SON DAKİKA

logo

19 kilo 745 gram skunk maddesi ele geçirildi

Antalya’nın Kaş ilçesinde jandarma ekipleri tarafından 19 kilo 745 gram skunk maddesi ele geçirildi.
Antalya İl Jandarma Komutanlığı KOM Şube Müdürlüğü ve Kaş İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından şüpheli bir şahsın Kaş İlçesinde kiralamış olduğu seralarda uyuşturucu madde elde edip pi..

Antalya’nın Kaş ilçesinde jandarma ekipleri tarafından 19 kilo 745 gram skunk maddesi ele geçirildi.
Antalya İl Jandarma Komutanlığı KOM Şube Müdürlüğü ve Kaş İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından şüpheli bir şahsın Kaş İlçesinde kiralamış olduğu seralarda uyuşturucu madde elde edip piyasaya süreceği tespit edildi.
Şüpheli şahsın ikameti ve eklentilerinde yapılan aramada; 19 kilo 745 gram skunk maddesi ele geçirildi. Şahıs yakalanarak gözaltına alındı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.05 14:58:57
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Karavanı atölyeye dönüştürdüler, ürettikleri ürünleri satarak dünyayı geziyorlar

(İHA) - Antalya'da yaşayan Esra ve Ömer Aydoğan çiftinin 15 yıldır hayalini kurdukları dünya turu planı, atölyeye dönüştürdükleri karavanla gerçeğe dönüştü. Antalya'dan yola çıkan çift, karavanda ürettikleri deri ürünleri pazaryerlerinde satarak dünyayı gezecek ve Türk kültürünü tanıtacak. 
 
  Antalya’da yaşayan Esra ve Ömer Aydoğan çifti, 15 yıl önce dünyayı gezmek için hayal kurmaya başladı. Bunun için bir süre önce karavan satın alan Aydoğan çifti, satın aldıkları karavanı hem ev hem de atölye olarak kullanacak şekilde tasarladı. Dünyayı gezmek için 10 gün önce yola Antalya’dan yola çıkan çift, Ege Bölgesindeki illeri gezerek Kastamonu’ya ulaştı. Aydoğan çifti, atölyeye çevirdikleri karavanda deri, taş ve çelikten ürettikleri takı ürünlerini pazaryerlerinde açtıkları tezgahta satışa sunuyor. Satışını yaptıkları deri ve takı ürünlerinden elde ettikleri gelir ile Karadeniz Bölgesi'ndeki illeri gezecek olan çift, daha sonra Gürcistan’a gidecek. Gürcistan’da bir süre deri üzerine eğitim almayı planlayan çift, daha sonra dünyayı gezmek için kendilerine rota belirleyecek. Kastamonu’da birkaç gün konaklayan Aydoğan çifti, şehrin tarihi ve kültürel yerlerini gezerek şehirden ayrıldı.   
 
  “Deri sanatını geliştirerek el işçiliğiyle yaptığımız ürünlerle dünyayı gezmeyi planlıyoruz” 
  El işçiliğiyle yaptıkları ürünleri pazaryerlerinde satarak dünyayı gezmeyi ve planladıklarını söyleyen Ömer Aydoğan, “28 yıllık devlet memurluğu hayatını bitirerek emekliliğe ayrıldım. Yaklaşık 15 yıldır hayalimiz olan dünya turuna karavanla başlamış bulunmaktayız. Dünya hayalimiz sürekli vardı, dünyayı gezmek istiyorduk ama sadece gezmekle kalmasın istedik. Gezdiklerimizi ve gördüklerimizi kendimize saklamayalım, gezerken kendi kültürümüzü yansıtalım istedik. Gerekirse de halk ile iletişim içerisinde olup gittiğimiz toplumların kültürlerinden de yararlanalım istedik. Bununla ilgili ne yapabiliriz ve geziyi nasıl anlamlandırabiliriz diye değişik fikirler üzerinden çalışırken deri sanatıyla tanıştık. Deri sanatını geliştirerek yaptığımız ürünlerle dünyayı gezmeyi ve gezimizi de bu şekilde finanse etmeyi planladık. Tamamen kendi ürettiğimiz el işçiliği derilerle yerel halk ile iletişim içerisinde olup, satış ve hediyeleşme yaparak gerekli kültür aktarımını sağlamak düşüncesiyle Antalya’dan dünyayı geçmek üzere eşim ile birlikte yola çıktık. Ege sahillerinden bulunduğumuz Kastamonu’ya kadar geldik. Buradan da yine Karadeniz sahili üzerinden Samsun, Ordu, Trabzon, Rize, Artvin’den yurtdışına doğru devam etmeyi düşünüyoruz. İlk olarak Gürcistan’a gideceğiz. Ardından o zamanki duruma göre diğer ülkeleri değerlendireceğiz” dedi. 
 
  “Hem üretiyoruz hem yaşıyoruz hem geziyoruz” 
  Hem ürettiklerini hem de gezdiklerini ifade eden Ömer Aydoğan, “Biz, aşağı yukarı karavan hayatına geçeli 1 ay oldu. Antalya’dan da yola çıkalı 10 gün oldu. Bir ay süreyle karavanı deneyip test ettik. Testleri bitirdikten sonra 10 gündür de tam zamanlı olarak yollardayız. Hem üretiyoruz hem yaşıyoruz hem geziyoruz. Daha çok günlerimiz doğada geçiyor. Bugüne kadar yaşadığımız şehirden, şehirlerden kalmaktansa, bina ve yapılardan uzaklaşarak doğa ile bütünleşip bu şekilde yaşamayı tercih ettik” diye konuştu. 
 
