SON DAKİKA

logo

Akdeniz Üniversitesi genetik alanında da öncü merkez olacak

Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde yenilenen haliyle hizmet vermeye başlayan Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezinde Türkiye’de ilk kez genetik ve patoloji sonuçları bir arada çıkıyor. Rektör Özkan, bu hizmet sayesinde genetik altyapısı olduğu bilinen birçok hastalığın teşhisinde büyük kolaylık sağlanırken kanser tedavi başarısında da önemli bir artış olacağını söyledi.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezine kurulan genetik analiz cihazı ile genetik temelli hastalıkların tanısının konulması, doğru tedavinin belirlenmesi için gerekli olan genetik araştırmaların ve analizlerin yapılması sağlanıyor. Türkiye’de ilk kez genetik ve patoloji sonuçlarının bir arada çıkmasını sağlayan Merkez SMA başta olmak üzere genetik temelli hastalıklar ile kanser, kardiyoloji ve organ nakli alanlarında hastalık teşhis ve tedavi süreçlerinde önemli bir rol oynayacak. Merkez ayrıca giriş işlemlerinden son ana kadar evrak kullanmayarak çevreci bir misyon da üstlenecek.
ANTALYA İÇİN BÜYÜK KAZANIM
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Türkiye’de ilk kez kullanıma başlayan genetik analiz cihazları ile yenilenen Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezini ziyaret etti. Rektör Özkan’a, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, Başhekim Yardımcıları Prof. Dr. Özge Turhan, Prof. Dr. Aslı Bostancı Toptaş, Doç. Dr. Veli Vural, Dr. Öğr. Üyesi Ali Ünal, Merkez Sorumlusu Prof. Dr. Özden Altıok Clark, Merkezde görevli öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Aslı Toylu ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Gökhan Ertosun eşlik etti. Türkiye’de ilk defa bir tanı merkezine bu denli büyük bir genetik analiz cihazını kurdurabilmenin haklı gururunu yaşadıklarını vurgulayan Rektör Özkan, “Merkezde Türkiye’de ilk kez genetik ve patoloji sonuçları bir arada çıkıyor. Ayrıca Türkiye’nin en büyük genetik analiz kataloğuna da sahibiz. Bu da genetik temelli hastalıkların tanısının konulması, doğru tedavinin belirlenmesi için gerekli olan genetik araştırmaların ve analizlerin yapılmasını sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
TÜM BÖLGEYE HİZMET VERECEK
Merkezin tüm bölgeye hizmet vereceğini açıklayan Prof. Dr. Özkan, “Bu tahliller sadece İstanbul’da yapılırken artık Anadolu’da Akdeniz Üniversitesinde yapılıyor olması buranın bir merkez olması tecrübeyi ilerletmek anlamında, araştırmayı geliştirmek anlamında çok kıymetli. Biz burada hem tanı koyacağız, hem tedavi yapacağız hem de yeni gelişmelere rehberlik yapacağız. Araştırma çalışmalarına ciddi katkısı olacak. Çünkü biz aynı zamanda Avrupa’nın en büyük organ nakli merkeziyiz. Bunun da artık araştırma çalışmalarına yansıması gerekiyor. Sadece klinikte kalmaması gerekiyor. Buradaki en önemli adım da laboratuvar kısmı.  Çok güzel bir laboratuvarımız var artık. Bu hafta firmalarla görüştük hakikaten çok güzel işler yapıyor Akdeniz Üniversitesi. Daha da güzel işler yapıp marka haline geleceğiz bu konuda da inşallah.” ifadelerini kullandı. 
KANSERLE MÜCADELEDE ÇOK ÖNEMLİ
Genetik Merkezinde sunulan imkanların pek çok alana katkı sağlayacağını belirten Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, bunlardan bir tanesinin de kanser olduğunu söyleyerek kanser haftasına dikkat çekti. Özellikle kanser hastaları için halk arasında akıllı ilaç olarak bilinen tedavi yönteminin doğru uygulanması için yapılan testlerin çok önemli olduğunu vurgulayan Rektör Özkan, “Onkolojinin alt tiplerinin belirlenmesi ve de tedavi planlanması için oluşturulan algoritma kılavuzlarının günümüzde daha çok genetik temelli olduğunu görüyoruz. Bu da tedaviye yansıyor. Ayrıca ailesinden kanser geçmişi olanlar Tıbbi Genetik Polikliniğine gelerek hekimlerin uygun görmesi durumunda, ailesel bir kanser geçişliliği olup olmadığını merkezimizde öğrenebilir. Böyle bir durumda Tıbbi Genetik hekimi tarafından verilecek genetik danışma doğrultusunda, kontrollerin sıklaştırılması ve de erken tanının şansını arttırılmasına neden olabilmektedir. Ayrıca kişi koruyucu uygulamalara da yönelebiliyor.”şeklinde konuştu. 
