SON DAKİKA

logo

Abdültalip GÜNGÖR, Karyağdı Mahallesi 18 uygulaması dosyasını açıyor - 1 Tapum var, arsam imarlı diye güvenme!

Arsa alırken dikkat edilen konulardan biri alınan arsanın imarlı olup- olmadığıdır.

Yayınlanan ilanlarda bile sözkonusu parselin ‘imarlı’ olduğu özellikle vurgulanırken, yine de siz aldığınız ya da alacağınız arsanın imarlı olmasına pek güvenmeyin.
Hatta devletin verdiği tapuya bile güvenmeyin.
Tapuda yazan arsanızın metrekaresine bile...
Bir gün bir bakmışsınız arsanızın ya da içinde eviniz olan arsanın yarısına yakını elinizden alınıp bir başkasına verilmiş.
Ya da bir başka kişi getirilmiş sizin arsanıza hissedar yapılmış.
Bu tablodan en iyisi ise sizin arsanıza belediyenin adeta ortak olması.
Elmalı Karyağdı Mahallesi’nin bazı bölgelerinde 18 uygulaması yapıldı. Uygulama şu anda kadastro aşamasında. Kadastro çalışmalarının sona ermesiyle beraber tapu aşaması başlayacak ve 18 uygulaması yapılan arsaların sahipleri yaklaşık yüzde 43 kayıpla ( 0.4298615) yeniden ölçümlendirilen arsalarının yeni tapularıyla sahipleri olacak.
Peki bu nasıl oluyor ? derseniz.
İlgili kanun maddesine (Madde18) göre;
İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir.
Yani 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 18 nci maddesiyle maliklerin veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın arsasına belediyenin düzenleme yapmasına izin verilmiş.
Yine aynı kanunla, Düzenleme Ortaklık Payı adı altında (DOP) bir imar planı uygulaması sırasında, kamusal hizmet alanları (yollar, parklar, okullar, yeşil alanlar vb.) için belirlenen alanların mevcut arsalardan bedelsiz olarak alınması imkanı da sağlanmıştır.
Buna kamulaştırmasız el atma denilmektedir ki, yine ilgili yasa belediyelere yüzde 45’e kadar “kamulaştırmış el atma” hakkı tanımış, Elmalı Belediyesi ise en üst sınıra yakın, arsanıza yaklaşık yüzde 43 DOP (kesinti) uygulamıştır.
*Abdültalip GÜNGÖR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.08.19 09:48:43
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Kepez’de tek eksik !

Kepez’in ilk belediye başkanı İsa Akdemir, makama gelip koltuğuna oturduğu o ilk gününde de oradaydım, 1999 seçimlerinde Mehmet Atay’a koltuğunu devrettiği günde. Daha sonra Erdal Öner’li günler başladı Kepez’de. Ramazanın bir gecesi Laura Alışveriş Merkezi’nin karşısındaki bir tatlıcıda Belediye Başkanı Erdal Öner’le buluşurken, aramızdaki yanlış anlaşılmaları ortadan kaldıracak konuşmalara şahit olan bir kişi daha vardı masada, bugün AESOB Başkanı olan o dönemde Kepez Meclis Üyesi Adlıhan Dere.

