SON DAKİKA

logo

Elmalı’dan çalınan koyunlar Isparta’da bulundu

Elmalı’dan çalınan koyunlar Isparta’da bulundu. 4 şüpheli Elmalı'ya getirildi.

    30 Kasım günü  Elmalı İlçesi Düden mahallesinden çalınan koyunlar ve 4 şüpheliden 3’ü Isparta’da ele geçirildi. 4 şüpheli, sorgulanmak amacıyla Elmalı’ya getirildi.

Düden Mahallesi’nde ikamet eden Mehmet Ülker adlı vatandaşın 40 koyununun çalındığı ihbarını alan Elmalı İlçe Jandarma Komutanlığı timleri hemen harekete geçti. Jandarma timleri tarafından yapılan araştırmada çalınan hayvanların önce araziye sürüldüğü, ardından büyük olanlarının seçilerek araca yüklenildiği, zayıf olanların ise arazide bırakıldığı tespit edildi. 

Vakit geçirilmeden hırsızlık olayından ve olayın gerçekleştiriliş şeklinde komşu il ve ll güvenlik güçlerini haberdar eden Elmalı İlçe Jandarma Komutanlığı, kısa sürede olayın faillerinin yakalanmasını sağladı. Isparta İl Emniyet Müdürlüğünce çalınan koyunlar ve üç şüpheli sahte plakalı araçla yakalandılar. Firar eden bir şüphelide Afyon ilinde yakalandı.

Yakalanan şüpheliler S.A, F.D, T.Ç ve S.A Elmalı İlçe Jandarma Komutanlığı’na getirilerek  gözaltına alındılar ve sorgulandılar. Hırsızlık şüphelilerinin yapılan adli işlem sonrası Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı’na sevk edileceği öğrenildi. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2018.12.03 10:09:18
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Kök hücre tedavisi bu 6 eklem rahatsızlığına iyi geliyor