SMA RİSKİ ANALİZ EDİLİYOR
Yine son dönemin önemli bir gündem maddesi olan SMA ile mücadele konusunda da merkezin önemli bir rolü olacağını ifade eden Rektör Özkan, Merkezde yapılacak testler sayesinde ailelerin bebek sahibi olmadan SMA taşıyıcısı olup olmadığının belirlenebildiğini belirtti. Başka merkezlerde şüpheli çıkan durumlarda, ileri genetik analizler yapılarak SMA hastalığına neden olan genetik değişimler hakkında net sonuçları da verebildiklerini söyleyen Rektör Özkan, böyle bir durumda tıbbi genetik uzmanlarıyla doğru bir planlama yapılarak sağlıklı çocuk sahibi olmalarına imkân tanındığını kaydetti. 
ORGAN NAKLİNDE DE KULLANILIYOR
Merkezde nefrolojik ve immünoljik alanlarında da hastalığın temelini oluşturan genetik mutasyonların araştırılabilir hale geldiğini belirten Rektör Özkan “Böylelikle organ nakli konusunda dünyada bir marka olan üniversitemizi bir basamak daha ileriye taşımıştır. Merkezimizde yapılan genetik testler doğrultusunda organ nakli bekleyen hastaların hastalık teşhisi daha kesin ve doğru bir yöntem ile konulabilinir duruma geldi. İlaçların genel olarak hastalara uygun olup olmadığı organ naklinin kimden alınması daha uygun, rejeksiyon dediğimiz reddedilmesi kimde daha az, bu açıdan da daha kaliteli hale getirecek yaptığımız ameliyatları. Bu da organ nakilleri prosedürü konusunda çizeceğimiz yol haritasını belirlemede merkezimize oldukça önemli bir avantaj sağlamaktadır.” dedi. 
OLASI RİSKLERİN ÖNÜNE GEÇİLDİ
Bir hasta ile yaşadıkları olaydan bir örnek veren Rektör Özkan, “Genetik temelli olabileceği düşünülen ve de böbrek nakline ihtiyaç duyan bir çocuk hastamızın Genetik Değerlendirme Merkezimizde yaptığımız testler sonrasında kesin teşhisini koyabildik. Böbrek nakli hazırlığı aşamasında hangi ebeveynin verici olacağı araştırılırken çocuğun hastalığının genetik temelli olduğunu unutmamamız gerekiyordu. Hastalık genetik temelli olduğu için, çocuğu bu gen anne ya da babadan geçmiş olmalıydı. Bu nedenle anne ve babaya test yapıldı. Sağlıklı genleri taşıyan ebeveynden böbrek alınarak nakil gerçekleşti. Böylece evladımızda ileri süreçte tekrar bir sorun yaşanmasının önüne geçildi. Genetik hastalığa yatkın olan ebeveyn de verici olarak ekstra riske girmemiş oldu.” dedi. Rektör Özkan çocuk nefrolojisi ve organ nakli biriminde genetik temelli hastalıklar için bu uygulamayı rutine bağlamaya başladıklarını da sözlerine ekledi. 
SMA KONUSUNDA ÖNCÜ LABORATUVAR 
Çalışmalarla ilgili bilgi veren Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Özden Altıok Clark, “Yeni nesil dizilim bütün dünyada çok rağbet gören ve uygulanan bir yöntem. Biz de artık bunu uygulamaya başladık nadir hastalıkların tanısını koymak için. Pek çok yeni testle hizmet vermeye başladık. Bunların için de tabi kanser var. Kanser hastalarına da yardımcı olmaya çalışıyoruz. Gerçekten Rektör hocamızın desteği ile çok sofistike bir laboratuvar haline geldik, deneyimli hocalarımız, teknik ekibimizle. Ayrıca SMA ile ilgili de burası öncü laboratuvarlarından biridir. Biliyorsunuz devlet yeni bir düzenleme yaptı aile hekimliklerinde SMA taraması yapılıyor ama SMA’nın doğrulanması ya da taşıyıcı bireylere yardım etme kısmında hem genetik danışma hem de testin doğrulanması aşamasında biz son durağız.”  dedi.  -HABER MERKEZİ


