SON DAKİKA

logo

Elmalı Belediye Meclis Üyelerinin 2014-2018 devamsızlık karnesi

2014-2018 yılları arasında 58 kez toplanan Elmalı Belediye Meclisi’nin tüm toplantılarına sadece bir tek meclis üyesi katıldı. Ramazan Adıgüzel 58 kez toplanan meclis toplantılarını hiç aksatmazken, 21’ine katılmayan Halil Öztürk ise meclisin en devamsız üyesi oldu

    2014- 2018 yılları arasında; 1’i olağanüstü 58 kez toplanan Elmalı Belediye Meclisi’nde sadece bir üye firesiz tüm toplantılara katılarak haklı bir gururun sahibi oldu. Bu üye, aynı zamanda meclis başkan vekili olan Ramazan Adıgüzel’di. En devamsız üyesi ise toplamda 21 meclis toplantısına katılmayan Halil Öztürk oldu. Halil Öztürk 58 toplantının 13’üne mazeretsiz, 8’ine ise izinli toplamda 21’ine katılmadı. 

    Elmalı Belediye Meclisinin en devamsız üyesi Halil Öztürk’ü  6’sı izinli, 4’ü mazeretsiz toplamda 10 meclis toplantısına katılmayan  İsmal Lök ile yine 3’ü izinli, 7’si mazeretsiz 10 toplantıya katılmayan CHP’li Erdal Altaca izledi.

Halit Akar ile Süleyman Gezeyiş, 58 meclis toplantısının 1’i izinli toplamda 9’una katılmazlarken,  Salih Arı 1’i izinli, 6’sı mazeretsiz toplamda 7 meclis toplantısında yer almadı.

Toplamda 6’şar kez maze-retsiz olarak meclis toplantılarına  katılmayan Ahmet Fatih Kaplan ile  Mehmet Çetin’i,  5 kez mazeretsiz meclis toplantısına katılmayan Hıdır Ayhan ile 2’si izinli 3’ü mazeretsiz  yine 5 kez toplantılarda yer almayan Osman Durdemir izledi.

Ratıp Arıkan toplamda 3 kez mazeretsiz olarak meclis toplantısına katılmazken, Kamuran Ünal ile İsmail Demir 1’i izinli, 1 ‘i mazeretli olmak üzere toplamda 2 kez meclis toplantılarında bulunmadılar.

FATİH ÖZGÜR 
2 KEZ KATILMADI

Fatih Özgür’de Elmalı Belediye Meclisi’nin 1’i olağanüstü 58 toplantısından sadece 2’sine katılmazken, 2’sinde de izinliydi.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.01.16 09:09:58
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Tütüncü, “AKKDER şehrimize büyük değer katıyor”

Araç Kiralama Kuruluşları Derneği’nin sektör temsilcileriyle iftar yemeğinde bir araya gelen Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “AKKDER hem yaptığı iş bakımından, hem de sağlamış olduğu sosyal hareketlilik bakımından şehrimize çok büyük bir değer katıyor. “ dedi.

Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Araç Kiralama Kuruluşları Derneği(AKKDER), temsilcileriyle iftar yemeğinde buluştu. Sektör temsilcilerini bir araya getiren buluşmaya ATSO Başkanı Ali Bahar, ATSO Başkan Yardımcısı Fatih Kabadayı, ATSO Yönetim Kurulu Üyeleri Murat Totoş, Hüseyin Sarı, Mustafa Yayla, Hakan Pakalın, AKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Koşan ve dernek üyeleri katıldı. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, sektör temsilcilerinin nazik davetinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek, AKKDER’in hem yaptığı iş bakımından, hem de sağlamış olduğu sosyal hareketlilik bakımından şehre çok büyük bir değer kattığını söyledi.

