SON DAKİKA

logo

Antalyaspor’da tek sorun maaşlar olmayabilir! Mali kriz mi var?

Trendyol Süper Lig’in 15.hafta mücadelesinde Fatih Karagümrük ile karşı karşıya gelen ve maçın ikinci yarısını 10 kişi oynamasına karşın sahadan galibiyetle ayrılan kırmızı beyazlılarda, maçtan önceki hafta maaş ödemeleri konusunda oyuncuların rahatsızlıklarının bulunduğu ve 3 oyuncunun kulübe ihtar göndermekten son anda vazgeçtikleri öğrenildi. 
Eski Başkan Sabrü Gülel döneminde oyuncuların Ağustos maaşlarının ödendiği, Eylül maaşlarının ise o dönem kasa kolaylığı sağlanabilmesi adına Ekim ayına kaydırıldığı bilinirken; oyuncu grubunun yeni başkan ve yönetimin göreve gelmesinin ardından henüz nakit olarak bir maaş ödemesi alamadığı ifade edildi.
Maaşların ödenmemesi sebebiyle A Takım kadrosundan 3 oyuncunun kulübe ihtarname göndermeyi düşündükleri ancak yakın çevreleri ile yaptıkları görüşmelerin ardından bir süre daha beklemeye karar verdikleri öğrenildi.
Artçılar artabilir!
A Takım kadrosundan üç oyuncunun ihtar verme raddesine gelmelerinin ardından maaşlarını alamayan diğer yabancı oyuncuların da bu yola başvurmayı düşündükleri belirtilirken; kırmızı beyazlıların tek mali sorunu maaşlar olmayabilir.
Geçmiş yönetim döneminde vergi yapılandırması için imzalanan anlaşma neticesinde vergi ödemelerini günü gününe yapan ve Ekim ayına kadar bir vergi borcu bulunmayan Kırmızı Beyazlılarda, tıpkı maaşlar gibi vergi ödemelerinde de aksamalar yaşandığı öğrenildi. Akdeniz ekibinde, geçmiş dönemlerdeki vergi borçlarının yapılandırmasından doğan taksitler ile yeni yönetimin dönemine denk gelen vergi ödemelerinin henüz yapılmadığı iddia edildi.
Kırmızı beyazlıların bir ay daha ödeme yapmaması halinde bu yapılandırmanın geçerliliğini yitirme ihtimali bulunduğu ifade edildi. Vergi ödemelerinin yanı sıra kırmızı beyazlıların “elektrik ödemelerinde de” temerrüt tehlikesi altında bulunduğu kaydedildi. 
Gülel döneminden kalan borç!
Antalyaspor’un bir önceki başkanı Sabri Gülel döneminde kırmızı beyazlıların teknik direktörü Nuri Şahin’e yaklaşık 100.000 Euro’luk bir borç bulunduğu ve bu borcun içerisinde Nuri Şahin’in oyunculuk döneminden kalan bir bölüm de olduğu belirtilirken; kırmızı beyazlıların bu ödemeler için Haji Wright’tan gelecek olan ancak vadesi ileriki tarihlerde bulunan çeklerin kırdırılarak nakit akışı sağlamayı planladıkları iddia edildi.

Haber: Ferudun Özgünsür

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.12.11 05:19:27
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Kadın Balıkçı Gemisi sahiplerine 4,1 milyon lira destek verildi

