Antalya Ticaret Borsası, yılın ilk meclis toplantısını gerçekleştirdi. ATB Başkanı Ali Çandır, konuşmasında 2024 yılının başında, ortasında ve sonunda üyeler bazında gerçekleştirilen son anketten özellikle 3 konuyu gündeme taşıdı. “Ankette sorulan “2024 yılında işinizi aşağıdakilerden hangisi en olumsuz etkiledi?” sorusuna; ankete katılan üyelerin %56’sının birinci sıraya maliyet artışlarını, %20’sinin ikinci sıraya enflasyonu ve %11'lik kısmın ise üçüncü sıraya dolardaki yetersiz artışı ifade ettiklerini kaydeden ATB Başkanı Çandır, “Geride bıraktığınız 5 yıllık dönemi göz önünde bulundurarak, sektörünüzün önümüzdeki 5 yıl için en temel problemi ne olur?” Sorusuna ise; Maliyet artışları %46 ve piyasa belirsizliği %27 ile en önemli riskler olarak görülmüştür” derken “2025 yılında maliyetlerin, borçların ve kredilerin hızlı artacağını büyük ölçüde tahmin ediyoruz” dedi.
Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, zincir marketlerden şikayet etti ve “Tedarikçilerine sunduğu zorlu tahsilat şartları, promosyon talepleri, tek taraflı indirim ve iade uygulamalarının birçok işletmeyi ve markayı ciddi anlamda zorlamaktadır” dedi.
Başkan Çandır yılın ilk meclis toplantısında yaptığı konuşmada şunları söyledi : “Geride bıraktığımız yıl, ekonomik göstergeler bakımından 2023 yılının gerisinde kalan bir yıl oldu. Öncü göstergeleri değerlendirdiğimizde, 2024 yılı için yaklaşık %3 civarında bir ekonomik büyüme bekliyoruz.
Tarım sektörü için genel ekonomiden daha düşük bir büyüme öngörüyoruz. Üretimdeki bu nispi gerilemelere paralel olarak, ihracatımızda da benzer düşüşler yaşanmıştır.
Ülkemiz toplam ihracatı yıllık %2.1 artarken, kentimiz ihracatı ise %1.4 azalmıştır. Tarım ve gıda ihracatımız, ülkemizde %3.3 artarken, kentimizde %2.2 azalmıştır.
Kentimizin ihracatının lokomotifi olan yaş meyve ve sebze ihracatı, ülkemizde %2.4, kentimizde ise %7.3 azalmıştır. Ekonomik büyümenin öncü göstergelerinden olan kredi kullanımı, hem ülkemizde hem de kentimizde yıllık %43 civarında bir artış göstermiştir.
Her yıl olduğu gibi 2024 yılında da başta sizler olmak üzere üyelerimizin ekonomik görüş ve beklentilerini dikkate aldığımız anketler yaptık. Yıl başında yıl ortasında ve nihayet yıl sonunda gerçekleştirdiğimiz bu anketleri sizlerle paylaşmıştık. Yıl sonu anketimizin detaylı sonuçlarını ayrıca değerlendirebiliriz. Ancak, öncelikle bu 3 anketin özetini sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yılbaşında yaptığımız ankette doların yıllık ilan edilen enflasyon kadar olacağını tahmin edenlerin oranı %20 düzeyindeyken, yıl sonunda bu oran %1’e gerilemiştir.
Doların enflasyondan yüksek artacağını tahmin edenlerimizin oranı %53 iken yıl sonunda %6’ya düşmüştür. Doların enflasyondan düşük artacağını tahmin edenlerin oranı, yıl başında %27 iken, yıl sonunda %31’e yükselmiştir. 2024 yılı için yaptığımız ankette ekonominin 2023 yılına göre daha zor geçeceğini tahmin edenlerin oranı %65 iken, 2025 yılı için yaptığımız ankette ekonomin 2024 yılına göre daha zor geçeceğini tahmin edenlerin oranı %55’e gerilemiştir.