BİRLİKTE VE BERABERCE ÇÖZDÜK

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın güç birliğiyle, araç sektörünün kanayan yarası haline gelen ruhsat sorununun çözüme kavuşturulduğunu hatırlatarak sözlerini sürdüren Başkan Tütüncü, “ ATSO Başkanımız Ali Bahar, başkan vekilimiz, yönetimimiz, sektör temsilcilerimizle beraber sektörün en önemli konularından birisi olan işyeri açmaya yönelik ruhsat talebinin değerlendirilmesi konusunu birlikte, beraberce çözdük.” diye konuştu.

AKTİF BİR LOBİ FAALİYETİ ÜSTLENİYOR

Ticaret Odalarının önemine değinerek sözlerine devam eden Başkan Tütüncü, “Bana göre Türkiye gibi bir ülkede en önemli amacı sektörün sorunları üzerine eğilmesi, sektörün sorunlarının çözüme kavuşturulmasında etkin aktif bir lobi faaliyeti üstlenmesidir. Ben 14 yıldır belediye başkanıyım. Geçtiğimiz aylarda sektörün sorununu çözüme kavuşturduğumuz bir toplantı yaptık. İlk defa böyle bir toplantı yapabilmenin büyük bir mutluluğu içerisindeydim. Esnaf odalarıyla da, meslek odalarıyla da birlikte beraberce mesleğin sorunlarına eğildiğimiz toplantıları yapabilmek hepimiz açısından son derece önemli… Bir tane dahi yeni bir iş yeri açtığımız zaman bölgemize ticari, ekonomik, sosyal birçok açıdan hareketlilik kazandırıyoruz. Birçok sektörün lokomotifi olan bir işi yapıyoruz. AKKDER olarak o toplantıda konuştuğumuz, Ticaret Odamızın peşine düştüğü konu son derece önemli bir konuydu.” dedi. 

SEKTÖR, TOPLUM VE ŞEHİR KAZANIYOR

Önemli olanın aynı noktaya odaklanmak ve aynı noktaya teksif etmek olduğunu belirten Başkan Tütüncü, “İşte! O zaman hepimiz kazanıyoruz. Hem sektör kazanıyor, hem sektörün üzerinden toplum kazanıyor, şehir kazanıyor. Meselelerimiz ne kadar köklü olursa olsun, sorunlarımız ne kadar çetrefilli olur olsun, bu problemi çözmek için el ele verdiğimizde, sorunlar ortadan kalkacaktır.” diye konuştu.

Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, sözlerini tamamlarken her zaman işleyen ekonominin yanında olduklarının da altını çizdi.   

TURİZM KENTİNE YAKIŞIR BİR ÇÖZÜM

ATSO ve Kepez Belediyesi'nin iş birliğiyle, araç kiralama sektörünün büyük çıkmazı olan ruhsat sorununun çözümüne katkı koymaktan büyük bir mutluluk duyduğunu dile getiren ATSO Başkanı Ali Bahar da, “Komitelerimizin sorunlarının çözümüne katkı koymak ve bunu turizm kentine yakışır bir şekilde çözmek bizim için çok önemli. Pratik bir çözümle iş hayatına yönelik oluşturduğumuz projeyle bir örnek olduk. Araç kiralama sektörümüzün sorunlarına çözüm getirmekten mutluyuz” dedi.

-HABER MERKEZİ


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.12 13:33:18
Son Düzenlenme Tarihi :





