SON DAKİKA

logo

Antalya’da iki araç kafa kafaya çarpıştı: 1 ölü, 6 yaralı

ANTALYA (İHA) – Antalya’nın Akseki ilçesinde hafif ticari araç ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybetti, 6 kişi de yaralandı.
Kaza, Akseki-Seydişehir karayolu Akçeşme mevkii yakınlarında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Ömer Ünalan yönetiminde..

ANTALYA (İHA) – Antalya’nın Akseki ilçesinde hafif ticari araç ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybetti, 6 kişi de yaralandı.
Kaza, Akseki-Seydişehir karayolu Akçeşme mevkii yakınlarında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Ömer Ünalan yönetimindeki 42 NA 480 plakalı hafif ticari araç ile sürücüsü belirlenemeyen 61 AT 532 plakalı otomobil kafa kafaya çarpıştı. İhbarın ardından olay yerine polis, sağlık ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Akseki İtfaiye Birimi ekipleri sevk edildi. Kazada aracın içinde sıkışan Ömer Ünalan, itfaiye ekipleri tarafından sıkıştığı yerden çıkarıldı. Sağlık ekipleri sürücünün hayatını kaybettiğini belirledi. Kazada aynı araç içerisinde bulunan Muhsin Ünalan, Ömer Karabulut ve otomobilde bulunan Buse Kölgeli, Derya Kölgeli, Fatih Kölgeli ve ismi öğrenilemeyen bir kişi de yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla Akseki Devlet Hastanesine sevk edildi. Ünalan’ın cenazesi de olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından aynı hastanenin morguna kaldırıldı.
Polis ekiplerinin olayla ilgili incelemesi devam ediyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.04 19:24:54
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Ak Parti İl Başkanı Taş : Kişiler değişse de asırlardır süregelen oyunların farkındayız

Ak Parti İl Başikanı Ethem Taş, yaptığı yazılı açıklamada, "17 Eylül karanlık gecesinin 60’ıncı yılında, surda bir gedik açarak nesillere yol veren, daha demokratik ve özgür bir ülkede yaşayabilmemiz için canlarını feda eden Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan başta olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyoruz" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde toplumsal ve siyasi unsurlarıyla birlikte ilk darbe 27 Mayıs 1960 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu dönem, Türkiye’de darbelerin başlangıcı olarak tarihin tozlu sayfalarında yerini almıştır. 27 Mayıs Askeri Darbesi ile birlikte Anadolu’nun yetiştirdiği çok sayıda vatan evladı yine vatanı için bedel ödemek durumunda bırakılmıştır. 

Her bir vatandaşımızın gönlünde yer edinen, hamuru vatan sevgisi ile yoğrulmuş milletin evlatları hukukun vesayet altına alındığı dönemlerde işkenceler görmüş, idam sehpalarında şehit edilmiştir. Darbelerle birlikte meydana gelen vesayet hegemonyası hem bu ülkenin geleceğini hem de milletimizin demokrasi, ekonomi, moral ve motivasyonunu öğütmüştür

1950 yılında iktidara gelen Adnan Menderes ve yol arkadaşları, milletimizin milli ve manevi değerlerini Anadolu coğrafyasından silmeye çalışan CHP iktidarının antidemokratik uygulamalarını rafa kaldırmış, Türkiye’ye çağ atlatmış, milletin milli, manevi değerlerini iadei itibar etmişlerdir. Tek parti rejiminin ülkemize yaşattığı en büyük zulüm olan Türkçe Ezanı özüne döndürerek, Anadolu’nun Ezan-ı Muhammedi’ye olan özlemini gidermişlerdir.

Takvimler 27 Mayıs 1960’ı gösterdiğinde, milli iradenin yüksek teveccühü ile dönemin tek parti zihniyetini geride bırakarak iktidara gelen Demokrat Parti, darbeci, vesayetçi zihniyet tarafından “alaşağı edilmiştir”.

1961 Eylül’ünde ise Adnan Menderes ve arkadaşları Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ile Maliye Bakanı Hasan Polatkan mizansen yargılamalar sonucu idam sehpasına çıkarılmış, aileleriyle helalleşmelerine dahi izin verilmeyen milletin evlatları, idam sehpasında bile Milletimizin saadetini düşünerek hayata veda etmişlerdir.

 27 Mayıs’ta başlayan darbeler 12 Eylül, 12 Mart, 28 Şubat ile devam etmiş ve milletimize büyük zararlar vermiştir. Yalnızca milletin evlatları değil bilakis demokrasi ve milli iradeye olan inançlarıyla Türk Milleti karanlığa gömülmek istenmiştir. 27 Mayıs E-Muhtırası, 15 Temmuz Darbe Girişimi ile uyandırılmaya çalışılan bu karanlık odaklar, Aziz Milletimizin 15 Temmuz Gecesi gösterdiği kararlılık ile sekteye uğratılmış ve ilelebet engellenmiştir. Türkiye’de darbeler tarihi bir daha açılmamak üzere 16 Temmuz sabahı itibariyle kapanmıştır. Sahneye koyulmak istenilen oyunlara, Türkiye’ye diz çöktürmek istenen her eyleme karşı milletine ve hizmete sevdalı kadrolar ile Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye, demokrasi düşmanlarına en büyük dersi vermiştir.

Kişiler değişse de asırlardır süregelen oyunların farkında olan bizler halkımız ile birlikte Hak mücadelemizi sürdürmeye, ülkemizi her çeşit saldırıya karşı müdafaa etmeye devam edeceğiz.

 17 Eylül karanlık gecesinin 60’ıncı yılında, surda bir gedik açarak nesillere yol veren, daha demokratik ve özgür bir ülkede yaşayabilmemiz için canlarını feda eden Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan başta olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.

