CHP’nin Elmalı Belediye Meclisi’nde halen görev yapan 6 üyeden sadece 2’si, 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimler için tekrar belediye meclis üyesi aday adayı başvurusunda bulundu. Sözkonusu 2 kişi aynı zamanda Elmalı Belediye Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Hasan Aydın ile vefat eden İYİ Partili Şükrü Ercan’ın yerine gelen Hüseyin Erdemci.
ÖNCE CHP’YE
ÜYE OLDULAR
31 Mart 2024 seçimlerinde CHP’den tekrar meclis üyesi olabilmek için ‘meclis üyesi aday adayı’ başvurunda bulunan mevcut meclis üyeleri Hasan Aydın ve Hüseyin Erdemci, yeni dönem meclis üyeliği başvurunda bulunmadan önce CHP’ye üye kayıtlarını gerçekleştirdiler.
KAMURAN ÜNAL
BELEDİYE BAŞKAN ADAY ADAYI
Elmalı Belediye Meclisi’nde meclis üyesi olan Kamuran Ünal, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde partisinden Belediye Başkan aday adayı olduğu için yeni dönemde meclis üyeliği müracaatında bulunmadı.
2019 seçimlerinde Halil Öztürk’ün zaferinde büyük payı olan Mehmet Tufan’ın yanısıra, avukat Erhan Durkan’da yeni dönem meclis üyeliği başvurusunda bulunmadılar. Elmalı Belediye Meclisi’nde CHP grubunda olan ancak Aydın ve Erdemci gibi CHP’ye üye olmadığı iddia edilen Şükrü Güler’de 2024 için tekrar belediye meclis üyeliğinde bulunmadı.
BAŞVURU SÜRESİ BİTTİ AMA
LİSTELER VERİLENE KADAR HAK TANINABİLİR
CHP Elmalı İlçe Başkanı Şakir Aydın, mevcut meclis üyelerinden Hasan Aydın ve Hüseyin Erdemci dışında diğer meclis üyelerinin başvuru yapmadığını belirtti, sorumuz üzerine Erdemci ve Aydın’ın önce CHP’ye üye kayıtlarının gerçekleştirildiğini kaydetti.
31 Mart 2024 yerel seçimleri için meclis üyeliği aday adayı başvurularının sona erdiğini hatırlatan CHP Elmalı İlçe Başkanı Şakir Aydın, “Süre bitti ama partimizin ilgili organlarının kararıyla bu süre uzayabilir, listeler Seçim Kurulu’na verilene kadar yine partimizin ilgili mercilerinin alacağı bir kararla müracaatlar yapılabilir” dedi. * İsa KAVLAK
Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen: “Nedeni bilinmeyen inmelerde “PFO” araştırılmalı”
Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin..
Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin gelişimi sürecinde kalbin sağ ve sol kulakçıkları (atrium) arasında kapak benzeri bir yapı olan foramen ovale açıklığının olduğunu belirten Küçükseymen, “Süt çocukluğu döneminde bu kapak kendiliğinden kapanır, fakat kapanmaz ise patent foramen ovale (PFO) olarak adlandırılan durum ortaya çıkar. Sağlıklı yetişkin insanların yaklaşık yüzde 20’sinde PFO bulunur ve PFO’lu genç yetişkinlerde (60 yaş altı) inme riski PFO’su olmayanlara kıyasla yüzde 40-50 daha yüksektir. Ayrıca bu hastalarda PFO sıklığı sağlıklı bireylerden daha yüksek oranda bildirilmiştir” dedi.
60 yaş altında inmenin nedeni bulunamıyorsa (kriptojenik) PFO açısından ciddi araştırma yapılması gerektiğini vurgulayan Küçükseymen, “Ayrıca nedeni bilinmeyen inme geçiren hastalarda bacaklardaki damarlarda pıhtı oluşumu (derin ven trombozu-DVT) sıklığı da daha yüksektir. PFO ile nedeni bilinmeyen inme arasındaki ilişki genç yetişkinlerde, yaşlılara kıyasla daha barizdir. PFO’su olan ve bir kez nedeni bilinmeyen inme geçiren bir insanın gelecek her bir yıl için tekrar inme geçirme riski yüzde 2.5 oranında bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.
“Auralı migren hastaları dikkat!”
