SON DAKİKA

logo

Başkan Böcek Manavgat'ı ziyaret etti

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Manavgat ilçesinde muhtarlar ve STK temsilcileri ile bir araya geldi. Manavgat'ın taleplerinin masaya yatırıldığını ve değerlendirildiğini söyleyen Başkan Böcek, "Bu çalışmaları yapmak için 5 seneyi beklemeyeceğiz" dedi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Manavgat’ta muhtarlar, STK temsilcileri, oda ve dernek başkanları ile bir araya gelerek sorun, öneri ve talepleri dinledi. Büyükşehir Belediyesi Baş Danışmanı Av. Cansel Tuncer, Daire Başkanları, ASAT Genel Müdürü İbrahim Kurt ve diğer bürokratları ile birlikte Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen de toplantıda yer aldı. Başkan Böcek Manavgat’ın sorunlarının çözümü noktasında Manavgat Belediyesi ile el ele çalışacaklarını söyledi.

BAŞKAN SÖZEN’E BAŞARI DİLEDİ

“Yerelden kalkınma, yerinden yönetim’ anlayışıyla başlattığı ilçe buluşmalarına Manavgat ile devam eden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’i ziyaret etti. Başkan Sözen ve ekibine görevinde başarılar dileyen Başkan Böcek, Antalya için, Manavgat için el ele çalışacaklarını belirtti.

KOORDİNELİ ÇALIŞMAYA İHTİYAÇ VAR

Başkan Böcek’in ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen ise, “Burada olmanız ve bizi ziyaret etmeniz önümüzdeki çalışma sürecimize şevk ve güç verecektir. Hayalimiz buydu. Antalya Büyükşehir Belediyemiz ile müşterek çalışmanın, birbirimizi dinleyerek çalışmanın çok daha güç getireceğini hep söylemiştik. Sizinle bu anlayışın oturacağını oturmaya başladığını gördük. İlçelerimizde bizlerin, kent halkının beklediği ölçekte bir şeyler yapabilmemiz için Büyükşehir ile Manavgat olarak koordineli bir şekilde çalışmaya ihtiyacımız var. Manavgat halkı da bu anlamda sizi bağrına bastı ve seviyor” dedi. 

CADDELERİN ALINMASINA KARŞI GELDİK

Ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Başkan Böcek, Büyükşehir Yasası ile birlikte Manavgat Belediyesi’nden alınan cadde, sahil, gibi değerlerin Manavgat’a iade edilip edilmeyeceği sorusu üzerine, “Biz caddelerin alınması hususuna hep karşı geldik. Sütten dilimiz yandı biliyorsunuz. Konyaaltı Belediye Başkanı olduğum dönemde Konyaaltı’nda da caddelerimiz, sokaklarımız alındı. Bu konuyla ilgili Alanya’da da söylediğim gibi siyaset gözetmeden bunu yapacağız. Bunların daha altlıkları oluşuyor. Bir taraftan tabela, vergi bir taraftan yollar, bakımlar bunların hepsini konuşuyoruz” şeklinde açıklama yaptı.

MANAVGAT’IN TALEPLERİ DEĞERLENDİRİLİYOR

Başkan Böcek üst kullanım hakkı Akseki Belediyesi’ne verilen Oymapınar Barajı’nın yeniden Manavgat Belediyesi’ne kazandırılmasının gündemde olup olmadığı sorusuna ise, “Oymapınarla ilgili konuşmadık ancak yasa yönetmelik ve mevzuatlarla ilgili devlette devamlılık var. Bizim meclis ve yetki alanımızda bir konu varsa ona bakarız. Biz haksızlığa uğramış belediyelerimiz, vatandaşlarımız hepsini toparlıyoruz. Manavgat Belediyesiyle ilgili talepleri arkadaşlarım masaya yatırmış, değerlendiriyor. Sonuca doğru bana getirecekler ve ne gerekiyorsa yapacağız” diye konuştu. Başkan Böcek açıklamaların ardından ziyaretin anısına 40 yıl hatırı olsun diyerek Başkan Sözen’e kahve takımı hediye etti.

