SON DAKİKA

logo

Sinema yazarı Burçak Evren: "Altın Koza, kendi küllerinden doğan bir festival"

Sinema yazarı Burçak Evren, 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’ni ”Kendi küllerinden doğan bir festival” olarak nitelendirdi.
Burçak Evren, 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali ile ilgili yazısında, “Ülkemizde yapılan ulusal film festivallerin ana destekleyicilerine bakıldığında, bunların neredeyse tümüne yakınının yerel yönetimler olduğunu görürüz. Yerel yönetimlerin kültür/sanata bu türden katkıları hiç kimse tarafından yok sayılmayacak kadar büyük bir önem taşır. Ülkemizde, ulusal film festivallerin ilk kez ortaya çıkıp, süreklilik kazanması da bu az sayıdaki yerel yönetimlerin kültür sanata ve de sinemaya önem vermelerinden kaynaklanmaktadır” ifadesini kullandı.
“Ancak yerel yönetimlerin bu alandaki katkıları ne yazık ki hiçbir zaman istenilen ve arzu edilen sayıda olmamıştır” değerlendirmesinde bulunan Evren, şöyle devam etti:
“Birçoğu bu işe girişmiş ancak, ekonomik, vizyon darlığı, kültür sanatı algılama ve de politik nedenlerle pek başarılı olamamışlardır. Bu konuda, özellikle Adana ve Antalya olmak üzere iki kentin yerel yönetimleri hem bu alanın bu coğrafyada öncüleri ve örnekleri olmuş, hem de zaman zaman karşılaştıkları tüm zorluklara rağmen bu etkinliklere devamlılık kazandırmanın üstesinden gelmişlerdir. Adana, ilk festivalini 1969 yılında yapmasına, bir dizi istenmeyen nedenlerden ötürü kimi mecburi aralar vermesine rağmen bu yıl 30’uncu yaşını kutluyor. Yani 54 yıllık bir maziye sahip olup da 30 yaşına basmak, bu coğrafyada sanıldığı gibi kolay bir şey değildir. Kolay olmayan, onca badireler içinde 54 yıla 30 festival sığdırmak, dahası festivalden vazgeçmemek, diretmek, her şeye rağmen, unutmamak, onu yapabilme isteğinden kaynaklanan Sisifosvari bir Çukurova inadını göstererek kendi küllerinden bir çeşit doğma azmidir. Tabi ki Adana’nın inatla Altın Koza’yı sürdürmesi bir rastlantı, ya da kuru bir inat değildir. Yazlık sinema kültürünün bir yaşam biçimine dönüşüp, bu yaşam biçiminden bir çok sinemacının yetiştiği bir kentin ekonomik nedenlerden sinemaya küsmesi asla mümkün olmamıştır. İşte onun içindir ki 54 yıla 30 festival sığdırıp devam ettirmek, devam etmekle de kalmayıp bu coğrafyanın üç büyük festivalinden bir olmak ve o büyüklüğünü her sene kendini yineleyerek değil de yenileyerek ortaya koymak bu festivalin değişmeyen ve kolay kolay değişmesi mümkün olmayan tek özelliğidir.”

“Bir başkadır Adana’da festival keyfi”
Sinema yazarı Burçak Evren, bazı kentlerin onca zenginliğine ve kültürel birikimlerine rağmen film festivallerine pek sevmediğini belirterek, “Ne yapsanız yapın bu tür kentlerde bir festival havası oluşturup onun süreklik kazanmasını sağlayamazsınız. Birkaç kez yapılıp silinip giderler. Ancak kimi kentler festivalleri geniş yapraklı egzotik bitkiler örneği için alıp özümserler. Kendisi gibi yapıp onunla bütünleşirler. Tıpkı Adana’da olduğu gibi. Onun için bir başkadır, Adana’da festival keyfi” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.24 19:04:30
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Elmalı’da tarihi gün !

Kölle, Gaziler Helvası ve Kırmızı Sulu Et için coğrafi işaret tescil başvuruları yapıldı

Elmalı Kaymakamı Faruk Erdem ile İbradı Tarım İlçe Müdürlüğü’ne atanan Elmalı Tarım İlçe eski müdürü Dilek Boğatimur’un gayretleri ile Elmalı’ya ait olan yemek, yiyecek ve tatlı ile çorbaların hem gelecek nesillere aktarılması hem de ilçede gastronomi turizminin başlaması için oldukça önemli olan ‘coğrafi işaret’ konusunda  3 tescil başvurusu resmen yapıldı.

