Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2024.01.25 09:47:11

Son Düzenlenme Tarihi :

31 Mart Pazar günü gerçekleştirilen 2019 Yılı Mali Seçimleri sonuçlarına göre Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olan Muhittin Böcek, hem Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına hem de Antalyalılara seslendi…

Antalya’nın 19 ilçesinde, 913 mahallesinde on binlerce vatandaşın elini sıkan, onların sorunlarını dinleyen ve yapacakları projeler hakkında bilgi veren Muhittin Böcek, 31 Mart Mali Seçimlerde sandıktan birinci isim çıktı. Henüz mazbatasını almamışta olsa çıkan sonuca göre Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Muhittin Böcek, seçim sonrası geçen bu üç günlük süre içinde sonuca yapılan itirazı değerlendirdi, belediye çalışanları ile ilgili ve de hizmetlerinin durdurulacağı iddialarına yanıt verdi.

KAZANAN ANTALYA’MIZ OLMUŞTUR
Henüz mazbatasını alamayan Muhittin Böcek, seçime yapılan itirazın yasal bir hak olduğunu, ancak çıkan sonucun değişmeyeceğini söyledi. Muhittin Böcek şöyle konuştu; “19 ilçemizde, 913 mahallemizde 99 gün gece gündüz koştuk. Bütün vatandaşlarımızın dertlerine derman olacağımızı söyledik. Onlarla projelerimizi konuştuk ve 100. gün, yani 31 Mart Pazar günü seçime gittik. Antalya’mız tercihini yaptı. Beni aday gösteren Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e teşekkür ediyorum. Biz seçim süresince gönüllerin ittifakı olduğumuzu söyledik. Bunu da seçim sonrası aldığımız sonuç ile gördük. 714 binin üzerinde bir oy aldık. Bu gerçekten de önemlidir, kıymetlidir.Ben bize oy veren vermeyen bütün vatandaşlarımızın belediye başkanı olacağım, emrinde olacağım. Mazbatamızı aldığımız gün itibariyle birlikte çalışacağız. Seçim süresince ‘Ben sen yok, biz varız. Biz birlikte yapar, birlikte yönetiriz.’ demiştik. Bu bağlamda da seçimin kazananı Antalya’mız olmuştur. Ancak dün son saatte Ak Parti İl Başkanı tarafından seçim sonuçlarına itiraz edilmiştir. İtirazlar yasal haklarıdır. Bununla ilgili bir sıkıntı yok. Ancak 19 ilçede yüksek bir oy oranıyla seçimi kazanmış biri olarak ben hem İl Seçim Kuruluna, hakimlere, savcılara güveniyorum. Çünkü Antalya halkı bana güvendi. Belki mazbata almam birkaç gün ötelenebilir. Ama Antalya’mız ile ilgili çalışmalarımıza hiçbir şey engel olamayacaktır. Mazbatamızı aldığım gün itibariyle ‘Sözüm söz, Muhittin Böcek sözü’ dediğim Antalyalılarımız için 5 yıl boyunca gece gündüz çalışmaya başlayacağım. Onların yaşam kalitesi dahil olmak üzere yerelden kalkınacağız, kırsalda köylümüz, kentlimiz, turizmcilerimiz hep birlikte olacağız.

HİÇ KİMSENİN EKMEĞİYLE OYMAYACAĞIZ
Büyükşehir Belediyesi’nde işten çıkarmaların olacağı ile ilgili iddiaları da yalanlayan Muhittin Böcek, “Şunu söylemek isterim Muhittin Böcek olarak ben, 25 yıldır siyasi nezaket ile buralara gelmiş biriyim. Ben seçim sonrası tek bir kişiye dahi Büyükşehir Belediyesi ile ilgili konuşma yetkisi vermedim. Böyle bir şey söz konusu olamaz.. Ben mazbatamı almadan bu konularla ilgili hiç kimseye yetki vermedim. Zaten bu konuyla ilgili olarak da avukatım Cansel Tuncer aracılığıyla da kamuoyuna bir duyuru yaptım.” dedi.

PROJELER DEVAM EDECEK
Hizmetlerin durdurulduğu iddialarına da değinen Muhittin Böcek, “Ulaşım ile ilgili de üzüldüm tabi. ‘Muhittin Böcek geldi Varsak’a giden 3. raylı sistem hattı durduruldu’ gibi söylemleri üzüntüyle karşıladım. Biz yapmasını bilen insanız. Biz doğru olan projelere devam ederiz. Kepez’de Varsak’a giden hattın durduruluşmuş olması üzücüdür. Teknik anlamda üç ay kum torbalarıyla çalıştırılması  gerekirdi. Buna da uyulmamıştır. Herhalde durdurulma nedeni de bu teknik gerekçedir. Ücretsiz ulaşım ve su ile de ilgili siyasi bir çok şey yazılıp çizilmiş. Ama benim geriye dönük siyasi bir hesaplaşmam olmaz. Biz yasa yönetmelik çerçevesinde çalışmalar yapacağız. Göreve geldiğimiz gün itibariyle yasal yönetmelik içinde ne yapılmış ne yapılmamış bunlara bakacağız. Bunlar gerek sayıştay gerek ise denetçi arkadaşlar tarafından incelenecektir. Ben düne bakmıyorum. Mevla’nın ‘Dün dünde kaldı cancağazım bu gün güzel şeyler söylemek lazım.’dediğigibibiz Antalya’mızı yönetmeye geliyoruz. Güzel şeyler yapmaya geliyoruz. Bizler gittiğimiz her yerde sevgi seliyle karşılaşıyoruz.. Sorumluluğumuzu biliyoruz. Ben gece gündüz demeden çalışan bütün hemşehrilerime çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2019.04.04 10:23:35