Maden platformu üyelerinden savunma

İçerisinde Akdeniz İhracatçılar Birliği’nin de bulunduğu Maden Platformu Üyeleri, madenciliğin ülke ekonomisi ve refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğuna diikkat çektiler.
Madencilik konusunda yeterli bilgi ve veriye sahip olmadan, bazı yanlış algıların ön plana çıkarılarak sektörün ‘doğa düşmanı’ ilan edilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu belirten Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, “Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken ‘önce insan ve çevre’ diyoruz. Madenciliğin ülke ekonomisi ve toplumumuzun refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğunu kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.” dedi.
Türkiye madencilik sektörünün çatı örgütlenmesi olan Maden Platformu, son günlerde madenciliğin doğa düşmanı bir faaliyet olarak gösterilmesine yönelik gelişen eylem ve söylemlere ilişkin bir açıklama yaptı. 
Madenlerin ülkelerin en önemli doğal kaynaklarından olduğunu belirten Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, “Dünyada madenlerinden vazgeçip onları yeraltında bırakan bir ülke yok. Gelişmiş ülkelerde madencilik nasıl yapılıyorsa biz de aynı şekilde maden çıkarılan bölgenin havasına, suyuna, toprağına zarar vermeden, madenlerimizi bulundukları yerden çıkarıp ekonomik ve sosyal kalkınmamız için değerlendirmek zorundayız.” dedi.
MADENCİLERİN YER SEÇME LÜKSÜ YOK
Madencilerin diğer yatırımcılar gibi yer seçme lüksü bulunmadığına dikkat çeken Yılmaz, “Madenleri bulunduğu yerden çıkarmak zorundayız. Bir köprüyü, bir yolu, bir fabrikayı, bir yapıyı başka bir yere yapabilirsiniz bir ağacı, bitkiyi başka bir yere fazlası ile dikebilirsiniz ama madenin bulunduğu yeri değiştiremezsiniz. Bu evrensel gerçeği göz ardı ederek madenciliği doğa düşmanı bir faaliyet olarak gösterilmesine yönelik açıklamalar sektörün itibarsızlaştırılmasına neden olmaktadır.” şeklinde konuştu.
“EKONOMİMİZİN İHTİYAÇLAIRNI NASIL KARŞILAYACAĞIZ ?
Madencilik konusunda yeterli bilgi ve veriye sahip olmadan, bazı yanlış algıların ön plana çıkarılarak sektörün tamamının ‘doğa düşmanı’ ilan edilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Unutmayalım ki, günlük yaşamımızda kullandığımız tüm araç ve gereçler, sahip olduğumuz modern yaşam madencilerin yerkabuğundan çıkardıkları madenler sayesinde mümkün olabilmektedir.” diye konuştu. 
Yılmaz, şöyle devam etti: “Toptancı bir bakış açısıyla madenciliği kötülemeye ve itibarsızlaştırmaya yönelik söylemler nedeniyle kendi yeraltı zenginliklerimizi araştıramaz ve keşfedilenleri bulundukları yerden çıkaramaz hale geldik. Madenleri bulunduğu yerden çıkarılmasını ‘doğa düşmanı bir faaliyet’ ilan edip madenciliği yapılamaz hale getirerek ekonomimizin ve vatandaşlarımızın enerji, hammadde ve ara mal ihtiyacını nasıl karşılayacağız? 
Bu nedenle madenciliğin ölçülü ve dengeli bir bakış açısı ile ele alınması gerekiyor. Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken önce insan ve çevre diyoruz Madencilik sektöründe faaliyet gösteren 18 birlik ve dernek olarak ülkemizin maden ihtiyacını karşılarken ‘önce insan ve çevre’ diyoruz. Madenciliğin ülke ekonomisi ve toplumumuzun refahı için vazgeçilmez bir faaliyet olduğunu kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.”
MADENCİLİKTE DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ ARTIYOR
