ATB’den, “Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ve Tarım” Eğitimi

Antalya Ticaret Borsası (ATB) olarak, çevreyi tehdit eden, iklim değişikliğine neden olan karbondioksit salınımını azaltmaya yönelik çalışmalarının bir etabı olarak ‘Tarımsal Karbon Ayak İzi Hesaplama" yazılımı geliştirdi.

https://www.antalyaborsa.org.tr/carbon/yesil-mutabakat adresinden ulaşılabilen yazılım, Türkiye'de tarım sektörü için ilk olma özelliği gösteriyor. Üyelerin tarım sektörü emisyon durumunu uygulama üzerinden ölçebilecek, üretim ve ticaretine buna göre yön verebilecek. Ayrıca 9 farklı panel düzenleyerek alanında uzman konuşmacılarla üyeleri bir araya gelebilecek..

İklim kriziyle mücadelede daha etkin bir rol üstlenmeyi hedefleyen Avrupa Birliği'nin; kalıcı ve etkili bir dönüşümün mekanizmalarını kurmak amacıyla Avrupa Yeşil Mutabakatını kabul ettiği ve Mutabakat kapsamında 2050 yılında karbon nötr olma hedefi doğrultusunda; karbon emisyon yüksek ürünlerin ithalatına vergilendirme sistemi getirildiği bilinmekte.

AB'nin ülkemizin, kentimizin ve tarım sektörünün en büyük ihracat pazarı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Avrupa Yeşil Mutabakatı ülkemizin ihracattaki rekabet gücünün devamlılığı ile birlikte tarım sektöründeki üretim ve istihdam açısından da kritik önem teşkil etmekte.

Bu doğrultuda; tarım sektöründe yeşil mutabakat konusunda üyelerimizi bilgilendirmek amacıyla 4 Ekim 2023 Çarşamba günü, 13.00-16.30 saatleri arasında Antalya Ticaret Borsası 4.kat toplantı salonunda düzenlenecek olan "Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Tarım" konulu bir eğitim toplantısı gerçekleştirilecek.

KONUŞMACILAR

Eğitim Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Gökhan Civelekoğlu, Novetech Sürdürülebilirlik Koordinatörü Çevre Yüksek Mühendisi Handan Şahin.

PROĞRAM

* AB Yeşil mutabakatı ve ortak tarım politikası.

* Türkiye Yeşil Mutabakat Eylem Planında Tarım Sektörü Yol Haritası.

* Sınırda Karbon Düzenlemesi, Tehditler - Fırsatlar.

* Eylem Planı Kapsamında Yapılması Gerekenler : İyi Uygulama Örnekleri.

Kaynak : Salih ÖZGÜNSÜR

Ekleme Tarihi : 2023.09.19 19:16:26

Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap

Ağrı ve şişlik kötü huylu kemik tümörünün habercisi olabilir

Kemik dokularındaki hücrelerde kontrolsüz büyüme ve çoğalması ile ortaya çıkan kemik tümörleri yaşamın her döneminde görülebiliyor. İyi ve kötü huylu olarak sınıflandırılan kemik tümörleri konusunda vakit kaybedilmeden uzman yardımı alınması ve gerekliyse kişiye özel tedavi planlaması yapılması gerekiyor.

Çocukluk çağı veya 20’li-30’lu yaşlarda tespit edilebilen iyi huylu kemik tümörleri bazen hiç tedavi gerektirmezken bazen de kemiğe zarar verecek durumda olması nedeniyle ameliyat gerektirebiliyor. Kemiğin kendi dokusu veya vücudun herhangi bir yerindeki kanserin kemiğe yayılmasıyla gelişen kötü huylu kemik tümörlerinde de erken teşhis ve tedavi büyük önem taşıyor.

Ağrı ve şişlik ya da başka bir rahatsızlık nedeniyle çekilen röntgen filmleriyle tespit edilebilen kötü huylu kemik tümörlerinin tedavi planı; tümörün türü, evresi ve hastanın genel sağlık durumuna göre yapılıyor. Kötü huylu kemik tümörler cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi ile tedavi edilebiliyor.

