SON DAKİKA

logo

Kaymakam Kurt'tan, karne alan öğrencilere 3 tavsiye

2019-2020 eğitim ve öğretim yılında ilk dönem sona ererken, karne töreninde konuşan Elmalı Kaymakamı Fatih Ahmet Kurt, öğrencilere 3 tavsiyede bulundu

Öğrenciler karnelerini alarak 2019-2020 eğitim ve öğretim yılının ilk bölümünü tamamlamış oldular. Tüm yurtta ve Antalya merkez ile ilçelerde de protokolün gerçekleştirildiği karne törenleri düzenlendi. Elmalı'da Mehmet Topçu İlkokulu'nda düzenlenen karne töreninde öğrencilere hitaben bir konuşma yapan Kaymakam Fatih Ahmet Kurt, sömestre tatiline girecek öğrencilere 3 tavsiyede bulundu. Kaymakam Kurt'un öğrencilere ilk tavsiyesi ders yapmayın. Bu tavsiyesinin ardından ikincisini de açıklayan Elmalı Kaymakamı Fatih Ahmet Kurt, öğrencilerden sömestrede bol bol kitap okumalarını istedi.  Kaymakam Kurt'un öğrencilere 3 ncü ve son tavsiyesi ise “Oynarken sakın terlemeyin, hasta olmayın” oldu.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.01.17 10:20:07
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






‘Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030’ bildirisine Korkuteli Dereköy Köylülerinden destek geldi

Yıllardır kömürün gölgesinde yaşayan Türkiye’nin farklı illerinden ekoloji örgütleri, 5 Haziran Dünya Çevre Günü öncesinde, mevcut kömürlü termik santrallerin 2030 yılına kadar kademeli olarak kapatılması için ‘‘Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030’’ talebini bir bildiriyle paylaştı.
Bildiriye Antalya’dan da destek geldi.
Bildirinin imzacıları arasında Muğla, Kahramanmaraş, Çanakkale, Antalya, İzmir, Denizli, Sivas, Adana, Balıkesir, Bursa, Eskişehir, Hatay, Karaman gibi illerde yıllardır kömüre karşı mücadele eden 17 kurum bulunuyor.
‘‘Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030’’ bildirisi, Türkiye’nin 13 ilinde, 3 Haziran’da eş zamanlı basın açıklaması ve eylemlerle kamuoyuna sunuldu.
Bildiride, kömür madenciliği ve kömürlü termik santraller nedeniyle bölgede yaşayanların ya topraklarını kaybederek köylerini terk etmek ya da madene inmek zorunda kaldıkları belirtildi.
‘‘Yıllar içinde kömür; suyumuzu, toprağımızı, gıdamızı kirletti. Madende ve santralde çalışan ve etrafında yaşayan herkes, her gün kömürün zehirlediği kirli havayı soluyor, kirli gıdayı tüketiyor. Kanser olduk; çocuklarımız ve gençlerimiz sinsi hastalıklara yakalandı.
Kömürün artık vadesinin dolduğuna dikkat çekilen bildiride, yapılan bilimsel çalışmaların Türkiye için rüzgarı ve güneşi merkeze alan toplumun gerçek enerji ihtiyacına yönelik bir enerji dönüşümünün 2030’a kadar mümkün olduğu belirtildi.
‘‘Bu enerji dönüşümü doğa koruma alanları, orman, tarım alanları, su varlıkları üzerindeki baskıyı arttırmayacak şekilde planlanmalı, dönüşümde biyolojik çeşitlilik gözetilmeli, arazi kullanımı kararları planlı ve bütüncül politikalarla verilmeli, gıda güvencesini temin eden verimli tarımsal araziler korunmalı, yöre insanının ekolojik ve sosyal hakları gözetilmeli. Ancak bu sayede iklim krizinin doğa ve toplum üzerindeki olumsuz etkileri ile mücadele edebiliriz.’’
Karar alıcılardan, kimsenin işsiz, güvencesiz, sağlıksız, enerjisiz kalmadığı planlı ve kademeli bir kömürden çıkış planı hazırlanmasını talep eden imzacılar, bu planın ekolojik, ekonomik ve sosyal açıdan adil bir geçişi temin etmesinin şart olduğunu vurguladı.
Bildiride kömürden adil çıkış için talepler şöyle sıralandı:
* Mevcut kömürlü termik santraller bugünden başlayarak 2030 yılına kadar kademeli olarak kapatılsın.
* Yeni kömür santralleri ve kömür madenleri için verilmiş izinler istisnasız iptal edilsin.
* Kömür madeni genişletmeleri durdurulsun.
* Kömür arama çalışmaları durdurulsun.
* Kömür madenlerinde ve termik santrallerde çalışan tüm emekçiler özlük haklarını ve geleceklerini güvence altına alacak programlarla desteklensin.
* Kömür bölgelerinde yaşanan ağır ekolojik yıkım ve buna bağlı insan sağlığındaki ve yerel ekonomideki çöküşün onarılması için etkilenen tüm ekosistemleri ve halkı kapsayan iyileştirme programları hayata geçirilsin.
* Krizlere karşı dirençli bir toplumu inşa etmek için şirketlerin çıkarlarını değil, kamu yararını, bilimi önceleyen politikalar geliştirilsin.
* HABER MERKEZİ