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından, küçük ölçekli balıkçıların desteklenmesi kapsamında bu yıl 721 kadın balıkçı gemisi sahibine 4,1 milyon lira ödeme yapıldı.
Türkiye'de küçük ölçekli balıkçılığın pazar ve gelir imkanlarının çeşitlendirilmesi, güçlendirilmesi ve sürdürülebilir olması amacıyla çeşitli çalışmalar yürütülüyor.
Bununla birlikte küçük ölçekli balıkçılık, su ürünleri yetiştiriciliği, işleme-değerlendirme faaliyetlerinde kadınlar da güçlü bir şekilde yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığınca kadın balıkçıların da yer aldığı küçük ölçekli balıkçılık faaliyetleri 2017'den itibaren destekleme kapsamına alındı. Bu destekleme modelinde söz konusu yıldan bugüne kadar toplam 152,6 milyon lira ödeme yapıldı.
Bu yıl ki desteklemelerde ilk defa balıkçı gemisi sahibi veya ortağı kadınlara yüzde 25 daha fazla ödeme gerçekleştirildi. Bu kapsamda 55 ilden toplam 15 bin 242 destek ödemesi yapılan küçük ölçekli balıkçıdan 721'ini kadın balıkçılar oluşturdu. Bakanlığın uyguladığı pozitif ayrımcılıkla 721 kadın balıkçı gemisi sahibine 4,1 milyon lira ödeme yapıldı.​
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) de balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinde kadınlar ile gençlerin varlığını ve rollerini artırıp güçlendirmeyi tüm dünyada destekliyor.
Örgüt ayrıca bu alanda kadınlar için fırsat eşitliğini teşvik ediyor, geleceğin balıkçı topluluklarını desteklemek için kadınların ve gençlerin mesleki eğitimine vurgu yapıyor.
Öte yandan, balıkçılık sektöründe kadınlar çeşitli alanlarda ön plana çıkıyor. Tekne bakımından ağ onarımına, balık kasalamaktan satışına kadar daha birçok faaliyette kadın eli bulunuyor. Küçük ölçekli balıkçılıkta ve iç su avcılığında tayfa olarak eşine yardım eden pek 
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ BALIKÇILARA DESTEK ÖDEMELERİ ARTIRILDI
Küçük Ölçekli Balıkçılığın Desteklenmesi Tebliği kapsamında denizlerde avcılık yapan 12 metre altı ve iç sulardaki balıkçı teknelerinin dâhil olduğu desteklemede, gemi boylarına göre birim destekleme tutarları geçen yıla kıyasla yüzde 240 ila 314 oranları arasında yükseltildi.
Birim destekleme tutarları en düşük 3 bin 500 lira, en yüksek ise 6 bin lira olacak şekilde düzenlendi.
* Tarım Bakanlığı basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.30 13:33:36
Son Düzenlenme Tarihi :





HAMİLELİKTE 12 ÖNEMLİ BESLENME KURALI!

Doğru beslenmek, bedenen ve ruhen sağlıklı olabilmemiz için hayatımızın her döneminde önem taşıyor. Bazı dönemler var ki çok daha fazla özen istiyor. Bu dönemlerden biri ise hiç kuşkusuz kadınlarda ‘hamilelik süreci’ oluyor. Zira hamilelikte hatalı beslenme alışkanlıkları anne ve bebekte önemli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Örneğin düşük, erken doğum, doğumsal anomaliler, gebelik hipertansiyonu veya diyabeti gibi! Ayrıca hamilelik dönemindeki beslenme alışkanlıklarının çocukluk ve erişkinlik çağı hastalıklarına yatkınlık ya da korunma sağlayabileceği de yapılan çalışmalarla ortaya konmuş.  Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Sezgi Güllü Erciyestepe, hamilelik dönemi ile doğumun sorunsuz geçmesi için yeterli, dengeli ve kaliteli beslenme alışkanlığı  edinilmesinin son derece önemli olduğunu belirterek, “İşlenmemiş, organik ve besin değerleri yüksek besinlerin aşırıya kaçılmadan tüketilmesinin yanı sıra aşırı kilo alımından kaçınılması hamilelikte en çok dikkat edilmesi gereken beslenme alışkanlıklarını oluşturuyor” diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Sezgi Güllü Erciyestepe, sağlıklı bir hamilelik için beslenmenizde dikkat etmeniz gereken kuralları anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

Doymuş yağ, tuz ve şekerden kaçının!

Hamilelik döneminde yüksek besin kalitesine sahip gıdalar tüketmeye ve ‘boş kalori’ olarak adlandırılan doymuş yağ, tuz ile şekerli gıdalardan kaçınmaya dikkat edin. Zira yüksek kalori değerine sahip olan ama besin değeri içermeyen bu tür gıdaların fazla tüketimi hamilelikte gereksiz kilo alımının yanı sıra gebelik hipertansiyonu ve gebelik diyabeti gibi ciddi sağlık problemlerine neden olabiliyor. Özellikle işlenmiş ve paketli gıdalardan uzak durmanız; doymuş yağ, şeker ile tuz tüketiminizi sınırlandırmanıza yardımcı oluyor.

