yardımcısına çamur atmaya çalış. Bundan sonra öyle karanlıkta kabadayılık yok. Karanlıkta göz kırpmak da yok. Kim göz kırpacaksa çıkacak karşımıza mertçe yapacak. Kimseye 20 bin lira verip de bana çamur attırmak da yok. Buradan kamuoyuna tüm Konyaaltı halkına sesleniyorum; Ben öncelikle kendimi, sonra ailemi, sonra partimi ve bana oy veren insanların hiçbirini canım pahasına yüzlerini önlerine eğdirmem. Buradan sesleniyorum: İtibar suikastı yapmaya çalışanlar, çamur atmaya çalışanlar, iftira atmaya çalışanlar varsa elinizde bir belge kağıt savcılığa teslim edin. Algı yaratmaya çalışmayın. Neyiniz varsa gelin, bekliyorum.”Gündem dışı konuşmaların ardından meclis gündem maddeleri ele alındı. *Kaynak: Konyaaltı Belediyesi Bülten

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.02 17:58:36
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap







Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.15 18:11:49
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya Milletvekili Coşar: “Yurt ve ev bulamayan öğrenciler tarikat yurtlarına mahkum edilecekler”

CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, Antalya’daki konut krizine dair açıklamalarda bulundu.
Satılık ve kiralık konutta en çok fiyat artışının yaşandığı illerin başında yer alan Antalya’da son iki yılda artışın yüzde dört yüze yaklaşmasının Antalya’nın yerli halkı ve şehre gelen memur, çalışan ve öğrenciler için katlanılamaz bir durum halini aldığını belirten Coşar, “Hans’ın ev aldığı, Hasan’ın kiralık ev bulamadığı günlerdeyiz, ekonomik krizin yanında AKP’nin yabancılara vatandaşlık hakkı tanıyan plansız programsız konut satma sevdası bizi bu günlere getirmiştir.” dedi.
CHP’li Coşar açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı; “Antalya hem üniversite hem de kamu kurumlarının yoğun olduğu bir ildir. Ancak öğrenci ve memurlar, kira fiyatlarının yüksekliği ve konut arzının azlığı nedeniyle kiralık daire bulmakta güçlük çekiyor. Bazı öğrenci ve memurlar, kalabalık evlerde ya da eski ve bakımsız evlerde yaşamak zorunda kalıyor.
Memurların tayin dönemindeyiz, birçok memur için ekonomik nedenlerle artık Antalya sürgün yerine döndü diyebiliriz. Birkaç yıl önce memurların tercih ettiği Muratpaşa’daki mahallelerde bugün kiralar bir memurun karşılayabileceği düzeyin çok üzerindedir. İnsani şartlarda oturulması mümkün bir konutta kalmak için en az 15000 TL’yi gözden çıkartmak zorundadır. Saray yönetimi memurun maaşını kendi maaşları gibi yüksek sanıyor, Kiracının da, ev sahibinin de mutlu olmadığı bu düzenin adı AKP’nin ekonomi politik dünyasıdır.”   dedi.
YURT VE EV BULAMAYAN ÖĞRENCİLERİ, TARİKAT YURTLARINA MAHKUM EDECEKLER
Çoşar , “Üniversite öğrencileri için de durum aynı hem mevcut hem de yeni gelen öğrenciler için barınma krizi yıllardır yaşanıyor. KYK yurtlarının yetersizliği, özel yurtların pahalılığı nedeniyle ev tutmak zorunda kalan öğrenciler ve velileri içinde durum katlanılamaz hal aldı. Öğrencilerin barınma krizi öğrencileri cemaat-tarikat yurtlarına mahkûm eder, tarikat yurt ve evlerinde kalan gençlerimizin ise yaşadığı baskı ise hepimizin bildiği bir başka acı gerçektir. İlan sitelerine bakıldığında kiralık oda ve ev arkadaşı ilanlarında artış var. Ev arkadaşlığı durumu yalnız üniversite öğrencileri ve bekar çalışanlar arasında değil, artık geçinemeyen emekliler, çalışan aileler arasında da sıkça görülmeye başlanıyor. Sarayın ben ekonomistim diyen zihniyeti ile ekonomik kriz, sosyal krize evrilmiştir.
KONUT KRİZİNİN ÇÖZÜMÜ SOSYAL KONUT YAPIMI
Antalya ve ülkemizde konut krizinin çözümü kamu kaynaklarının itibara ve yandaşa değil, halka harcanması ile çözülür. Konut krizi için yapılması gerekenler bellidir; yeni arsa üretilip kooperatifçilik teşvik edilmeli, yabancıya konut satışı kısıtlaması getirilmeli, ev ve konut alımı yatırım aracı olmaktan çıkartılmalı ve en önemlisi TOKİ, yerel yönetimlerle birlikte zaman kaybetmeden dar gelirli ve orta gelirli vatandaşlarımız için ucuz ve ödeme kolaylığı olan yaşanabilir sosyal konut üretimi yapmalıdır, gerekirse bu konut inşaatları desteklenmelidir. Ancak AKP hükümeti bunlara dair bir adım dahi atmıyor, kira artışına yasal sınırlama getirmek gibi günlük ve kısa vade çözümlerine sarılıyor.”

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.22 14:08:17
Son Düzenlenme Tarihi :