Yani, 2025 yılına yönelik ekonomik beklentilerimiz, 2024 yılına göre nispi olarak daha olumlu bir düzeyde olmuştur. Ticaretimizle ilgili miktar ve parasal beklentilerimizde de benzer bir nispi iyileşme öngörülmüştür.
Anketlerimizle ilgili stoklar, maliyetler, borçlar, alacaklar, krediye erişim ve yatırım/kapasite işlerindeki eğilimlerimiz yıl başı, yıl ortası ve yıl sonu itibarıyla giderek nispi bir iyileşme göstermiştir. Ancak, bunun en ciddi istisnası borçlar konusunda yaşanmıştır. Yıl başında ve ortasında, borçların enflasyondan daha az artacağını tahmin edenlerin oranı %20 iken yıl sonunda bu oran %9’a gerilemiştir.
2025 yılı için tahminlerimizin detayına baktığımızda genel ekonomik beklentideki nispi iyimserlik bazı kalemlerde görülmemektedir. Örneğin, stokların enflasyondan az artacağını tahmin edenlerin oranı %62 olmuştur. 2024 yılında ise bu oran yaklaşık %25 idi. Maliyetler konusunda da benzer bir eğilim görülmüştür. 2025 yılı için maliyet artışının ilan edilen enflasyondan fazla olacağını tahmin edenlerin oranı %62 olmuştur. 2024 yılı için bu oran %32 idi. Borçlar konusunda ise, enflasyondan yüksek olacağını tahmin edenlerin oranı %43 olmuştur. 2024 yılında bu oran %25 idi. Kredilerdeki artışın da enflasyonun üzerinde olacağını tahmin edenlerin oranı %34 olmuştur. 2024 yılında bu oran %15 idi.
Yani kısaca, 2025 yılında maliyetlerin, borçların ve kredilerin hızlı artacağını büyük ölçüde tahmin ediyoruz.
Ankette sorulan “2024 yılında işinizi aşağıdakilerden hangisi en olumsuz etkiledi?” sorusuna;Ankete katılan üyelerimiz, %56 ile birinci sırada maliyet artışlarını, %20 ile ikinci sırada enflasyonu ve %11 ile üçüncü sırada dolardaki yetersiz artışı ifade etmişlerdir.
“Geride bıraktığınız 5 yıllık dönemi göz önünde bulundurarak, sektörünüzün önümüzdeki 5 yıl için en temel problemi ne olur?”Sorusuna ise; Maliyet artışları %46 ve piyasa belirsizliği %27 ile en önemli riskler olarak görülmüştür.
ANTALYA HALLERİNDE İŞLEM MİKTARLARI DÜŞTÜ
Son 10 yılda hallerimizdeki işlem miktarları; domateste %56, sebzede %47 ve meyvede ise %38 azalmıştır.
Böylece 2024 yılında Antalya hallerinde işlem gören; domates miktarı 294 bin tona, sebze miktarı 814 bin tona ve meyve miktarı ise 189 bin tona gerilemiştir.
Açıklanan son verilere göre Antalya’nın domates üretimi 2.6 milyon tona, sebze üretimi 5 milyon tona ve meyve üretimi ise 2 milyon tona ulaşmıştır. Yani genel olarak üretimin %10’u kadar ürün, hallerde işlem görmüştür. Bu durum, gerçekten piyasa bozucu bir mekanizma yaratmaktadır. Çünkü yaş meyve sebze piyasasının, çok hızlı ve etkinişleyişe sahip olması gereklidir. Piyasanın etkin işleyişi, toplam miktarın anlamlı yoğunluğunun hallerde işlem görmesiyle gerçekleşebilir.
Enflasyonda kalıcı düşüş sağlanmak isteniyorsa işin temel çözümü, maliyet yapısını bozucu politikalar uygulamamaktır diye düşünmekteyim.
ÜYELERİMİZİN İHRACATLARINI GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ
Antalya Ticaret Borsası olarak, üyelerimizin ihracatını geliştirmek ve kurumsal kapasitelerini artırmak amacıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz.Ticaret Bakanlığı destekli Ur-Ge projelerimiz başarıyla devam etmektedir.