  “Karavanı hem atölye hem karavan hem de yaşam alanı olarak planladık” 
  Karavanın birçok yerini kendilerinin yaptığını belirten Ömer Aydoğan, “Çünkü sadece karavan olarak değil, hem atölye hem karavan hem de yaşam alanı olarak planladık. Gezerek üretimde yapabileceğimiz şekilde hazırladık. Mutfak, yatak odası, banyoyu arka tarafa tasarladık. Ön tarafa da atölye, atölyenin tezgahı, derilerimiz ve onları koyabileceğimiz bölümler. Bu şekilde tasarladık. Burada yaptığımız ürünleri birebir gittiğimiz şehirlerde halk ile bütünleşerek satışını ya da hediyeleşmeyi yaparken aynı zamanda yerel yöneticilerle de görüşerek pazaryerlerinde tezgah açarak satış yapabilmeyi umuyoruz. Kastamonu’da pazaryerinde tezgahımızı açtık ve burada satışımızı yaptık” şeklinde konuştu. 
 
  “Karadeniz sahili boyunca gezerek Gürcistan’a kadar gideceğiz” 
  Karadeniz sahili boyunca gezerek Gürcistan’a kadar gideceklerini söyleyen Esra Aydoğan ise, “Kimya okudum, 10 yıl özel sektördü çalıştım. Daha sonra özel sektörde yapamayacağımı anlayınca kendime özgü bir şeyler aradım. Bende deri ile tanıştım. Deri işi yaparken Ömer ile tanışıp evlendim. Beraber deri işini yapmaya başladık. Pazarlarda tezgah açıp takı yaptım, doğal taş yaptım, taşlardan takılar yaptım, çantalar yaptım. Bu şekilde bir yerlere gelmeye çalıştık. En önemlisi karavanda eşinin destek olması, eşimin bazı şeyleri yapabilmesi bunlar karavanda yaşamak için çok önemli. En büyük desteğim eşim. Benim için burası ev konforundan daha rahat karavanda yaşamak. Çünkü burada hem çalışıyorum hem üretiyoruz hem satıyoruz hem geziyoruz her şey bizim elimizin altında. Dört duvar arasında değiliz. En güzeli bu. Sahil boyu Kastamonu’dan çıkıp Sinop, Samsun, Ordu, Rize, Trabzon, Artvin gibi illerin hepsini gezip son olarak Gürcistan’ın Batum şehrine gitmek istiyoruz. Şu anda Kastamonu’dan çıkamadık, birkaç günlük için geldik ama Kastamonu insanı, havası bizleri çok cezbetti. Ne zaman çıkarız bilemiyoruz ama yola çıktığımızda sevdiğimiz bir yer olursa Kastamonu gibi orada da birkaç gün geçiririz. Gürcistan’dan sonra yolumuz bizi nereye götürürse oraya gideceğiz. Nerede mutlu olursak, nereyi seversek, oralarda yaşamayı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.13 12:47:07
Son Düzenlenme Tarihi :





23 Nisan’da depremzede çocuklar için festival

Antalya Düşünce Platformu üyeleri, 23 Nisan Haftası’nda depremden etkilenen çocuklar için bir festival düzenleyecek. Festivalde çocuklar için birçok etkinlik olacak.
Antalya Düşünce Platformu Başkanı Halil Güvenbaş ve üyelerden oluşan heyet, Antalya Valisi Ersin Yazıcı’yı ziyaret etti. Vali Ersin Yazıcı’ya platformun hedefleri ile ilgili bilgilendirme ziyareti yapan Prof. Dr. Mustafa Ertürk, platformun faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Antalya Valisi Ersin Yazıcı’nın platformun faaliyetlerini takdirle karşıladığı öğrenildi. Karşılıklı görüş ve bilgilendirmelerin yapıldığı toplantıda Vali Esin Yazıcı’ya Platform Başkanı Halil Güvenbaş tarafından bir de hediye sunuldu.
Ziyarette Başkan Halil Güvenbaş, Prof. Dr. Mustafa Ertürk, Genel Sekreter Çağrı Yılmaz, kurucu üyeler Ömer Avşar ve Arb. Avukat Fatma Kahraman hazır bulundu.
Antalya Düşünce Platformu ziyarete ilişkin, "Platformumuzun bugüne kadar gerçekleştirdiği sosyal yardım etkinlikleri başta ülkemizin karşılaştığı deprem neticesi bölgeye üyelerimiz tarafından gönderilen yardımlar, daha sonrası depremden etkilenip Antalya’mızda konuk olan vatandaşlarımıza yapılan maddi manevi ve özellikle psikolojik desteklerden, çocuklar için, yaşlılar için yapılan etkinliklerimizi Prof. Dr. Mustafa Ertürk teferruatlı bir şekilde Sayın Valimize arz etti. Sonra Başkanımız Halil Güvenbaş Mayıs ayı toplantımıza Sayın Valimizi davet etti. Ve 23 Nisan Haftası’nda depremden etkilenen çocuklarımız için bir festival yapılmasına karar verildi, değerli Valimizin onayı alındı." ifadelerini kullandı

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.14 11:21:47
Son Düzenlenme Tarihi :