SON DAKİKA

logo

Uyku boşanmasının 5 faydası

Uyku boşanması yani daha iyi bir uyku için çiftlerin yataklarını ayırması, son yıllardaki gözde sağlıklı yaşam trendleri arasında dikkat çekiyor. Bu uygulamanın kalp sağlığına katkı sağlayabileceğini açıklayan Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi’nden Kardiyoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Uyku boşanması aslında çiftlerin daha iyi uyku ve daha sağlıklı bir yaşam için yataklarını ya da odalarını ayırması anlamına geliyor. Bu karar, ilk bakışta negatif bir çağrışım yapsa da uyku kalitesini iyileştirmesi ve ilişkideki gerilimi azaltması özellikleriyle popülerliğini artırıyor” dedi.

Özellikle farklı uyku alışkanlıklarına sahip çiftler arasında hızla yayılan bu trend pandemi döneminden bu yana adından sıklıkla bahsettiriyor. 2020’de ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, uyku boşanması uygulayan çiftlerin yüzde 59’unda uyku ve ilişki kalitesinin iyileştiğinden bahseden Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi’nden Kardiyoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Aynı araştırmaya göre, partnerleriyle aynı yatağı paylaşan yetişkinlerin yüzde 75’i uyku kalitesinin düştüğünü belirtiyor. Örneğin, partnerlerden biri gece saatlerinde vakit geçirmeyi seviyorken diğeri sabah insanı olabilir. Ya da biri horluyorsa, diğeri uykusuz geceler geçirebilir. Bu nedenle her bireyin kendi uyku düzenini koruması kaliteli uykuyu, kaliteli uyku da beraberinde fiziksel ve ruhsal sağlığı getirir” dedi. 

 

Kalp sağlığını yakından ilgilendiriyor

Kaliteli uykunun sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Koylan, “Uyku ile kalp sağlığı arasında güçlü bir bağ var. Uykusuz kalındığında stres hormonları yükseliyor, tansiyon artıyor ve vücutta iltihaplanma ortaya çıkıyor. Bunların hepsi uzun vadede kalp hastalıkları riskini artırıyor. Uyku esnasında salgılanan bazı koruyucu maddeler ise bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Bu nedenle vücut direncimizi koruyabilmek için kaliteli bir uyku düzenine ihtiyacımız var. Ayrıca uykusuzluk, insülin direncine yol açıp Tip 2 diyabet riskini yükseltebiliyor, bu da unutmamak gerekir ki kalp hastalıklarının en önemli nedenlerinden biri. Uyku boşanması yani çiftlerin farklı yataklarda uyumayı tercih etmesi, daha kesintisiz ve derin uykuyu mümkün kılarak bu riskleri önemli ölçüde azaltabiliyor” şeklinde konuştu.

 

Prof. Dr. Nevrez Koylan, uyku boşanması uygulamasının genel sağlığa katkılarını sıraladı:

 

  1. Horlama, sürekli dönüp durma ya da farklı saatlerde yatma gibi partnerler arasındaki farklılıklar ortadan kalkar, kişilerin uykusu bölünmez.
  2. Kesintisiz ve kaliteli bir uyku, kalp-damar sağlığından bağışıklık sistemine, metabolizmadan zihinsel iyiliğe kadar vücudun birçok sistemine iyi gelir.
  3. Herkesin zaman zaman yalnız kalmaya ihtiyacı vardır. Ayrı uyumak kişisel aran yaratır, çiftler arasında huzuru artırmaya yardımcı olur.
  4. İyi uyku, sabah daha dinç uyanmayı sağlayarak günün enerjik ve verimli geçmesini sağlar.
  5. Uykusuzluk yüzünden çıkan küçük tartışmalar azalır, ilişkideki gerginlik seviyesi düşer.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2025.08.18 10:25:23
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






LGS’ye girecek çocuğunuza ‘güven hissi’ aşılayın

Eğitim uzmanları yaklaşan Liseye Geçiş Sınavı LGS öncesi adaylara ve velilere sınavda başarı için tüyolar verdi. Adayların sınava girerken soğukkanlı ve yüksek moralli olmaları gerektiği belirtilirken, bu zor süreçte velilerin ise sınava girecek çocuklarına ‘güven hissi’ aşılaması gerektiği vurgulandı.

1 milyona yakın öğrenci 2 Haziran Cumartesi Günü Liseye Geçiş Sınavı’na (LGS) girecek. Öğrenciler kadar velileri de bir nevi etkileyen sınav öncesi Eğitimci Yasemin Pakkan ve Ebeveyn Koçu Zeynep İşman sınav stresi ve uygulamaları hakkında önemli detaylar verdiler. Adayların sınava yüksek moral ve soğukkanlılıkla girmelerinin altı çizildi. Sınav öncesi velilere de bazı görevler düşüyor. Özellikle ebeveynlerin sınava girecek çocuklarına güven hissi aşılamaları gerektiği vurgulandı.