Kesme çiçek sektörüne yönelik Ur-Ge projemiz kapsamında; 2023 yılında Kolombiya, 2024 yılında ise İngiltere ve Kuzey İrlanda olmak üzere Birleşik Krallık’ta ziyaretler gerçekleştirdik. Son olarak, Kenya’yı ziyaret ederek önemli görüşmelerde bulunduk. Kenya’da, kesme çiçek üreticileri ve ihracatçılarıyla yüz yüze görüşmeler yaparak ticari iş birliği olanaklarını değerlendirdik.
Avrupa’nın kesme çiçek ithalatında önde gelen ülkelerinden biri olan Kenya, son 20 yılda bu alanda bir başarı hikayesi yazmıştır. Bu başarıda, uygun iklim koşulları, iş gücüne erişim kolaylığı, düşük maliyetler ve kamu tarafından sağlanan teşvikler büyük rol oynamaktadır. Vergi teşvikleri, uygun maliyetli havayolu lojistiği, elektrik gibi girdi maliyetlerinin azaltılması ve yabancı yatırımcıya sunulan avantajlar, üretim ve ihracatı destekleyen politikaların başlıca unsurlarıdır. Avrupa Birliği pazarına yakınlığıyla önemli bir avantaja sahip olan ülkemizin, bu tür kapsamlı politikalar geliştirmesi, kesme çiçek üretim ve ihracatının hızla artmasına fırsat yaratacağını paylaşmak isterim.
Üyelerimizin, Kenya ziyareti ve yapılan görüşmelerden elde ettikleri kazanımların ticaret ve Ar-Ge faaliyetlerine olumlu katkılar sunmasını diliyorum. Antalya Ticaret Borsası olarak, üyelerimizin ve sektörlerimizin küresel pazarlarda daha güçlü ve rekabetçi bir konumda olması için çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz.
OGM DÖNER SERMAYE TARİFE BEDELLERİNİ AFAKİ ARTTIRDI
Orman Genel Müdürlüğü 2025 yılı Döner Sermaye Bütçesi kapsamında 2025 yılı tarife bedellerinde afaki düzeyde artışlar yapılmıştır. Örneğin, kekik için tarife bedelinde %208 oranında artırılmıştır. Bu tutara, %3 oranındaki Bakanlık Fonu ve %20 oranındaki KDV eklendiğinde, 2025 yılı için toplamda %308’lik bir artış ortaya çıkmaktadır. Bu artışlar, orman köylüsünün ürün toplamaktan vazgeçmesine, üyelerimizin faaliyetlerini sürdürmekte ve ticaretlerini devam ettirmekte zorlanmasına yol açacaktır.
Ülkemizin ihracatını olumsuz etkileyerek uluslararası pazarlarda kayıplara neden olacaktır.
ZİNCİR MARKETLERDEN ŞİKAYET
Konuşmamı, meslek komiteleri toplantılarımızda sıkça gündeme gelen önemli bir konuyu paylaşarak tamamlayacağım. Zincir marketler, kendi isimleri veya alt markaları altında fason üretim yaptırarak, ürünlerini ürettirdikleri işletmelerle doğrudan rekabet eder hale gelmiştir. Bu durum, özellikle son dönemde belirgin bir artış göstermiş ve piyasa dengelerini olumsuz yönde etkilemiştir. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin zincir market raflarında yer alması her geçen gün daha da zorlaşmaktadır.
Diğer taraftan üyelerimiz; zincir marketlerin mevcut tedarikçilerine sunduğu zorlu tahsilat şartları, promosyon talepleri, tek taraflı indirim ve iade uygulamalarının birçok işletmeyi ve markayı ciddi anlamda zorladığını ifade etmektedirler.
Piyasada hakim unsur olma özelliklerini düzenlemek ve piyasa dengelerini korunmak için bu kapsamda yasal düzenlemelere ve uygulamalara acil ihtiyaç duyulmaktadır.”