Küçükseymen, PFO bulunan dalgıçlarda vurgun olma riski olmayanlara göre 5 kat fazla olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların dışında PFO’nun migren ile olan ilişkisi halen tam olarak çözülememesine rağmen aura ile seyreden migren vakalarda PFO’nun rolü olduğunu düşündüren veriler bulunmaktadır. Auralı migren olgularında da PFO sıklığının sağlıklı bireylere göre iki katına kadar arttığı, PFO kapatılmasının migrene bağlı baş ağrılarını azalttığı bilinmektedir. Çoğu insanda patent foramen ovale belirtileri görülmez. Nadiren de olsa PFO migren, ayağa kalkarken ve ayakta dururken nefes darlığı ortaya çıkabilir. PFO belirli felç türleri için daha yüksek risk olarak kendini gösterir.”
“Multidisipliner bir yaklaşımla tanı konuyor”
“İnme geçiren genç-yetişkin (60 yaş altı) hastalar nöroloji uzmanı tarafından inmenin nedenine yönelik yoğun bir araştırmaya tabi tutulur” diyen Küçükseymen, şunları söyledi: “Nedeni bulunamayan vakaları, nöroloji ve kardiyoloji uzmanı hekimler birlikte değerlendirir. Normal ekokardiyografik inceleme erişkin hastalarda çok net görüntüleme imkanı sağlamadığı için bu hastalarda yemek borusundan ekokardiyografik inceleme (transözefagal ekokardiyografi) yapılması gerekir. Bu işlem sırasında kol toplardamarlarından serum verilerek geçiş izlenebilir."
İnme geçirme riskini ortadan kaldırmak için PFO kapatma işlemi gerekli
Küçükseymen, nöroloji tarafından yapılan transkranial doppler tarama, PFO varlığını indirekt yolla gösteren bir yöntem olduğunu ve koldaki toplardamardan verilen serumun beyin atardamarında oluşturduğu ultrasonik sinyallerin ölçülmesi ile gerçekleştirildiğini bildirdi. Daha konforlu bir yöntem olmasına rağmen test pozitif olduğunda ekokardiyografi ile tanı kesinleştirmesi gerektiğini aktaran Küçükseymen, “Tüm bu testlerin pozitif ya da şüpheli olması durumunda, hastaların bacaklarında aktif ya da daha önceden pıhtılar (derin ven trombozu) oluştuğuna dair kanıtlar var ise, hastanın tekrar inme geçirme riski ve olabilecek işlemin öngörülebilir riskleri hasta ile paylaşıldıktan sonra PFO kapatma işlemine karar verilir” diye konuştu.
“PFO ameliyatsız kapatılabiliyor”
PFO’nun ameliyatsız kapatılabildiğini belirten Küçükseymen, “İşleminde kasık toplardamarından (femoral ven) iğne ile girilir ve buradan kalbe kadar uzanan ve PFO’dan geçen bir tel gönderilir. PFO’ya uygun büyüklükte seçilen kapama cihazı kasıktan ilerletilerek delikten geçirilir. Cihaz, deliği iki taraftan üzerine oturarak kapatır. Cihaz bırakılmadan önce PFO’nun uygun şekilde kapandığı ve takılan cihazın kalbin diğer bölümlerine zarar vermediği kontrol edilir ve işlem sonlandırılır. İşlem sonrası 3-6 ay içinde kalbin içini kaplayan hücre tabakası (endokardiyum) kapama cihazının üzerini kaplar ve cihaz artık vücudun bir parçası haline gelir” dedi.
İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Son olarak Kücükseymen, işlem sonrası yapılması gerekenleri, “PFO kapama işlemi ortalama 1 saat kadar sürer. Kullanılan cihazlara göre hasta işlem sırasında uyanık olabilir ya da hafif uyutulabilir. İşlem sonrası hasta en az 6 saat yatakta ve bir gece hastanede kalır ve sabahında taburcu edilir. Kapama cihazı üzerinde pıhtı oluşumunu önlemek için kısa süre kan sulandırıcı ilaç kullanılması önerilir. Birkaç gün evde istirahat sonrasında hasta günlük aktivitelerine dönebilir. 6 hafta süreyle darbe almalarına neden olan durumlardan ve temas sporlarından (karate, boks, güreş, halter gibi) kaçınılmalıdır” sözleriyle anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin gelişimi sürecinde kalbin sağ ve sol kulakçıkları (atrium) arasında kapak benzeri bir yapı olan foramen ovale açıklığının olduğunu belirten Küçükseymen, “Süt çocukluğu döneminde bu kapak kendiliğinden kapanır, fakat kapanmaz ise patent foramen ovale (PFO) olarak adlandırılan durum ortaya çıkar. Sağlıklı yetişkin insanların yaklaşık yüzde 20’sinde PFO bulunur ve PFO’lu genç yetişkinlerde (60 yaş altı) inme riski PFO’su olmayanlara kıyasla yüzde 40-50 daha yüksektir. Ayrıca bu hastalarda PFO sıklığı sağlıklı bireylerden daha yüksek oranda bildirilmiştir” dedi.