Kök hücre tedavisi son dönemlerde özellikle ortopedi ve travmatoloji alanında yaygın olarak kullanılan işlemler arasında yer alıyor. 
Bu tedavide vücudun kendi hücreleriyle iyileşme sağlanıyor. Kemik iliğinden ya da yağ dokusundan elde edilen kök hücre, anestezi gerektirmeyen yarım saatlik bir işlemle eklem rahatsızlıklarında kullanılıyor ve hastaya önemli konfor sağlıyor. 
Memorial Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Op. Dr. Murat Baloğlu, kök hücre tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Pek çok hastalıkta ilk başvurulan yöntem oluyor
Kök hücre yaygın olarak pek çok durumda kullanılmaktadır. Ortopedi ve travmatoloji alanında özellikle erken dönem kireçlenmeler, kıkırdak hasarları ya da kısmen çapraz bağ yaralanmalarında kök hücre uygulamasına başvurulmaktadır. Ayrıca menisküs yırtıkları, omuzdaki özellikle rotator kuf yırtıkları, yine omuzdaki tendon yaralanmaları ve ayak bilek eklem rahatsızlıklarında çok yaygın olarak kök hücre tedavisi uygulanmaktadır. Kök hücrenin tercih edilmesinin başlıca nedeni kısa süren ameliyatsız bir yöntem olmasıdır. Bu sayede hasta kısa sürede normal yaşantısına döner.
Bazı hastalıklarda ameliyata alternatif olarak uygulanıyor
Kök hücrenin hangi hastalığa ve hangi hasta grubuna uygulanması gerektiğine doğru şekilde karar verilmesi çok önemlidir. Kök hücrenin uygulandığı alanlar şu şekilder:
* Diz ekleminde erken dönem kireçlenmelerde uygulanabilir.
* Kısmi ön çapraz bağ yaralanmalarında fayda sağlamaktadır.
* Parsiyel menisküs yırtıklarında çok yaygın ve etkili bir tedavidir. Bu rahatsızlıklarda ameliyatın alternatifi ya da ameliyat olamayacak hastalara sunulacak bir tedavi metodudur.
* Omuzda lif yırtıklarında neredeyse çok yaygın olarak kullanılan kök hücre tedavisi diğer hastalıklarda koruyucu olarak da tercih edilir.
* Ayak bileğinde özellikle avasküler nekroz diye adlandırılan kıkırdak yaralanmalarında erken dönemde kök hücre uygulanırsa hastalık tamamen tedavi edilebilir.
* Kas yırtıklarında da kök hücreye başvurulur ancak genellikle PRP ya da ACP uygulaması yapılır.  
Tek dozda iyileşme sağlanabiliyor
Kök hücre birkaç kez uygulanabilir ama genelde tek dozda elde edilen iyileşme yüzde 50’nin üzerinde olmaktadır. Ek tedavi ve rehabilitasyon ile tam iyileşme çoğunlukla sağlanabilmektedir.
Lokal anestezi altında steril ortam hazırlandıktan sonra göbekten kabaca 50 – 60 cc arasında bir yağ dokusu alınır. Bu doku santifürüj işleminden geçirilir. Alınan dokuya göre değişmekle birlikte, ortalama 8-9 cc’lik bir hücre elde edilir. Kök hücre işleminden sonrası buz uygulaması yapılır. Tüm işlem yaklaşık yarım saat sürmektedir.  
Kök hücre tedavisinden sonra bunlara dikkat edin
- Kök hücre tedavisinden 2-3 gün öncesinde alkol alınmamalı, sigara kullanılıyorsa azaltılmalıdır. Bu sayede elde edilen hücrelerin sayısının artırılması amaçlanır.
- Kök hücre tedavisi yapıldığı gün ve takip eden 3 gün içerisinde antiinflamatuar ilaçlar içilmemelidir. Hasta uygulama yapıldığı gün dinlenmeli ve sadece kişisel ihtiyaçlarını karşılamak için hareket etmelidir.
- Eğer mümkünse  2-3 gün evde dinlenme önerilmelidir.
- Eğer kök hücre göbek yağ dokusundan alındıysa hasta kabız olmamalı ya da ıkınmayı gerektirecek aktiviteler yapılmamalıdır. 
- 3 gün sonrasında hasta iş yapmamak koşuluyla normal yaşantısına devam edebilir.
- İşlemin bir hafta ve 3 hafta sonrasında doktor kontrolü ihmal edilmemelidir.
Ne kadar erken yapılırsa o kadar çok hücre elde ediliyor
Kök hücre özellikle 18- 20 yaşından sonra her yaş grubuna yapılabilir. Buradaki en önemli nokta hangi hastalığa ve hangi evrede yapıldığıdır. Yaş arttıkça elde edilen hücrelerin miktarı da azalır. Bu yüzden erken dönemde ve genç hastaya yapılırsa tedavinin etkinliği artar. Ayrıca hasta seçimi ve doğru yöntem dışında kök hücre uygulaması yapılırken kullanılan malzemeler de önem taşır. Her preparat ile aynı sonuç alınmaz. Malzemenin kalitesi elde edilen hücre miktarını ve dokunun da kalitesini etkiler. Bu nedenle tam donanımlı merkezlerde bu konuda deneyimli uzmanlar tarafından yapılması kök hücre tedavisinde altın kuraldır.
* Memorial Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.21 13:00:39
Son Düzenlenme Tarihi :





Yılda 1,5 ay yetişiyor ve tazesinin kilosu 300 liradan, kurutulmuşu 2 bin 500 liradan alıcı buluyor