Enerji, maden, metal ara ürünleri ithalatında 2022 yılında dış ticaret açığımız 106 milyar dolara ulaşmıştır. 
Ülkemiz doğal gazda %99, petrolde %93, kömürde %60 (kalori bazında), demir cevherinde %55, metal ve ara ürün olarak sırasıyla; çinkoda %98, alüminyumda %95, altında %85, bakırda %75 oranında dışa bağımlıdır.
Sanayimiz üretimini sürdürebilmek için 2022 yılında yurtdışından petrol ve doğal gaz ithalatına 93,5 milyar dolar, demir çelik ve hurda ithalatına 30,9 milyar dolar, altın ithalatına 21,6 milyar dolar, kömür ithalatına 8,8 milyar dolar, alüminyum ithalatına 7,5 milyar dolar, bakır ithalatına 5,5 milyar dolar ödemiştir.
Türkiye’de maden çıkarılmak için kazılan alanlar ülkemizin yüzölçümünün binde 1’ini teşkil etmektedir.
Ülkemizde 12 milyon hektar alan madencilik faaliyetlerine kısıtlıdır. Madenciliğe kısıtlı olmayan yerlerde Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen ruhsatlarda sürdürülen maden arama ve çıkarma faaliyetlerinin doğayı katleden yasa dışı faaliyetlermiş gibi sunulması ülkemiz madenciliğine zarar vermektedir. 
ORMAN ALANLARIMIZDAKİ MADENCİLİĞİN PAYI
Ormanlık alanlarda ağaç kesme dahil olmak üzere madencilik amaçlı tüm faaliyetler için Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin alınması zorunludur. Bakanlık onayı alınmadan herhangi bir işleme başlanması mümkün değildir. 
Ülkemizdeki orman alanlarının binde 3’ü tüm madencilik faaliyetleri için geçici olarak kullanılmaktadır.
Ormanları gençleştirmek amacıyla Dünya’da ve Türkiye’de her sene ormanlardan ağaç kesimi yapılmaktadır. Orman Genel Müdürlüğü tarafından ormanlarımızın üretim kapasitesi göz önüne alınarak 2022 yılında 25,5 milyon m³ endüstriyel odun, 4,5 milyon m³ yakacak odun üretimi olmak üzere toplam 30 milyon m³ kesimi gerçekleştirilmiş olup kesilen 100 bin ağaçtan sadece 1 tanesi madencilik faaliyetleri için kesilmektedir. 
Orman alanlarında gerçekleştirilen madencilik faaliyetleri için geçici olarak kullanılan alanlar Orman Genel Müdürlüğü’nün onayladığı rehabilitasyon projesine göre rehabilite edilerek Orman İdaresine teslim edilmesi yasal bir zorunluluktur. Ülkemizde rehabilite edilerek doğaya yeniden kazandırılmış pek çok maden sahası bulunmaktadır. 
Türkiye’de 2022 yılında toplam 830 milyon ton maden çıkarıldı. Yerin altındaki madenlerimizi çıkarıp maden çıkarılan alanları ilgili yasaların öngördüğü şekilde rehabilite edip tekrar doğaya kazandırarak vatandaşlarımızın maden taleplerini karşılamak zorundayız. 
ENERJİ ÜRETİMİNDE KÖMÜRÜN PAYI
2022 yılı itibariyle birincil enerji tüketiminde fosil yakıtların payı (petrol, doğal gaz ve kömür) Dünya’da ve Türkiye’de % 83’tür.
yılında Dünya kömür üretimi yaklaşık 8.5 milyar ton olup, Türkiye’nin Dünya kömür üretimindeki payı yaklaşık %1’dir.
2022 yılında Türkiye’de elektrik üretiminde kömürün payı %34,6, doğal gazın %22,2, su kaynaklarının %20,6, rüzgarın %10,8, güneşin %4,7, jeotermal enerjinin %3,7 diğer kaynakların payı ise  %3,3’tür. 
2022 yılı itibariyle 328 milyar KWh olan elektrik tüketimimiz, 2035 yılında ise 510 milyar KWh seviyesine ulaşması beklenmektedir.  
Fosil yakıtlara %83 oranında bağımlı olan ülkemizin kısa zamanda bu bağımlılığını %40’lara düşürmesi söz konusu olamaz. Türkiye'nin fosil yakıtlardan aşamalı olarak çıkmasından başka seçeneği yoktur.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.31 10:37:04
Son Düzenlenme Tarihi :