SON DAKİKA

logo

Dokuma’da Açık Hava Sineması günleri başladı

Kepez Belediyesi bir kültür hizmeti olarak planladığı ‘Açıkhava Sinema Günleri’nin ilkini Yeşilçam’ın unutulmaz sanatçıları ile birlikte gerçekleştirdi.

    Kepez Belediyesi’nin bir kültür hizmeti olan Dokuma Açıkhava Sinema Günleri, 53 yıl önce  İstanbul’da çekilmiş Hıçkırık adlı film ile başladı. Dokumapark’ta yemyeşil bir bahçe içerisinde gerçekleşen etkinlikte, Hülya Koçyiğit ile Ediz Hun’un başrollerini paylaştığı dram filmi izleyenlerle buluştu. Filmin gösterimine vatandaşlar tarafından yüksek katılım gerçekleşti. 1965 yapımı filmin izleyicileri arasında Yeşilçam’ın unutulmaz sanatçıları Yusuf Sezgin, Nilüfer Aydan, Fatma Karanfil ve Coşkun Göğen de yer aldı.

“Kepez, geçmişe ışık tutuyor”

    Dokumapark’a kazandırdığı Yeşilçam Kafe ile Türk Sinemasının tarihteki seyrini konu edinen bir müze konsepti sunan sinema ve tarih konusunda araştırmaları ile güzel eserler ortaya koyan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, film arasında oyuncularla bir araya gelerek etkinlik üzerine konuştu. Tütüncü bu güzel ortamda böylesine kalabalık bir katılımla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, “Benim çocukluğumda Altın Portakallar Cumhuriyet Meydanı’ndaki halk gösterimleri ile meşhurdu. Bu nostalji sinemaları ile son yıllarda popüler kültür karşısında eski sanat ve sanatçılarımıza vefa anlamında bir adım daha attık. Geçmişe ufak bir yolculuk imkanı sunan bu etkinliklerimiz aynı zamanda geçmişte nasıl bir sosyolojik yapıda olduğumuza, şehirlerimizin o zamanki hallerine ışık tutuyor.”

Açık hava da sinema keyfi

     Kepez Belediyesi, Antalyalıları Türk sinemasının birbirinden güzel filmleri ve beyaz perdenin ünlü aktörleri ile buluşturmaya ve açık havada sinema keyfi sunmaya yaz boyu devam edecek. İlki gerçekleştirilen etkinlikler, Yeşilçamın birbirinden değerli oyuncularını yer aldığı filmlerle Ağustos ayının sonuna kadar haftada üç gün devam edecek. Dokumapark’ta gerçekleşen etkinlikler ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2018.07.09 05:33:58
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Cumhuriyet tarihinin en büyük yangından sonra griden yeşile dönüş

Manavgat ilçesinde 28 Temmuz 2021 tarihinde meydana gelen Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınında zarar gören dağlık ve ormanlık alanlarda bitki örtüsü yenilenmeye başladı. Yangın sonrası gri renge bürünen ormanlık alanlar, kendini yenileyen bitki örtüsü ve yapılan ağaçlandırma çalışmalarıyla birlikte tekrar yeşillendi.
28 Temmuz 2021 tarihinde saat 12.00 sularında çıkan ve 3 ilçe, 59 mahallede etkili olup 10 gün sürerek Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yangını olarak kayıtlara geçen Manavgat orman yangınında; 2’si ormancı 7 kişi yaşamını yitirdi, 821 vatandaş yaralandı, 60 bin hektarlık alan ise kül oldu. Yangın sonucu 15 bin dekar tarımsal alan zarar gördü. Büyük afet sonrası bölgedeki yemyeşil ormanlık alandan ise geriye gri renk tonunun hakim olduğu alanlar kaldı.

24 bin hektarda yoğun mesai
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yangının hemen ardından kesim ve temizlik çalışmalarının yanı sıra bir yandan da yeşillendirme çalışmaları başlatıldı. Bölgede 16 bin hektara tohum, 8 bin hektara da fidan dikilerek ağaçlandırma çalışmaları gerçekleştirildi.