* ABDULTALİP GÜNGÖR
Tarımda üretim yapılan tüm alanlar kayıt altına alınacak
Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Tarım sektörüyle ilgili politikaların tespit edilmesi, planlanması ve koordinasyonuyla ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapılarak, uygulanmasında Bakanlık yetkili olacak.
Tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin sağlanması, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirliğin tesis edilmesi için Bakanlıkça belirlenen ürün veya ürün gruplarının üretimine başlanmadan önce Bakanlıktan izin alınacak. Bakanlık, arz ve talep miktarıyla yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceği ile tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirleyecek.
Stratejik ürünlerde arz güvenliği korunacak, ülke ihtiyacına göre asgari ve azami üretim miktarları tespit edilerek, ürün fazlası veya eksikliğinin oluşmasının önüne geçilecek.
ÜRETİM YAPILAN TÜM ALANLAR KAYIT ALTINA ALINACAK
Bitkisel üretimle ilgili destekleme ödemelerinde çiftçi kayıt sistemi ile birlikte bakanlıkça belirlenen kayıt sistemleri de esas alınacak.
Tapu veya mülkiyete dayanan kayıt yerine, üretimin yapıldığı tüm alanlar kayıt altına alınarak bu alanların desteklemelerden yararlandırılmasına imkân tanınacak.
İklim değişikliği dikkate alınarak, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımına önem verilecek. Suyu merkeze alan bir planlama ile hem bitkisel üretim hem de hayvansal üretim planlanacak.
Bakanlıkça, tarım sektöründe sözleşmeli üretimin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için gerekli düzenlemeler yapılacak. Sözleşmeli üretimi özendirmek için üreticilere, desteklerin verilmesinde öncelik tanınacak.
Bakanlık, sözleşmeli üretimin geliştirilmesi, izlenmesi ve kontrol edilmesi için sözleşmenin taraflarını ve kapsamını içeren kayıt sistemleri oluşturacak, sözleşmeler bu kayıt sistemleri kullanılarak da düzenlenebilecek.
Çiftçiler hasat döneminde pazarlama sorunu yaşamayacak.
Tarıma dayalı sanayiciler istediği miktar ve kalitede hammaddeye erişim sağlayacak.
Fiyat dalgalanmalarının önüne geçilerek, tarım ve gıda piyasalarında istikrar sağlanacak.
SÖZLEŞMELİ ÜRETİMDE SİGORTA ŞARTI
Tarımsal üretim sözleşmesine tabi ürünlere ve üretim varlıklarına sigorta yaptırılarak, oluşacak risklere karşı hem alıcı hem de üretici korunacak.
Kanun değişikliği ile getirilen uzman arabulucu ve basit yargılama usulü, sözleşmeli üretimde ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkları kısa sürede çözüme kavuşturacak.
Çiftçi ile alıcı arasındaki güç dengesizliklerini giderecek ve özellikle küçük üreticileri korumak amacıyla, tüm yargılama ve icra takip giderlerinden üreticiler geçici olarak muaf tutulacak.
* HABER MERKEZİ
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.08 15:23:00
Son Düzenlenme Tarihi :
"Hüsn-i Hat" Alanya Belediyesi atölyelerinde hayat buluyor
Geleneksel Türk süsleme sanatları arasında önemli bir yere sahip olan ve aynı zamanda UNESCO tarafından da insanlığın ortak mirası ilan edilen “Hüsn-i Hat Sanatı”, Alanya Belediyesi Güllerpınarı El Sanatları Merkezi’nde tekrar eski canlılığına geri dönüyor.
UNESCO tarafından 2021 yılında insanlığın ortak mirası ilan edilen Hüsn-i Hat Sanatı (Güzel Yazı Sanatı), Alanya Belediyesi’nin, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü iş birliği ile açtığı el sanatları kurslarında ev hanımlarının maharetli ellerinde yeniden değer kazanıyor.