Son Düzenlenme Tarihi :

Antalyalılar, kavuran sıcaklarda yüksek kesimlerdeki mağaralardan çıkarılan, pekmez ya da meyve şurubuyla hazırlanan "karlama" ile serinliyor. Ağustos ayında sıcakların bunalttığı Antalyalılar, Toroslar’ın derin kar obruklarından çıkarılan karların üzerine dökülen pekmez ya da meyve şurubuyla seri..

Antalyalılar, kavuran sıcaklarda yüksek kesimlerdeki mağaralardan çıkarılan, pekmez ya da meyve şurubuyla hazırlanan "karlama" ile serinliyor. Ağustos ayında sıcakların bunalttığı Antalyalılar, Toroslar’ın derin kar obruklarından çıkarılan karların üzerine dökülen pekmez ya da meyve şurubuyla serinliyor.
Gündoğmuş ilçesine bağlı 2 bin 200 metre rakımlı yaylalarda bulunan derin kar obruklarından kar getirerek Antalya’da pazarlarda karlama yaparak satan pazarcı Rıdvan Özer, çocukluğundan bu yana bu işi yaptığını söyledi. Toroslar’da 2 bin metre rakımlı Gündoğmuş yaylalarında derin kar obruklarında hiç karın bitmediğini ve buralarda kar üzerine kar yağdığını, uçsuz bucaksız obruklardan çuvallarla kar çıkardıklarını anlatan Özer, "Obruktan kar çıkarmak hem zor hem çok tehlikeli. Bu mağaralarda ne kadar kar bulunduğunu ve derinliğinin ne kadar olduğu bilinmez. Bu kar obruklarında hiçbir zaman kar tükenmez” dedi.

"Dede mesleğimiz"
Karlama işinin dede mesleğinin olduğunu söyleyen Özer, “Haftada bir gün derin kar deliklerine ineriz. Yaklaşık 20-30 metre halat kurarız. Halatlarla aşağıya ineriz. Karları kesici aletlerle keserek çuvallara katıp tekrar yukarı çekeriz. Bu iş oldukça zordur. Gözüktüğü gibi kolay bir meslek değildir. Bizim bu dede mesleğimizdir. Yıllardır bu mesleği yapıyoruz. Tabii ki tecrübeliyiz" diye konuştu.

"Haftada 2 tona yakın kar götürüyoruz"
Haftada 2 buçuk ton kar getirdiklerini ve bunun üçte birinin eridiğini belirten Özer, “Haftalık olarak yaklaşık 2 ton pazarlarda karlama yapar satarız. Haftada bir gün yaylaya çıkarız kar getiririz. Her hafta yaylaya çıkarak obruklardan kar çıkarıyorum. Sattıkça tekrar Gündoğmuş’un yaylalarına giderek her hafta yenisini satıyorum. Yaz aylarında sürekli kar obruklarından getirmiş olduğum karları karlama yaparak kar satıyorum. İnsanları serinletiriz" şeklinde konuştu.
Dağlardan kar toplayan ve daha sonra Antalya’da semt pazarlarına götürerek karlama yaparak satan Rıdvan Özer, şöyle devam etti:
"Çocukluğumdan beri yaz aylarında Toroslar’ın derin kar obruklarından kar getirerek satıyorum. 20 yıldır kar kuyularından çıkardığım karları Antalya’ya getirerek pazarlarda satıyorum. Haftanın bir gününde Gündoğmuş yaylalarından kar getirip, 6 gününde ise haftanın her günü kurulan semt pazarlarında karlama satıyorum. Müşterilere pekmezli, limonatalı, vişneli, kara dutu karın içerisine karıştırıyoruz. Müşterilerimizi serinletiyoruz. Meyve suyu ve pekmez ile karıştırdığım bardağını kasesini 20 liraya, kasesini ise 30 liraya satıyorum. Tadını bilen yerli halkın yanı sıra Ukrayna ve Ruslar her hafta gelerek benden karlama alıyor."

"Her hafta mutlaka alırım"
Antalya’da Etiler Mahallesi’nde her hafta pazartesi günleri kurulan pazarda haftalık olarak Rıdvan Özer’den karlama satın aldığını söyleyen Hüseyin Yamacı, “Ben her hafta pazara gelen Gündoğmuşlu arkadaştan karlı pekmez olsun, liman olsun, karlı şerbeti devamlı yiyoruz. Çokta memnunuz. Toroslardan gelen karla serinliyoruz" ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA

Ekleme Tarihi : 2023.08.08 11:15:05

Son Düzenlenme Tarihi :