SON DAKİKA

logo

Antalya’da motosiklet demir yığınlarına çarptı: 2 ağır yaralı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde tribün demirlerinin alt kısmına çarpan motosikletteki iki genç ağır yaralandı.
Kaza; Kum mevkii Manavgat Atatürk Stadı yakınlarındaki drift pistinde meydana geldi. Stadyum istikametine seyir halindeki Şeref İ.’nin kullandığı 07 LSL 10 plakalı motosiklet, pist üze..

Antalya’nın Manavgat ilçesinde tribün demirlerinin alt kısmına çarpan motosikletteki iki genç ağır yaralandı.
Kaza; Kum mevkii Manavgat Atatürk Stadı yakınlarındaki drift pistinde meydana geldi. Stadyum istikametine seyir halindeki Şeref İ.’nin kullandığı 07 LSL 10 plakalı motosiklet, pist üzerinde 2 hafta önce gerçekleştirilen drift etkinliğinde yerleştirilen ve çevresinde güvenlik önlemi alınmayan tribünlerin alt kısmındaki demirlere çarptı. Kazada motosikletin çarpması sonucu tribünün alt kısmında bulunan demirler yerinden çıkarken, 21 yaşındaki Şeref İ. ve yolcu olarak bulunan 17 yaşındaki kuzeni Merve İ. ağır yaralandı. Sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalesinin ardından Manavgat’ta bulunan özel hastanelere kaldırılan kuzenlerin hayati tehlikelerinin devam ettiği bildirildi. Kazayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.16 17:37:56
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Abdültalip GÜNGÖR, Karyağdı Mahallesi 18 uygulaması dosyasını açıyor - 1 Tapum var, arsam imarlı diye güvenme!

Arsa alırken dikkat edilen konulardan biri alınan arsanın imarlı olup- olmadığıdır.

Yayınlanan ilanlarda bile sözkonusu parselin ‘imarlı’ olduğu özellikle vurgulanırken, yine de siz aldığınız ya da alacağınız arsanın imarlı olmasına pek güvenmeyin.
Hatta devletin verdiği tapuya bile güvenmeyin.
Tapuda yazan arsanızın metrekaresine bile...
Bir gün bir bakmışsınız arsanızın ya da içinde eviniz olan arsanın yarısına yakını elinizden alınıp bir başkasına verilmiş.
Ya da bir başka kişi getirilmiş sizin arsanıza hissedar yapılmış.
Bu tablodan en iyisi ise sizin arsanıza belediyenin adeta ortak olması.
Elmalı Karyağdı Mahallesi’nin bazı bölgelerinde 18 uygulaması yapıldı. Uygulama şu anda kadastro aşamasında. Kadastro çalışmalarının sona ermesiyle beraber tapu aşaması başlayacak ve 18 uygulaması yapılan arsaların sahipleri yaklaşık yüzde 43 kayıpla ( 0.4298615) yeniden ölçümlendirilen arsalarının yeni tapularıyla sahipleri olacak.
Peki bu nasıl oluyor ? derseniz.
İlgili kanun maddesine (Madde18) göre;
İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir.
Yani 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 18 nci maddesiyle maliklerin veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın arsasına belediyenin düzenleme yapmasına izin verilmiş.
Yine aynı kanunla, Düzenleme Ortaklık Payı adı altında (DOP) bir imar planı uygulaması sırasında, kamusal hizmet alanları (yollar, parklar, okullar, yeşil alanlar vb.) için belirlenen alanların mevcut arsalardan bedelsiz olarak alınması imkanı da sağlanmıştır.
Buna kamulaştırmasız el atma denilmektedir ki, yine ilgili yasa belediyelere yüzde 45’e kadar “kamulaştırmış el atma” hakkı tanımış, Elmalı Belediyesi ise en üst sınıra yakın, arsanıza yaklaşık yüzde 43 DOP (kesinti) uygulamıştır.
*Abdültalip GÜNGÖR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.08.19 09:48:43
Son Düzenlenme Tarihi :





Sahur yapmadan oruç tutmak sağlıklı değil

Sahur yapmadan oruç tutmanın birçok sağlık sorunlarına neden olabileceğinin altını çizen Uzman Diyetisyen Nafikar Başkan, "Sahur yapmadan oruç tutmak birçok sağlık problemini de beraberinde getirebilir. Gün içerisinde kan şekerinde dengesizlikler olabilir, sindirim problemleri oluşturabilir" dedi.
On bir ayın sultanı Ramazan’a sayılı günler kaldığını belirten Medical Park Antalya Hastane Kompleksinden Uzman Diyetisyen Nafikar Başkan, tutulan oruçlarla birlikte beslenme düzeninin değiştiği bu ayda vücudun düzeninin bozulmaması için beslenme tavsiyelerinde bulundu. Uzm. Diyetisyen Nafikar Başkan, sahur yapmanın önemine dikkat çekti.