Memorial Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Devrim Özer, kemik tümörlerinin tanı ve tedavileri hakkında bilgi verdi.

Kemik tümörlerinin çoğunluğu kanserlerin yayılmasıyla oluşuyor

Kemik tümörleri, kemik dokusunun kendisinden olduğu gibi vücudun başka organlarındaki kanserlerin kemiğe yayılmasından da kaynaklanabilmektedir. Primer kemik tümörleri(kemikte gelişen tümörler) diğer tümörlere göre nadir görülmektedir. Tüm tümörlerin %1’i kemik dokusunun kendisinden kaynaklanmaktadır. Ancak kemik tümörlerinin büyük çoğunluğu başka organlarda oluşan kanserlerin kemiğe yayılması(metastaz yapma) ile ortaya çıkmakta.

Kemik tümörleri ağrı ve şişlik şikayeti ile kendisini belli edebilir

Kemik tümörleri genellikle tümörün bulunduğu kol bacak kemiklerindeki (ekstremite) ağrı veya şişlik şikayeti ile ortaya çıkar. Bazı durumlarda ise hastanın hiçbir şikayeti yokken başka bir sebeple çekilen röntgen filmlerinde ya da basit bir travma sonucu oluşan kırıkların tedavi sürecinde tesadüfen tespit edilmekte.

İyi huylu kemik tümörleri tedavi gerektirmeyebilir

Kemik tümörleri iyi huylu (benign) ve kötü huylu (malign) olarak ikiye ayrılmaktadır. İyi huylu kemik tümörleri çoğunlukla çocukluk çağında veya 20’li ya da 30’lu yaşlarda tespit edilmektedir. İyi huylu kemik tümörlerinin sık görülenleri şunlardır;

- Fibröz kemik lezyonu

- Basit kemik kisti

- Anevrizmal kemik kisti

- Osteokondrom

- Fibröz dizplazi

- Dev hücreli kemik tümörü

İyi huylu kemik tümörlerinin bazılarında tedavi gerekmez, hasta sadece takip altında tutulur. Ancak teşhis edilen iyi huylu kemik tümörünün ilerleyici ve kemiğe zarar verici olması durumlarında ameliyat gerekebilir. Agresif seyredenlerde ameliyata rağmen tekrarlama oranı ortalama %20 civarındadır. Bu nedenle hasta birkaç kez ameliyat edilebilir. Osteoid osteomalarda radyofrekans, ablasyon tedavisi, kriyo ablasyon tedavisi daha çok tercih edilmekte.

Kötü huylu kemik tümörleri çocuklarda da yetişkinlerde de görülebilir

Kemikten kaynaklanan kötü huylu tümörlerin görülme oranları milyonda 1-2’dir. Metastatik kemik tümörleri(başka organdaki kanserlerin kemiğe yayılması sonucu oluşan tümörler) primer kemik tümörlerinden çok daha fazla görülmektedir. Primer kemik tümörlerinin hangi sebeple oluştuğu tam olarak bilinememektedir. Bazı genetik hastalıklara eşlik edebilmektedirler. Bu nedenle bu olgularda kemik tümörleri olabileceği akılda tutulmalıdır.

En sık görülen kötü huylu primer kemik tümörleri şunlardır;

- Osteosarkom kemik tümörleri

- Ewing sarkomu

- Kondrosarkom kemik tümörleri

- Kişiye özel tedavi başarı oranını artırıyor

Osteosarkom ve Ewing sarkomu daha çok çocuklarda ve genç erişkin insanlarda görülürken, kondrosarkom daha çok orta ve ileri yaşlardaki insanlarda görülür. Ağrı ya da şişlik şikayeti ile gelen hastalara röntgen, MR, bilgisayarlı tomografi ve kemik sintigrafisi yapılarak teşhis konulmakta. Kötü huylu kemik tümörlerinin tedavisinde hastaya aldığı tanıya göre farklı tedavi yöntemleri uygulanmakta.

