Gazipaşa Orman İşletme Müdürlüğü 2022 yılı silvikültür faaliyetleri için danışman mühendis hizmet alım işi hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.
Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 04.04.2022 - 11:00‘da Gazipaşa Orman İşletme Müdürlüğü İhale salonu adresinde yapılacaktır. * DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN
Kanaviçe'nin çeyiz sandığından, sergi salonuna yolculuğu
Geçmişte giysi, ev tekstili, aksesuarlar gibi geniş kullanım alanları bulan ve çeşitli motiflerin düz bez parçasına, kimi zaman bir kasnak içinde ince bir işçilikle işlenmesi ile ortaya çıkan kanaviçe,kaybolma sınırından dönerken, Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü öğrencileri deprem ve orman yangınlarını kanaviçelere işleyerek sergi alanına taşıdılar
Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu’nun küratörlüğünde düzenlenen sergide son sınıf öğrencilerinin ‘Deprem ve Orman Yangınları’ konulu kanaviçe eserler sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu Atölyesi Öğrenci Sergisi’nde son sınıf öğrencilerinin dönem boyunca yaptıkları ‘Deprem ve Orman Yangınları’ konulu kanaviçe eserler ‘Döngü’ başlığıyla sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
“Toplumda farkındalık oluşturmaya çalıştık”
Olbia Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilen sergi açılışında konuşan Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu, “Toplumun büyük bir kesimi tarafından takip edilen biz sanatçıların, doğal afetler ve risklerden korunma adına kamuoyunun dikkatini çekmek için, doğanın korunmasına karşı farkındalık oluşturarak Ormanlarımızı korumak ve vatandaşlarımızın orman yangınlarına sebep olacak durumlara karşı hassasiyet göstermeleri adına böyle bir çalışma yaptık. Aynı zamanda 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız depremlerde kaybettiklerimiz anısına Atölye dersimiz çerçevesinde öğrencilerimle yapılan çalışmalarla hazırladığımız bu sergi ile toplumda farkındalık oluşturmaya çalıştık” şeklinde konuştu.
“Kanaviçe eserler yer alıyor”
Seyrek dokunmuş keten bezin üzerine renkli ipliklerle, çarpı şeklinde yapılan işlemelerden oluşan kanaviçe eserlerin aslında çok eski zamanlarda evlerde yapıldığını belirten Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu, “Bu teknik, kanaviçe halk işlemeleri arasında Türk kadının en çok ve yaygın olarak uyguladığı bir işleme çeşididir. İnsanoğlunun kültürel değerleri arasında yer alan dokuma ile sosyal yaşantısı bütünleşmiş, estetik kaygı güderek de sanatla ilgili faaliyetlerde bulunmuşlardır. Buna göre ağaç çalışmaları bu dokuma sanatı ile ürün haline dönüştürülmüştür. Dokumacılıkta uygulanan yöntemler, teknik özellikler ile bilimsel gelişimler o toplumun tekstil tarihi hakkında geniş bilgi verirken, dokuma sanatının gelişimi ise o toplumun yapısı hakkında bizlere fikir vermektedir. Bu sergimizin hazırlanmasında emeği geçen tüm öğrencilerime, her konuda bize destek veren Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğüne ve Güzel Sanatlar Fakültesi dekanlığımıza katılımlarından dolayı da sergimizi ziyaret eden sanatseverlere teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu Atölyesi Öğrenci Sergisi’nde son sınıf öğrencilerinin dönem boyunca yaptıkları ‘Deprem ve Orman Yangınları’ konulu kanaviçe eserler ‘Döngü’ başlığıyla sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
“Toplumda farkındalık oluşturmaya çalıştık”
Olbia Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilen sergi açılışında konuşan Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu, “Toplumun büyük bir kesimi tarafından takip edilen biz sanatçıların, doğal afetler ve risklerden korunma adına kamuoyunun dikkatini çekmek için, doğanın korunmasına karşı farkındalık oluşturarak Ormanlarımızı korumak ve vatandaşlarımızın orman yangınlarına sebep olacak durumlara karşı hassasiyet göstermeleri adına böyle bir çalışma yaptık. Aynı zamanda 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız depremlerde kaybettiklerimiz anısına Atölye dersimiz çerçevesinde öğrencilerimle yapılan çalışmalarla hazırladığımız bu sergi ile toplumda farkındalık oluşturmaya çalıştık” şeklinde konuştu.