60 yaş altında inmenin nedeni bulunamıyorsa (kriptojenik) PFO açısından ciddi araştırma yapılması gerektiğini vurgulayan Küçükseymen, “Ayrıca nedeni bilinmeyen inme geçiren hastalarda bacaklardaki damarlarda pıhtı oluşumu (derin ven trombozu-DVT) sıklığı da daha yüksektir. PFO ile nedeni bilinmeyen inme arasındaki ilişki genç yetişkinlerde, yaşlılara kıyasla daha barizdir. PFO’su olan ve bir kez nedeni bilinmeyen inme geçiren bir insanın gelecek her bir yıl için tekrar inme geçirme riski yüzde 2.5 oranında bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.
“Auralı migren hastaları dikkat!”
Küçükseymen, PFO bulunan dalgıçlarda vurgun olma riski olmayanlara göre 5 kat fazla olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların dışında PFO’nun migren ile olan ilişkisi halen tam olarak çözülememesine rağmen aura ile seyreden migren vakalarda PFO’nun rolü olduğunu düşündüren veriler bulunmaktadır. Auralı migren olgularında da PFO sıklığının sağlıklı bireylere göre iki katına kadar arttığı, PFO kapatılmasının migrene bağlı baş ağrılarını azalttığı bilinmektedir. Çoğu insanda patent foramen ovale belirtileri görülmez. Nadiren de olsa PFO migren, ayağa kalkarken ve ayakta dururken nefes darlığı ortaya çıkabilir. PFO belirli felç türleri için daha yüksek risk olarak kendini gösterir.”
“Multidisipliner bir yaklaşımla tanı konuyor”
“İnme geçiren genç-yetişkin (60 yaş altı) hastalar nöroloji uzmanı tarafından inmenin nedenine yönelik yoğun bir araştırmaya tabi tutulur” diyen Küçükseymen, şunları söyledi: “Nedeni bulunamayan vakaları, nöroloji ve kardiyoloji uzmanı hekimler birlikte değerlendirir. Normal ekokardiyografik inceleme erişkin hastalarda çok net görüntüleme imkanı sağlamadığı için bu hastalarda yemek borusundan ekokardiyografik inceleme (transözefagal ekokardiyografi) yapılması gerekir. Bu işlem sırasında kol toplardamarlarından serum verilerek geçiş izlenebilir."
İnme geçirme riskini ortadan kaldırmak için PFO kapatma işlemi gerekli
Küçükseymen, nöroloji tarafından yapılan transkranial doppler tarama, PFO varlığını indirekt yolla gösteren bir yöntem olduğunu ve koldaki toplardamardan verilen serumun beyin atardamarında oluşturduğu ultrasonik sinyallerin ölçülmesi ile gerçekleştirildiğini bildirdi. Daha konforlu bir yöntem olmasına rağmen test pozitif olduğunda ekokardiyografi ile tanı kesinleştirmesi gerektiğini aktaran Küçükseymen, “Tüm bu testlerin pozitif ya da şüpheli olması durumunda, hastaların bacaklarında aktif ya da daha önceden pıhtılar (derin ven trombozu) oluştuğuna dair kanıtlar var ise, hastanın tekrar inme geçirme riski ve olabilecek işlemin öngörülebilir riskleri hasta ile paylaşıldıktan sonra PFO kapatma işlemine karar verilir” diye konuştu.