Gri tekrar yeşile döndü
Yapılan çalışmalar 21 ay sonrası meyvesini vermeye başladı. Yangından en fazla zarar gören yerlerden Salur Mahallesi’nde tohumdan gelen fidanlar gün yüzüne çıkmaya başladı. Ağaçlandırma çalışmaları kendini yenileyen bitki örtüsüyle buluşunca ortaya yemyeşil bir manzara çıktı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.17 13:10:11
Son Düzenlenme Tarihi :





Başkan Ali Bahar: 10 bin adet kızılçam ağacı dikeceğiz

Türkiye’deki odalar içerisinde bir ilke imza atarak üç yıllık karbon ayak izi ölçümünü gerçekleştiren Antalya TSO, karbon nötr hedefi için çalışıyor. Gelecek nesiller için sorumluluk hissettiklerini kaydeden ATSO Başkanı Ali Bahar, “Güneş enerjisi panelleri sayesinde temiz enerji kaynağı yaratmayı ve araçlarımızın elektrikli araçlara dönüşümünü sağlayarak yeşil bir oda olmayı hedefliyoruz” dedi.

    Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), çevreye duyarlı kurum politikası ve kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında karbon ayak izi hesaplaması gerçekleştirdi. 2020, 2021 ve 2022 yılları verilerinin değerlendirildiği çalışmada, en çok emisyon 2022 yılında oluşurken, 2021 yılındaki emisyon en az olarak hesaplandı. Üç yıllık toplam karbon ayak izi 1046,3 ton CO2e olarak hesaplanan ATSO’da, sera gazı emisyonu oluşumunda en yüksek pay ile yüzde 79,44 elektrik tüketimi kaynaklı olduğu görüldü.
    Haziran ayında tamamlanan Güneş Enerji Sistemi (GES) Projesi ile karbon ayak izinin en büyük sebebi olan elektrik tüketimi konusunda katkı sağlanacak. Türkiye’nin de taraf olduğu Kyoto Protokolü ve Paris Antlaşması gibi uluslararası anlaşmalarla tüm ülkelerin iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması amacı ile etkin bir çalışma yürütmek için mücadele ettiklerini kaydeden ATSO Başkanı Ali Bahar, “Biz de, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda hareket ederek, elektrik kaynaklı karbon emisyonu başta olmak üzere, bilimsel temellere dayandırarak Odamızın iklim krizine olan etkilerini azaltmak istiyoruz” diye konuştu.
GELECEKTEKİ PROJELERİMİZİ DESTEKLEYECEĞİZ
    ATSO’nun son üç yıllık toplam sera gazı emisyonunun 1046,3 ton CO2e olarak hesaplandığını kaydeden Başkan Bahar, temiz enerji kaynaklarından yararlanma hedefi için önemli bir adım attıklarını belirterek, GES projesi ve elektrikli araç kullanımı konusunda iş dünyasına örnek olmak istediklerini kaydetti. Kurumsal sürdürülebilirlik temelli, toplumsal ve çevresel katkı ile gelecek kuşakların daha sağlıklı bir dünyada yaşamlarını devam ettirmeleri için Türkiye’deki odalar içerisinde bir ilke imza attıklarını dile getiren Başkan Bahar sözlerini şöyle sürdürdü; “Karbon ayak izi ölçümlerinde gördük ki 2020-2022 yılları arasından en büyük giderimiz enerji, binamızın yıllık yaklaşık 3 milyon TL olan enerji maliyetinin bu yatırımla yüzde 40 oranında azalacağını taahhüt etmiştik. Enerji maliyetimizi 1,8 milyon TL’ye düşüreceğiz. Bu maliyet tasarrufu sayesinde, bütçemiz önemli bir rahatlama sağlayacak ve gelecekteki projelerimizi destekleyeceğiz. Oda faaliyetlerimizde taşıt kullanımının karbon salınımına etkisi yüzde 7.45 olarak hesaplandı. Bu konuda somut adımlar atmak üzere eyleme geçtik. Temiz enerji kaynağı yaratarak yeşil bir Oda olmayı ve üyelerimize, iş dünyamıza örnek olmayı hedefliyoruz.”