“Kanaviçe eserler yer alıyor”
Seyrek dokunmuş keten bezin üzerine renkli ipliklerle, çarpı şeklinde yapılan işlemelerden oluşan kanaviçe eserlerin aslında çok eski zamanlarda evlerde yapıldığını belirten Doç. Dr. Ömer Zaimoğlu, “Bu teknik, kanaviçe halk işlemeleri arasında Türk kadının en çok ve yaygın olarak uyguladığı bir işleme çeşididir. İnsanoğlunun kültürel değerleri arasında yer alan dokuma ile sosyal yaşantısı bütünleşmiş, estetik kaygı güderek de sanatla ilgili faaliyetlerde bulunmuşlardır. Buna göre ağaç çalışmaları bu dokuma sanatı ile ürün haline dönüştürülmüştür. Dokumacılıkta uygulanan yöntemler, teknik özellikler ile bilimsel gelişimler o toplumun tekstil tarihi hakkında geniş bilgi verirken, dokuma sanatının gelişimi ise o toplumun yapısı hakkında bizlere fikir vermektedir. Bu sergimizin hazırlanmasında emeği geçen tüm öğrencilerime, her konuda bize destek veren Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğüne ve Güzel Sanatlar Fakültesi dekanlığımıza katılımlarından dolayı da sergimizi ziyaret eden sanatseverlere teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.24 13:02:25
Son Düzenlenme Tarihi :
Kemik erimesinde kullanılan bazı ilaçlar ve kanser ilaçlarının bir kısmı çene kemiklerinde problemlere yol açabiliyor
Bahçeşehir Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selçuk Basa, kemik erimesi ve kanser ilaçlarının bir kısmının çene kemiklerinde problemlere yol açtığını söyledi. Basa, "Bu ilacı alan bir hastada cerrahi müdahale yapılacağı zaman bunu mutlaka kontrol etmek istiyoruz. Çünkü kemikte çok ciddi kemik iliği iltihaplarına yol açıyor ve hasta sonrasında daha sıkıntılı durumlarla geliyor" dedi.
16. AÇBİD Uluslararası Çene Cerrahisi Kongresi, Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesinde 10-14 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. Yurt içi ve yurt dışından çok sayıda katılımcının katıldığı kongrede, ağız, yüz ve çene cerrahisi konularındaki gelişmeler ele alındı. Kongre hakkında bilgiler paylaşan Bahçeşehir Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Prof. Dr. Selçuk Basa, bu yıl hem yurt içinden hem de yurt dışından önemli bir katılım sağlandığını ve çok değerli konuşmacıların yer aldığını belirtti.
Kongrede çene cerrahisinin bütün dallarına ilişkin sunumlar yapılıyor
Ağız ve yüz cerrahisinin geniş bir alan olduğundan bahseden Prof. Dr. Basa, “Kongrede çene cerrahisinin bütün dalları ile ilgili olarak örneğin gömülü diş operasyonlarından, çok önemli ve ciddi çene ve yüz yaralanmalarına, deformetilerden, doğuştan olan hastalıkların tedavilerine ilişkin pratik sunumlar yapılıyor. Çünkü kongremize deneyimli cerrahlar ile genç meslektaş ve asistan arkadaşlarımız katılıyor. Bunu göz önünde bulundurarak programlar hazırlıyoruz. Genç cerrahlarımızın burada sunum yapmalarını ve yaptıklarını diğer meslektaşlarına aktarmalarını sağlıyoruz. Bu onları motive ediyor. Nasıl bütün meslek dalları gelişiyorsa diş hekimliğinin önemli bir branşı olan ağız, çene ve yüz cerrahisi branşı da hem teknolojinin getirdiği kolaylıklarla hem de pratik alanda çok önemli şekilde değişiyor. Bizde bunları bu kongremizde paylaşıyoruz. Herkes kendi deneyimini aktarıyor” dedi.
