Çiçek Hastalığı yüzyıllar boyunca milyonlarca insanın ölümü ve sakatlığına neden olan bir hastalık olmuştur. Aşılama sayesinde dünyada modern tıp tarafından tamamen ortadan kalkan ilk ve tek enfeksiyon hastalığıydı. 1970’li yıllarda Çiçek hastalığı ortadan kaldırıldı. Ancak Afrika kıtasında 1970’li yılların başında Çiçek hastalığına benzer vakalar tanımlandı. Daha sonra bu hastalık Dünya Sağlık Örgütü tarafından Monkeypox virüs adında Çiçek hastalığı virüsü (smallpox)’ne benzer başka bir virüs olduğu tespit edildi.
2003 yılına kadar Afrika kıtasına sınırlı olan vakalar Amerika Birleşik Devletleri ve bazı Avrupa ülkelerinde de görülmeye başlandı. 2022 yılındaki salgında İngiltere’de Nijerya seyahati olan 9 Mpox vakası tespit edildi.
Hayvanlardan Bulaşma
Olasılığı Çok Yüksek!
Batı ve Orta Afrika’daki salgınlar sıçanlara, tavşanlara, sincaplara, maymunlara, kirpilere ve ceylanlara maruz kalmayla ilişkilendirilmiştir. Uzak tropikal yağmur ormanlarının sakinleri, bu hayvanları yakalarken, keserken ve/veya yiyecek için hazırlarken doğrudan temas yoluyla enfekte olabilirler; yutma da enfeksiyonla ilişkilendirilmiştir. Bu tür sözde “orman eti’nin tüketimi özellikle tehlikelidir çünkü et genellikle az pişmiş olur. Hastalığa bağlı Afrika’da %1-10 arasında değişen ölüm oranları bildirilirken, ABD’deki 2003 salgınında hiçbir ölüm meydana gelmedi.
Hastalığın Kuluçka Süresi
Ne Kadardır?
Hastalığın kuluçka süresi ortalama 12 gün olup 4-20 gün arasında da olabilir.
Hastalık semptomları Prodromal veya döküntü öncesi aşamada (döküntü başlangıcından 1-4 gün önce) ateş genellikle ilk semptomdur (genellikle 38,5-40,5 °C). Ateşli hastalığa genellikle titreme, aşırı terleme, şiddetli baş ağrısı, sırt ağrısı, miyalji, halsizlik, iştahsızlık, bitkinlik, farenjit, nefes darlığı ve öksürük (balgamlı veya balgamsız) eşlik eder. Lenf bezlerinde şişme, ateşten 2-3 gün sonra ortaya çıkar. 2003 salgınında hastaların %47’sinde boyun ve çene bölgelerinde birkaç santimetre çapında lenf düğümleri vardı. Ekzantem aşamasında, çoğu kişide ateşin başlangıcından sonraki 1-10 gün içinde döküntü gelişir. Döküntü genellikle yüzde başlar ve daha sonra vücudun geri kalanına yayılır. Tüm lezyonlar kabuklarını dökene kadar 2-4 hafta devam eder.
Hastalık genellikle kendiliğinden sınırlanır; 2-4 haftada iyileşme meydana gelir. Afrika vakalarında ölüm oranı %1-10’du ve ölüm hastaların sağlık durumu ve diğer eşlik eden hastalıklarla ilişkiliydi. 2003 ABD salgınında ölüm bildirilmedi. Hastalar hastalığın ateşli evresinde genellikle kendilerini kötü hissederler; bu nedenle destekleyici bakımla birlikte yatak istirahati gerekebilir. Daha şiddetli vakalarda hastaneye yatış gerekebilir. Acil kullanım onayı alan bir aşı mevcuttur. Bu hastalığın çiçek virüsüne benzerliği nedeniyle 1970’li yıllardan önce çiçek aşısı yaptırmış olanlar hastalığa karşı daha dirençli olduğu düşünülmektedir.
Hastalıktan Korunmak İçin
Ne Yapmalıyız?
Akdeniz diyeti ile beslenin, Kapalı alan kalabalıklarından, sigara ve alkolden uzak durun, fiziksel olarak aktif olun, dostluklar kurun, erişkin yaş aşılamaları için doktorunuza başvurmayı unutmayın.
Sağlıkla kalın.