 Çay ve kahveyi sınırlandırın

Çay ve kahve çoğumuz için adeta vazgeçilmez bir alışkanlık. Ancak bu ikilinin hamilelik döneminde tüketilmesi içerdikleri ‘kafein’ nedeniyle bebekte gelişim geriliği ve anne adayında demir emilimini düşürmek gibi son derece ciddi sorunlara yol açabiliyor. Ayrıca kalp ve dolaşım sistemini de etkiliyor ve bebeğin kalp atışı ile solunumunu arttırıyor. Dolayısıyla kafein tüketimini günlük 200-300 mg ile sınırlandırmaya özen gösterin. Bir fincan Türk kahvesi yaklaşık 60 mg, filtre kahve yaklaşık 140-150 mg kafein içeriyor. Bir bardak çayda da ortalama 50 mg kafein bulunuyor. Ayrıca annenin aldığı alkol bebeğe plasenta yoluyla geçerek düşük, ölü doğum, bebekte gelişme geriliği, çeşitli baş-yüz kusurları ve zeka geriliğine yol açabiliyor. 

 Proteine sofranızda yer açın

Bebeğin beslenmesinden sorumlu olan fetal - plasental ünite özellikle hamileliğin son 6 ayında yaklaşık bir kilo protein kullanıyor. Dr. Sezgi Güllü Erciyestepe, bu nedenle hamilelikte alınan toplam kalorinin yüzde 10-35’inin proteinden karşılanması gerektiğine işaret ederek, “Hamilelikte artan protein ihtiyacı için günde 71 gram protein öneriliyor. Protein; kemik, kas ve beyin gelişiminde önemlidir. Yağsız et, yumurta, deniz ile soya ürünleri, fasulye, fındık, bezelye ve mercimek, proteinden zengin besinlerdir” diyor. Dr. Sezgi Güllü Erciyestepe, protein tozlarının ya da yüksek protein takviyelerinin ise hamilelik döneminde önerilmediğine dikkat çekerek, “Zira bu tür ürünler gastrointestinal rahatsızlıklara ya da alerjik reaksiyonlara sebep olabiliyor“ uyarısında bulunuyor.  Bunların yanı sıra yağsız ya da az yağlı süt dahil olmak üzere, yoğurt ve peynir, hamile bir kadının diyetinde mutlaka yer almalı. Süt /süt çeşitleri bebek ve annenin kalsiyum ile protein ihtiyacını karşılıyor. 

 Tam tahıllı beslenin

Tam tahıllar genellikle B vitamini, folik asit, lif ve magnezyum açısından zengin oluyor. Hamilelik döneminde tam tahıllı beslenmek, sindirim ve sinir sisteminin sağlıklı olabilmesinde önem taşıyor.  Kahverengi pirinç, tam buğdaylı makarna, tahıllar ve yulaf ezmesi gibi besinler tüketilmesi önerilen besinler arasında yer alıyor. 

 Bolca lifli gıda tüketin

Lifli gıda tüketimi hamilelikte sık yaşanan sorunlardan olan kabızlığı önlemek gibi oldukça faydalı bir işlev üstleniyor. Yeterli su alımıyla birlikte günde 28-36 gram lifli besinlerin tüketilmesi öneriliyor. Sebze ve meyveler başta olmak üzere; kepekli ekmek, kepekli makarna, kuru incir, kuru kayısı ve bezelye lif açısından zengin gıdalar arasında yer alıyor.   

 Sebze ve meyveleriniz rengarenk olsun

Mevsiminde meyve tüketimi, içeriğindeki yüksek vitamin sayesinde, bebeğinizi olumlu yönde etkileyecektir. Ancak içeriğinde şeker olduğu için aşırı tüketiminden kaçının; aksi halde glikoz miktarı nedeniyle sizin ve bebeğinizin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Dr. Sezgi Güllü Erciyestepe, sebzelerin iyi bir lif kaynağı olduğunu belirterek, “Sebzeler aynı zamanda folat dahil olmak üzere birçok vitamin ve mineral içerir. Folat/folik asit bebekte nöral tüp defektini engellemekte en önemli noktalardan bir tanesidir. Günlük 0.4-0.8 mg folik asit desteği yeterlidir. Tüm bu yararlarından dolayı hamilelik döneminde günde 5 porsiyon sebze ile meyve tüketimi ihmal edilmemeli” diyor.

