SON DAKİKA

logo

Türel sayesinde, turizm çalışanlarının ev sevinci

Antalya Büyükşehir Belediyesi ve TOKİ işbirliğinde Serik Kocayatak'ta hayata geçirilen Turizm Çalışanları Toplu Konut Projesi'nde kura çekimi yapıldı. Büyük sevinç yaşayan turizm çalışanları, sözünü tutarak ev hayallerini gerçek yapan Başkan Türel'e teşekkür etti.

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde gerçekleşen kura çekimine Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de katıldı. Ev hayallerine kavuşan turizm çalışanları kura çekiminde büyük heyecan ve mutluluk yaşadı. Başkan Türel, kura çekimi öncesi yaptığı konuşmada bir sözünü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.

Bir dahaki dönem 5 bin konut

    Turizm çalışanlarını 606 lira taksitlerle ev sahibi yapacak konutların önemli bir bölümünün tamamlandığını belirten Türel, “Bugün artık hangi daire sizin olacak onun kurasını çekeceğiz. Bu dönem yaklaşık 500 kardeşimize sağladığımız bu imkanı gelecek dönemde 5 bin emekçimize sağlamış olacağız. Biz bu projede 3 bin liranın altında geliri olan dar gelirli siz değerli hemşerilerimize bu imkanı sağlamıştık. Bir daha ki dönemde TOKİ ile de görüşeceğiz maaşlar artık yükseldiği için 5 bin liranın altında gelirli olan dostlarımıza hemşerilerimize bu imkanı sağlayacağız” dedi.

Konutlar bu yıl içinde bitecek

    Konut inşaatının hızla devam ettiğini kaydeden Başkan Türel, “İnşaat düzeyinde şuanda yüzde 50’teyiz. Kalan yüzde 50’sini de 2019 yılı içerisinde tamamlayacağız. Sizi çağdaş modern binalara kavuşturacağız. Eskiden kimsenin aklına turizm emekçisini TOKİ ile ortak ucuz konut sahibi yapayım diye bir şey gelmemiş. Biz sizin derdinizle yatıyoruz, sizin derdinizle kalkıyoruz” diye konuştu.

Turizm 12 aya yayılacak

    Antalya’ya bir daha ki dönemde kazandıracağı 359 projenin içerisinde 70 bin kişinin yeni iş imkanına kavuşacağını söyleyen Başkan Menderes Türel, şunları aktardı: “Bu projelerin içerisinde yeni iş sahaları açılacak. Bu projelerle birlikte turizm 12 aya yayılacak. Eskiden turizm 3 aydı. Şimdi Mart başında başlayıp Kasım sonuna kadar devam eden 9 aylık bir süreye yayıldı. Aralık, Ocak, Şubat aylarını da turizm sezonunda çalışabilir hale getirdiğimizde mevsimlik işsizlik problemi de kalmayacak. Bunu sadece biz yaparız çünkü bugüne kadar sadece biz yaptık.”

Başkan Türel kura çekti

Törende 1+1 şeklinde 3 ev için 5 başvuru, 2+1 şeklinde 131 tane alt gelir tipi konut tipine 170 başvuru ile 2+1 şeklinde orta gelir konut tipinde 309 konut için 233 başvuru arasından kuralar çekildi. 1+1 şeklindeki 3 evin kurasını Başkan Türel çekti. Türel, şanslı isimleri Gülşah Doğan Yantur, Sinan Oruç, Metin Elgün olarak açıkladı.

Büyük sevinç yaşandı

    Ev hayallerine kavuşan turizm çalışanları büyük mutluluk yaşadı. Yaklaşık 20 senedir turizm sektöründe çalışan Murat Yarış yaşadığı mutluluğu şöyle ifade etti: “İnanın sevincimden hangi kat çıktığını bile hatırlamıyorum. Sağolsun Büyükşehir Belediye Başkanımız bize böyle bir imkan sundu biz de faydalandık. Kendisini çok seviyorum ve sıkı takipçisiyim. Bizlere söylediği, vadettiği her şeyi yaptı. Halkıyla birlikte yürüdüğü bu yolda başarılar diliyor, sevgilerimi iletiyorum.”