SERA GAZI EMİSYONU YÜZDE 50 DÜŞTÜ
    Güneş enerjisinin yaygınlaştırılması için stratejik bir yol haritası belirlediklerini belirten Bahar, “Firmalarımızın güneş enerjisi sistem kurulum gücünü arttırmak için öncelikli olarak odamızdan başlamaya karar verdik. Bu vesileyle, 2023 yılında ATSO çatılarına oldukça düşük bir maliyetle 456 adet güneş paneli yerleştirdik. Böylece elde ettiğimiz enerji ile tükettiğimiz enerjinin yüzde 39,2’sinin güneş panellerinden karşılayacağız. Bu, yıllık 248,45 CO2 gazının atmosfere salınımını engellerken, yılda kullandığımız elektrik enerjisini üretmek için gerekli olan 731 adet ağacın da kesilmesinin önüne geçecek. Elektrik tüketimi kaynaklı oluşan sera gazı emisyonumuzu yaklaşık yüzde 50 azaltmış olduk” dedi.
10 BİN AĞAÇ HEDEFİ
    2024 yılında yayınlanacak raporda tüm azaltma faaliyetlerinin net rakamlarını paylaşabileceklerini belirten Bahar, “Çalışmalarımızın üyelerimiz ve tüm paydaşlarımız tarafından benimsenmesini ve yaygınlaşmasını istiyoruz. Bunun için eğitim, seminer ve çalıştaylar düzenleyerek kentimizde farkındalık yaratmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Son üç yılın oda faaliyetleri nedeniyle açığa çıkan 1046,3 tCO2e karbon nötr hedefi için yaptığımız hesaplamalarda 2 bin 567 adet kızılçam ağacı dikmemiz gerektiğini de belirledik. Bu kapsamda Kasım ayı içerisinde Odamız AB Bilgi Merkezi ile birlikte AB Türkiye Delegasyonunun desteği ile karbon salınımını sıfırlamak için dikmemiz gereken ağacın 4 katı 10 bin adet kızılçam ağacı dikeceğiz. Bu çalışma ile AB Yeşil Mutabakatı ve 2030 AB Biyoçeşitlilik Stratejisi kapsamında 3 milyar ağaç” dikimi hedefine de katkı sağlayacağımızı söyleyebiliriz” diye konuştu
.2024 HEDEFİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA AMAÇLARI
    Karbon ayak izi hesaplamaları sonucunda öncelikli faaliyetlerinin kentte farkındalık yaratmak olduğunu belirten Başkan Bahar, “Çevre yönetim sistemi ve enerji yönetimi belgelerini alarak hedeflediğimiz sonucu belgelendirmek istiyoruz. Sıfır karbon düzenlemesi ve firma yükümlüklerine yönelik paneller, eğitimler gerçekleştireceğiz. Bu çalışmaları hem ulusal hem de uluslararası paydaşlar ile birlikte yürüteceğimizi belirtmek isterim. Ülkemizde ilk defa uygulanacak ve Avrupa Birliği‘ne odamızın yürütücü olarak başvurduğu ‘Sürdürülebilirlik ve Biyoçeşitlilik’ projemiz ile ilk, orta ve lise öğrencilerine iklim teknolojileri alanında tanıtım ve farkındalık faaliyetleri düzenleyip, öğrencileri bu alanda meslek seçimine yönlendirmek istiyoruz”
HEDEFİMİZ DAHA İYİ BİR ÇEVRE
    Sürdürülebilir enerjide Antalya’ya ve iş dünyasına örnek bir çalışma yaptıklarını dile getiren Başkan Ali Bahar, “Aksiyon aldığımız her işin neticesinde bölgemizi ve ülkemizi düşünüyoruz. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini iş dünyamıza entegre etmek, bunu da gençlerimiz, bölgemiz ve ülkemiz adına hedeflemek bizim için çok değerli. Burada ana kalemimiz enerji, bunun için de doğayı koruyan ve daha iyi bir çevre oluşturmaya katkı sağlayan projeleri hayata geçirmeyi önemsiyoruz” dedi.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.11.06 10:47:38
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.11.06 10:51:27