20 Temmuz’da başlayan adli tatil geride bıraktığımız pazartesi günü itibariyle sona ererken yeni adli yıl açılışı nedeniyle Elmalı’da da tören düzenlendi.Kaymakamlık bahçesinde düzenlenen törene kaymakam ve Elmalı protokolü ile Êlmalı adliyesinde görevli CumhuriyetSavcıları, Hakimler ile avukatlar katıldı.Törende bir konuşma yapan Elmalı Cumhuriyet Başsavcısı Suphi Abikoğlu, “Hukuk devletinde yaptığınız ve yapacağınız eylemlerin karşılığının ne olacağı açıkça bellidir. Keyfiliğine yer olmadığı gibi hiçbir kimse yasaların üzerinde değildir. Hukukun üstünlüğünün ve hukuka saygının bilindiği ve uygulandığı toplumlarda herkesin hukuki güvencesi bulunmakta ve herkes kendini doğal olarak güvende hissedebilmektedir”dedi.
Başsavcı Abikoğlu’nun 2019-2020 yeni adli yılının açılışı nedeniyle yaptığı konuşma şöyle:
Herkesçe çokça bilinen bir sözde geçtiği üzere “adalet mülkün temelidir” yani adaletin olmadığı yerde devletten bahsetmek pek mümkün değildir. Peki adalet nedir o halde? Kuçuradi Hoca, “adalet nedir” sorusundan önce ve onu cevaplandırabilmek için önce “adaletsizlik nedir?” sorusunu sormamızı gerekir, der. Adaletsizliğin ne olduğunu somut olarak görebilmek için ilk önce eşitliğe bakmak gerekir. Yasaların önünde herkes eşittir. İmtiyazlı kişi veya grupların olduğu, yahut güçlü olanın haklı olduğu bir yerde eşitlikten bahsetmek mümkün değildir. Devlet dediğimiz yapı en nihayetinde bir organizasyondur. Büyük bir organizasyon. Bu organizasyonu devlet yapan en önemli unsur organizasyonun kendisini yasalarla tanımlamış ve bağlamış olmasıdır. Hukuk devletinde yaptığınız ve yapacağınız eylemlerin karşılığının ne olacağı açıkça bellidir. Keyfiliğine yer olmadığı gibi hiçbir kimse yasaların üzerinde değildir. Hukukun üstünlüğünün ve hukuka saygının bilindiği ve uygulandığı toplumlarda herkesin hukuki güvencesi bulunmakta ve herkes kendini doğal olarak güvende hissedebilmektedir. Ancak bunun tersi durumda, hukukun dışına çıkıldığı, kişilere özel uygulamaların olduğu durumlarda ise adalete güven kalmadığından toplumda hiç kimse kendini güvende hissedemeyecektir. Dolayısıyla hukuka saygı demek başkasının hakkına saygı demektir. Başkasının hakkına saygı demek kendi hakkına saygı demektir. Türkiye cumhuriyetinde saymış olduğumuz; yasaların önünde eşitlik, hukukun üstünlüğü, hukuk devleti gibi kavramlar anayasa ile güvence altına alınmıştır.
Ben başta cumhuriyet savcısı ve hakim meslektaşlarım olmak zorunda üzere avukatlarımızın, adliye personelimizin yeni adli yılını kutluyorum.”
Düzen: Huzurun temel şartı, adaletin tesisidir
Saadet Partisi İl Başkanı Ramazan Düzen, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Düzen, “ Herkes huzur içinde olmak ister. Huzurun temel şartı, adaletin tesisidir” dedi.
Saadet Partisi İl Başkanı Ramazan Düzen, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Düzen, kısa bir zaman sonra yapılacak seçimlerin Türkiye’nin gidişatını ciddi manada etkileyeceğini belirterek; “Sadece bir hava değişimi meydana gelmeyecek. Ciddi manada, ülkede yönetim anlayışı değişecek. Güzel bir ülkede yaşıyoruz ama herkesin kendine mahsus sıkıntıları var. Antalya’da daha özel problemler var. Bunları da biliyoruz. Bu problemlerin bütün olarak ortadan kalkması, ülkemizin daha güzel bir iklime kavuşması gerekiyor. Bunun sağlanabilmesi o kadar da kolay olmayacak gibi geliyor. Ama attığımız adım, inşallah iktidarı ayın 14’ünde değiştirecek. Bu ülkede insanların talep ettiği birtakım hususlar var. Nereye gidersek gidelim bu değişmez. Her yerde aynı manzarayla karşı karşıya kalırız. Herkes huzur içinde olmak ister. Huzurun temel şartı, adaletin tesisidir” diye konuştu.