MUHTARLAR VE STK TEMSİLCİLERİNİ DİNLEDİ

Başkan Böcek daha sonra Manavgat programı kapsamında Başkan Şükrü Sözen ile birlikte muhtarlar ve STK temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıda mahallelerinin eksikleri ile ilgili taleplerini anlatan muhtarlar ağırlıklı olarak alt yapı, yol, su, kanalizasyon gibi sorunları dile getirdi. Kanalizasyon olmadığı için sıkıntı yaşadıklarını dile getiren muhtarlar vidanjör talebinde bulundu. Muhtarların bu talebinde haklı olduğunu söyleyen Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, “Köylerimizin %90’nında alt yapı kanalizasyon hattı yok. Foseptikle sorunları çözüyorlar. Bu nedenle sürekli taşıyor. Ben Manavgat belediyemizde bu hizmeti ücretsiz yapmak için iki tane vidanjör alma talimatı verdim. Büyükşehirde iki vidanjör sağlarsa dört vidanjörle kanalizasyon hatlarımız yapılana kadar mahallelerimize bu hizmeti ücretsiz yapabiliriz” dedi. Başkan Böcek de Büyükşehir Belediyesi olarak vidanjör sağlamak suretiyle vatandaşın sorununun çözümü noktasında Manavgat belediyesi ile iş birliği yapmaya hazır olduklarını dile getirdi.

5 YIL BEKLEMEYECEĞİZ

Muhtarların alt yapı, kanalizasyon, yol, imar gibi konulardaki taleplerini dinleyen Başkan Böcek, kanalizasyonla ilgili dünya bankasından onay beklendiğini söyledi. Başkan Böcek imarla ilgili sorunların çözümü noktasında ise “Vatandaşların babadan, dededen kalan yerlerini planlayacağız” açıklamasını yaptı. Başkan Böcek, muhtarlardan gelen asfalt talepleri ile ilgili olaraksa asfaltla ilgili 2019 yılı çalışma programının hazır olduğunu belirtti. Başkan Böcek, 2020 -2021 yıllarında alt yapısı tamamlanmış yerlerde sıcak asfalt çalışmalarının olacağını belirtti. Başkan Böcek Manavgatlı üreticilerin canlı hayvan pazarı, hal kompleksi ve soğuk hava deposu taleplerini de dinleyerek, “Kırsaldan kalkınmayla ilgili olarak özellikle soğuk hava deposu gibi ihtiyaçları bütün ilçelerimizde yapacağız. Bu çalışmaları yapmak içinde 5 seneyi beklemeyeceğiz” dedi.

KAYMAKAM YİĞİT’E ZİYARET

Başkan Böcek programını Manavgat Kaymakamı Mustafa Yiğit'i ziyaret ederek noktaladı.

Başkan Böcek ve Kaymakam Yiğit Manavgat’ın sorunları ve ihtiyaçları üzerine fikir alış verişinde bulundu. Başkan Böcek, ziyaretin anısına Kaymakam Yiğit’e kahve takımı hediye etti. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.08.02 07:09:41
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Halk Ekmek fabrikası açmak tek çözüm mü ?

Ne yazık ki ekmek yerel siyasetçinin bir numaralı gündemi oldu. Büyükşehir Belediyesi halk ekmek fabrikası açmak için kolları sıvarken, Elmalı Belediyesi yönetiminin de gündeminde halk ekmek fabrikası bulunuyor. Peki olaya fırıncılar ve bakkallar açısından bakılıyor mu ? Fırınlardan doğrudan temin yoluyla ekmek alınması neden düşünülmüyor ? Böyle bir durumda kafadan Büyükşehirin ayda 20 bin lira az ödemesi mümkünken, ihtiyaç sahiplerine ekmeğin bedava verilmesi düşüncesi neden değerlendirilmiyor?