 

Eğitimci Yasemin Pakkan, sınav sisteminin yıl içinde değişmesinin öğrencilerin motivasyonunu bozduğunu belirterek, “2 Haziran Cumartesi Günü 8’inci sınıflar sınava girecekler. Tabi biliyorsunuz sınav sistemi bu yıl çok değişiklik gösterdi. Önce Kasım’daydı sonra birden iptal oldu. Çocukların motivasyonları da bozuldu. Önceleri bir Kasım bir de Nisan sınavı oluyordu. Şimdi sadece Haziran olunca açıkçası motivasyonları biraz kayboldu ama toparladılar diye düşüyorum. Hepsi için bir dönüm noktası, sakin olup soğukkanlı bir şekilde sınava girmeleri çok önemli” dedi.

 

Bu yıl sınavın çok zor olmayacağını düşündüğünü aktaran Pakkan, “Sınava 980 binin üzerinde öğrencinin gireceği söyleniyor. Bu kadar çok çocuk sınava gireceği için zannediyorum ki çok zor bir sınav olmayacak. Ben çocukların moralle, soğukkanlılık sınava girmelerini öneriyorum. Sınava girecek tüm öğrencilere başarılar diliyorum” diye konuştu.

 

“Sakinliğe bürünmek bence sonucu çok etkileyecek”

 

Eğitimci Pakkan, sınav öncesi aileleri önemli uyarılarda da uyardı. Pakkan, “Bazı aileler sınavdan önceki son birkaç günde aşırı heyecanlanıyorlar ve farkında olmadan da çocukları etkileri altına alıyorlar. ‘Gıdaya dikkat edelim zihni açılsın, balık verelim bu hafta başka bir şey yemesin ya da sınavdan bir gün önce çok erken yatıralım iyi dinlensin’ gibi düşünceler çok yanlış.  Bence herşey olduğu gibi sakin, sanki bir deneme sınavına gidiyormuş gibi bir sakinliğe bürünmek bence sonucu çok etkileyecek” şeklinde uyarılarda bulundu.

 

Öğrencilere ‘ara’ uyarısı

 

Eğitimci yasemin Pakkan, sınavda verilecek 45 dakikalık arada çocuklara sorular hakkında konuşmamaları konusunda uyarıda bulundu. Pakkan, adayların verilen arada sınavda bir hata yaptıklarını öğrenmesinin ikinci bölüme moralsiz bir şekilde gireceklerine neden olacağını söyledi. Pakkan, “Geçtiğimiz sene TEOG’da her dersin sınavından verilen ara çocukları strese soktu. Bu sınavda da ilk bölümden sonra 45 dakika ara verilecek. Çocuk araya çıktığında bir arkadaşıyla konuşursa ve o sınavda bir hata yaptığını anlamış olursa sonraki bölüme moralsiz girecektir. ‘Ben zaten hatalar yaptım şimdi hepsini yapsam da bir anlamı yok’ diye düşünecektir. Çocuklara tavsiyem sınav arasında sorularla ilgili konuşmasınlar. Verilen arada dinlenin, müzik dinleyin ne yaparsanız yapın ama sorular hakkında konuşmayın” diye konuştu.

 

Önce aileler stresle baş etmeliler

 

Ebeveyn Koçu Zeynep İşman ise sınavda velilerin yapmaları gerekenler konusunda bilgi verdi. Her sınav öncesi yaşanan en büyük problemlerden olan stresin aslında belli bir miktara kadar yararlı olduğunu belirtti.

 

İşman, “Stres kavramından bahsetmek istiyorum. Strese her zaman kötü ve olumsuz bir olgu olarak bakıyoruz. Fakat aslında stresin belli bir miktarı iyidir. Stres insanı harekete geçiren ve motive eden ve vücudumuzun bir savunma mekanizmasıdır. Hele ki hayatlarının geri kalanını etkileme olasılığı olan böyle bir sınavda çocuğun strese girmesi çok doğaldır. Dolayısıyla ailelerin önce bir böyle bakması lazım. ‘Çocuğum strese giriyor’ diye daha fazla kaygılanıyorlar. Bir de herşeyde olduğu gibi anne ve babanın stresle nasıl baş ettiği çok önemli. Strese giren bir annenin çocuğuna ‘sakin kal canım’ demesinin hiçbir anlamı olmuyor” dedi.