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.04 11:46:22
Son Düzenlenme Tarihi :





4 kişilik ailede 100 bin liraya kadar çıkan 5 yıldızlı otel fiyatları, yerli tatilcileri karavanlara yöneltti

Kurban Bayramı tatilini Antalya’da geçirmek isteyip yüksek otel fiyatlarına gücü yetmeyen vatandaşlar, denize sıfır noktalara karavanlarla gelerek bedava tatilin keyfini sürüyor. Bir tarafında 5 yıldızlı oteller, bir taraflarında da dünyaca ünlü sahil yer alan karavancılar, "Sıfır maliyet, bunun zevki bambaşka" diyerek tatilin tadını çıkardıklarını dile getirdi.
Turizmin başkenti Antalya’da 9 günlük Kurban Bayramı tatili nedeniyle yoğunluk yaşanıyor. Bölgedeki oteller bayramdan günler öncesinde doluluğunu ilan ederken, fiyatları da cep yakıyor. Özellikle denize sıfır 5 yıldızlı otellerde 4 kişilik bir aile için her şey dahil fiyatlar 100 bin liraya kadar çıkarken, karavanı olan tatilciler ise bu tatili sadece yakıt parasıyla atlatıyor. Elektriği güneş panellerinden, suyu da depolarına dolduran karavan tatilcileri, dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili’ne sıfır 5 yıldızlı otellerin arasında bedava tatilin keyfini sürüyor. Sahil kısmındaki caddelerde kıyı şeridine park eden karavancılar, turistlerin yanı sıra otelleri tercih eden yerli tatilcileri de adeta kıskandırıyor.

“Sıfır maliyet”
Ankara’dan Antalya’ya tatile gelen Rafet Çetin her yaz kente gelerek tatil yaptığını anlattı. Otel fiyatlarının oldukça pahalı olduğundan bahseden Çetin, emekli olduğunu ve gücünün otellere yetmeyeceğini ifade etti. Çetin, karavanın maddi yönden avantajlarına işaret ederek şunları söyledi:
“Bu hem binek arabamız hem evimiz oluyor. Suyumuz, elektriğimiz her şeyimiz var. 43 senede karavanla gezmediğim yer kalmadı. Sadece yakıta para veriyorum. Yeme içme konusunda evinde olsan da zaten para gidiyor. Konaklamaya para yok burada. 7 bin 500 lira maaş alıyorum, otelde tatil nasıl yapacağım? 5 yıldızlı otelde kalmam bunda kalırım. Sıfır maliyet, bunun zevki bambaşka.”
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.28 16:45:01
Son Düzenlenme Tarihi :