Demokrasimize ve irademize düşman olan şer odaklarını hiçbir zaman unutmayacağız.




Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.09.17 10:49:24
Son Düzenlenme Tarihi :





Kök hücre tedavisi bu 6 eklem rahatsızlığına iyi geliyor

Kök hücre tedavisi son dönemlerde özellikle ortopedi ve travmatoloji alanında yaygın olarak kullanılan işlemler arasında yer alıyor. 
Bu tedavide vücudun kendi hücreleriyle iyileşme sağlanıyor. Kemik iliğinden ya da yağ dokusundan elde edilen kök hücre, anestezi gerektirmeyen yarım saatlik bir işlemle eklem rahatsızlıklarında kullanılıyor ve hastaya önemli konfor sağlıyor. 
Memorial Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Op. Dr. Murat Baloğlu, kök hücre tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Pek çok hastalıkta ilk başvurulan yöntem oluyor
Kök hücre yaygın olarak pek çok durumda kullanılmaktadır. Ortopedi ve travmatoloji alanında özellikle erken dönem kireçlenmeler, kıkırdak hasarları ya da kısmen çapraz bağ yaralanmalarında kök hücre uygulamasına başvurulmaktadır. Ayrıca menisküs yırtıkları, omuzdaki özellikle rotator kuf yırtıkları, yine omuzdaki tendon yaralanmaları ve ayak bilek eklem rahatsızlıklarında çok yaygın olarak kök hücre tedavisi uygulanmaktadır. Kök hücrenin tercih edilmesinin başlıca nedeni kısa süren ameliyatsız bir yöntem olmasıdır. Bu sayede hasta kısa sürede normal yaşantısına döner.
Bazı hastalıklarda ameliyata alternatif olarak uygulanıyor
Kök hücrenin hangi hastalığa ve hangi hasta grubuna uygulanması gerektiğine doğru şekilde karar verilmesi çok önemlidir. Kök hücrenin uygulandığı alanlar şu şekilder:
* Diz ekleminde erken dönem kireçlenmelerde uygulanabilir.
* Kısmi ön çapraz bağ yaralanmalarında fayda sağlamaktadır.
* Parsiyel menisküs yırtıklarında çok yaygın ve etkili bir tedavidir. Bu rahatsızlıklarda ameliyatın alternatifi ya da ameliyat olamayacak hastalara sunulacak bir tedavi metodudur.
* Omuzda lif yırtıklarında neredeyse çok yaygın olarak kullanılan kök hücre tedavisi diğer hastalıklarda koruyucu olarak da tercih edilir.
* Ayak bileğinde özellikle avasküler nekroz diye adlandırılan kıkırdak yaralanmalarında erken dönemde kök hücre uygulanırsa hastalık tamamen tedavi edilebilir.
* Kas yırtıklarında da kök hücreye başvurulur ancak genellikle PRP ya da ACP uygulaması yapılır.  
Tek dozda iyileşme sağlanabiliyor
Kök hücre birkaç kez uygulanabilir ama genelde tek dozda elde edilen iyileşme yüzde 50’nin üzerinde olmaktadır. Ek tedavi ve rehabilitasyon ile tam iyileşme çoğunlukla sağlanabilmektedir.
Lokal anestezi altında steril ortam hazırlandıktan sonra göbekten kabaca 50 – 60 cc arasında bir yağ dokusu alınır. Bu doku santifürüj işleminden geçirilir. Alınan dokuya göre değişmekle birlikte, ortalama 8-9 cc’lik bir hücre elde edilir. Kök hücre işleminden sonrası buz uygulaması yapılır. Tüm işlem yaklaşık yarım saat sürmektedir.  
Kök hücre tedavisinden sonra bunlara dikkat edin
- Kök hücre tedavisinden 2-3 gün öncesinde alkol alınmamalı, sigara kullanılıyorsa azaltılmalıdır. Bu sayede elde edilen hücrelerin sayısının artırılması amaçlanır.
- Kök hücre tedavisi yapıldığı gün ve takip eden 3 gün içerisinde antiinflamatuar ilaçlar içilmemelidir. Hasta uygulama yapıldığı gün dinlenmeli ve sadece kişisel ihtiyaçlarını karşılamak için hareket etmelidir.
- Eğer mümkünse  2-3 gün evde dinlenme önerilmelidir.
- Eğer kök hücre göbek yağ dokusundan alındıysa hasta kabız olmamalı ya da ıkınmayı gerektirecek aktiviteler yapılmamalıdır. 
- 3 gün sonrasında hasta iş yapmamak koşuluyla normal yaşantısına devam edebilir.
- İşlemin bir hafta ve 3 hafta sonrasında doktor kontrolü ihmal edilmemelidir.
Ne kadar erken yapılırsa o kadar çok hücre elde ediliyor
Kök hücre özellikle 18- 20 yaşından sonra her yaş grubuna yapılabilir. Buradaki en önemli nokta hangi hastalığa ve hangi evrede yapıldığıdır. Yaş arttıkça elde edilen hücrelerin miktarı da azalır. Bu yüzden erken dönemde ve genç hastaya yapılırsa tedavinin etkinliği artar. Ayrıca hasta seçimi ve doğru yöntem dışında kök hücre uygulaması yapılırken kullanılan malzemeler de önem taşır. Her preparat ile aynı sonuç alınmaz. Malzemenin kalitesi elde edilen hücre miktarını ve dokunun da kalitesini etkiler. Bu nedenle tam donanımlı merkezlerde bu konuda deneyimli uzmanlar tarafından yapılması kök hücre tedavisinde altın kuraldır.
* Memorial Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.21 13:00:39
Son Düzenlenme Tarihi :