Hayalimiz gerçek oldu teşekkürler Başkan Türel

    2007 yılından beri turizm sektöründe çalışan Çiğdem Yılmaz ise; “Bizim gerçekten böyle bir eve çok ihtiyacımız vardı ve şimdi hayalini kurduğumuz ev gerçek oldu. Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Daha önce yangında evimizi kaybetmiştik. Başkan Türel o zaman da bizlerden desteklerini esirgemedi. Şimdi de yeni evimize sayesinde adım atacağız. Çok mutluyum” dedi.

Menderes Türel’den başkası yalan

    18 yıldır turizm sektöründe şoförlük yapan Hasan Alacak da “Çocuklarım ve eşim için çok mutluyum. Kira öder gibi kendi evimizin sahibi olacağız. Mutluluktan ayaklarımız yere basmıyor. Her zaman diyorum Menderes Türel’den başkası yalan. Allah onu başımızdan eksik etmesin” diye konuştu.

    2013 yılından beri turizm çalışanı olan Sevil Acar çok mutlu olduğunu dile getirerek, “Eşim projeden ilk bahsettiğinde çok heyecanlanmıştım. Ve şu an kuramız çekildi ev sahibi olduk. Gelişmelere inanamıyorum. Başkanımızdan Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.03.21 09:01:04
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Hırsız saniye saniye görüntülendi

Adana’da iki iş yerinden para ve malzeme çalan bir kişi güvenlik kamerası tarafından anbean görüntülenirken, polis tarafından yakalanıp tutuklandı.
Edinilen bilgiye göre olay, 5 Ağustos günü saat 22.00 sıralarında Seyhan ilçesi Turhan Cemal Beriker Bulvarı’ndaki bir tatlıcıda meydana geldi. Şüpheli Mustafa Y., kaldırımdan söktüğü parke taşıyla iş yerinin cam kapısındaki asma kilidi kırdı. İçeri giren şahıs, dükkandaki çekmeceleri arayarak çalabileceği bir şeyler olup, olmadığına baktı. Daha sonra yazar kasayı açmaya çalışan şüpheli, başaramayınca içinde 655 TL bulunan kasayı sökerek, kaçtı. O anlar iş yerindeki güvenlik kamerasına yansıdı. Sabah saatlerinde iş yerine gelen Şeyhmus Ö. (35), hırsızlığı fark edip, polise ihbarda bulundu.
Olayla ilgili çalışma başlatan Hırsızlık ve Yankesicilik Büro Amirliği ekipleri, şüphelinin kimliğini belirledi. Şüphelinin, 6 Ağustos gecesi de Dr. Sadık Ahmet Bulvarı’ndaki bir zincir markete girip, yaklaşık 200 paket sigara, şampuan, bisküvi ve çikolata ile 2 yazar kasayı çaldığı belirlendi. Bu tespitler üzerine harekete geçen polis, şahsı evine yapılan baskında gözaltına aldı. Adreste yapılan aramalarda, çalınan malzeme ve yazar kasalar ise bulunamadı.
Emniyete götürülen Mustafa Y., suçunu itiraf ederek, “İş yerlerindeki yazar kasaları çaldım. Kasaları, içindeki paraları aldıktan sonra hatırlamadığım bir bölgeye attım. Sigaraları ise sokaktan geçen birine 500 TL karşılığında sattım. Pişmanım, zararı karşılamak istiyorum” dedi.
İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Mustafa Y. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.14 10:10:09
Son Düzenlenme Tarihi :