Hastalara büyük çoğunlukla cerrahi işlem yapılması gerekebilir. Ayrıca hastanın tanısına göre tedavi planına kemoterapi ve radyoterapi eklenebilmekte. Kemik tümörlerinde tedavi sonrası nelere dikkat edileceği ve ne zaman normal hayata dönüleceği yapılacak tedavilere göre farklılık göstermektedir. Hastaların tedavi sonrası kontrolleri aksatmaması da çok önemlidir.

* Memorial basın

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2023.06.25 14:36:09

Son Düzenlenme Tarihi :

ATSO’DA 3 UR-GE projesi birden hayata geçiyor

ATSO Gıda, Tarım ve Mobilya Kümesi UR-GE projeleri ile firmaları bir araya getirerek dünya pazarlarına açıyor.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), gıda, tarım ve mobilya sektöründe faaliyet gösteren firmaların, yurtdışı pazarlarına açılmalarını sağlamak amacıyla Ticaret Bakanlığı’nın Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Desteği (UR-GE) çerçevesinde, muhtemel iş birlikleri ve yatırım fırsatlarının değerlendirileceği kümelenme projelerini başlatıyor. Üyelerini yeni pazarlara açmak ve yurtdışı pazarları, rakip ülke ve ürünleri tanıtmayı hedelediklerini kaydeden ATSO Başkanı Ali Bahar, “Üye firmalarımızı kümelenme anlayışı ile bir araya getirmeyi ve yurtdışı pazarlardaki potansiyellerinin açığa çıkarılmasını hedefliyoruz. Üyelerimizin uluslararası pazarları, rakip ülke ve ürünleri tanımalarını sağlamak, pazarlama stratejilerine katkı koymak bizim için önemli” dedi.

Pozitif etki sağlayacak
UR-GE projelerinin Antalya’da gıda, tarım ve mobilya gibi üç önemli sektörde faaliyet gösteren firmaların ihracat odaklı büyümelerine büyük bir katkısı olacağını kaydeden Başkan Bahar, “Firmalarımız kendi alanlarında önemli fuarlara katılarak, uluslararası pazarlardaki gelişmelere ilişkin bilgi sahibi olacaklar. Şirket vizyonlarına, ihracat rakamlarına pozitif etkisi olan bir çalışma ile kendilerine destek sunacak olmaktan çok memnunuz” diye konuştu.

“Potansiyellerin açığa çıkmasını hedefliyoruz”
Proje süresinin 3 yıl olacağına dikkati çeken Başkan Bahar, “Antalya’nın lokomotif sektörlerinden biri olan tarım sektöründe; bitki besleme ürünleri-gübreler, biyolojik mücadele, sera sistemleri-ekipmanları, sulama sistemleri, tarım ilaçları, tohum alanlarında faaliyet gösteren üye firmaların bir araya getirilmesini ve yurtdışı pazarlardaki potansiyellerinin açığa çıkarılmasını hedefledik. Gıda ve mobilya kümesi ile bu sektörlerde faaliyet gösteren firmalarımızla bu projeyi yürüteceğiz” dedi.

Giderlerin yüzde 75’i Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenecek
Başkan Bahar, “Proje çerçevesinde projede yer alan firmalara ihtiyaç analizinin yapılmasını takiben dış ticaret ağırlıklı eğitim programları düzenlenecek, talep edilmesi halinde danışmanlık hizmeti sunulacak, hedef pazarlara yönelik yurtdışı heyet organizasyonları, sanal heyet organizasyonları veya alım heyeti programları düzenlenecektir. Proje çerçevesinde gerçekleştirilecek olan bu faaliyetlere ait giderlerin yüzde 75’i Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenecektir. Projelerin Antalya’mıza büyük katma değer sunacağına inanıyorum” diye konuştu.

Kaynak : İHA

SON DAKİKA