SON DAKİKA

logo

Halı tarlalarında güneşin soldurduğu milyonluk halıların hasatı başladı

Suat Metin - Ahmet Serdar Eser
ANTALYA (İHA) - Antalya'da Türkiye'nin dört bir yanından toplanıp ekin tarlarına serilen 20 bine yakın el dokuması halı ve kilim, restore edilip mikroplardan arındırıldıktan sonra müşterilerine teslim edilmek üzere toplanmaya başladı. 20 Haziran-20 Eylül tarihleri arasında halı tarlasına dönüşen topraklardan, geri kalan aylarda ise tarım geliri elde ettiklerini belirten tarla sahibi Hasan Topkara, “Bu tarla boş kalmıyor, her şekliyle bize ekmeğimizi veriyor” dedi.
Döşemealtı ilçesinde Türkiye'nin dört bir yanından toplanıp 20 Haziran - 20 Eylül tarihleri arasında ekin tarlalarına serilen 20 bine yakın el dokuması halı ve kilimler toplanmaya başladı. Aralarında yüz yıllık tarihi olan ve 400 bin liralık halıların da bulunduğu ürünler, önce tamir ediyor, ardından mikroplardan arındırmak için steril havuzlara sokuyor. Daha sonra 80 dönümlük arazide güneşe serilen halı ve kilimlerin renkleri soldurulup pastele dönüşmesi sağlanıyor. Güneşin altında belirli aralıklarla tersi ve düzü çevrilerek nemi ve sıcağı iyi şekilde alması, renklerin tonlamasının sağlamlaşması sağlanıyor.

Mikroplardan arındırılıyor, yıkanıp tekrar kurutuluyor
Serildikleri alanı "halı tarlasına" çeviren el dokuması halı ve kilimler, güneşin altında mikroplardan arınıp, renk tonları oturduktan sonra çalışanlar tarafından katlanarak toplanıyor. Traktöre yüklenen halılar, yıkanma ve dezenfekte işleminden geçiyor. Kurutma yapıldıktan sonra ise araçlara yüklenip sipariş alınan adreslerdeki müşterilerle buluşuyor.

“Bu tarla boş kalmıyor”
Toplama işlemi sonrası tarlayı buğday ekiminde kullanacaklarını belirten işletme sahibi Hasan Topkara, “Yaz boyunca güneşte pastelleştirip rengini soldurduk, bakterilerden arındırdık ve teslimatını yapacağız. Bu tarla boş kalmıyor, her şekliyle bize ekmeğimizi veriyor. Ekim ayında ekim yapmaya başlayacağız” dedi.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.17 18:39:29
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Büyükşehirden ‘Atıkmatik’ ve ‘Maskematik’

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Konyaaltı Sahili’ne geri dönüşümlü atık otomatı ve maske otomatı yerleştirdi. Otomatlar ile çevre bilincinin arttırılması amaçlanıyoR

    Antalya Büyükşehir Belediyesi, geri dönüşümlü atık otomatı ve maske otomatını Beachpark’taki “Sahilde Sinema Var” etkinlik alanında test ediyor. Çevreye olan bilincin arttırılması amaçlayan projede geri dönüşümlü atık otomatından kazanılan puanlarla belediye şirketi EKDAĞ’ın etkinlik alanındaki büfesinden alışveriş yapılabiliyor. Maske otomatı ise büyük çevre sorunlarına neden olan kullanılmış maskenin karşılığında, yeni maske veriyor. 

DÜNYANIN SORUNU

    Pandemi nedeniyle tüm dünyanın sorunu olan atık maske problemi için Antalya Büyükşehir Belediyesi, otomat ile çözüm buldu. Demosu yaptırılan otomatta, kullanılmış maske verilip yerine, temiz maske alınıyor. Bulaşıcı riski olan tehlikeli bir atık olan maskelerin bu kapsamda güvenli bir şekilde toplanıp imha edilmesi sağlanacak. Maske otomatlarının üzerine ile maskenin yarattığı sorunlarla ilgili bilgilendirmelerde bulunulacak.

İÇECEK AMBALAJLARI ALIŞVERİŞ

    Atıkla ilgili diğer proje olan geri dönüşümlü atık otomatında ise cep telefonundan barkot okutulduktan sonra, cam, kağıt, teneke gibi içecek ambalajları otomata atılıyor. Otomat, her atık için kullanıcının hesabına puan yüklüyor. Yüklenen puanlarla EKDAĞ’ın “Sahilde Sinema Var” etkinliğinde kurduğu büfeden alışveriş yapılıyor. Puanlar, ilerleyen günlerde geri dönüşümlü atık otomatlarının yaygınlaşmasının ardından bütün EKDAĞ sosyal tesislerinde kullanılabilecek.