"Sahura kalkmamak kan şekeri dengesizliğine yol açabilir"
Yeterli ve dengeli beslenme ile Ramazan ayını vücuda faydalı hale getirmenin mümkün olduğunu vurgulayan Uzm. Dyt. Başkan, "Ramazan ayında, günlük yenilen öğün sayısı azalır. Metabolizma yavaşlar. Yeterli ve dengeli beslenme ile bu süreci vücudumuz için faydalı hale getirebiliriz. Sahur yapmadan oruç tutmak birçok sağlık problemini de beraberinde getirebilir. Gün içerisinde kan şekerinde dengesizlikler olabilir. Sindirim problemleri oluşturabilir. Uzun süren açlık ve susuzlukla birlikte vücutta su ve mineral kayıpları olabilir" diye konuştu.

"Sahurda tatlı tüketmeyin"
Sahurda tatlı tüketilmemesi gerektiğine dikkat çeken Uzm. Dyt. Başkan, "Sahurda karbonhidrat içeren besinlerin tüketimini sınırlandırılmalı, basit şeker içeriği yüksek olan besinler tüketilmemelidir. Sağlıklı besinler uygun porsiyon ölçüleriyle tüketilmelidir. Sahur öğününde tatlı tüketimi olmamalıdır. Sahurda tahıllı ekmek, yumurta, az tuzlu peynir, az tuzlu zeytin, ayran, süt, yoğurt, ceviz, fındık, badem gibi lif, protein ve sağlıklı yağ içeriği yüksek besinler tercih edilmelidir. Bu besinler tokluk süresini uzatır" şeklinde konuştu.

"Ramazan pidesi yerine tam buğdaylı ekmek yenebilir"
Ramazan pidesinin yerine yenilebilecek ekmeklerden bahseden Uzm. Dyt. Başkan, "Hamur işlerinden uzak durulmalıdır. Beyaz undan yapılmış besinler tokluk süresini kısaltır. Bunlar yerine lifli besinler tercih edilmelidir. Sahurda Ramazan pidesi yerine tam buğday, çavdar ve kepekli ekmek tercih edilmelidir. İftarda Ramazan pidesi bir avuç içini geçmeyecek şekilde porsiyon kontrolü dâhilinde tüketilmelidir. Sahurla iftar arasında kilogram başına 30-35 mililitre su tüketilmelidir" ifadelerini kullandı.

"İftara su ile başlayın"
İftara su ile başlamanın önemine değinen Uzm. Dyt. Başkan, "Vücudumuza alınan yeterli sıvı toksinleri atarak, uzun süren açlıkta dehidratasyonu önler ve böbrek sağlığı için önem taşımaktadır. İftara önce vücudun en çok ihtiyaç duyduğu su ile başlanmalıdır. Sonrasında magnezyum, potasyum ve liften zengin hurma ile devam edilebilir. Onun ardından çorba içilebilir. Çorba sonrası mutlaka 10-15 dakika ara verilmelidir. Beyne tokluk sinyali yaklaşık 20 dakikada iletildiği için eğer çorba sonrası ara vermezsek, sofradaki her şeyi yemek isteyebiliriz. İftarda et, tavuk, balık, bulgur, kepekli pirinç, kuru baklagiller, sebze ve meyve gibi kan şekerini yavaş yükselten ve posa içeriği zengin olan besinler tercih edilmelidir. İftarda yemekler küçük porsiyonlar halinde ve yavaş yavaş tüketilmelidir" ifadelerine yer verdi.

"Sahurdan sonra ıhlamur, iftardan sonra rezene çayı içilebilir"
Sahur ve iftardan sonra bitki çayları içilebileceğini dile getiren Uzm. Dyt. Başkan, "Sahurdan sonra melisa, papatya, ıhlamur gibi uykuya geçişi kolaylaştıracak bitki çayları, iftardan sonra ise hazmı kolaylaştıracak rezene, anason gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmak için fiziksel aktivite artırılmalıdır. İftardan 1-2 saat sonra hafif yürüyüşler yapılabilir. Aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine sütlü tatlılar veya meyveli tatlılar tercih edilebilir. Oruç tutan sağlıklı insanların metabolizmaları için bu süreç arınma dönemi gibi olup vücuda fayda bile sağlar. Fakat diyabet, karaciğer, böbrek hastalıklarda, emziren veya gebe kadınlarda sağlık sorunlarının oluşabileceği de bilinmelidir. Kronik bir hastalığa sahip bireylerin oruç tutmadan önce hekimine danışması tavsiye edilmektedir" açıklamasında bulundu.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.22 11:20:17
Son Düzenlenme Tarihi :