Yapılan başvurunun ardından yapılacak değerlendirmede Elmalı’ya özgü ‘Coğrafi İşaret” li olacak üç ürün şunlar: Kölle, Gaziler Helvası ve Kırmızı Sulu Et. 
Coğrafi işaret tescil sürecinin tamamlanmasıyla birlikte, bu 2 yemek ve 1 tatlı resmi olarak Elmalı’ya ait olacak. Böylece hem taklitlerinin önüne geçilecek hem de gastronomi turizmi kapsamında ilçeye gelen ziyaretçilerin sayısında artış yaşanması bekleniyor.      * Abdültalip GÜNGÖR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2025.09.02 16:05:18
Son Düzenlenme Tarihi :





ATSO Başkanı Çetin: Antalya özel olarak ele alınmalı

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, COVİD-19 virüsünün sektörlere ve istihdama etkilerinin yayımlanan resmi istatistiklere yansımaya başladığını, bu veriler ışığında pandemiden etkilenme oranına göre il ve sektör bazında teşvik sistemine geçilmesi gerektiğini ifade etti.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından açıklanan Nisan ayı verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATSO Başkanı Davut Çetin Covid-19 pandemisinin istihdama ve Antalya ekonomisine etkilerinin resmi verilere de yansımaya başladığına dikkat çekti.

Antalya ekonomisi %22 daralma riski ile karşı karşıya

Pandeminin olumlu ve olumsuz senaryolara göre Antalya ekonomisine olası etkilerini tespit edebilmek adına Nisan ayında bir çalışma başlattıklarını kaydeden Başkan Çetin "maalesef son açıklanan veriler Mayıs ayında dile getirdiğimiz olumsuz ekonomik senaryo yönünde gelişmektedir. Hazırladığımız raporla pandeminin ekonomik olarak en fazla Antalya'yı etkileyeceğini, Antalya ekonomisinin olumlu senaryoya göre %15, olumsuz senaryoya göre %22 oranında daralma riskiyle karşı karşıya olduğunu ve il-sektör bazında seçici teşvik sistemine geçilmesi gerektiğini açıklamıştık.
BAKA ve Odamızın desteğiyle hazırlanan bilimsel çalışma, turizmde ve yiyecek-içecek hizmetleri sektöründe 1 TL gelir kaybının çarpan etkisi ile ekonomimizin genelinde 1,7 TL toplam kayba yol açacağını öngörmektedir." dedi.

Antalya'da 4a zorunlu sigortalı istihdam kaybı İstanbul'un 2,2 katı

Güncel verilerin hazırlanan rapordaki öngörüleri doğruladığını belirten Başkan Çetin açıklamasını şöyle sürdürdü:
"SGK verileri maalesef biraz geç açıklanabiliyor. Elimizdeki en güncel veri Nisan ayına, yani normalde turizm sezonunun öncesi veya başlangıç dönemine ait. Buna rağmen açıklanan son veriye göre Antalya'da SGK'ya kayıtlı 4a zorunlu sigortalı çalışan sayısı 2019 Nisan ayına göre %19 oranında azalarak 478 bin kişiye düşmüştür. Antalya, 113 bin istihdam kaybıyla çalışan sayısının en fazla azaldığı il olmuştur. İstanbul gibi devasa bir metropolde bile istihdam kaybı 51 bin düzeyindeyken Antalya'da 2 katından daha fazla azalış yaşanması durumun vahametini net şekilde ortaya koymaktadır. Aylık bazda oransal istihdam kaybında da Antalya %7 düşüşle ilk sıradadır. Nisan ayında turizm sezonu öncesi başlayan bu etkinin içinde bulunduğumuz günlerde artarak devam ettiğini görüyoruz.

İstihdam desteklerine rağmen 378 bin SGK'lı işini kaybetti

Hükümetin istihdam destekleri sayesinde, Türkiye genelinde SGK'lı 4a zorunlu sigortalı sayısında Nisan ayında yıllık ve aylık düşüş %3 düzeyinde kalmış, buna rağmen 378 bin SGK'lı çalışan işini kaybetmiştir. İstihdam kaybı özellikle konaklama, yiyecek-içecek hizmetleri sektörü, konaklama sektörüne bağlı hizmet sektörleri ve inşaat sektörü kaynaklıdır. Konaklama sektörü istihdamı Nisan ayı itibariyle bir önceki yıla göre %33 oranında azalmıştır.   

Tüm Türkiye'nin istihdam kaybının %30'u Antalya'dan

Pandeminin etkilerinin il ve sektör düzeyinde farklılaştığı açıktır. Rakamlar bize tüm Türkiye'deki SGK'lı 4a kategorisindeki zorunlu sigortalı azalışının %30'unun Antalya'da gerçekleştiğini söylüyor.
Mevcut koşullar altında kısa çalışma ödeneği, kredi ödemelerinin ötelenmesi gibi desteklerin gelecek sezona kadar uzatılması, borç yapılandırmalarında kolaylık sağlanması gibi tedbirlerin il-sektör özelinde değerlendirilmesi işletmelerimiz ve istihdamın korunması için hayati önemdedir.
Bu nedenle turizmde ve istihdamda geldiğimiz nokta da dikkate alınarak Antalya'nın durumunun Hükümetimiz tarafından özel olarak ele alınmasını bekliyoruz."

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.07.21 21:15:51
Son Düzenlenme Tarihi :