Antalya’nın Akseki ilçesinde doğada kendiliğinden yetişen ve bölgede yaşayanların "göbek" adını verdiği "kuzugöbeği mantarı" toplanmaya başlandı. Diğer türlerine göre nadir bulunan, bölgedekiler için son yıllarda iyi bir gelir kaynağı haline gelen kuzugöbeği mantarının tazesinin kilogramı 300 liradan, kurutulmuşunun kilosu ise 2 bin 500 liradan alıcı buluyor.
Akseki’de kuzugöbeği mantarı toplama işi Nisan ayı ortasında başlıyor ve Mayıs ayı sonlarına kadar sürüyor. Kuzugöbeği mantarı sezonunun başlamasıyla vatandaşlar mantarın toplanabileceği muhtemel alanlara akın ediyor.
Bahar döneminde yoğun yağış alan Akseki’de ortaya çıkan kuzugöbeği mantarları vatandaşın gelir kapısı olmaya devam ediyor. Doğadan toplanan kuzugöbeği mantarlarının tazesi kilosu 300 liraya, kurutulmuşu ise 2 bin 500 liraya kadar alıcı buluyor. Şifa kaynağı bitkiler arasında gösterilen, bağırsak ve mide hastalıklarında tedavi edici özellikte olduğu belirtilen kuzugöbeği mantarı nisan ve mayıs aylarında yağmurun ardından sedir, çam, köknar, meşe ağaçlarının dibinde yetişiyor.
Akseki’de kuzugöbeği mantarı toplayan Hüseyin Çatlı ise kuzugöbeği mantarını zor şartlarda topladıklarını söyledi. Mantarın Nisan ve Mayıs aylarında toplandığını belirten Çatlı, “Toros Dağları’nda Nisan yağmurlarının başlamasıyla birlikte kuzugöbeği mantarı çıkmaya başladı. Kuzugöbeği mantarı her yerde çıkmaz. Güneş gören, nemli, sedir ve ladin ağacı olan bölgelerde çıkar. Kuzugöbeğini toplamak oldukça zahmetli bir iştir. Sabah erken saatlerde Toros Dağları’nın yüksek kesimlerine çıkar, akşama kadar ağaçların dibini geziyoruz. Günlük ortalama bir iki kilogram mantar topluyoruz” dedi.
Kuzugöbeği mantarını satmak amacıyla değil, yemek amacıyla topladığını da ifade eden Çatlı, “Biz kuzugöbeği mantarını yemek için topluyoruz. Kuzugöbeği ilk çıktığında 700 liraya satılıyordu. Şu anda ise kilogramı 300 liradan satıyor. Havalar yağmurlu giderse Mayıs sonuna kadar kuzugöbeği toplamaya devam ederiz. Yağmur yağmazsa olmaz. Yağmur yağarsa ağaçların ve otların diplerinde çıkmaya devam eder. Akseki’de bu, insanların geçim kaynağıdır” diye konuştu.
Aksekili Hasan Sağlam, kuzugöbeği mantarını zor şartlarda topladıklarını söyledi. Mantarın nisan ve mayıs aylarında toplandığını belirten Sağlam, "Biz arkadaşlar ile beraber sabahın erken saatlerinde Toros Dağları’nda kuzugöbeği mantarı toplamaya çıkıyoruz. Dağları karış karış geziyoruz. Kuzugöbeği mantarı her yerde çıkmaz. Güneş gören, nemli olan, sedir ve ladin ağacı olan bölgelerde çıkar. Kuzugöbeğini toplamak oldukça zahmetli bir iştir. Sabahtan akşama kadar ağaçların dibini gezerek kuzugöbeği arıyoruz" dedi.

"Kuzugöbeği toplamak bir hastalık"
Kuzugöbeği toplamanın bir hastalık olduğunu söyleyen Sağlam, “Kuzugöbeği zamanı gelince bizde ayrı bir heyecan olur. Bu bir hastalıktır. Bunun yemesinden ziyade bulmasının zevkini yaşamak çok güzel bir duygu. Bunun parasında pulunda değiliz. Kuzugöbeği ilk çıktığında kilosu 700 liraya satılıyordu. Şimdi ise 300 liraya düştü. Biz satmak için toplamıyoruz. Toplama hevesimiz vardır. Ayrıca lezzetli ve doğal antibiyotik olduğu için çocuklarımızla yemek için topluyoruz. Akseki’nin kuzugöbekleri oldukça lezzetlidir. Kuzugöbeği nisan ayında başlar ve havalar yağışlı giderse Mayıs ayı sonuna kadar devam eder. Kuzugöbeğini toplaması oldukça zahmetli. Günlük ortalama bazen bir kilo, bazen de 2-3 kilo bulabiliyoruz” diye konuştu.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.04 10:36:52
Son Düzenlenme Tarihi :