MASKE OTOMATI TÜRKİYE’DE İLK

    Türkiye’de ambalaj atıklarının geri dönüşüm oranının yüzde 10’larda olduğunu belirten Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Danışmanı Lokman Atasoy, amaçlarının bu otomatlarla ambalajların ve maskelerin çöp olmadığını göstermek olduğunu, aynı zamanda çevre bilincine vurgu yapmak olduğunu açıkladı. Maske otomatının Türkiye’de ilk olduğunu belirten Atasoy, “Otomatlar büyük ilgi görüyor. Önümüzdeki günlerde sayılarını arttıracağız” diye konuştu. 



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.06.23 11:57:46
Son Düzenlenme Tarihi :





Doç. Dr. Solmaz: “Lenf büyümesi, gece terlemesi ve kilo kaybına dikkat”

Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Soner Solmaz, lenfomada erken teşhis ile hastanın yaşam kalitesinin arttığına değinerek, “Lenfoma semptomlarının başında lenf büyümesi, kilo kaybı ve gece terlemeleri ile kendini belli ediyor. Bu konuda toplumda farkındalık artarsa erken tanıya ve daha iyi sonuçlara ulaşabiliriz” dedi.
Vücudun bağışıklık sisteminin önemli bir parçası olan lenfatik sistemden kaynaklanan kanser türü lenfoma hakkında bilgi veren Acıbadem Adana Hastanesi Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Soner Solmaz, 15 Eylül Dünya Lenfoma Günü’nün bu hastalık hakkında farkındalık oluşturmak, hastalara ve ailelerine destek sağlamak ve tedavi seçeneklerinde daha fazla araştırma ve ilerlemeyi savunmak için önemli bir vesile olduğunu söyledi.
Lenfomanın, vücudun savunma hücreleri olan lenfositlerin kanserleşerek kontrolsüz büyümesi anlamına geldiğini belirten Doç. Dr. Solmaz, lenf kanserinin sıklıkla vücudun en önemli savunma mekanizmalarından lenf bezleri üzerinde görüldüğünü vurguladı. Hodgkin lenfoma (HL) ve Hodgkin olmayan lenfoma (NHL) olmak üzere iki tipi olduğunu ifade eden Doç. Dr. Solmaz “Bu türlerin her birinin çok sayıda alt türü vardır. Non Hodgkin lenfomanın en az 40-50 alt tipi, Hodgkin lenfomanın ise 6-8 alt tipi mevcut. Bu kadar farklı alt tipleri olması, lenfomaları çeşitli ve karmaşık bir hastalık kümesi haline getirir. Semptomlar, teşhis ve tedavi seçenekleri bu alt tipler arasında büyük farklılıklar göstermektedir ve bu da artan farkındalık ve anlayış ihtiyacını vurgulamaktadır” dedi.
“Kilo kaybı, yorgunluk ve ateş belirtiler arasında”
Erken teşhisin hastalığın seyrini önemli ölçüde etkileyebileceğinin altını çizen Doç. Dr. Solmaz, bu nedenle Dünya Lenfoma Günü’nün temel hedeflerinden birinin de halkı lenfomaların belirti ve semptomları konusunda eğiterek hastalığın teşhis sürecini hızlandırmak olduğunu anlattı.
Hastalığın yaygın semptomlar arasında “büyümüş lenf düğümleri, açıklanamayan kilo kaybı, yorgunluk, ateş, gece terlemesi ve kaşıntı” olduğunu söyleyen Doç. Dr. Solmaz, “Bununla birlikte, bu semptomlar hafif olabilir veya diğer daha az ciddi durumlara atfedilebilir ve tanıda gecikmelere yol açabilir. Bu semptomlar hakkında farkındalığın artırılması, bireylerin derhal tıbbi yardım almasına yardımcı olabilir, bu da potansiyel olarak daha erken tanıya ve daha iyi sonuçlara yol açabilir” diye konuştu.
Hastalığın nedeninin kesin olarak bilinemediğini söyleyen Doç. Dr. Solmaz, doğru teşhis ve tedaviyle kişinin yaşam süresi ve yaşam kalitesinin artabildiğinden, son yıllarda kullanımı artan akıllı ilaçlar sayesinde gelecekte daha da başarılı sonuçlar alınabileceğinden bahsetti.
“Hastaları, hikayelerini paylaşmaya teşvik ediyor”
Ayrıca araştırma ve geliştirilmiş tedavi seçeneklerinin gündeme gelmesinin, Dünya Lenfoma Günü’nün bir başka ayrılmaz yönü olduğuna değinen Doç. Dr. Solmaz, “Araştırmacılar ve sağlık uzmanları, daha az yan etkiyle daha etkili tedaviler geliştirmek için yorulmadan çalışıyor. Artan farkındalık erken teşhis oranının artmasına yol açar. Bu da tedavi başarısı için ilk ve önemli adımdır.
Ayrıca yenilikçi tedavilerin gelişimini hızlandıracak önemli bir motivasyon kaynağı olabilir” dedi.
Solmaz, Dünya Lenfoma Günü’nün erken teşhisin öneminin vurgulama, bireylere sağlık yolculuklarında aktif rol alma gücü verme özetle lenfomalarla mücadelede hayati bir araç görevi görüldüğünü dile getirdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.14 17:57:52
Son Düzenlenme Tarihi :