Acılı anne terk etmediği deprem bölgesinde arkadaşlarına destek oluyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen Hatay’da, deprem nedeniyle iki çocuğu ve annesini kaybeden depremzede kadın, kendi acısını bir kenara bırakarak depremi yaşayan arkadaşlarına umut ışığı oluyor. Tedavisi sonrası deprem bölgesine dönen acılı anne Elçin Ezer, hem Hatay’ı hem de depremzede arkadaşlarını terk etmiyor.
Hatay’ın Antakya ilçesinde iki çocuğu Mertcan Ölmez (13) ve Nazlı Ölmez (8) ile annesi ve babasıyla beraber depreme evde yakalanan Elçin Ezer, enkaz altından 96 saat sonra sağ kurtarıldı. Annesi ve iki çocuğunu depremde kaybeden Ezer, yaşadığı tüm acılara rağmen hayattan kopmadı. Tedavisi sonrası hemen deprem bölgesine gelen Ezer, kendi imkanlarıyla edindiği çadırda kalarak depremi yaşayan arkadaşlarına umut olmaya çalışıyor. Arkadaşlarını ve deprem bölgesini terk etmeyen Ezer, zaman zaman evinin bulunduğu bölgeye de giderek annesi ve iki çocuğunun kokularını duyduğunu söyledi.

“Depremin biteceğini ve buradan çıkabileceğimizi düşündük”
Depremin olduğu gece hiç uyumadığını ve deprem sırasında çocuklarını uyandırdığını söyleyen acılı anne Elçin Ezer, “Deprem gecesi zaten hiç uyumamıştım. Bir şeyler olacağını zaten hissetmiştim. Cumartesi ve Pazar çocuklar çok mutlu bir şekilde yaşadılar o günlerini. Kendi odamızda yakalandık. Kızım yanımda yatıyordu. Oğlum kendi yatağında. Annem de bizimleydi. 04.05’te telefonu elimden bıraktım. Kızım o gece bana ‘Anne beni sararak uyur musun’ demişti. Kızımı sardım sarsıntıyla kalktım. Annemi uyandırdım. Annem çocukları uyandırmamı söyledi. İkisini de uyandırdım. Oğlum bilinçli bir şekilde ‘Anne telefonları alır mısın’ dedi. Depremin biteceğini ve buradan çıkabileceğimizi düşündük” dedi.

“Kızım bana ‘Anne ölmek istemiyorum’ dedi”
Yaklaşık 50 saniye sonra binanın yıkıldığını söyleyen Ezer, “50. saniyede tavanın üzerine çöktüğünü hissettim. Kızımın elini tutuyordum. Oğlum ve annem koridorda yakalandı. Kızımla irtibat kuruyordum. ‘Anne iyi misin’ diyordu. ‘Kızım nefesini yorma’ diyordum. Sadece parmak temasıyla iletişim kuruyorduk. Yağmuru üzerimizde hissettik. Kızım ilk önce bana ‘Anne ölmek istemiyorum’ dedi. Ben onu sakinleştirmeye çalışıyordum. ’Bizi buradan çıkaracaklar’ diye teselli ediyordum. ‘Anne seni çok seviyorum’ dedi. ‘Ben de seni çok seviyorum ama nefesini tüketme’ dedim. Üçüncüsünde ‘Anne ben ölürsem sakın ağlama, üzülme’ dedi. Birinci günün akşamına kadar da kızım yaşadı” diye konuştu.
Antalya’dan gelen eski eşinin sayesinde enkazdan çıkarıldığını ifade eden Ezer, “Maalesef oğlum ve annem ilk düştüklerinde can vermişlerdi. Ben onları hiç görmedim. Çıkarıldıklarında da yoktum. Çok zor bir geceydi. Enkaz altında geçen günlerin nasıl geçtiğini sabah ve akşam ezanıyla anlıyordum. Dördüncü gün çıkabildim enkazdan. Sabah ezan okundu. Biri bana adımla hitap ediyordu. Ben elime taş alarak ses yaptım. Bana seslenen Antalya’dan gelen eski eşimdi. Kızımı sordu. ’Kızım yanımda öldü’ dedim. Oğlumu sordu. ‘Hiç duymadım sesini’ dedim. Ekipleri getireceğini beni çıkaracağını söyledi. Sabah ezanından sonra çalışmaya başladılar. 13.15’te beni çıkarabildiler” dedi.