Antalya Serik'de 8 derslikli anaokulu yaptırılacak
ANTALYA YATIRIM İZLEME VE KOORDİNASYON BAŞKANLIĞI
Antalya Serik Yenimahalle 8 Derslik Anaokulu Yapım işi yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.
Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 23.11.2022 - 10:00'da: Antalya Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı Toplantı Salonu (Zemin Kat) adresinde yapılacaktır. * detaylar için tıklayın
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.10.31 19:17:15
Son Düzenlenme Tarihi :
Başkan Bahar : “Enflasyon son 18 ayın en düşük seviyesinde”
ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, piyasaların beklentilerinin karşılandığı için geleceğe daha güvenle baktıklarını kaydederek, “Yıllık enflasyon son 18 ayın en düşük seviyesine geriledi, bu durum yeni ekonomi yönetiminin ve ortaya koyulan vizyona dair atılan somut adımların bir göstergesi” dedi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Haziran ayı enflasyon oranlarını değerlendiren Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, Aralık 2022’den itibaren küresel enerji fiyatlarında enerji indirimleriyle başlayan sürecin devam ettirilmesi ve girdi fiyatlarında mutlak bir düşüşün hedeflenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki ekonomi yönetimini, Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası politikalarını desteklediklerini kaydeden Başkan Bahar, “Piyasa beklentileri karşılandığı için geleceğe daha güvenle bakabiliyoruz. Yıllık enflasyon son 18 ayın en düşük seviyesine geriledi, bu durum yeni ekonomi yönetiminin ve ortaya koyulan vizyona dair atılan somut adımların bir göstergesi” diye konuştu.
İŞ DÜNYASI İÇİN KREDİ BEKLENTİSİ
Ekonomide alınan önlemlerin neticesinde kısa süre içerisinde düşük enflasyonu görmenin büyük bir memnuniyet olduğunu kaydeden Başkan Bahar, “Ancak baktığımızda hala enflasyonun yüksek olduğunu görebiliyoruz. Bu önlemler ve sıkı politikalarla devam edilmesi tünelin sonundaki ışığı göstermiştir” dedi.
İş dünyasının beklentilerine ilişkin konuşan Başkan Bahar, “Sanayicimizin ve üreten sektörlerimizin, ihracatçımızın kredi beklentisi para politikasının sıkılaştırılması çerçevesinde görülmesin istiyoruz. Sektörlerimizin krediye ulaşmada, finansa ulaşmada sıkıntıları halen devam etmektedir. Burada ayrımcı bir politikayla, üretime, ihracata, yatırıma ve istihdama yönelik kredi paketlerinin beklentisi tüm sektörlerimizde günden güne artan bir şikâyet olarak devam etmektedir” diye konuştu.
ENFLASYONLA KALICI MÜCADELE
Enflasyonla kalıcı mücadele için sıkı para politikasının yanında maliye politikası ve yapısal reformların finansal istikrar için önem arz ettiğine dikkat çeken Başkan Bahar, “Tek başına para politikası yeterli değildir. IMF raporuna göre dünyada enflasyonun yüzde 25’i işgücü kaynaklıdır. Ücretlerdeki artış ve Mart 2024’de gerçekleştirilecek yerel seçimler nedeniyle verilen yüksek bütçe açıkları enflasyon üzerindeki baskıyı sürdürmektedir. Ülkede yaşanan üçüz açık enflasyon açısından çözülmesi zor bir denklem olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
KİRA ARTIŞLARINDA YAVAŞLAMA
Başkan Bahar, 2023 Haziran ayı enflasyonunun, bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde 3.92, Yİ-ÜFE’de yüzde 6.50 olarak açıklandığını belirterek “Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 38.21, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 40.42 düzeyinde artış gösterdi” dedi.
Haziran ayında konut fiyat artışının yavaşlaması ve bazı gıda ürünlerinde gerileme olduğunu dile getiren Başkan Bahar, “Yıllık ortalama enflasyonun cari hızı TÜFE’de yüzde 60-70, ÜFE’de yüzde 90-100 bandında seyretmiştir. Seçim sonrası bir çok mal grubuna yapılan zamlar, Haziran ayında asgari ücrete yapılan artışlar ve TCMB’nin beklentinin altında faiz artışına gitmesi nedeniyle döviz kurlarında yaşanan yukarı yönlü trend, enflasyonda Mayıs ayına göre hızlı bir artışa neden olmuştur” ifadelerini kullandı.
