Aksu Çayı Sulama Birliğince 2021 Yılı Akaryakıt Alımı (2 Kalem Mal Alımı 40.000 Litre Motorin ve 2.000 LT Kurşunsuz Benzin 95 Oktan) mal alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.
Tolga Cömertoğlu’ndan çağrı: “Kazaya sebep olabilir! Bu vebalin altında kalmayın!”
Dünyanın en önemli turizm noktalarından biri olan ve her geçen gün kara-hava ve deniz yoluyla binlerce insanın giriş yaparak rekorların kırıldığı ve Türkiye ekonomisine önemli bir girdi sağlayan Antalya’da, havalimanında görevli hava trafik kontrolörlerinin yaptığı “yavaşlatma” eylemi, Antalya’ya gelen ve Antalya dışına gidecek yolcuları yaklaşık bir aydır oldukça zorluyor.
Saatte yaklaşık 90 uçağın iniş ve kalkış yapma kapasitesine sahip Antalya Havalimanı’ndaki bu eylem neticesinde saatte yaklaşık 38 uçağın iniş ve kalkış yapabilmesi sebebiyle uçaklar büyük oranda rötar yaparken, yolcular kadar iniş yapabilmek için havada tur atarak bekleyen uçaklar da yoğun hava trafiği sebebiyle zor anlar yaşıyor.
Antalyalı iş adamı ve Delphin Otelleri’nin sahibi Tolga Cömertoğlu da bu yaşananlara sosyal medya hesabından yaptığı bir çağrı ile tepki gösterdi.
Yaklaşık 1 aydır vatandaşların havalimanındaki rötarlardan oldukça şikayetçi olduğunu belirten Cömertoğlu; “Devlet sırrıymış gibi DHMİ çalışanların açık açık bekledikleri zam ve şartları alamadıklarını deklare ederek hava trafiğini yüzde elli yavaşlattıklarını söylemelerini kimse konuşmak istemiyor mu? Emek ,ekmek hakkı aramayı asla suçlamam; haklılarsa hak verilsin. Ama Türkiye’nin en çok döviz girdisi sağlayan, ülkede milyonlara ekmek kapısı olan Antalya turizminin nasıl etkilendiğini bir kenara bırakın; saatte 90 iniş ve kalkış kapasitesi olan bir havalimanına saatte sadece 38 iniş kalkış yaptırmak ,uçakları havada dolaştırmak uçak yakıt gider ve karbon izini arttırdığı gibi ALLAH korusun muazzam üzüntü ve ülkemizin itibarını ağır zedeleyecek bir kazaya sebep olabilir” diyerek yaşanabilecek olası bir kazaya karşı önümüzdeki günlerde yeniden “uçuş trafiğini yavaşlatma” eylemi yapacak görevlilere ve eylem yapan hava trafik kontrolcülerine çağrıda bulundu.
Ne olmuştu?
Hava trafiğinin yoğun olduğu dönemlerde yaşanabilecek olası gecikmelerin, hava trafik kontrolörlerinin aldıkları insiyatif ve sorumluluklar sayesinde engellendiğini belirten HTKSEN, belirli günlerde insiyatif almama eylemi yaptıklarını belirterek özellikle Antalya gibi havayolu ile giriş yapan turist sayısında her geçen gün yeni bir rekor kıran turizm şehrinde; inen ve kalkan uçak sayısının %50 düşürüldüğünü açıklamıştı.
20-30 Haziran tarihleri arasında bir kez daha insiyatif almadan çalışma eylemi yapacaklarını açıklayan Hava Trafik Kontrolörleri Sendikası’nın bu açıklaması sonrası önümüzdeki hafta içerisinde yüzlerce uçuşun iniş ve kalkışında uzun rötarlar olması bekleniyor.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.06.19 13:58:12
Son Düzenlenme Tarihi :
Temeli kayıp çatlayan evlerde korku içinde yaşıyorlar
Antalya’da seneler önce su kanallarının geçtiği zeminin doldurulması sonrası yumuşak zemine inşa edilen gecekondular zamanla yan yatmaya başlayınca ortaya korkunç görüntüler çıktı. Evlerde bir kolun girebileceği büyüklükte çatlaklar oluşurken, Mahalle Muhtarı Mustafa Yılmaz, “Allah korusun burada ..
Antalya’nın Muratpaşa ilçesine bağlı Kızıltoprak Mahallesi’nde, ’Yediarıklar’ diye bilinen bölgeden geçen su kanallarının kurumasının ardından 1965 yılında yumuşak zeminde yapılaşma başladı. Zemindeki çökmeler nedeniyle alanda bulunan 200 civarındaki gecekondudan birçoğu, göçükten etkilenerek yana ve öne doğru yatmaya başladı. Zaman ilerledikçe evlerdeki eğim de artarak neredeyse yıkılacak duruma geldi. Bir bölümü tapu tahsis belgeli olduğu belirtilen gecekondulardaki vatandaşlardan bazıları evlerinde oturmaktan vazgeçti, bazıları ise hayatını sürdürmeye ediyor.
Kolun girebileceği çatlaklar oluştu
Çökme nedeniyle tek katlı gecekonduların birçoğunda çatlaklar oluştu. Bazı gecekondularda bir kolun girebileceği büyüklükte çatlaklar oluştu.
“En ufak sarsıntıda yerle bir olur hepsi”
Bölgede 200’e yakın gecekondu olduğunu belirten Kızıltoprak Muhtarı Mustafa Yılmaz, yaklaşık 50 gecekonduda oturulmadığını kaydetti. Daha önce bölgede 7 su kanalının olduğunu ve zamanla vatandaşların bu kanalları doldurarak üzerine gecekondu yaptığını aktaran Yılmaz, “Zamanla o toprak oturunca evler yan yattı. Evler göçüyor ve çatlaklar oluşuyor. Allah korusun burada deprem olsa, en ufak sarsıntıda yerle bir olur hepsi. İçinde yaşayanlar da kendini kurtaramaz. Buradaki vatandaşlar tapu istiyor. Bazılarının tapu tahsis belgeleri var. Tapuları olmadığı için bir şey de yapamıyorlar. İmar planında günü birlik mesire alanı görünüyor. En az 60-70 yıllık evler var burada. Kimse buraya çözüm bulamıyor” diye konuştu.
“Burada kalmak büyük cesaret ister”
Burada kalmanın çok tehlikeli olduğunu belirten Yılmaz, “Yan yatmış, çamura batmış. Elinizi soktuğunuz zaman çatlaklardan içeriye giriyor. Burada kalmak mümkün değil. Ateş üstünde yatmak bu. Burada kalmak büyük cesaret” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, bölgedeki vatandaşların mağdur edilmeden toplu konutlara geçmesi gerektiğini ve belirtilen alana millet bahçesi yapılabilir düşüncesinde olduğunu da sözlerine ekledi.
“Su çekilince evler yan yattı”
Bölgedeki gecekondularda uzun süredir yaşayan Kemal Çetin de, “Su çekilince evler yan yattı. O günün zamanında kafamızı sokacak bir yer lazımdı, bu zamana kadar bu şekilde geçti. Bizimkinde çok şükür çok fazla bir şey yok ama başka yerlerde var. Bunlar tek katlı, yüksek katlı olsaydı daha tehlikeli olurdu” dedi.