"Vücut sağlığı için diş sağlığı çok önemli"
Kongrede en güncel bilgilerin paylaşıldığına işaret eden Basa, “Genç meslektaşlarımız yerli ve yabancı çok deneyimli öğretim üyeleri ile bir araya gelme şansı buluyorlar. Sorularını sorabiliyorlar. Bütün tıp branşlarında olduğu gibi çene cerrahisinde de çok önemli gelişmeler oluyor. Özellikle ülkemizdeki çene cerrahı meslektaşlarımda buna çok katkı koyuyorlar. Teknolojinin gelişmesi bize de çok yarıyor. Bizim öğretim üyelerimiz ve akademisyenlerimiz önemli buluşlara imza atıyorlar. Bu gelişmelere katkılarda bulunuyorlar” ifadelerine yer verdi. Prof. Dr. Basa aynı zamanda çene cerrahisinde diş hekimliğinin çok önemli bir branş olduğunun altını çizerek, vücut sağlığı için diş sağlığının önemine değindi. Basa, “Diş ve çevresindeki dokuların hastalıkları vücutta başka sistemik hastalıklara yol açabiliyor. Tam tersine vücuttaki sistemik hastalıklarda bizim yapacağımız tedavileri de etkileyebiliyor. Özellikle cerrahi uygulamalar yapılacağı zaman tetkiklerinin tam olarak yapmak gerekiyor. Diyabetli hastalar ile kardiyak problemleri olan hastalarda mutlaka önlemler alarak uygulamalar yapılıyor. Mesela şeker hastası ise kontroller yapılması ve ondan sonra yapılması gerekiyor” diye konuştu.
"Yapay zeka bizim branşımızda çok uzun süredir kullanılıyor"
Prof. Dr. Basa, şunların altını çizdi: “Son 10 yıldır gittikçe artan bir şekilde yeni yeni rahatsızlıklarla karşılaşabiliyoruz. İlaç kullanımına bağlı komplikasyonlardan bahsediyorum. En önemlilerinden bir tanesi de özellikle vurgulamak istiyorum artık bilinmeye başladı ama yine de bir kez daha vurgulamak lazım. Özellikle kemik erimesinde kullanılan bazı ilaçlar veya kanser ilaçlarının bir kısmı çene kemiklerinde problemlere yol açabiliyor. Bu ilacı alan bir hastada cerrahi müdahale yapılacağı zaman bunu mutlaka kontrol etmek istiyoruz. Çünkü kemikte çok ciddi kemik iliği iltihaplarına yol açıyor ve daha sıkıntılı duruma geliyor. Bu konu bizim kongremizde ele aldığımız önemli konulardan bir tanesi. Biz yüzde çalıştığımız için estetik çok önemli. Aslında biz estetik cerrahi yapmıyoruz ama yaptığımız uygulamaların estetik sonuçları oluyor. Bunlarda da çok önemli gelişmeler var. Özellikle çene deformatilerinde yüzde doğuştan veya sonradan yaralanmalarla olan deformatilerdeki cerrahi uygulamalarda büyük gelişmeler var. Biz planladığımız ameliyatlarda yüzde, iskelette değişiklikler yapmak istiyoruz. Bunu bilgisayarda sanal ortamda deneyip, görüp simule ediyoruz. Bu da başarı şansını artırıyor. Daha iyi sonuçlar almamızı sağlıyor. Yapay zeka şu sıralarda çok konuşulan bir konu. Bu yapay zeka bizim branşımızda çok uzun süredir kullanılan bir şey. Tedavi edilen hastaların dataları birikiyor. Onlarla bizde sonuçları bilgisayar programlarında daha iyi tahmin edebiliyoruz.”
Kaynak : İHA
16. AÇBİD Uluslararası Çene Cerrahisi Kongresi, Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesinde 10-14 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. Yurt içi ve yurt dışından çok sayıda katılımcının katıldığı kongrede, ağız, yüz ve çene cerrahisi konularındaki gelişmeler ele alındı. Kongre hakkında bilgiler paylaşan Bahçeşehir Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Prof. Dr. Selçuk Basa, bu yıl hem yurt içinden hem de yurt dışından önemli bir katılım sağlandığını ve çok değerli konuşmacıların yer aldığını belirtti.