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.07 12:36:58
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Sahibinden kaçan kurbanlık kuzu plajı birbirine kattı

Antalya’da sahibinin elinden kaçan kurbanlık kuzulardan bir tanesi plajı, diğeri de trafiği birbirine kattı. Kuzularla vatandaşlar arasında yaşanan kovalamaca cep telefonu kamerasına yansıdı.
Antalya’da vatandaşların Kurban Bayramı heyecanı kılınan bayram namazının ardından başladı. Birçok vatandaş kurbanını kesim yerlerindeki görevli kişilere kestirerek evine götürdü. Bazı vatandaşlar ise kesmek için evine götürmek istedi. Bu sırada turizm bölgesi Lara’da sahibinin elinden kaçan bir kurbanlık kuzu vatandaşların yoğunluk oluşturduğu plajı adeta birbirine kattı. Kuzunun peşinden 4 kişinin koştuğu görüldü. Bir başka yerde ise kara yoluna çıkan kurbanlık kuzunun, trafikte ters yönden hızla koşarak sürücülerin karşısına çıktığı görüldü. Yaşanan renkli anlar cep telefonu kamerasına yansıdı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.28 17:21:01
Son Düzenlenme Tarihi :





Depremlerin merkezinde üretim devam ediyor: Süt ürünleri birçok kente gönderiliyor

İki büyük depremin merkezi Kahramanmaraş’ta faaliyet gösteren süt ve süt ürünleri üreticileri, yaşanan zorluklara rağmen afetzede işçileriyle çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. Üretimi yapılan çeşitli peynir ve dondurmalar, birçok kente gönderiliyor.
7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki büyük depremin merkezi Kahramanmaraş’ta hasar almayan mandıralarda inek ve keçi sütünden çeşitli süt ürünleri üretimi sürüyor. Merkez Onikişubat ilçesinde depremlerden etkilenmeyen süt işletme merkezinde çalışan 35 afetzede, keçi ve inek sütünden mozzarella başta olmak üzere çeşitli peynir çeşitleri, tereyağı ve dondurma üretimi gerçekleştiriyor. 350 büyükbaş 350 küçükbaş hayvanın bulunduğu mandırada çalışanlar depremin ikinci gününden itibaren yoğun bir şekilde üretime devam etti.
İşletme sahibi Hasan Sami Aksüyek, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin ikinci günü tam kapasite olarak süt ürünleri üretmeye devam ettiklerini söyledi.
Kısıtlı imkanlarla hayvanlarının ihtiyaçlarını karşıladıklarını ifade eden Aksüyek, "Dolayısıyla hemen nasıl toparlanırız diye girişimde bulunduk. Beraberinde çiftlikte olduğu için büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar onların ihtiyaçlarının anında karşılanması gerekiyor. Günübirlik sağılması gerekiyordu. Kısıtlı imkanlarla önce onları hallettik. Arkasından mandıramızı çok ivedi bir şekilde hizmete soktuk. İkinci günden itibaren üretim yapmaya başladık. Bu defa nasıl bir katkı verebiliriz şehre, depremzedelere onun arayışı içerisine girdik Sıcak süt ve peynir yapımıyla ulaşabildiğimiz noktalara ulaşmaya çalıştık. Aşamalı olarak personelimizi zaman içinde topladık. Şuanda çok şükür tam kapasite olarak çalışmaya devam ediyoruz. Yaklaşık 350 küçükbaş, 350 de büyükbaş hayvanımız var. 35 çalışan personelimiz var. Mandıramızla beraber entegre bir tesisiz. Yemiyle süt üretimiyle kendi sütümüzü işliyoruz ve mamul hale gelerek hizmete sunuyoruz" dedi.
Çiftlik ve mandıralarının olduğunu ifade eden Furkan Bulut ise, "Kahramanmaraş’ta hem çiftliğimiz hem de mandıramız var. Deprem yaşadık malumunuz. Deprem gününden bu yana biz de sahadayız. Sürekli bir çalışma halindeyiz. Vatandaşlarımızın yaralarını hep beraber sarmak istiyoruz. Alanda bulunduk hep sürekli yardımlarımız oldu. Bir taraftan da üretimlerimiz devam etti. Bir taraftan da insanlarımıza yardımcı olmaya çalıştık, aş götürmeye çalıştık" şeklinde konuştu.
İşletmede görev yapan İbrahim Aksüyek de, "Güneş enerjilerimiz var çatılarımızda kendi enerjimizi üretiyoruz. Doğa dostu bir çiftliğiz aynı zamanda sadece kendi inek ve keçilerimizin sütünü mandıramızda ürünlere çevirerek tamamen doğal ve katkısız olarak tüketicilere ulaştırıyoruz" ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.14 20:34:22
Son Düzenlenme Tarihi :