    Siyasetçinin deyimiyle halk ekmek fabrikası kurarak zararına vatandaşa ucuz ekmek satmanın artık  yerel siyasetçinin bir seçim aracı olduğunu düşünüyorum. Evet, dar gelirli vatandaşın en önemli giderlerinden biri ekmek. Hele hele bazı evlere günde 5-10 ekmeğin girdiğini düşünürseniz, bir ailenin günlük Antalya merkezde ekmeğe ödediği paranın tutarı 15-30 lira arasında değişiyor. Bu rakamları 30’la çarparsanız ortaya da astronomik bir rakam çıkıyor, bu gerçek..
    Ama....
    Olaya birde fırıncılar açısından bakmak lazım.. Bu açıdan da sağlıklı bir değerlendirme yapmak gerekli. Sonuçta, fırıncı daha az ekmek üretmek zorunda kalacak. Bu da maliyeti dolaylı da olsa arttıracak. Belediyelerin halk ekmek fabrikası kurmasından sadece fırıncılar etkilenmeyecek, yok olma tehditi ile karşı karşıya olan, sayıları her geçen gün daha da azalan bakkalların da en önemli satış kalemini oluşturan ekmek satışları azalacak.
    Bu işin, yani ekmek fabrikası kurmanın bir maliyeti var. Mesela büyükşehir Belediyesi’nin kuracağı ekmek fabrikası için 1000 metrekarelik bir yere  aylık 20 bin lira kira ödemesi sözkonusu. 
    Aylık 20 bin lira para az bir para değil.  Büyükşehir kendisine ait bir arsaya  1000 metrekare kapalı alan yaptırsa daha kazançlı olmaz mı ? bu da ayrı bir konu...
    Yani, fırın ya da siyasetçinin ifadesiyle halk ekmek fabrikası kurmak için araç-ekipmana ihtiyaç  var. Bunlar içinde ciddi bir para harcanması gerekiyor. Yeni büfeler yapılacak, maliyet. İşin dağıtım maliyeti var. Elektrik parası var, unu var...
    İşçiliği saymıyorum çünkü belediyelerin fırın ya da halk ekmek fabrikası kurmalarının tek güzel yanı, istihdam yaratması.
    Belediyeler fırın ya da halk ekmek fabrikaları kurana kadar, fırınlardan ekmek alsa ve bunları ihtiyaç sahiplerine ucuza değil, bedavaya verse  daha uygun olmaz mı ? 
    İhaleye de gerek olduğunu sanmıyorum, doğrudan temin yoluyla da alabilirsin. 15 günlük, ya da 1 aylık periyodikler halinde bu alım ihaleleri tekrarlanırsa, fırıncıda artan fiyatlardan etkilenmez. Şu anda fırında ekmek fiyatı 3 TL ise, maliyetinin çok az üzerine bir rakamla ürettiği ekmeği verecek fırıncı mutlaka çıkar. Kaldı ki, daha fazla ekmek üretmek demek maliyetinde az da olsa aşağıya çekilmesi demektir, bu da fırıncının işine gelir.
    Bu konuda bin düşünüp, bir karar vermek en doğrusudur. Madalyonun sadece bir yüzüne bakmamak gerekli. * Erkin ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.02.02 08:09:24
Son Düzenlenme Tarihi :





BAŞKAN BAHAR; “DESTEĞİ SAHADA GÖRMEK İSTİYORUZ”

Artan vaka sayıları nedeniyle Türkiye’ye karşı alınan kısıtlama kararları, başta turizm olmak üzere, bağlı diğer tüm sektörleri olumsuz yönde etkiledi. Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, zamanın artık aleyhimize işlediğini belirterek, sözle ifade edilen desteklerin sahaya yansıdığını görmek istediklerini söyledi.

Vaka sayılarında rekor artışların yaşanması nedeniyle, Türkiye’ye turist gönderme potansiyeli olan ülkeler tarafından alınan kısıtlama kararları, Antalya’nın turizm sezonuna dair hesaplarını alt üst etti. Söz konusu kısıtlamalar Türkiye’ye yönelik 5oo binden fazla rezervasyonun ertelenmesine ya da iptal edilmesine neden oldu. Yaşanan bu beklenmedik gelişmelerle birlikte Antalya, büyük umutlar bağladığı 2021 yılı turizm sezonuna da kayıpla başladı.