“PFO ameliyatsız kapatılabiliyor”
PFO’nun ameliyatsız kapatılabildiğini belirten Küçükseymen, “İşleminde kasık toplardamarından (femoral ven) iğne ile girilir ve buradan kalbe kadar uzanan ve PFO’dan geçen bir tel gönderilir. PFO’ya uygun büyüklükte seçilen kapama cihazı kasıktan ilerletilerek delikten geçirilir. Cihaz, deliği iki taraftan üzerine oturarak kapatır. Cihaz bırakılmadan önce PFO’nun uygun şekilde kapandığı ve takılan cihazın kalbin diğer bölümlerine zarar vermediği kontrol edilir ve işlem sonlandırılır. İşlem sonrası 3-6 ay içinde kalbin içini kaplayan hücre tabakası (endokardiyum) kapama cihazının üzerini kaplar ve cihaz artık vücudun bir parçası haline gelir” dedi.
İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Son olarak Kücükseymen, işlem sonrası yapılması gerekenleri, “PFO kapama işlemi ortalama 1 saat kadar sürer. Kullanılan cihazlara göre hasta işlem sırasında uyanık olabilir ya da hafif uyutulabilir. İşlem sonrası hasta en az 6 saat yatakta ve bir gece hastanede kalır ve sabahında taburcu edilir. Kapama cihazı üzerinde pıhtı oluşumunu önlemek için kısa süre kan sulandırıcı ilaç kullanılması önerilir. Birkaç gün evde istirahat sonrasında hasta günlük aktivitelerine dönebilir. 6 hafta süreyle darbe almalarına neden olan durumlardan ve temas sporlarından (karate, boks, güreş, halter gibi) kaçınılmalıdır” sözleriyle anlattı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 15:22:09
Son Düzenlenme Tarihi :
"Golf alanına değil, yerine karşıyız"
MATSO Yönetim Kurulu Başkanı Seydi Tahsin Güngör, “Ulualan konusunda verdiğimiz mücadele daha gelişmiş bir Manavgat içindir. MATSO, Manavgat’a yapılan her yatırıma kıymet verir. MATSO’nun itirazı golf alanına değil, yapılması planlanan yerinedir. Oymapınar bölgesi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yıllar önce golf turizmi için planlandı. Neden Oymapınar değil de Ulualan bölgesine golf sahaları yapılıyor? Bütüncül bir planlama ile Manavgat’ı dünya ölçeğinde bir cazibe merkezi yapma ihtimalimiz varken elimizdeki böyle bir değerin hoyratça harcanmasına seyirci kalmayacağız” dedi.
MATSO 17 YILDIR MÜCADELE VERİYOR
Başkan Güngör, MATSO’nun Ulualan Bölgesinde Yat Limanı, Tekne İmal ve Çekek Yeri İhtisas OSB yapılması konusunda 17 yıllık tarihsel bir geçmişi olduğunu belirtti.
Başkan Güngör, “Yapılan çalışmalar neticesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2009 -2010 yıllarında yaptığı plan değişikliği ile Yat limanı, Tekne İmal ve Çekek Yeri olarak kayıtlara geçmiştir. MATSO süreç içerisinde ilgili kurumlarla diyalog halinde kalarak Yat Limanı, Tekne İmal ve Çekek Yeri İhtisas OSB’nin hayata geçmesi için elinden gelen çabayı göstermiştir. 2016 yılında ise Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bu bölgede Yat Limanı, Tekne İmal ve Çekek Yeri yapılması amacıyla tahsis duyurusunda bulunmuştur. 2018 yılına gelindiğinde ise bunca çalışma ve teknik rapor yok sayılarak Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Ulualan’a 4 tane golf oteli yapılması planlandığından dolayı Yat Limanı, Tekne İmal ve Çekek Yeri plandan çıkarılmıştır” dedi.
MATSO 2. KEZ YARGIYA TAŞIDI
Başkan Güngör “ MATSO Merhum Başkanımız Ahmet Boztaş döneminde Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapılan bu planlamaya karşı 2019 yılında ilgili tüm kurumlara yazılı olarak itirazda bulunmuş, 2020 yılında ise Antalya İdare Mahkemesine dava açılmıştı. 2023 yılında Ulualan Bölgesine Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan küçük değişiklikler ile yapılan planlama yeniden önümüze gelmiştir. Biz göreve talip olduğumuzda geçmişten günümüze MATSO’nun tüm manevi mirasını sahipleneceğimizin sözünü vermiştik.
Üyelerimize verdiğimiz MATSO’nun manevi mirasına sahip çıkacağız sözünün takipçisi olmak amacıyla Ulualan konusunu yeniden yargıya taşıdık” diye konuştu.
* MATSO BASIN