“İlgi yoğun"
Alanya Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde yürütülen kurslara ilgilinin çok yoğun olduğunu belirten Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, “Kurslarımız usta öğreticiler tarafında ücretsiz olarak verilmektedir. Kültürel miraslarımız yaşatıp gelecek kuşaklara aktarmak için sürekli çalışma içindeyiz. Geleneksel Türk süsleme sanatları arasında önemli bir yere sahip ve Osmanlı zamanında hat ustaları tarafından en parlak dönemini yaşayan hat sanatına, hak ettiği değeri tekrar geri kazandırmak için el sanatları kurslarımızda büyük bir özveri ile çalışıyoruz. Kurslarımız yoğun ilgi gördü. Biz de bu ilgiyi karşılıksız bırakmayarak Güllerpınarı El Sanatları Merkezi’mizde haftada iki günü Hüsn-i Hat kursu veriyoruz” dedi.
"Ortak miras"
Türk süsleme sanatları arasında önemli bir yere sahip “Hüsn-i Hat”ın 2021 yılında UNESCO tarafından insanlığın ortak mirası ilan edildiğini hatırlatan Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel açıklamasında “Hüsn-i Hat Sanatı, UNESCO tarafından 2021 yılında Türkiye’nin Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine kaydedilerek insanlığın ortak mirası ilan edilmiştir. Geçmişten gelen bir miras olarak halen günümüzde de yaşayan bu sanatın, devam ettirilmesi ve canlı tutulmasını istiyoruz. Kursiyerlerimizin yaptığı eserler süsleme, dekoratif eşya, tablo ve duvar süsü olarak değerlendiriliyor. Bununla birlikte el sanatları merkezlerimizde kültürel miraslarımız kilim, çini, ipek, Kaat’ı ve Hüsn-i Hat sanatı başta olmak üzere tüm kültürel miraslarımızı kursiyerlerimizle birlikte yeniden yaşatmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Kaynak : İHA
UNESCO tarafından 2021 yılında insanlığın ortak mirası ilan edilen Hüsn-i Hat Sanatı (Güzel Yazı Sanatı), Alanya Belediyesi’nin, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü iş birliği ile açtığı el sanatları kurslarında ev hanımlarının maharetli ellerinde yeniden değer kazanıyor.
“İlgi yoğun"
Alanya Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde yürütülen kurslara ilgilinin çok yoğun olduğunu belirten Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, “Kurslarımız usta öğreticiler tarafında ücretsiz olarak verilmektedir. Kültürel miraslarımız yaşatıp gelecek kuşaklara aktarmak için sürekli çalışma içindeyiz. Geleneksel Türk süsleme sanatları arasında önemli bir yere sahip ve Osmanlı zamanında hat ustaları tarafından en parlak dönemini yaşayan hat sanatına, hak ettiği değeri tekrar geri kazandırmak için el sanatları kurslarımızda büyük bir özveri ile çalışıyoruz. Kurslarımız yoğun ilgi gördü. Biz de bu ilgiyi karşılıksız bırakmayarak Güllerpınarı El Sanatları Merkezi’mizde haftada iki günü Hüsn-i Hat kursu veriyoruz” dedi.
"Ortak miras"
Türk süsleme sanatları arasında önemli bir yere sahip “Hüsn-i Hat”ın 2021 yılında UNESCO tarafından insanlığın ortak mirası ilan edildiğini hatırlatan Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel açıklamasında “Hüsn-i Hat Sanatı, UNESCO tarafından 2021 yılında Türkiye’nin Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine kaydedilerek insanlığın ortak mirası ilan edilmiştir. Geçmişten gelen bir miras olarak halen günümüzde de yaşayan bu sanatın, devam ettirilmesi ve canlı tutulmasını istiyoruz. Kursiyerlerimizin yaptığı eserler süsleme, dekoratif eşya, tablo ve duvar süsü olarak değerlendiriliyor. Bununla birlikte el sanatları merkezlerimizde kültürel miraslarımız kilim, çini, ipek, Kaat’ı ve Hüsn-i Hat sanatı başta olmak üzere tüm kültürel miraslarımızı kursiyerlerimizle birlikte yeniden yaşatmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Kaynak : İHA