“Ben enkaza gittiğimde sanki çocuklarımın kokusu varmış gibi hissediyorum”
Çocukları ve annesinin cenazesine katılamadığını belirten Ezer, “Ben kızımın, oğlum ve annemin mezarını Antakya’ya gelene kadar görmedim. Cenazelerine katılamadım. Ben 40. günde geldim Antakya’ya. 31 Mart’ta babamı Adana’da hastanede bırakıp buraya geldim. Enkaz yığını da olsa insan memleketinde huzur buluyor. Çünkü çocuklarımın, annemin burada olduğunu biliyorum. Evet zor, acı. Ben yürümeye çıktığımda ayaklarım beni istemsiz bir şekilde enkaza götürüyor. Hiçbir şeyim yok. Evim yok. Ama ben enkaza bile gittiğimde sanki çocuklarımın kokusu varmış gibi hissediyorum” dedi.

“Babam yanımda olursa acım hafifler”
Babasının enkazdan 16 saat sonra çıkarıldığını ancak şu an Adana’da tedavi gördüğünü söyleyen Ezer, babasını da yanına alarak konteynerde kalmak istediğini söyledi. Şu an çadırda kalan Ezer, “Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Biz burada felaketi, kıyameti yaşadık. Dilerim bir daha olmaz insanlarımız da ders alsın. Kimse kimseyi üzmesin. İki dakikaya sığdı bütün hayatımız. Şimdi çadırda kalıyorum. 28 Şubat’ta yaptığım konteyner başvurusunun sonuçlanmasını bekliyorum. Dilerim sonuçlanır. Hayatta kalan tek varlığım babam. Babam da enkazda kaldı 16 saat sonra çıkarıldığını söylediler bana. Bütün aileyle beraber yaşıyorduk. Zaten ayağından engeli vardı. Hastanede şu an bakım altında ama yanımda olursa acım hafifler. Şu an konteyner başvurumun sonuçlanmasını bekliyorum” diye konuştu.

“Ben gözyaşlarımı tutamıyorum ama o benden daha metin duruyor”
Arkadaşı Rahşan Atahan ise, acılı anne Elçin Ezer’e destek olmaya çalıştığını ancak gözyaşlarını tutamazken, Ezer’in kendisinden daha güçlü olduğunu söyledi. Rahşan Atahan, “Bana teyze diyen iki çocuğu kaybettim ben. Elçin’in çocuklarını. Enkazda kalmadık ama sarsıntı nedeniyle çocuklarım da yaralandı. Kayıplarımız çok. Dostlarımız, anılarımız gitti. Hayatımız 1,5 dakikada alt üst oldu. Ben onu asla anlayabileceğimi düşünmüyorum. Çok inanılmaz feci bir kayıp. Elimden gelen her şekilde destek olmaya çalışıyorum ama bakıyorum kimi zaman o benden daha güçlü duruyor. Ben gözyaşlarımı tutamıyorum ama o benden daha metin duruyor. Çok daha dayanıklı. Umut oluyor” dedi.

“Yüreği çok geniş ama acısının tarifi yok”
Elçin Ezer ile çadır kentte tanıştığını söyleyen Mehtap Yılmaz da, “Yüreği çok geniş ama acısının tarifi yok. Ben onu yakın bir zamanda tanıdım çadırda. Kaybettiklerimiz kadar çok güzel dostluklarımız oldu. Kader arkadaşıyız. Hayatta kalmaya çalışıyoruz. Ben burada hayvanlar için kalıyorum. Hayvanlarla ilgili gönüllülerden destek istiyorum” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.15 12:08:20
Son Düzenlenme Tarihi :