 

“Çocuğunuza her koşulda destek vereceğinizi hissettirin”

 

Zeynep İşman’a göre anne ve babalara üşen en önemli şey; sınav gibi yoğun stresli dönemlerde çocuğun her koşulda yanında olduklarına ve destek vereceklerini hissettirmek. Konuyla ilgili olarak İşman, “Bu bir ebeveynlik yaklaşımıdır. Çocuk sınavda başarılı da olabilir, başarısız da olabilir. Ne olursa olsun ‘Seni seviyorum, yanındayım, desteğim sana, sınavlar gelir geçer ama sen her zaman bakisin’ duygularını sözle değil daha çok davranışlarla hissettirmek önemlidir” ifadelerini kullandı.

 

Zeynep İşman, ailelerin yapmaması gereken davranışlar hakkında şöyle konuştu:“Asla başka çocuklar arasında kıyaslama yapılmamalıdır ya da geleceğe dair felaket senaryoları çizmemek, çocuğun yanında olumsuz olasılıklardan bahsedilmemelidir. Bunlar yapılmadığı takdirde çocukların stresi artacaktır. Çocukları doğru dinlemek çok önemlidir. Mesela çocuğumuz bu hafta sürekli ‘sınav çok mu zor olacak acaba, sınavda ne yapacağım’ şeklinde söylemlerine anne baba olarak ‘nereden bileyim sınav zor mu olacak girmedim ki daha önce’ denilmesi veya ‘çalışırsa zor olmaz’ şeklinde verilen cevaplar hiçbir işe yaramayacağı gibi bütün iletişimi de kapatacaktır. Çocuk orada aslında başarısızlık durumunda karşılaşacağı tepkileri öğrenmek istiyor. Ebeveynler olarak bunları anlayabilmek çok önemli. Bu gibi durumlarda çocuklara güven ve destek hissi verilmelidir.”


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2018.06.02 02:51:59
Son Düzenlenme Tarihi :





Milyar dolarlık proje

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde düzenlenen 2021 Ulusal Mavi Bayrak ödül töreninde, ilçede nitelikli evsel atıkların bir ödül sistemi içinde geri dönüşümünü sağlayan Çevreci Komşu Kart projesinin Türkiye genelinde uygulanmasıyla 5 milyar dolarlık bir katma değer oluşturabileceğini söyledi.

Türkiye Çevre Eğitim Vakfı’nın (TÜRÇEV) her yıl mavi bayrak programı kapsamında gerçekleştirilen çevre eğitim ve bilgilendirme etkinliklerinin değerlendirmesi sonucu verdiği ‘en iyi çevre eğitim etkinlikleri’ ödülleri 2021 Ulusal Mavi Bayrak ödül töreninde sahiplerine verildi.

Muratpaşa Belediyesi, bu yıl ödülü üst üste 6’ncı kez kazanırken bu yıl tören Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde gerçekleştirildi. Paşa Limanı Plajı’nda düzenlenen törende Balıkesir Valisi Hasan Şıldak, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, TÜRÇEV Başkanı Rıza Tevfik Epikmen de yer aldı.

20 BELEDİYEDE UYGULANIYOR

Başkan Uysal, ödülü Vali Şıldak’tan alırken üst üste 6’ncı kez aldıkları ödül dolayasıyla TÜRÇEV’e çok teşekkür etti. Muratpaşa Belediyesi’nin5 mavi bayraklı plajı bulunduğunu aktaran Başkan Uysal, törende şunları söyledi:

“Bunun dışında cam, kağıt, plastik ve metalden oluşan nitelikli evsel atıkları bir ödül sistemi içinde hane hane toplanmasını sağlayan Çevreci Komşu Kart projemiz var. Nisan 2016’da başladığımız çalışma bugün Türkiye’nin 20 farklı belediyesinde uygulanıyor. Bununla birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca yürütülen ve Cumhurbaşkanlığınca desteklenen Sıfır Atık projesinin de ilham ve destek kaynağı. Çevreci Komşu Kart projesi, bütün Türkiye’de uygulandığı takdirde, bizim hesaplarımıza göre yıllık 5 milyar dolarlık katma değere tekabül ediyor.”

ÖDÜL GETİREN ÇALIŞMALAR

Muratpaşa Belediyesi, pandemi kısıtlamalar ve yasaklarla geçen 2020’de, mavi bayrak programı kapsamında deniz dibi temizliği ve envanter çalışması, plajlarda sıfır atık eğitimleri, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve spor kulüpleriyle falez temizliği yaptı, atölye çalışmaları gerçekleştirdi.  5 Haziran Dünya Çevre Günü, Uluslararası Kıyı Temizleme Günü, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı dolayısıyla da çeşitli etkinliklere imza atan Muratpaşa Belediyesi, Akdeniz fokunun korunmasına yönelik eğitimlere de 2020 ‘de devam etti.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.07.07 08:49:00
Son Düzenlenme Tarihi :