 Karbonhidratsız olmaz!

Karbonhidrat önemli bir enerji kaynağıdır. Yetersiz alınırsa vücudunuz enerji sağlamak için proteinler ile yağları yakmaya başlıyor. Bilinçsiz bir şekilde karbonhidrat sınırlandırılması bebeğin beyin gelişimini olumsuz etkileyebiliyor. Dolayısıyla alınan toplam kalorinin yüzde 45-65'i karbonhidratlardan sağlanması gerekiyor. Karbonhidrat ihtiyacının özellikle lifli gıdalardan alınması önem taşıyor. Karbonhidrat kaynakları olarak özellikle meyve, sebze ile tam tahıllı besinler öneriliyor.

 Bitkisel yağları tercih edin

Hamilelikte günlük ihtiyaç duyulan kalorinin yüzde 20-35’inin yağlardan alınması gerekiyor. Zira yağlar hamilelikte enerji sağlıyor. Ancak teratojenik etkileri nedeniyle doymuş yağ tüketimini mümkün olduğunca kısıtlayın. Zeytinyağı ve fındık yağı gibi bitkisel yağlar öncelikli olarak tüketilmesi önerilen yağları oluşturuyor.  

 Haftada 2-3 kez balık şart!

Omega 3 bebeklerin beyin ve sinir sistemi gelişimi açısından oldukça önemli. Omega 3 içeren gıdaların tüketimi hamilelik sürecinde anne karnında bebeğin kilo alımını ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlıyor. Bu nedenle haftada 2-3 kez bir porsiyon balık tüketmeye özen gösterin. Ancak yüksek seviyede cıva içeren uskumru gibi balıklar hamilelik döneminde kesinlikle tüketilmemeli.

 Sofranızda demir kaynakları olsun

Demirin diyetle birlikte alınabilen 2 formu mevcut: Hem ve hem olmayan demir.  Biyoyaralanımı en yüksek olan demir formu hem demir olup; et, beyaz et veya balık etinde bolca yer alıyor. Bitkisel kaynaklı demir ise düşük fayda sağlamasının yanı sıra vegan ya da vejeteryan hamilelerde anemi olmasa dahi demir takviyesi gereksinimini doğuruyor.

Kolin içeren besinleri unutmayın

Kolin, bebeğin sinir sisteminin gelişimi ve bilişsel fonksiyonları için oldukça önem taşıyor. Bu nedenle beslenme programınızda düzenli olarak ‘kolin’ içeren besinlere yer verin. Yumurta, kırmızı et, beyaz et, deniz ürünleri ve tahıllar kolin içeren besinlerden. Brüksel lahanası, brokoli ve ıspanak gibi sebzelerde de kolin yer alıyor. Ancak bu sebzeler yeterli miktarda kolin içermediği için vegan ve vejeteryan hamileler kolin desteğine ihtiyaç duyuyorlar.

 Su için hem de bolca

Hamilelikte bir diğer önemli kural ise yeterli su tüketmek. Günlük 2-3 litre su tüketmeyi alışkanlık edinin. Zira su, hamilelikte artan kan dolaşım kapasitesini karşılamada, dolayısıyla besinlerin bebeğe etkili şekilde ulaşmasını sağlamada önem taşıyor. Aynı zamanda yeterli su alımı, bebeğin içinde büyüdüğü amniyotik kesenin ideal oranda suya sahip olmasını sağlarken, atıklar ve toksinlerin vücuttan atılmasında da önemli rol oynuyor. Nem, hava sıcaklığı, fiziksel aktivite ve egzersiz yoğunluğu gibi durumlarda ise su tüketimini artırmanızda fayda var. -HABER MERKEZİ


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.14 11:45:16
Son Düzenlenme Tarihi :