TURİZM BÖLGELERİNE ÖZEL TEDBİRLER

Yaşanan gelişmeleri değerlendiren Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, başta Antalya olmak üzere Muğla ve İzmir gibi turizm şehirlerine ayrı bir düşünce ile yaklaşılmasını ve bu şehirlerin kendilerine has yöntemler ile korunması gerektiğini belirtti. Turizmin bacasız sanayi olduğunu hatırlatan Bahar, “Turizm, cari açığı kapatan, çok ciddi döviz girdisi sağlayan, direk ihracat hatta yanındaki diğer sektörlere de büyük katma değer yaratan, ekonomi çarkının çok önemli bir dişlisidir. Dolayısıyla turizm bölgelerimizi, bu şehirlerimizi Türkiye’den ari bir biçimde, çok iyi korumak zorundayız. Bu şehirlerimizin havayolu açık bırakılabilir fakat karayolu ile girişler sınırlandırılarak etkileşim ve vaka sayıları minimuma düşürülmeli, adı ister Kısa Çalışma Ödeneği olsun ya da istihdamı destekleyici başka tedbirler olsun, buralardaki istihdam özel olarak desteklenmelidir” dedi.

KAYIPLAR TELAFİ EDİLMELİ

Yaşanan gelişmelerin turizm bölgelerindeki tüm işletmeleri olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken Başkan Bahar, “Turizm hareketliliği planlanandan daha geç bir tarihte başlayacağı için sektörün kayıpları bir kat daha artmıştır.  Sezonun geç başlayacak olması, üretim sanayinin kapasite kullanımını da olumsuz yönde etkileyecek, turizm tedarikçisi konumundaki 50’den fazla sektörde de kayıplar yaşanacaktır. Ayrıca sokağa çıkma kısıtlamalarında sürelerin uzatılması esnafımızın ve işletmelerin erken kapanmasına, bu da ciddi ciro kayıplarına neden olacaktır. Dolayısıyla başta Antalya olmak üzere turizm bölgelerimizde faaliyet gösteren işletmelerin istisnasız bir şekilde desteklenmesi, kayıpların telafi edilmesi mevcut tabloda bir zaruret olarak görülmektedir. Çünkü işletmelerimizin 1 Haziran’a kadar dayanacak takatinin kalıp kalmadığı muammadır” dedi.

FAİZDEN FAİZ KAZANILMAZ

Salgının ilk döneminde verilen Kredi Garanti Fonu Destekli işletme kredilerinin geri ödemelerinin de başladığını hatırlatan Bahar, “Henüz kendini idame edecek güce erişemeyen işletmelerimizden, pandeminin ilk döneminde oluşan zararın tanzimi beklenmektedir. 6 ay ödemesiz, 3 yıl vade ile verilen KGF destekli işletme kredilerinin ödemeleri 6 ay önce başladı. Bu ödemeler faizden faiz kazanılmaz mantığı ile bir an önce ertelenmeli, en az 1 ya da 2 yıl ödemesiz, 5-7 yıllık bir zaman dilimine yayılmalı, gerekirse şu andaki faiz rakamı bir önceki faiz rakamına göre devlet tarafından sübvanse edilmelidir” ifadelerini kullandı.

ZAMAN ARTIK DÜŞMAN

Zamanın aleyhimize işlediğini vurgulayan Başkan Bahar, “Turizm çalışanlarımızın hızlı bir biçimde aşılanmaya başlamasının öneminden bahsetmiştik, bu konuda aldığımız destek için teşekkür ediyoruz. Ancak daha yapacak çok işimiz var. Turizm çalışanlarının aşılanması 15 Mayıs’a kadar tamamlamalı ve buraya gelecek, adına turist dediğimiz misafirlerimizin nasıl korunacağı ile alakalı ciddi bir tanıtım atağı başlatmalıyız. Gerek turizmcilerin, gerek tedarikçi sektörler ile hizmet sektörünün yaşadığı sıkıntı ve sıkışıklığa artık sözlü olarak cevap verilmesini değil, yapılmış, hayata geçirilmiş uygulamalarla, sahada cevap bulmasını istiyoruz” dedi.  


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.04.20 14:22:24
Son Düzenlenme Tarihi :