    Yani Erdal Öner döneminde de Kepez yakın takibimdeydi. 
    Bildiğiniz gibi 2009 yılında Kepez’de Hakan Tütüncü dönemi başlarken, gecekondu denince akla gelen  yer olan Kepez’de dört belediye başkanı dönemindeki değişikliği de yakından izleme ve yaşama imkanı da buldum.
    Kepez’in makus talihi İsa Akdemir’le değişmeye başlamış, Mehmet Atay ve  Erdal Öner döneminde de değişim tüm hızıyla sürmüştür. Üç dönemdir Kepez’de Hakan Tütüncü’nün hizmet rüzgarı esiyor ve bir zamanlar Antalya’nın arka bahçesi olan Kepez bugün artık şehrin vitrini olarak gösteriliyor.
    Bir zamanların gecekondu bölgesi Kepez bugün onlarca temalı park, onlarca kütüphane, kültür, sanat ve kongre merkezleri, çok amaçlı semt evleri, hastanesi, kreşleri ile Türkiye’nin en fazla yatırım ve hizmet yapılan ilçelerinden olmuştur.
    Kepez; özellikle DokumaPark ile sadece Kepez’in değil Antalya’nın akciğerlerinden biri olmuştur.. Beton yığınlarının arasında yeşil alan olmakla kalmayan DokumaPark, aynı zamanda müzeleri barındıran bir kompleks, bir sanat galerisi, kütüphane, similasyon merkezi, botanik park, bilim merkezi ile şehrin  önemli bir çekim merkezi de olmuştur.
    Peki bunca yatırım ve hizmete rağmen Kepez’in hiç mi eksiği yoktu ?
    Olmaz  mı ? Bir eksiklik vardı, hem de  oldukça önemli bir eksiklik. 
    Antalya turizm merkezi. Yerli ve yabancı turistler yılın 12 ayı ilimize geliyor, tatil yapıyor. Türkiye geneline baktığımız zaman turizmdeki en büyük pasta dilimi Antalya’ya ait.   
    İşte Kepez’in en büyük eksiliği turizm pastasından hak ettiği payı almaması. Bir başka ifade ile Kepez’in 3 T’den sadece ikisine, tarım ve ticarete sahip olması.
    Dün çok önemli bir proje için BAKA adına Antalya Valisi Ersin Yazıcı ile Kepez Belediyesi adına Başkan Hakan Tütüncü tarafından  bir protokol imzalandı. Sözkonusu protokolla, Kepez sınırları içinde 2 bin 200 yıllık bir geçmişe sahip bulunan Lyrboton Kome antik şehrine BAKA’dan sağlanacak destekle alternatif bir turizm destinasyonu için çalışma yapılacak.
    Şimdi diyeceksiniz, deniz, güneş sahilde güneşlenmek varken, Aspendos, Perge gibi dünya tarafından tanınan antik kentler dururken, çarşı içine turisti getiremezken yerli ya da yabancı turist Kepez’in Varsak Mahallesi’nde bulunan bu antik şehre gelir mi ?
    Kaç yıl oldu hatırlamıyorum ama Hakan Tütüncü, birara hizmetlerini tanıtmak için geziler düzenliyordu. Bu gezilerden biri gazeteciler için yapıldı ve ben o gün Lyrboton Antik kenti’nden haberdar oldum, bu tarihi yerin özelliğini o gün belediye başkanının ağzından öğrendim ve bugün gelinen noktada  da Tütüncü’nün o gün düşündüklerini bugün hayata geçirilmesi için çok büyük bir adımı attığını anladım.
    Lyrboton Kome; Roma döneminde Perge Antik kentinin  zeytinyağı üretim merkezi. BAKA’nın maddi desteğiyle Tütüncü burayı  500-600 zeytin ağacıyla birlikte bir arkeopark haline getirmeyi hedefliyor.
    Yerli ve yabancı konukların Lyrboton Kome’ye gelmesi için elbette geçerli bir neden olmalı. Bu antik şehir yerli ve turist için cazip hale getirilmeli.
    Peki bu nasıl sağlanacak ?
    Proje ile o dönemdeki zeytinyağı  işleme prosesleri ziyaretçilere sunulacak. Zeytin  bahçesi haline getirilecek antik kentte gelen yerli ve yabancı konuklar hasat zamanında kendi zeytinlerini kendileri toplayacaklar.  Kendi elleriyle işleyecekler ve zeytin taş baskı soğuk  sıkım atölyesinde sıktırarak doğal ve organik zeytinyağını alıp ülkelerine gidecekler.
    Ayrıca bölge çiftçinin ürettiği  zeytinyağı Lyrboton Kome markası adı altında değerlendirilecek, satışa sunulacak.
    Sonuç olarak bu proje Hakan Tütüncü’yle hayata geçer. Bu proje düşünülenlerin yapılması halinde tutar. Bu proje, kepez’in turizm pastasından hak ettiği payı almasını sağlar.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.09.20 15:54:47
Son Düzenlenme Tarihi :





Elmalı’da bağcılıkta revaşta

Elmalı denince akla ilk başta elma bahçeleri ve elma üretimi gelse de ilçe bağcılıkta bir hayli revaşta.

    Korkuteli istikametinden Elmalı’ya girişte sağlı- sollu bağlar gelenlere “ merhaba” derken, aynı şekilde Finike istikametinden gelişte de araç sürücülerini ve araçlarda yolcu olarak bulunanları “üzüm bağları” karşılar.
    Elmalı’nın bir başka girişi Fethiye yolu üzerinde de bağ bahçeleri özellikle yaz aylarında görüntüsüyle ilçe girişine ayrı bir güzellik katıyor.
ÜZÜM PEKMEZİ
    Bağı olanlar mutlaka üzümün pekmezini yapıyorlar ve ihtiyaçları kadar olanı ayırıp, ihtiyaç fazlasını ise satıyorlar. 
    Özellikle Gölova’dan itibaren ise yol kenarına dizilen yetiştiriciler dalından yeni kopardıkları üzümleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyorlar. * Esin KÜMBETLİOĞLU

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.26 14:07:01
Son Düzenlenme Tarihi :