Kongrede çene cerrahisinin bütün dallarına ilişkin sunumlar yapılıyor
Ağız ve yüz cerrahisinin geniş bir alan olduğundan bahseden Prof. Dr. Basa, “Kongrede çene cerrahisinin bütün dalları ile ilgili olarak örneğin gömülü diş operasyonlarından, çok önemli ve ciddi çene ve yüz yaralanmalarına, deformetilerden, doğuştan olan hastalıkların tedavilerine ilişkin pratik sunumlar yapılıyor. Çünkü kongremize deneyimli cerrahlar ile genç meslektaş ve asistan arkadaşlarımız katılıyor. Bunu göz önünde bulundurarak programlar hazırlıyoruz. Genç cerrahlarımızın burada sunum yapmalarını ve yaptıklarını diğer meslektaşlarına aktarmalarını sağlıyoruz. Bu onları motive ediyor. Nasıl bütün meslek dalları gelişiyorsa diş hekimliğinin önemli bir branşı olan ağız, çene ve yüz cerrahisi branşı da hem teknolojinin getirdiği kolaylıklarla hem de pratik alanda çok önemli şekilde değişiyor. Bizde bunları bu kongremizde paylaşıyoruz. Herkes kendi deneyimini aktarıyor” dedi.
"Vücut sağlığı için diş sağlığı çok önemli"
Kongrede en güncel bilgilerin paylaşıldığına işaret eden Basa, “Genç meslektaşlarımız yerli ve yabancı çok deneyimli öğretim üyeleri ile bir araya gelme şansı buluyorlar. Sorularını sorabiliyorlar. Bütün tıp branşlarında olduğu gibi çene cerrahisinde de çok önemli gelişmeler oluyor. Özellikle ülkemizdeki çene cerrahı meslektaşlarımda buna çok katkı koyuyorlar. Teknolojinin gelişmesi bize de çok yarıyor. Bizim öğretim üyelerimiz ve akademisyenlerimiz önemli buluşlara imza atıyorlar. Bu gelişmelere katkılarda bulunuyorlar” ifadelerine yer verdi. Prof. Dr. Basa aynı zamanda çene cerrahisinde diş hekimliğinin çok önemli bir branş olduğunun altını çizerek, vücut sağlığı için diş sağlığının önemine değindi. Basa, “Diş ve çevresindeki dokuların hastalıkları vücutta başka sistemik hastalıklara yol açabiliyor. Tam tersine vücuttaki sistemik hastalıklarda bizim yapacağımız tedavileri de etkileyebiliyor. Özellikle cerrahi uygulamalar yapılacağı zaman tetkiklerinin tam olarak yapmak gerekiyor. Diyabetli hastalar ile kardiyak problemleri olan hastalarda mutlaka önlemler alarak uygulamalar yapılıyor. Mesela şeker hastası ise kontroller yapılması ve ondan sonra yapılması gerekiyor” diye konuştu.
"Yapay zeka bizim branşımızda çok uzun süredir kullanılıyor"
Prof. Dr. Basa, şunların altını çizdi: “Son 10 yıldır gittikçe artan bir şekilde yeni yeni rahatsızlıklarla karşılaşabiliyoruz. İlaç kullanımına bağlı komplikasyonlardan bahsediyorum. En önemlilerinden bir tanesi de özellikle vurgulamak istiyorum artık bilinmeye başladı ama yine de bir kez daha vurgulamak lazım. Özellikle kemik erimesinde kullanılan bazı ilaçlar veya kanser ilaçlarının bir kısmı çene kemiklerinde problemlere yol açabiliyor. Bu ilacı alan bir hastada cerrahi müdahale yapılacağı zaman bunu mutlaka kontrol etmek istiyoruz. Çünkü kemikte çok ciddi kemik iliği iltihaplarına yol açıyor ve daha sıkıntılı duruma geliyor. Bu konu bizim kongremizde ele aldığımız önemli konulardan bir tanesi. Biz yüzde çalıştığımız için estetik çok önemli. Aslında biz estetik cerrahi yapmıyoruz ama yaptığımız uygulamaların estetik sonuçları oluyor. Bunlarda da çok önemli gelişmeler var. Özellikle çene deformatilerinde yüzde doğuştan veya sonradan yaralanmalarla olan deformatilerdeki cerrahi uygulamalarda büyük gelişmeler var. Biz planladığımız ameliyatlarda yüzde, iskelette değişiklikler yapmak istiyoruz. Bunu bilgisayarda sanal ortamda deneyip, görüp simule ediyoruz. Bu da başarı şansını artırıyor. Daha iyi sonuçlar almamızı sağlıyor. Yapay zeka şu sıralarda çok konuşulan bir konu. Bu yapay zeka bizim branşımızda çok uzun süredir kullanılan bir şey. Tedavi edilen hastaların dataları birikiyor. Onlarla bizde sonuçları bilgisayar programlarında daha iyi tahmin edebiliyoruz.”
Kaynak : İHA