TARIMSAL GİRDİ MALİYETLERİ ARTTI
Yıllık enflasyonun son 18 ayın en düşük seviyesine gerilemesinin yüksek enflasyon baskısına yönelik tedbirlerin artırılması olduğunu belirten Başkan Bahar, “Enflasyonun yüksek seyretmesinde gıda fiyatlarında yaşanan fiyat artışlarının etkili olduğu görülürken, yaz aylarında mevsimsel olarak düşmesi beklenen yaş-sebze meyve fiyatları arzdaki daralmaya bağlı olarak artmıştır” dedi.
FİYATI EN ÇOK ARTAN ÜRÜN ÇAY
Madde bazında fiyatı en çok artan ürün yüzde 14.93 ile çay olduğunu dile getiren Başkan Bahar, “İkinci ve üçüncü sırada yüzde 12,37 ile oteller ve pansiyon ve diğerler gruplarda ve yüzde 12.29 ile sigarada gerçekleşmiştir” diye konuştu.
Manşet enflasyonda ve çekirdek enflasyonda geri çekilmeye işaret eden Başkan Bahar, “Yıllık bazda TÜFE ve Yİ-ÜFE makasının Haziran ayında bir miktar arttığı gözlemlenmiştir. Haziran ayında dünyadaki küresel gıda fiyatları düşüşünün aksine, gıda fiyatları yıllık yüzde 52.52 ile artış trendinde etkili olmaya devam etmiştir. Gıda fiyatlarının yanı sıra TÜİK’in TÜFE verilerine göre yıllık enflasyon sağlıkta yüzde 66,93, eğitimde yüzde 50.86, konutta yüzde 20.73 ve giyimde yüzde 19.49 düzeyinde gerçekleşmiştir” dedi.
ASGARİ ÜCRET, MEMUR VE EMEKLİ ZAMLARI ÖNEM ARZ EDİYOR
Özellikle gıda başta olmak üzere temel mal ve hizmetlerde yaşanan pahalılıktan dolayı en çok dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın alım gücüne etki ettiğini dile getiren Bahar, “TÜİK’in Hanehalkı Tüketim Harcamaları verilerine göre Türkiye’de en düşük yüzde 20’lik gelir diliminde yer alan yurttaşlarımızın gıdaya ayırdıkları payın yüzde 36 olduğu göz önüne alındığında gıda enflasyonu konusunda önlemlerin artırılması gerekmektedir. Asgari ücrete, memur ve emeklilere yapılan zamlar dar gelirli ve sabit gelirli vatandaşlarımızın satın alma gücünün iyileştirilmesi ve yoksullukla mücadele açısından önem arz etmektedir” diye konuştu.
SIKILAŞMA POLİTİKASI VE DÖVİZ KURUNUN SEYRİ ÖNEMLİ
Seçim sonrası yeni Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in taahhüt ettiği rasyonel zemine dönüş politikasının yansımaları konusunda yeni ekonomi programını değerlendiren Başkan Ali Bahar sözlerini şöyle sürdürdü; “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası faiz oranlarını yüzde 15’e artırarak Eylül 2021’de başlayan ‘Yeni Ekonomi Programı’nın temelini oluşturan negatif faiz politikasından vazgeçilerek, para politikasındaki bu değişim ile TCMB birinci ve temel önceliğinin fiyat istikrarı yani enflasyon olduğuna vurgu yapmıştır. TCMB, yılbaşından bu yana yüzde 30 değer kaybeden TL’yi baskılamak için kullandığı doğrudan rezerv satışlarını durdurma kararı almıştır. Merkez Bankası’nın faiz oranlarının kademeli artışının devam edeceğine dair piyasaya verdiği sıkılaşma politikası sinyali enflasyon ataletinin kırılabilmesi açısından önemlidir. Ancak faiz artışına rağmen piyasada reel faizler hala negatiftir ve döviz kurları faiz kararına rağmen yukarı yönlü seyir izlemektedir. Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması 2023 yılı sonuna kadar uzatılmıştır. Dövizde yukarı yönlü sıçramalar yaşanmaması için yılsonunda KKM’nin yeniden dövize dönüşünün önüne geçilmesi gerekmektedir. Yüksek ve istikrarsız kurlar, kur artışı kaynaklı maliyet artışları ile kalıcı fiyat istikrarı önünde önemli engel teşkil etmektedir.”
* HABER MERKEZİ