Düzen değerlendirmesini şöyle sürdürdü; “Bir ülkede herkesin kendi geçimini sağlayacak kadar bir gelire sahip olmasını devlet mutlaka tesis etmelidir. Yeterli sayıda eğer kendi geçimini sağlayan insan bulunmuyorsa burada çok ciddi bir problem var manasına gelir. Biz, bunu gerçekleştirmeye mecburuz. 85 milyonluk bir ülkede siz bunu temin etmek istiyorsanız her sahada insanlara iş imkanı sağlayacak yatırımlar yapmaya mecbursunuz. Birçok noktada devlet tesisleri, arsalar, sanayi tesisleri bütünüyle satıldı. Bunların satılmasının meydana getirdiği boşluğu özel sektör ve şahıslar dolduramadı. Böyle olunca da biz, maalesef güçlü bir ülke olma özelliğini adım adım kaybettik. İnsanlarımız da kendi yaşadıkları topraklarda huzurlu bir imkana kavuşamamış oldular.”
Türkiye’de 12 milyona yaklaşan, sosyal yardımlardan istifade ederek hayatını idame ettirmeye çalışan insanlarımız var olduğunu ifade eden Düzen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İşsizlik sayısı aldı başını gitti. Bugün rakamlara bakıldığı zaman, sanki işsizlik daha az sayıdaymış gibi gösteriliyor. Ama şunu kimse dikkate almıyor. Bugün, Türkiye’de 12 milyona yaklaşan, sosyal yardımlardan istifade ederek hayatını idame ettirmeye çalışan insanlarımız var. Bu ne manaya geliyor? Bu insanlar çalışamıyorlar, çalışmıyorlar. Sadece devletin verdiği birkaç kuruşla geçinmeye çalışıyorlar. Bu insanlar, aslında mağdur insanlar. Geçimlerini sağlamak için herhangi bir yerde işe başvursalar hemen gelirleri ortadan kaldırılıyor. Bunun için teşebbüste de bulunamıyorlar. Halbuki bunlar işsizler. Bunlar, geçimlerini sağlayamayan mağdur insanlar. Bunları eklediğiniz zaman, Türkiye’deki işsizlik rakamları bizim tahminlerimizin çok üstüne çıkıyor. Yüzde 3-4’müş. Değil, yüzde 10-15 civarına varan bir işsizlik var Türkiye’de. Bunu ortadan kaldırmak istiyorsanız bugünkü tedbirlerle üstesinden gelemezsiniz. Tam tersine işsizlik artar. Güven ortamı olmayınca elinde parası bulunan insanlar da yatırım yapmazlar.
14 Mayıs’ta oylarımızı kullanırken aslında işsiz olan insan, ‘Ben iş istiyor muyum, istemiyor muyum’, o istikamette oy kullanacak. Çalışıyor ve geçimini sağlayamıyorsa ‘Ben geçimimi sağlayacak kadar bir ücret almak istiyor muyum, istemiyor muyum’, onun oyunu kullanacak. Ben, bunu laf olsun diye söylemiyorum. Bu bir gerçek. Şu anda çalışan insanlar kendi geçimlerini sağlayamıyorlar.” -Parti Bsn.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.04 17:28:44
Son Düzenlenme Tarihi :
Burdur’da anız yangını
Burdur’un Bucak ilçesinde çıkan anız yangınında 3 dönüm arazi yanarak kül oldu
Yangın Burdur’un Bucak ilçesine bağlı Karapınar Köyü’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, köyde bulunan bir arazide henüz sebebi bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevleri görenlerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yaptığı ihbar üzerine bölgeye itfaiye ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile söndürülen yangında 3 dönüm arazi yanarak kül oldu.
Yangın Burdur’un Bucak ilçesine bağlı Karapınar Köyü’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, köyde bulunan bir arazide henüz sebebi bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevleri görenlerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yaptığı ihbar üzerine bölgeye itfaiye ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile söndürülen yangında 3 dönüm arazi yanarak kül oldu.